Yazar "Taş, Mehmet Ali" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 11 / 11
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Akut romatizmal ateşli çocuklarda klinik ve laboratuvar bulguların geriye dönük olarak incelenmesi: Reaktivasyon ve koruyucu tedaviye uyumunun araştırılması(2012) Mermutoğlu, Nihat; Fidan, Mücahit; Taşkesen, Mustafa; Alyan, Ömer; Taş, Mehmet Ali; Şen, Velat; Gözü, Ayfer PirinçoğluAmaç: Bu çalışmada, akut romatizmal ateşli (ARA) hastaların klinik ve laboratuvar özellikleri, ekokardiyografik bulguları geriye dönük olarak incelendi, reaktivasyon ve penisilin koruyucu tedavi uyumu araştırıldı.Çalışma planı: ARA tanısı alan 255 hastanın (143 erkek, 112 kız; ort. yaş 10.1±2.7 yıl), cinsiyet, yaş, klinik ve laboratuvar özellikleri, ekokardiyografik bulguları yanı sıra reaktivasyonu ve penisilin koruyucu tedavisine uyumları incelendi.Bulgular: Çalışmaya alınan hastaların hastanede kalma süreleri 13.3±4.3 gün idi. ARA öyküsü olan hasta sayısı 94 idi. Majör bulgular, hastaların 233’ünde artrit, 166’sında kardit, 14’ünde Sydenham koresi ve 2’sinde subkütan nodüldü. Artrit ve kardit birlikteliği 151 hastada görüldü, hiçbir hastada eritema marjinatum görülmedi. Minör bulgular ateş (n=246) ve artralji idi (n=15). Hastaların 94’ünde boğaz kültürü pozitifti, antistreptolizin-O 124 hastada yüksek bulundu. İzole mitral kapak tutulumu 205 hastada saptandı, hem mitral hem de aort tutulumu 118 hastada görüldü.Sonuç: ARA ülkemizde önemli bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir. Kötü prognozun önlenmesi için erken tanı ve tedavinin yanı sıra uygun koruyucu tedavinin önemi de vurgulanmalıdır.Öğe Avian Influenza; An Experience of Department of Pediatrics in Dicle University Medical School, Diyarbakır(Düzce Üniversitesi, 2005) Dikici, Bünyamin; Hekimoğlu, Aşkın; Sevinç, Şehmus; Güneş, Ali; Taş, Mehmet AliPurpose and methods:Avian influenza commonly known as Chicken’s Plague caused by influenza A group viruses is an acute contagious serious disease in avian developing respiratory and nervous system symptoms with high morbidity and mortality. The purpose of this study was to evaluate, retrospectively, the profile of patients with Chicken’s Plague diagnosed, hospitalized and treated 62 cases in The Department of Pediatric Infectious Diseases Section,Dicle University Medical School .Results: Ratios of the treated cases (62 cases) were 39 (%63) male, 23 (%37) female. The mean of the ages were 6,2±3,8 years in males and 6,2±4,3 years in females and the total mean was 6,2±3,8 years. Only one case from Siirt was H5N1 positive. Rather early threaded patient discouraged with recovery of health. Conclusion: In conclusion, H5N1 virus is an infectious disease that can cause common death in avian and continues mortally when contaminate to human. Avian Influenza has global effecting potential and can be eliminated with early treatment in suspected casesÖğe Çocuklarda merkezi sinir sistemi enfeksiyonları(Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2007) Taşkesen, Mustafa; Taş, Mehmet AliMerkezi sinir sistemi enfeksiyonları çocuklarda morbidite ve mortaliteye yol açması nedeni ile önemini korumaktadır. Bu çalışmada Ocak 2006 ile Ocak 2007 tarihleri arasında kayıtlarına ulaşılabilen 73 merkezi sinir sistemi enfeksiyonlu hastanın bulguları retrospektif olarak incelendi. Yaş ortalaması 4.7±3.7 yıl (3 ay-13 yaş) ve erkek kız oranı (E/K) 2.3 idi. Başvurudaki en sık şikayetler ateş, kusma ve baş ağrısı idi. Fizik inceleme bulgularında en sık meninks irritasyon bulguları ve bilinç değişikliği bulundu. Klinik ve laboratuar bulguları açısından hastalar sınıflandırıldığında %53.4 bakteriyel, %36.9 aseptik ve %9.5 tüberküloz menenjit olarak saptandı. Aseptik menenjitli 6 hastada kabakulak enfeksiyonu, bakteriyel menenjitli 8 hastada posttravmatik menenjit ve 4 hastada tekrarlayan enfeksiyonu mevcut idi. En sık komplikasyonlar konvulziyon, hidrosefali ve uygunsuz ADH sendromu idi. Mortalite oranı %4.1 olarak bulundu. Çocuk yaş grubunda merkezi sinir sistemi enfeksiyonlarının erken tanı ve tedavisi gelişebilecek komplikasyonları ve mortaliteleri önleme açısından önemlidir.