Yazar "Başhan, Mehmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 20 / 30
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 3-hydroxy fatty acids from the flowers of Hypericum lysimachioides var. lysimachioides(2004) Başhan, Mehmet; Toker, Zuhal; Keskin, Cumali; Özen, Hasan ÇetinFatty acid methyl esters in the leaves and flowers of Hypericum lysimachioides var. lysimachioides (Guttiferae) were analyzed by gas chromatography and gas chromatography-mass spectrometry. The flowers of H. lysimachioides var. lysimachioides produced unusual 3-hydroxy fatty acids [3-hydroxy- tetradecanoic acid (3-OH-C14:0) and 3-hydroxy-octadecanoic acid (3-OH-C18:0)], along with other normal fatty acids. Major components were linolenic and palmitic acids for both leaves and flowers.Öğe The accumulation and histological effects of organometallic fungicides propineb and maneb in the livers of pregnant rats and their offspring(Japanese Society of Toxicology, 1999) Deveci, Engin; Güven, Kemal; Başhan, Mehmet; Önen, Abdurrahman; De Pomerai, DavidDithiocarbamate propineb and maneb are organometal fungicides, which are widely used for the control of diseases in plants. Female Wistar rats were exposed orally to 200 and 400 ppm propineb (Zn-containing dithiocarbamate) and 250 ppm maneb (Mn-containing dithiocarbamate), from the 6th day of gestation up to birth. We found that the body weights of both newborn litters and their fungicide-treated mothers were lower than those of controls. Histological examination of the livers of fungicide-treated pregnant females and the offspring showed a variety of histopathological effects. Moreover, the analysis of Zn and Mn concentrations in the livers of pregnant females exposed to organometallic fungicides during pregnancy demonstrated that the metal concentrations in the liver were higher than those of controls. Similarly, the hepatic metal concentrations were significantly increased in the litters, indicating the transplacental passage of the organometallic fungicides.Öğe Atatürk Baraj Gölü'ndeki tatlısu balıklarının lipid içeriği ve yağ asidi profilinin karşılaştırılması(Türk Biyokimya Derneği, 2016) Kaçar, Semra; Başhan, MehmetAmaç: Bu çalışmanın amacı Atatürk Baraj Gölü'ndeki bazı tatlısu balıklarının lipit miktarlarını, yağ asidi profilini (Koroner kalp hastalığı, hipertansiyon, romatoid artrit, meme ve kolon kanseri, Alzheimer hastalığı, yangı ve otoimmün hastalıklar gibi birçok hastalığın önlenmesinde rol oynayan EPA ve DHA) ve n-3/n-6 oranını incelemektir.Metod: Atatürk Baraj Gölü'nden (Türkiye) 12 balık türünün yağ içeriği ve yağ asidi kompozisyonu araştırıldı (Aspius vorax, Carasobarbus luteus, Carassius gibelio, Liza abu, Acanthobrama marmid, Barbus xanthopterus, Cyprinion macrostomum, Carassius auratus, Calcalburnus mossulensis, Capoeta trutta, Mastacembelus simack, Chondrostoma regium). Total lipitler, 10 ml kloroform-metanol (2/1v/v) çözeltisi ile ekstrakte edildi. Kas lipitlerini içeren örnekler asitli metanol ile ester haline getirildi. Yağ asidi metil esterleri hekzan ile ekstrakte edildi. Yağ asitleri gaz kromatografi (GC) ile tespit edildi.Bulgular: Türlerin lipid içeriği %0.78'den %2.51'e kadar değişti. En yüksek lipit içeriği dişi C. trutta (%2.51)'da bulundu. Major SFA'ları miristik asit (C14:0), palmitik asit (C16:0) ve stearik asit (C18:0)'dı. Oleik asit (C18:1 n-9) ve palmitoleik asit (C16:1 n-7) belirgin MUFA'larıydı. Baskın PUFA'lar linoleik asit (LA, C18:2 n-6), linolenik asit (ALA, C18:3 n-3), arakidonik asit (AA, C20:4 n-6), eikosapentaenoik asit (EPA, C20:5 n-3) ve dokosahekzaenoik asit (DHA, C22:6 n-3)'lerdi. N-3/n6 PUFA'lar 1.22'den 4.71'e değişti.Sonuç: Bu çalışmada, yağ asidi kompozisyonu farklı türler arasında farklılık gösterdi Ilaveten, en yüksek n-3/n-6 oranı, dişi C. trutta, C. mossulensis, C. regium ve A. vorax'da saptandı. Bu yüzden, bu türler içerdikleri n-3 yağ asitleri ve n-3/n-6 oranı ile ekonomik olarak önemlidir.