Kamu Hukuku Bölümü Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Representation of Afghanistan before the International Court of Justice(EJIL: Talk!, 16.10.2024) Hasar, SeyfullahOn 25 September 2024, on the sidelines of the UN General Assembly High-level meeting, Canada, Australia, Germany and the Netherlands announced that they would take formal steps against Afghanistan for numerous violations by the Taliban of the UN Convention on the Elimination of All Forms of Discrimination against Women (CEDAW). The next day, 22 more States joined them in a statement supporting the initiative taken by these states ‘under Article 29 of CEDAW’. Article 29 of CEDAW requires State parties to any dispute not settled by negotiation to resort to arbitration. However, ‘[i]f within six months from the date of the request for arbitration the parties are unable to agree on the organization of the arbitration’, they may refer the dispute to the International Court of Justice (ICJ). This raises the question of whether the Taliban, not formally recognised by any State since it took power in Afghanistan at the end of a long-lasting civil war, can represent Afghanistan as its government before an arbitral tribunal or ultimately the ICJ. In this post, I specifically address this question, while Kyra Wigard covers the judicial aspects and overall implications of this initiative in her recent post.Öğe Kapıları aralamak: Yükseköğretimdeki göçmen ve yerel gençlerin sosyal uyum sürecinde Erasmus+ gençlik değişimlerinin rolü(2023) Gülerce, Hakan; Varoğlu, F. Güzin Ağca; Gülerce, RukiyeErasmus+ Gençlik Değişimleri (E+GD) projeleri Avrupa Birliği tarafından gençlerin sosyal katılımının güçlendirilmesi ve çeşitli anahtar yeterlilikler geliştirebilmeleri amacıyla desteklenmektedir. Her yıl Türkiye’den binlerce genç hem yurt içinde hem de yurt dışında E+GD projelerine katılmaktadır. Özellikle son yıllarda hızlı bir artış gösteren göçmen öğrenci nüfusuyla birlikte farklı kültürlerden gençlerin sosyal uyum süreçleri odak konusu olmuştur. Araştırmanın amacı, Harran Üniversitesinde gerçekleşen E+GD projelerinin kazanımlarının imkânı kısıtlı göçmen ve yerel gençlerin sosyal uyum süreçlerine etkisinin ortaya çıkarılmasıdır. Bu bağlamda gençlerin imkân kısıtlılık algıları, projelere katılma motivasyonları, proje sonrası kazanımları ve gelişimleri tespit edilmeye çalışılmıştır. Nitel araştırma yöntemi kullanılan araştırmada projelere katılan 16 genç ile görüşmeler yapılmıştır. Yapılan görüşmelerden elde edilen veriler betimsel analize tabi tutulmuştur. Araştırma sonuçlarına göre, sosyal hayata dâhil olma ve kişisel yeterliliklerini geliştirme noktasında projelerin gençlerin hayatlarında önemli değişimlere yol açtığı ve onlara yeni ufuklar açtığı görülmüştür. Öte yandan projelere katılma motivasyonları ve kazanımları açısından gençlerin deneyimlerinin farklı katmanlarda kesişimsel olduğu çalışmanın önemli bulgularından biridir. Bununla birlikte bu çalışma E+GD projelerinin göçmen ve yerel gençlerin sosyal uyumunun güçlendirilmesi ve birlikte yaşama kültürünün inşasındaki önemini ortaya koymaktadır.