Öğe Diyarbakır ve çevresinde 15-49 yaş grubu kadınlarda doğumların diş çürüklerine etkisi üzerinde araştırma.(2014) Taş, Mehmet Ali[Özet Yok]Öğe Hafif Göz Bulguları Olan Bir Olguda Orbital Enfeksiyonun Ciddi Komplikasyonları(2016) Taş, Mehmet Ali; Konca, Çapan; Karahan, EyyüpOrbital enfeksiyonlar ağır hastalıklardır. Klinik tablo basit preseptal selülit olarak başlayabilir ve kısa sürede ağır komplikasyonlar gelişebilir. Bu yazıda, preseptal selülit tanısı ile hastaneye yatırılan ve kısa sürede orbital enfeksiyon komplikasyonlarının çoğunun görüldüğü bir çocuk hasta sunuldu. Preseptal sellülit bulguları olan 12 yaşında bir erkek çocuk göz kliniğine başvurdu. Hasta yatırıldı ve antibiyotik tedavisi başlandı. Tedavinin üçüncü gününde ateş, baş ağrısı ve menenks iritasyon bulguları olan hastaya lomber ponksiyon yapıldı ve menenjit saptandı. Radyolojik görüntülemeler, sağ retroorbital apse, süperiyor ve lateral rektus kaslarında enflamasyon, karotid kavernöz sinüste daralma ve sağ interhemisferik fissürde subdural efüzyon varlığını gösterdi. Acil cerrahi drenaj yapıldı. Cerrahi drenaj sonrası belirgin iyileşme elde edildi. Hasta sekelsiz iyileşti. Preseptal selülit bulguları ile başvuran hastaların sadece fizik muayene bulgularına göre değerlendirilmesi etkili ve uygun tedavide gecikmelere yol açabilir. Erken radyolojik görüntülemeler ve gerekli ise erken cerrahi müdahaleler bu hastalar için hayat kurtarıcı olabilir.Öğe Hair zinc and copper concentrations and zinc: Copper ratios in pediatric malignancies and healthy children from Southeastern Turkey(Humana Press, 1993) Donma, Mustafa Metin; Donma, Orkide; Taş, Mehmet Ali; 0000-0002-4060-0583; 0000-0001-5992-9488Twenty-eight healthy and forty-six children with malignancy admitted to the Pediatrics Oncology Clinic and Outpatient Clinic of Dicle University, Medical Faculty, Department of Pediatrics in 1989-1990 were included into this study. The children under investigation were divided into three groups. Group 1 consisted of 28 healthy children. Twenty-eight children with newly diagnosed malignant disease, before the start of treatment, formed Group 2. Group 3 consisted of eight of these 28 children together with 18 other children with malignancy in complete remission. 1. Mean hair zinc and copper levels, and zinc/copper values for Group 2 were found to be 100.7±6.8 ?g/g, 11.0±0.8 ?g/g, and 10.0±0.8, respectively. 2. The corresponding values for Group 3 were obtained as 143.5±6.3 ?g/g, 7.6±0.4 ?g/g, and 20.2±1.4. 3. The values for Group 1 were 142.6±4.5 ?g/g, 8.4±0.5 ?g/g, and 19.0±1.4, respectively. 4. The differences between control-active-phase and active-phase-remission groups were statistically significant (p<0.01), whereas almost the same values were obtained for the control and remission groups (p>0.05). These results were valid in cases where the comparisons of these three groups were performed also for the subgroups. It was shown that hair zinc and copper levels and zinc/copper values are useful parameters for the diagnosis and treatment of the children with malignancy because of the fact that hair reflects the integrated trace element concentrations of the body, not the present one.