Öğe Capoeta trutta’nın kas ve karaciğer dokusu total lipid fosfolipit ve triaçilgliserol yağ asidi kompozisyonu capoeta trutta’nın yağ asitleri(Iğdır Üniversitesi, 2017) Kaçar, Semra; Başhan, MehmetBu çalışmada, Atatürk Baraj Gölü'ndeki Capoeta trutta'nın lipid içeriği ve total lipid, fosfolipit (PL), triaçilgliserol (TAG) yağ asidi profili incelendi. Major doymuş yağ asitleri (DYA) palmitik (C16:0) ve stearik (C18:0) asittir. Oleik asit (C18:1n-9) ve palmitoleik asit (C16:1n-7) belirgin tekli doymamış yağ asitleri (TDYA)'ndendir. Her iki dokuda dominant çoklu doymamış yağ asitleri(ÇDYA) eikosapentaenoik asit (EPA, C20:5n-3) ve dokosaheksaenoik (DHA, C22:6n-3) asittir. ?DYA, ?TDYA ve ?ÇDYA oranlarının dağılımları fosfolipit (PL) ve triaçilgliserol (TAG) fraksiyonları arasında farklı bulunmuştur. TAG, PL'ye oranla daha az oranda ?ÇDYA içerirken, daha fazla oranda ?TDYA ve ?DYA içermiştir. Kas dokusunda, n-3/n-6 oranı 5.95 bulunmuştur. C. trutta içerdiği n-3 yağ asitleri ve n-3/n-6 oranı ile ekonomik olarak önemlidir.Öğe Chondrostoma regium’un kas ve gonad dokusu total lipit, fosfolipit ve triaçilgiserol yağ asidi kompozisyonu(Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, 2018) Başhan, Mehmet; Oymak, S. Ahmet; Kaçar, SemraBu çalışmada, bir tatlı su balığı olan Chondrostoma regium’nın kas ve gonad lipitleri, gaz kromatografisi ile incelendi. En önemli yağ asitleri; doymuş yağ asitlerinde (DYA); palmitik asit (C16:0) (% 23.29-26.58) ve stearik asit (C18:0) (% 9.69-11.33), tekli doymamış yağ asitlerinde (TDYA); oleik asit (C18:1n-9) (% 16.91-19.96) ve palmitoleik asit (C16:1n-7) (%5.30-8.76), n-6 aşırı doymamış yağ asitlerinden (ADYA); arakidonik asit (C20:4n-6) (% 4.45-9.32) ve n3 aşırı doymamış yağ asitlerinden (ADYA), eikosapentaenoik asit (C20:5 n-3, EPA) (% 3.42-11.56) dokosahekzaenoik asit (C22:6n-3, DHA) (% 4.20-13.10) idi.Öğe The composition of fatty acids in Hypericum scabrum, H. Scabroides and H. Amblysepalum(2003) Başhan, Mehmet; Özen, Hasan ÇetinThe chemical composition of the fatty acid methyl esters (FAMEs) of flowering tops of Hypericum scabrum, H. scabroides and H. amblysepalum were identified by gas chromatography. In this work 5 FAMEs for H. scabrum, 9 FAMEs for H. scabroides and 8 FAMEs for H. amblysepalum were identified. The major components were alpha-linolenic (48.60%), linoleic (32.53%) and oleic (11.45%) acids in H. scabrum. Alpha-linolenic (29.84%), palmitic (27.90%) and oleic (16.49%) acids were present in H. scabroides and alpha linolenic (41.79%) and palmitic acids (32.28%) were found in H. amblysepalum.