Öğe State Consent to Foreign Military Intervention during Civil Wars(Brill, 2022) Hasar, SeyfullahExamining the legality of foreign military intervention in internal conflicts with the consent of the government, this book gives and analyses a to-the-point account of post-Cold War State practice with more than 45 incidents of such interventions on a scale neglected in current scholarship. Owing to this account, it also manages to engage in peripheral aspects of the subject overlooked in the literature, such as the impact of an ineffective arms embargo on a consensual intervention, or the consequences of the invocation by an intervening State of both consent and its right to self-defence. The book also examines, among others, the issue of the legal legitimacy and recognition of governments, the rules that can considerably constrain the scope of consensual interventions under certain circumstances, and the challenging and under-addressed implications of consensual interventions for the crime of aggression.Öğe Digest of state practice: 1 January – 30 June 2023(Routledge, 2023) Kleczkowska, Agata; Hasar, SeyfullahEurope - Russia-Ukraine: Russian aggression against Ukraine - Belarus: Security guarantees from Russia Africa - Burkina Faso: France withdraws from Burkina Faso - Benin: Benin to receive military assistance from Rwanda to protect its borders - Democratic Republic of the Congo: Tensions with Rwanda and troop deployments by the EAC, the SADC and Angola - Nigeria: Foreign military operations against ISWAP - Central African Republic: CAR defends restrictions on MINUSCA and asks for a more robust mandate - Central African Republic: Chad conducts a joint military operation with the CAR - Ethiopia: Allegations that Eritrean troops are still in Ethiopia - Sudan: US conducts military operation to rescue its embassy personnel - Somalia: US military operations continued and authorisation for ATMIS extended - Mali: MINUSMA starts withdrawal upon Mali's request - Mali: Nigerien incursion into Mali Middle East - Lebanon: Rocket attacks following the al-Aqsa mosque raid - Syria: Strikes by Israel, Iran, the US and Turkey - Iraq: Iranian and Turkish attacks - Iraq and Syria: US conducts strikes against ISIS - Iran: Threats of force by Israel and the US, and an attack on the Azerbaijan Embassy - Israel: Shooting along the Egyptian border Asia - China: Law on Foreign Relations - Taiwan: States' positions on relations between China and Taiwan - Philippines: ‘Bilateral defence guidelines’ between the US and Philippines Americas - Haiti: Debates on the deployment of an international armed force continued - Mexico: Mexico rejects calls for US military intervention against drug cartels - United States: US shoots down a suspected Chinese spy balloon Non-Regional Issues - UN Security Council debate on the ‘The promotion and strengthening of the rule of law in the maintenance of international peace and security: the rule of law among nations’ - UN Security Council debate on climate change and international peace and security - G7 countries emphasise the prohibition of territorial acquisition by forceÖğe Utilitarianism (İngiliz yararcılığı) ve batıdaki sosyo-politik etkileri(Türkiye Adalet Akademisi, 2013) Gürbüz, AhmetKanımızca günümüz Batı siyasetinin temel esprisini kavrayabilmek açısından, “İngiliz Yararcı (Faydacı) Okulu” ya da “Yararcılık (Faydacılık) Teorisi / Utilitarianism” adıyla bilinen düşünce biçiminin, ahlak ve hukukun özü, kaynağı ve temel ereğinin ne olduğuna ilişkin yaklaşımlarının kavranması büyük önem taşımaktadır. Yararcı düşünce, insan doğası ve ahlâka ilişkin egoist ve hazcı önermeler doğrultusunda, hukuku; adalet ve doğal hak gibi ahlâksal değerlere dayanan özelliğinden soyutlayarak onu “egemen gücün iradesine” indirgemekte ve amacını, “insan doğasının temel özelliği olan hazzı ve faydayı artırma” biçiminde belirlemektedir. Yararcılık (Faydacılık) Teorisi / Utilitarianism, temel olarak İngiliz düşünürlerince sistemli bir biçimde ortaya konup savunulmuş ve olgunlaştırılmış olduğundan dolayı, İngiliz düşüncesinin