Öğe Cyprinus carpio karaciğer dokusu yağ asidi içeriğinin mevsimsel değişimi(Giresun Üniversitesi, 2022) Kaçar, Semra; Başhan, MehmetBu çalışmada, dişi ve erkek C. carpio’nun karaciğer dokusu yağ asidi bileşiminin mevsime bağlı değişimleri araştırılmıştır.Balıkların kas dokusu total lipit yağ asidi kompozisyonları; yağ asidi standartları kullanılarak tespit edilmiştir. Tüm mevsimlerde C. carpio’nun karaciğer dokusundaki total lipitlerde SFA (doymuş yağ asitleri) içinde temel bileşen 16:0, MUFA (tekli doymamış yağ asitleri) içinde 16:1n-7 ve 18:1n-9, PUFA (çoklu doymamış yağ asitleri) içinde EPA ve DHA olmuştur. Balığın karaciğer dokusundaki TAG (triaçilgliserol) ve PL (fosfolipid) yağ asidi içeriklerinin farklı olduğu bulunmuştur. Balıkların karaciğer dokusunda baskın yağ asitleri; üreme, sıcaklık ve mevsime bağlı olarak değişmiştir. C. carpio’nun her iki eşeyinin total lipitlerinde n-3/n-6 oranı; karaciğer dokusunda 1.33-2.55 aralığında tespit edilmiştir.Öğe Değişik pişirme yöntemlerinin lambuka (Coryphaena hippurus) filetolarının yağ asidi kompozisyonu üzerine etkileri(2023) Başhan, Mehmet; Akgül, Nasuh; 0000-0001-6166-5354; 0000-0002-1228-9548Bu çalışmada lambuka balığının (Coryphaena hippurus) yağ asidi kompozisyonu üzerine bitkisel yağlarda kızartma ile kızartma dışındaki pişirme yöntemlerinin etkisi araştırılmıştır. Farklı pişirme yöntemlerinin, balıkların yağ asidi kompozisyonunu değiştirdiği görülmüştür. Bitkisel yağlarda kızartılan lambuka filetolarında kontrole göre eikosapentaenoik asit, dokosaheksaenoik asit ve ?n-3 PUFA (çoklu doymamış yağ asitleri) yüzdeleri ile n-3/n-6 oranı bir hayli düşük çıkmıştır. Zeytinyağında kızartılan örneklerde ham filetolara oranla 18:1n-9 miktarı 4 kat, ayçiçek yağı ve mısırözü yağında kızartılanlarda ise 18:2n-6 yüzdesi 25 kat artmıştır. Fırında pişirmede; 18:1n-9, 18:2n-6, ?MUFA (tekli doymamış yağ asitleri), ?n-6 PUFA artarken DHA, ?PUFA, ?n-3 PUFA yüzdeleri önemli oranda düşük bulunmuştur. Izgarada pişirme yönteminde ise 20:4n-6 ile ?n-6 PUFA artmış, ?n-3 PUFA ve DHA azalmıştır. n-3/n-6 oranı, fırın ve ızgara ile pişirme işleminde oldukça düşük bulunmuştur. Tüm pişirme yöntemlerinden elde edilen aterojenik indeks (Aİ) ve trombojenik indeks (Tİ) değerleri, beslenme uzmanlarının önerdiği değer olan 1.0 in altında bulunmuştur.Öğe Dişi Salmo Trutta Macrostigma (Dumeril, 1858) ’nın Kas Dokusu Yağ Asidi İçeriğinin Mevsimsel Değişimi(2021) Başhan, Mehmet; Kaçar, Semra; Kayhan, HacerBu çalışmada, dişi Salmo trutta macrostigma’nın kas dokusunun yağ asidi bileşiminin mevsime bağlı değişimleri araştırılmıştır. Dişi balıkların kas dokusu total lipit yağ asidi içerikleri; standart kullanılarak, gaz kromatografi ile belirlenmiştir. S. trutta macrostigma’nın toplam lipit içeriği yıl içinde % 1,44-1,90 arasında değişmiştir. S. trutta macrostigma’nın bileşiminde toplam 18 farklı yağ asidi belirlenmiştir. Palmitik asit her mevsimde başlıca doymuş yağ asidi olarak bulunmuştur. Oleik asit bütün mevsimlerde başlıca tekli doymamış yağ asidi (MUFA) olarak bulunmuştur (%16,47-24,13). Dokosahekzaenoik asit-DHA(22:6 n-3), linolenik asit(18:3 n-3), linoleik asit (18:2 n-6) ve eikosapentaenoik asit-EPA (20:5 n-3) çoklu doymamış yağ asitleri (PUFA) arasında en baskın olanlarıdır.Dişi kas dokusundan ekstrakte edilen total lipitlerde SFA % 29,26- 35,75, MUFA % 22,17-37,48 arasında değişmiştir. PUFA yüzdesi, % 31,36-43,83 arasında bulunmuştur. Genel olarak n-3 yağ asitleri yüzdeleri, n-6 yağ asitleri yüzdelerinden daha yüksek belirlenmiştir. Tüm mevsimlerde kas dokusundaki toplam lipitlerde PUFA içinde EPA (% 6,41-9,70) ve DHA (% 7,27-22,55) olmuştur. Çalışmada, balığın kas toplam lipitlerinde n-3/n-6 oranı; 2,79 - 5,34 arasında tespit edilmiştir. Dişi S. trutta macrostigma’nın kas dokusunda yağ asitleri; üreme, sıcaklık ve mevsime göre değişmiştir.