özelde Batı, genelde dünya düşünce biçimi ve yaşamına bir eklentisi/ katkısı olarak nitelendirilebilir. Günümüz Batılı toplum ve devletlerin ahlaksal, siyasal ve hukuksal temel yaklaşım ve anlayışlarının kökeninde İngiliz Yararcılığının olduğu söylenebilir. “En büyük sayıda insana en büyük mutluluk, ahlâkın da yasaların da temeli budur”. Yararcılığın dayandığı temel sav olan bu görüş, ondokuzuncu yüzyılın son yarısından itibaren Britanya’daki egemen sınıfın düşüncesini belirlemiş ve bu etki, özelde bu günkü Britanya toplumunda, genelde de tüm Batı toplumlarında en etkili yaşam felsefesini oluşturmuştur.Öğe Birinci ve İkinci Meşrutiyet Anayasalarında öngörülen devlet modelleri hakkında bir değerlendirme(Dumlupınar Üniversitesi, 2014) Bucaktepe, AdilOsmanlı İmparatorluğu’nun ilk anayasası olan Kanun-ı Esasi 23 Aralık 1876 tarihinde kabul edilmiştir. Bu anayasa ile Heyet-i Ayan ve Heyet-i Mebusan’dan oluşan Meclis-i Umumi kurulmuştur. Heyet-i Ayan üyeleri Padişah tarafından atanırken, Heyet-i Mebusan üyeleri ise iki dereceli bir seçimle halk tarafından seçiliyorlardı. Ancak Meclis-i Umumi’ye geniş yetkiler verilmemiştir. Meclis üyelerinin kanun teklif edebilmesi için padişahın onayının alınması zorunluydu. Yine her iki Meclis tarafından kabul edilen tasarıların yürürlüğe girebilmesi Padişahın onayına bağlıydı. Padişaha dilediği zaman Heyet-i Mebusan’ı feshetme yetkisi verilmişti. 3 Ağustos 1909 tarihinde Kanun-ı Esasi’de bazı değişiklikler yapılmıştır. Anılan değişikliklerle padişahın yetkileri azaltılmış, Meclis-i Mebusan’ın yetkileri ise arttırılmıştır. Meclis-i Mebusan’ın yıllık çalışma süresi uzatılarak devlet yönetimindeki ağırlığı arttırılmıştır. Bakanların, hükümetin genel siyasetinden kolektif, kendi bakanlıklarının işlemlerinden ise bireysel olarak Meclis-i Mebusan’a karşı sorumlu oldukları kabul edilmiştir. Meclis-i Mebusan’a gensoru mekanizmasıyla bakanları ya da hükümeti düşürme yetkisi verilmiştir. Heyet-i Vükela’nın, Sadrazam’ın başkanlığında toplanacağı, önemli iç ve dış meselelerin müzakere edildiği karar mercii olacağı, alınan ve onay gerektiren kararların arz edildiğinde Padişah iradesi ile yürütüleceği hüküm altına alınmıştır. Padişahın Meclis’i feshetme yetkisi zorlaştırılmıştır. Anılan yetkinin kullanılması üç ay içinde yeni seçim yapılması şartına ve Heyet-i Ayan’ın onayına bağlı kılınmıştır. Kanunların hazırlanmasındaki belirsizlik ortadan kaldırılmıştır. Kişi hak ve özgürlükleri konusunda da yeni düzenlemeler getirilmiştir. 10. maddenin ilk halinde kişi özgürlüğünün her türlü saldırıya karşı dokunulmaz olduğu ve kanunların belirlediği sebepler dışında bir bahane ile hiç kimseye ceza verilemeyeceği hüküm altına alınmıştı. Anılan maddenin değiştirilmiş halinde ise kişi özgürlüğünün her türlü saldırıya karşı dokunulmaz olduğu tekrar edildikten sonra hiç kimsenin şeriat kurallarının ve kanunların belirlediği nedenler dışında bir bahane ile tutuklanamayacağı cezalandırılamayacağı kabul edilmiştir. Ayrıca Padişaha kişileri, Osmanlı ülkesi sınırlarından çıkarma ve sürgün etme yetkisi veren 113. maddenin son cümlesi yürürlükten kaldırılmış, haberleşmenin gizliliği, toplanma ve dernek kurma özgürlüğü kabul edilmiştir.Öğe Digest of state practice: 1 July–31 December 2022(Routledge, 2023) Nessa, Jasmin Johurun; Hasar, Seyfullah; Kleczkowska, AgataThe previous Digest described in detail the background of the Russian aggres-sion against Ukraine, which started on 24 February 2022, and the internationalcommunity’s reaction to the invasion, including sanctions and delivery ofweapons and ammunition.1During this reporting period, the Russian aggres-sion against Ukraine has continued, as has the support of several states.When it comes to sanctions, further restrictive measures were announced,inter alia, by the US,2the UK,3the EU,4Canada5and Switzerland.