Öğe The distribution in lipid classes of fatty acids biosynthesized by the black cricket melanogryllus desertus pall.(Orthoptera:Gryllidae)(1998) Başhan, MehmetKazein esaslı yağsız sentetik besin üzerinde yetiştirilen Melanogıyllus desertus' (karaçekirge) un bir günlük ergin bireylerinin, fosfolipit, monoaçilgliserol, diaçilgliserol ve triaçilgliserol gibi çeşitli lipit sınıflarının yağ asiti içerikleri gaz kromatoğrafisi metodu ile analiz edildi. Çeşitli lipit sınıfları arasında, böcek tarafından sentezlenen bazı yağ asitlerinin konsantrasyonları bakımından önemli farklar bulundu. Linoleik asit (18:2n-6), diğer fraksiyonlara oranla fosfolipit fraksiyonunda daha fazladır (%50). Monoaçilgliserol ve diaçilgliserol fraksiyonlarında en aktif sentezlenen yağ asiti palmitik (16:0) asittir. Triaçilgliserolde ise en fazla bulunan yağ asidi ise oleik (18:1) asittir.Öğe Effect of Lambda-cyhalothrin on the Gill Phospholipid (PL) Subclass of Oreochromis niloticus(ABADER (Adıyaman Bilimsel Arastırmalar Dernegi), 2023) Yolcu, Murat; Satar, Elif İpek; Başhan, Mehmet; Kızmaz, VeysiFatty acids have a crucial role in providing energy and performing essential functions in living organisms. Moreover, these substances exhibit the most significant alterations in their structure based on ecotoxicological parameters when viewed from a biochemical perspective. These bioactive chemicals are present in the cellular architecture. The study of these fatty acids, crucial for maintaining the integrity and permeability of cell membranes, holds great significance for all living organisms. Consequently, doing fatty acid analysis specifically at the phospholipid level holds significant importance. The impact of lambda cyhalothrin on the fatty acid content of several phospholipid subclasses (phosphatidylcholine (PC), phosphatidylethanolamine (PE), phosphatidylinositol (PI), and phosphatidylserine (PS) in the gill tissue of O. niloticus (Perciformes: Cichlidae) was assessed using gas chromatography. The alterations in the fatty acid composition was analyzed 21 days after exposure. Following the complete extraction of lipids from gill tissue, the tissue was subsequently separated into different subclasses of phospholipids using thin layer chromatography. The samples were subjected to methylation and then evaluated using Gas Chromatography to determine the percentage of the fatty acid. After doing the analysis, a grand total of 16 fatty acids were identified. The research revealed that the primary fatty acids were 16:0 and 18:0 of saturated fatty acids, monounsaturated 18:1n-9, and polyunsaturated 18:2n-6, 20:4n-6, and 22:6n-6. Upon analyzing the distribution of fatty acids, it was observed that PC, PE, and PI included 16:0, PE contained 18:1, PE and PS contained C18:2n-6 and 20:4n-6, and significant alterations in C22:6n-3 were detected in PE. Our investigation revealed that the n-3/n-6 ratio of fish in the PE subclass was the lowest when compared to PC, PI, and PS.