Öğe AY. m 36 bağlamında şikayet hakkı ile ilgili bir vakıa incelemesi-Yargıtay içtihat eleştirisi(Cahit AYDEMİR, 2010) Canoruç, Mustafa ŞenayBu çalışmada Adli Yargı alanında temyiz mercii durumundaki yüksek mahkeme Yargıtay’ın, “Kişilik Hakları” ile “Hak Arama Özgürlüğü” nün çatışması halindeki olaylara bakış açısını somut bir dava üzerinden incelemeye çalışacağız. Gerçekten,kişiler haklarını ararken gerek vermiş oldukları dilekçeler,gerekse vermiş oldukları ifadeler ile haklarını elde etmek için birtakım hukuka aykırı açıklamalarda ve iddialarda bulunurlar.Bu iddiaların gerçek olmaması veya ileri sürülen iddiaların ispatlanamaması halinde kişilik haklarına aykırı durumların varlığı iddia edilebilir.İşte bu çatışma halinde Yargıtay’ın koymuş olduğu kriterler ve çözüm yöntemi ve eleştirisi bu çalışmanın ana amacıdır. Yargıtay’ın vermiş olduğu bir karar ile bu husus incelenmiştir.Öğe İdare hukukunda vekalet(Türkiye Adalet Akademisi, 2016) Bucaktepe, AdilKamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevlerin asaleten atanmış olan memurlar ve diğer kamu görevlileri tarafından yürütülmesi esastır. Fakat anılan personelin, hukuki veya fiili bir nedene bağlı olarak bazı durumlarda yetkilerini kullanamamaları ya da görevlerini yerine getirememeleri olasıdır. Böyle durumlarda kamu hizmetlerinin sunulmasında aksaklık yaşanmaması adına vekalet kurumu öngörülmüştür. En genel anlamıyla bir kişinin görev, yetki ve sorumluluklarının bir başka kişiye yüklenmesi ya da verilmesi olan vekalet, ancak istisnai durumlarda başvurulabilecek istisnai bir uygulamadır. Bu çalışmada yargı kararları ışığında vekalet kavramı, vekaletin çeşitleri ve süresi, vekaleten atamada uyulacak usul ve esaslar, vekaleten atananların yetkileri ve sorumlulukları ile mali hakları irdelenmeye çalışılmıştırÖğe Avrupa yerel yönetimler özerklik şartı ve Türk Hukuku(İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi, 2011) Muratoğlu, Tahirİkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’nın değişik ülkelerinden bir araya gelen belediye başkanları tarafından 1951 yılında İsviçre’nin Cenevre şehrinde Avrupa Belediyeler Konseyi (Council of European Municipalities) kuruldu. Konseyin 17 ve 18 Ekim 1953 tarihlerinde Fransa’nın Versay kentinde düzenlenen ilk toplantısında Avrupa Belediye Özgürlükleri Şartı oybirliği ile kabul edildi.1 Bu Şart ile ulusal yönetimler ve parlamentolar Şartta yer alan belediyelerin özerkliği ile ilgili esasları kendi Anayasalarında garanti altına almaya davet edilmişlerdir.Öğe Almanya Federal Cumhuriyeti'nde devlet yapılanması(Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi, 2014) Muratoğlu, TahirAlmanya Federal Cumhuriyeti adından da anlaşılacağı üzere f ederal birdevlet yapısına sahip tir ve on altı f arklı devletin bir araya gelmesiyle oluşmuştur.Hem f ederal devlet hem de f ederal devleti oluşturan f edere devletler devlet tüzelkişiliğine sahip tir. Federal devlet ile f edere devletler arasındaki yetki ve görevp aylaşımı bizzat Federal Anayasa ile düzenlenmiştir. Federal Anayasa incelendiğindeyasama yetkisinin ağırlıklı olarak f ederal devlette top landığı, buna karşın yürütmeyetkisinin daha çok f edere devletler tarafından kullanıldığı sonucuna ulaşılacaktır.Yargı teşkilatı ise f edere devletlere ait mahkemeler ile az sayıdaki f ederal mahkemedenoluşmaktadır. Federal mahkemeler Federal Anayasa