Öğe The effects of dietary fatty acids on the fatty acid composition in the phospholipid fraction of gambusia affinis(2003) Ünlü, Erhan; Başhan, Mehmet; Cengiz, Elif İpekBu çalışmada, Dicle Üniversitesi kampus alanında bulunan küçük bir su kaynağında yaşayan, küçük bir tatlı su balığı Gambusia affinis'in fosfolipit fraksiyonundaki yağ asidi bileşimine, besinsel yağ asitlerinin etkileri araştırılmıştır. $omega6$/$omega3$ olan yapay balık yemleri ile 30 gün boyunca beslenen ve ayrıca bir tatlı su kaynağından toplanan balıkların fosfolipit fraksiyonundaki yağ asitleri bileşimleri gaz kromatografisi yöntemiyle analiz edilmiştir. Otuz gün süre ile yapay balık yemi ile beslenen balıkların fosfolipit fraksiyonundaki $omega3$ yağ asit yüzdelerinde, araziden getirilenler ile karşılaştırılınca bir artış gözlenmiştir. Çalışma sonucunda, balık lipitlerinin $omega6$/$omega3$ oranlarının diyet lipitlerinin $omega6$/$omega3$ oranı tarafından büyük bir şekilde etkilendiği sonucuna varılmıştır.Öğe Effects of seasonal variations on the fatty acid composition of total lipid, phospholipid and triacylglicerol in the dorsal muscle of mesopotamian catfish (Silurus triostegus heckel, 1843 ) in tigris river (Turkey)(2012) Uysal, Ersin; Ünlü, Erhan; Cengiz, Elif İpek; Satar, Ali; Başhan, MehmetSilurus triostegus’un dorsal kasındaki total lipit, triaçilgliserol ve fosfolipitin yağ asit kompozisyonu üzerindeki mevsimsel etkiler, gaz kromatografisi ile (GC) belirlendi. Total çoklu doymamış yağ asitleri (PUFA) ve tekli doymamış yağ asitleri (MUFA), total lipitin en önemli gruplarıydı ve istatistiksel olarak (p<0.05) sırasıyla %33.88‘den %55.85’e ve %23.37’den %38.71’e değişti. Bütün mevsimlerde total lipitin en önemli yağ asitleri; doymuş yağ asitlerinde (SFA) palmitik asit (16:0), MUFA’da oleik asit (18:1), n-6 PUFA’da linoleik asit (18:2) ve n-3 PUFA’da dokosahekzaenoik asit (22:6, DHA) idi. Bu çalışmada, total lipitin n-3/n-6 oranları bahar, yaz, sonbahar ve kış mevsimlerinde sırasıyla 2.47, 1.20, 1.03 ve 1.40 idi. MUFA ve PUFA’nın, triaçilgliserolün en önemli grupları olduğu ve istatistiksel olarak (p<0.05) sırasıyla %34.09’dan %47.02’ye ve %33.13’den %46.12’ye değiştiği belirlendi. Triaçilgliserolün temel yağ asitleri; SFA’da palmitik asit, MUFA’da oleik asit ve PUFA’da linoleik asitti. PUFA, yaz mevsimi dışında fosfolipitin en önemli grubuydu. Fosfolipitin total PUFA yüzdeleri, istatistiksel olarak (p<0.05) %38.12’den %65.75’e değişti. Tüm mevsimlerde, fosfolipitte tayin edilen en önemli yağ asitleri SFA’da palmitik asit, MUFA’da oleik asit, n-6 PUFA’da araşidonik asit (20:4, AA) ve n-3 PUFA’da DHA idi. DHA kış mevsiminde çok yüksek bulundu (%30.41). Balıkların kas dokusundaki yağ asit kompozisyonlarının, mevsimlerden önemli ölçüde etkilendiği gösterildi.Öğe Fatty acid and 3-hydroxy fatty acid composition of two Hypericum species from Turkey(Wiley, 2004) Özen, Hasan Çetin; Başhan, Mehmet; Keskin, Cumali; Toker, Zuhal; 0000-0001-6670-6469; 0000-0003-3758-0654; 0000-0003-1038-9091The fatty acid compositions of flowering tops of Hypericum perforatum L. and Hypericum retusum Aucher (Guttiferae) were analyzed by gas chromatography and gas chromatography-mass spectrometry. The major components were C16:0 (24.87%), C18:3 n-3 (21.94%), 3-OH-C18:0 (18.46%) and 3-OH-C14:0 (14.22%) for H. perforatum L. and 3-OH-C14:0 (28.29%), C18:0 (16.47%) and C16:0 (14.17%) for H. retusum Aucher. Besides widespread plant fatty acids, 3-hydroxy fatty acids, namely 3-hydroxytetradecanoic acid (3-OH-C14:0) and 3-hydroxyoctadecanoic acid (3-OH-C18:0) were also obtained.Öğe GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İÇİN ENDEMİK OLAN TATLISU SALYANGOZU Pseudamnicola bilgini (SCHÜTT, 1992) (GASTROPODA: PROSOBRANCHIA)’NİN YAĞ ASİTİ KOMPOZİSYONU(Erciyes Üniversitesi, 2009) Ekin, İhsan; Başhan, Mehmet; Şeşen, RıdvanBu çalışmada, Ekim 2007 tarihinde, Mardin Sultanköy kaynak sularından toplanan endemik tatlısu salyangozu Pseudamnicola bilgini'nin total vücut lipitleri, ince tabaka kromatografi ile fraksiyonlandı. Salyangozun, total vücut lipitleri ile fosfolipit ve nötral lipit fraksiyonundaki yağ asitleri gaz kromatografi ve gaz kromatografi-kütle spektrometresi ile analizlendi. Analizlerde, doymuş yağ asitlerinden C12:0, C13:0, C14:0, C15:0, C16:0, C17:0, C18:0; tekli doymamış yağ asitlerinden C16:1?7, C18:1?9, C20:1?9 ve çoklu doymamış yağ asitlerinden C18:2?6, C18:3?3, C20:2?6, C20:3?6, C20:4?6, C20:5?3 ve C22:6?3 asitler tespit edildi. Tek karbonlu ve 20 karbonlu çoklu doymamış yağ asitlerinin yapıları, gaz kromatografi-kütle spektrometre ile doğrulandı. Analizlerde elde edilen yağ asitlerinin yüzde değerleri birbirleri ile karşılaştırıldı. Yüzde dağılımda en çok C18:1?9 (%16.2- %33.0), C16:0 (%21.3-%24.0) ve C18:2?6 (%8.5-%14.5) asitler tespit edildi.Öğe Melanogryllus desertus Pall. (Orthoptera: Gryllidae)'nin karbonhidrat ihtiyaçları(1999) Mehmetoğlu, Ruken; Başhan, MehmetSentetik besinler üzerinde yetiştirilen Karaçekirge, Melanogryllus desertus Pali.'un büyüme ve yaşamasına 24 farklı karbohidratın kalitatif etkileri araştırıldı. Sonuçlar, denenen karbohidratların, böceğin büyümesi ve yaşaması üzerine farklı etkilere sahip olduğunu gösterdi. Ramnoz ve laktoz inhibitor (engelleyici) etkiye sahiptir. Oysa; riboz, arabinoz, ksiloz, galaktoz, sorboz, sellobioz, inülin ve dulsitol inertir (etkisizdir). Bununla birlikte; sükroz, maltoz, glukoz, mannoz, trehaloz, dekstrin, glikojen, nişasta, sorbitol ve marinitol ise pozitif bir etkiye sahiptir. Raffinoz, mellibioz ve inositol, karaçekirge tarafından çok düşük düzeyde kullanıldı. Monosakkaritler arasında en iyi etkiyi glukoz, disakkaritier arasında sükroz ve poiisakkaritler arasında dekstrin oluşturdu.Öğe Melanogryllus desertus Pall. (Orthoptera: Gryllidae)'un çeşitli gelişim evrelerinde total yağ asidi içeriği(1999) Başhan, Mehmet; Güven, KemalBu çalışmada laboratuvar şartlarında stok kültür ortamı üzerinde yetiştirilen karaçekirge Melanogryllus desertus'un yumurtası 7. 8. 9. nimf evreleri, bir günlük ve 30 günlük ergin erkek ve dişi bireylerinin total yağ asitleri bileşimleri gaz kromatografık yöntemle ayrı ayrı analiz edilmiştir. Analiz edilen böceklerin tüm gelişim evrelerinde yağ asidi bileşimlerinin büyük bir kısmını oleik, linoleik, palmitik ve stearik asitler oluşturdu. Palmitoleik, miristik, linolenik ve arakidik asitler daha düşük yüzdelerle bulunmuştur. Nimf evreleri ile bir günlük ergin böceklere palmitoleik ve oleik asitlerin oluşturduğu toplam doymamış yağ asitleri; 30 günlük erginlerde ise linoleik ve linolenik asitlerden oluşan toplam aşırı doymamış yağ asitleri, ortalama yüzde değerlerde yüksek bulundu.Öğe Melanogryllus desertus pall.(Orthoptera:Gryllidae)'un fosfolipid ve triaçilgliserol fraksiyonundaki yağ asidi bileşimi(1998) Başhan, MehmetBu çalısmada, laboratuvar kosullarında stok kültür ortamında yetistirilen Melanogryllus desertus’un on günlük ergin erkek ve disi bireylerinin fosfolipid ve triaçilgliserol fraksiyonundaki yag asidi ile stok kültür ortamının total yag asidi bilesenleri gaz kromatografisi yöntemiyle ayrı ayrı analiz edilmistir. Stok kültür ortamı ve her iki fraksiyondaki analizlerde, yag asidi bilesenlerinin kantitatif olarak büyük bir kısmını oleik, palmitik ve linoleik asit olusturdu. Triaçilgliserol ve fosfolipid fraksiyonundaki yag asitleri kantitatif olarak birbirinden farklıydı. Triaçilgliserolde yüzde olarak en fazla oleik, fosfolipitte ise linoleik asit bulundu. Ayrıca sadece fosfolipid fraksiyonunda asırı doymamaıs yag asitlerinden linolenik asit ile eikosanoidler ve prostaglandinlerin öncül maddesi olan eikosapentaenoik asit saptandı.