Mahkemesi, f ederal yüksekmahkemeler ve Federal Anayasa nın kurulmasına izin verdiği diğer mahkemelerdenoluşur. Federal yüksek mahkemeler f arklı yargı kollarının tep esinde yer alan enüst derecedeki mahkemeler olup, kural olarak f edere mahkeme kararlarına karşıyapılan kanun yolu başvurularını karara bağlarlar. Federe devletler hem FederalAnayasa nın kendilerine tanıdığı yetkileri serbestçe kullanmakta, hem de FederalAnayasa nın f ederal devleti görevlendirdiği konularda f ederal devlet tarafındanyürütülen f aaliyetlere Federal Konsey vasıtasıyla değişik ölçülerde katılmaktadırlar.Federal devlet ilkesi Federal Anayasa nın değiştirilemeyecek hükümleri arasında yeralmakta, dolayısıyla Alman hukukunda son derece önemli bir yer işgal etmektedir.Öğe Evaluation of effective repentance in the punishment of tax evasion crimes in terms of Turkish tax criminal law principles(Cahit Aydemir, 2023) Buluttekin, Mehmet Burak; İçten, Muhammet PolatEffective repentance in the punishment of tax evasion crimes is regulated by Article 4 and 6 of The Law on Amendments of Treasury-Owned Immovable Property Valuation and the Value Added Tax Law and The Law on Amendments of Certain Other Laws and Decrees (Law No. 7394, dated 08.04.2022) with the provisions added to Article 359 and Provisional Article 34 of Tax Procedure Law (Law No. 213, dated 04.01.1961). Accordingly, if they meet the conditions determined in the Law, it will be possible to reduce the freedombinding penalties to be imposed on tax evasion crimes. Effective repentance provisions in tax evasion offenses are applicable at the stages of investigation, prosecution and execution, but also allow the reduction of half or one third of the freedom-binding punishments to be imposed according to their conditions. It is stated in the doctrine that effective repentance regulation may cause some problems. These discussions are made the violation of the regulation conditions on some constitutional principles, the acts of arranging or using a misleading document related to its content are considered together within the scope of a successive crime, the time and procedure of the payment related to the taxation envisaged to be made in order to benefit from the effective repentance provisions during the investigation, prosecution and execution stages, opinion requirement, and how to apply effective repentance provisions at the stage of ordinary legal remedies. From this point of view, in this article, it is aimed to evaluate the effective repentance regulation in terms of tax criminal law principles, according to the principles of constitutional, criminal and tax law. Along with the legal regulation, the Court of Cassation also envisaged the implementation of effective repentance provisions in the punishment of tax evasion crimes during the prosecution stage, and these decisions were also included in the scope of the article.Öğe İslam hukukunda boşanma tazminatı (Mut’a)(Cahit Aydemir, 2011) Tanrıverdi, Hasanİslam hukukundaki mut’a, kendisinden kaynaklanmayan bir sebepten dolayı kocası tarafından bosanan kadına verilen bir miktar nakit para, mal veya menfaattir. Bu yönüyle mut’a, modern hukuktaki bosanma tazminatı ile aynı temel niteliklere sahiptir. Mut’a, bütün fıkıh mezhepleri tarafından –ilke olarak- kabul edilmekle birlikte, detayda farklı görüs ve değerlendirmelere konu olmustur. Mut’anın bütün kısımlarını vacip (yerine getirilmesi zorunlu) veya bütün kısımlarını müstahap (yerine getirilmesi daha iyi olan) gören İslam hukukçuları olduğu gibi, bir kısmını müstahap ve bir kısmını da vacip gören İslam hukukçuları da olmustur. Kur’an, mut’ayı ideal Müslümanlar olan “muttakiler” üzerine bir hak olarak kabul etmekte ve mutâyı veren kisileri onurlandırmaktadır.Öğe Belediye gelirleri ve yeni bir gelir kaynağı olarak şehirleşme rantı(Cahit Aydemir, 2012) Türkoğlu, İrfanBelediyeler, belde halkının yerel nitelikli, ortak ve medeni ihtiyaçlarını kendi karar ve yürütme organlarınca düzenleyip sağlayan, kamu tüzel kisiliği ve özerkliği olan yerel hizmet kurulusları oldukları için kendilerine özgü gelirleri, giderleri ve bunları düzenleyen bütçeye sahiptirler. Belediyeler yapmak zorunda oldukları hizmetleri yerine getirebilmek için, yasaların kendilerine tanıdığı yetkileri kullanarak bir takım gelirleri toplarlar ve yasaların kendilerine tanıdığı sınırlar içinde bu gelirleri harcarlar. Son yıllarda belediyeler sehirlesmenin bir sonucu olarak yeni bir gelir kaynağına sahip olmaya baslamıslardır. Belediye hizmetleri nedeniyle sehirlerin menkul ve gayimenkullerinde olusan değer artısları değerlendirilmesi gereken önemli bir gelir kaynağı olmuştur.Öğe Danıştay kararlarına karşı kanun yararına temyiz yoluna başvurulmasının mümkün olup olmadığı sorunu(Türkiye Adalet Akademisi, 2022) Muratoğlu, Tahir2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 51. maddesi 6545 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra Danıştayın ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği ve temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşen kararlara karşı kanun yararına temyiz kanun yoluna başvurulmasının mümkün olup olmadığı sorusu ortaya çıkmış ve bu konuda farklı yönde iki görüş ileri sürülmüştür. Bu çalışmada hukuk kurallarının yorumlanmasında kullanılan yorum yöntemlerinden hareketle bu soruya bir cevap bulunmaya çalışılmıştır. Konuyu düzenleyen kuralın lafzi ve amaçsal yorumu bu tür yargı kararlarına karşı da kanun yararına temyiz yoluna başvurulabileceğini göstermektedir. Sistematik yorum yöntemi yoluyla bu konuda bir sonuca ulaşmak mümkün değildir. Buna karşın tarihsel yorum yöntemi kullanılmak suretiyle Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak verdiği ve temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşen kararlara karşı kanun yararına temyiz yoluna başvurulamayacağı görüşünü destekleyen bazı bulgulara ulaşmak mümkündür. Bir normun lafzi yorum yöntemine göre yorumlanmasının mümkün olduğu hallerde başka yorum yöntemlerine müracaat edilemeyeceği ve tarihsel yorum yöntemi en son başvurulabilecek yorum yöntemi olduğu için bu konuda diğer yorum yöntemlerinin göz ardı edilerek tarihsel yorum yönteminin esas alınması mümkün değildir. Bu nedenle Danıştayın ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği ve temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşen kararlara karşı kanun yararına temyiz yoluna başvurulabileceğini kabul etmek gerekir.Öğe Engelli bireylerin kamusal hizmetlere erişimi konusunda Birleşmiş Milletlerin çalışmaları(Seçkin Yayıncılık, 2022) Atak, Songül1945 yılında kurulan Birleşmiş Milletler örgütü engelli bireylerin kamusal hizmetlere erişimi konusundaki ilk düzenle- mesini 1982 yılında kabul etmiş olduğu Engelliler İçin Dünya Eylem Programı’nda yapmıştır. Bu alandaki en önemli düzenlemeyi ise 2006 yılında kabul ettiği Engelli Hakları Sözleşmesi’nde yapmıştır. Bu çalışmada, Birleşmiş Milletler örgütünün engelli bireylerin kamusal hizmetlere erişimi konusunda yapmış olduğu düzenlemeler ve Engelli Hakları Komitesi’nin bu alanda vermiş olduğu kararlar incelenmiştir.