Öğe Modicogryllus truncatus (Tarbinsky, 1940)’un (Orthoptera: Gryllidae) büyümesi ve üremesi üzerine değişik besinlerin etkileri(Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, 2018) Kaçar, Semta; Başhan, MehmetModicogryllus truncatus (Tarbinsky, 1940)’un büyümesi ve üremesi üzerine çeşitli besinlerin etkileri araştırıldı. Bu çalışmada, yapısı kimyasal olarak bilinen besinden herhangi bir bileşenin çıkartılmasıyla hazırlanan yeni bir besinle böceğin laboratuvar koşullarında yetiştirilmesine dayanan metot kullanılmıştır. Bunun için, nimfler ergin oluncaya kadar maruldan oluşan stok kültür ortamı, yağsız ve buğday tohum yağı içeren sentetik besinler olmak üzere üç farklı besin ortamında yetiştirilmiştir. Marulla beslenen nimflerin 30. günde ortalama vücut ağırlıkları ile dişi ve erkek nimflerin 60. gündeki ve erkeklerin 90. gündeki ortalama ağırlıkları; diğer iki sentetik besinle beslenenlerden yüksek olurken, yağsız ve buğday tohum yağlı sentetik besinlerle beslenen örneklerin ortalama vücut ağırlıkları benzer bulunmuştur. Böceklerin, yağsız yapay besinle iki nesil başarılı bir şekilde büyüdükleri gözlenmiştir. E vitamini içeren yağsız besin ve buğday tohum yağı içeren besinlerde dişilerin bıraktığı yumurtalardan nimf çıkış yüzdesi birbirine yakın olmuştur. Bu sonuçlara göre M. truncatus yağsız sentetik besin üzerinde büyüyüp üreyebildiği görülmüştür.Öğe Role of 2.4 GHz radiofrequency radiation emitted from Wi-Fi on some miRNA and faty acids composition in brain(Taylor & Francis, 2022) Daşdağ, Süleyman; Akdağ, Mehmet Zülküf; Başhan, Mehmet; Kızmaz, Veysi; Erdal, Nurten; Erdal, Mehmet EminThe purpose of this study is to investigate the effects of 2.4 GHz Wi-Fi exposure, which is continuously used in the internet connection by mobile phones, computers and other wireless equipment, on microRNA and membrane and depot fatty acid composition of brain cells. Sixteen Wistar Albino rats were divided equally into two groups such as sham and exposure. The rats in the experimental group (n = 8) were exposed to 2.4 GHz RFR emitted from a Wi-Fi generator for 24 h/day for one year. The animals in the control group (n = 8) were kept under the same conditions as the experimental group, but the Wi-Fi generator was turned off. At the end of the study, rats were sacrificed and brains were removed to analyze miRNA expression and membrane and depot fatty acids of brain cells. We analyzed the situation of ten different miRNA expressions and nineteen fatty acid patterns in this study. We observed that long-term and excessive exposure of 2.4 GHz Wi-Fi radiation increased rno-miR-181a-5p, phosphatidylserine (PS) and triacylglycerol (TAG) in the brain. In conclusion, 2.4 GHz Wi-Fi exposure has the potential to alter rno-miR-181a-5p expression and the fatty acid percentage of some membrane lipids such as phospholipid (PL), phosphatidylserine (PS) and triacylglycerol (TAG), which are depot fats in the brain. However, the uncontrolled use of RFRs, whose use and diversity have reached incredible levels with each passing day and which are increasing in the future, may be paving the way for many diseases that we cannot connect with today.