Öğe Alman hukukunda mahalli idareler arasında işbirliği(Ankara Üniversitesi Avrupa Toplulukları Araştırma ve Uygulama Merkezi, 2016) Muratoğlu, TahirMahalli idareler arasında işbirliği Alman hukukunda uzun bir tarihi geleneğe dayanmakta ve günümüzde de yaygın bir şekilde uygulama alanı bulmaktadır. Almanya Federal Cumhuriyeti'nin sahip olduğu federal sistemde mahalli idareler arasında işbirliği konusunda düzenleme yapma yetkisi federe devletlere aittir. Federe devletlerin bu yetkisi birtakım sınırlamalara tabidir. Bu sınırlamalara riayet etmek koşuluyla federe devletler konu hakkında düzenleme yapma yetkilerini serbestçe kullanabilirler. Uygulamada işbirliği daha çok aynı federe devlet sınırları içindeki mahalli idareler arasında ortaya çıkmaktadır. Bununla birlikte federe veya federal devlet sınırlarını aşacak şekilde, bu sınırların dışında yer alan mahalli idarelerle işbirliği yapılması da mümkündür. Mahalli idareler özel hukuk alanında işbirliğine gidebilecekleri gibi, kamu hukuku usullerini kullanmak suretiyle de işbirliği yapabilirler. Kamu hukuku alanındaki işbirliğinin en yaygın görülen şekilleri amaçsal birlikler, kamu hukuku sözleşmeleri ve çalışma toplulukları yoluyla yapılan işbirliğidir.Öğe Uluslararası antlaşmalar ve uluslararası mahkeme kararları çerçevesinde çocuk askerlerin korunması(Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu, 2009) Azarkan, EzeliGünümüzde, çocuklar savasta mağdur olmakta ve kendilerine yönelik ağır insan hakları ihlallerinden dolayı acı çekmektedirler. Bu nedenle, Bu makale çocuk askerleri konu edinen antlasma ve hukuksal gelismeleri incelemektedir. 1990 yılında Çocuk Hakları Sözlesmesinin yürürlüğe girmesinden itibaren, dünya’nın dikkati artan bir sekilde çocukların korunması sorununa odaklanmıstır. BM, insan hakları grupları ve çok sayıda devletlerin desteğiyle Sierra Leone Özel Mahkemesi Statüsü, Uluslararası Ceza Mahkemesi Statüsü ve Çocuk Hakları Sözleşmesi gibi uluslararası yasal çerçeveler oluşturuldu ve çocuk askerler konusunda bilinçlenme sağlanarak binlerce eski çocuk askerlerin rehabilite edilmesine yardımcı olundu.Öğe Devletlerin tanınması ve 1933 Montevideo Sözleşmesi(Gaziantep Üniversitesi, 2016) Azarkan, EzeliBu makale devletin tanınmasıyla ilgilidir. Devletin tanınmasına ilişkin tarihsel gelişmeler çerçevesinde, neden bazı devletlerin tanındığı neden bazılarının tanınmadığı sorusunun yanıtı aranacaktır. Bu çalışmada kurucu tanıma ile açıklayıcı tanıma arasında eskiden beri var olan çelişkiler analiz edilmektedir. Ayrıca, çalışma 1933 Montevideo Sözleşmesine giden süreçte Montevideo Konferansında devlete ilişkin kriterler ile devletin tanınmasına dair kodifikasyon çalışmaların yapılmasına dair kararın ardındaki gerekçeler analiz edilmektedir.Öğe Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Komitesi'nin karar ve genel yorumları(İzmir Baro Başkanlığı, 2019) Atak, Ü. SongülBirleşmiş Milletler’in engelli hakları alanında kabul etmiş olduğu belgeler içindeen önemli belge Engelli Hakları Sözleşmesi ile Seçmeli Protokol’dür. Sözleşme’nin hükümlerinin Sözleşme’ye taraf olan devletlerde uygulanmasını izleme görevi bu amaçlakurulmuş olan Engelli Hakları Komitesi’ne verilmiştir. Komitenin görevleri; taraf devletlerce sunulan raporları incelemek, Sözleşme’yi ağır ve sistematik şekilde ihlal ettiğiiddia edilen devletler hakkında soruşturma yürütmek, Genel Yorumlar kabul etmek veSözleşme’de düzenlenen hakların ihlalleri konusunda yapılan bireysel şikayetleri incelemektir. Bu çalışmada, Birleşmiş Milletler Engelli Hakların Komitesi’nin kurulduğu günden beri kabul etmiş olduğu Genel Yorumlar ile Sözleşme’de yer alan hakların ihlalineilişkin yapılan bireysel şikayetler hakkında verdiği kararlar incelenmiştir.