Öğe Manyetik rezonans görüntüleme için uygulanan sedasyonun çocuklardaki etkinliği ve güvenilirliği(Pamukkale Üniversitesi, 2020) Kocamaz, Halil; Taş, Mehmet AliAmaç: Manyetik rezonans görüntüleme (MRG) görüntüleme için sedasyon uygulanan çocuklarda görülen komplikasyonları ve sedasyon için uygulanan ilaçların etkinliğini göstermeyi amaçladık. Gereç ve yöntem: Çalışmaya sedasyon verilerek MRG yapılan çocuklar dâhil edildi. Sedasyon öncesi hastaların fizik muayenesi yapılarak, vital bulguları ve (oksijen saturasyonları)SO2düzeyleri ölçüldü. Sedasyon düzeyi Ramsay sedasyon skoru ile berlirlendi. Sedasyonun etkinliği radyolog tarafından belirlenen MRG kalite ölçeği ile değerlendirildi. Uygulanan ilaçların türleri ve vücut ağırlığına göre dozları kayıt edilerek, etkinlikleri değerlendirildi. MRG sonrasında hastaların vital bulguları, SO2 ve komplikasyonları tekrar değerlendirildi. Tüm analizler için SPSS 12 programı kullanıldı. Bulgular: Çalışmaya 112 hasta (E/K; 68/44) dâhil edildi. Hastaların ortalama yaşı 4,2±3,4 (3 ay-11 yaş) idi. 93 hastaya kraniyal MRG için sedasyon yapıldı. Sedasyon için 79 hastaya kloralhidrat, 9 hastaya midazolam, 7 hastaya klorpromazin, 21 hastaya antihistaminik ve 4 hastaya da ketamin uygulandı. Bazı hastaarda birden çok ilaç verilmişti. Antihistaminiklerin sedasyon yapıcı etkisi yetersiz bulundu. Sedasyonla ilişkili en yaygın görülen komplikasyon gastrointestinal irritasyondu. Yedi hasta (%6) da MRG sonrasında ciddi hipoksi görüldü. Çoğunluğu 1 yaş altındaydı. MRG süresi ve kalp hızı arasında negatif bir ilişki saptandı. Sonuç: Oral yolla sedasyon verilmesi gastrointestinal komplikasyonları artırmaktadır. Özellikle bir yaşın altındaki infantlar diğer çocuklara oranla MRG ile ilişkili sedasyon sonrasında hipoksiye daha yatkındır. Antihistaminiklerin sedasyon için etkisiz olduğu görülmüştür.Öğe Serum fructosamine and lipid profile in children with malignant diseases(1990) Donma, Orkide; Atlıhan, Füsun; Taş, Mehmet Ali; Donma, Mustafa Metin; 0000-0001-5992-9488; 0000-0002-4060-0583Serum levels of total cholesterol (TC), triglycerides (TG), high density lipoprotein cholesterol (HDL?C), low density lipoprotein cholesterol (LDL?C) and fructosamine (FA) were determined in thirty–three children with malignant diseases and twenty healthy controls aged 1–14 years. Of them, FA was the parameter measured in children with malignancy for the first time. Mean serum TC, HDL?C, LDL?C and FA showed statistically significant decreases in malignancy compared to healthy children, whereas a statistically significant increase was observed for TG concentrations in serum. From these data, we conclude that significant relations between serum lipids and lipoproteins and the state of malignancy exist in the children studied, and it should be remembered that serum FA concentrations are affected by abnormal serum protein turnover when one deals with any type of neoplastic disease.Öğe Talasemi majorlü hastalarda splenektomi: Otuz beş olgunun değerlendirilmesi(2013) Taş, Mehmet Ali; Konca, Çapan; Yıldırım, Ruken; Dikici, BünyaminAmaç: Beta talasemi, b globin sentezinin azalması veya hiç üretilememesi sonucundaoluşan, otozomal resesif geçişli ve yeryüzünde yaygın görülen kalıtsal anemi tipidir.Splenektomi, birçok hematolojik hastalıkta tedavi amaçlı uygulanabilmektedir. Bu çalış-mada, kliniğimizden takipli talasemi major hastalarından splenektomi yapılan hastalarınkayıtlı bilgilerinin tartışılması amaçlandı.Yöntemler: Takipli 782 talasemi major hastasının kayıtları geriye dönük olarak tarandı.Bu hastalardan splenektomi yapılmış ve kayıtlı bilgilerine ulaşılabilen 35 hasta çalışmayadâhil edildi. Hastaların kayıtlı bilgileri, tanı alma yaşları, cinsiyet durumları, operasyonyaşları, operasyon endikasyonları, şelasyon tedavisi, transfüzyon sıklıkları ve ameliyatsonrası klinik yanıt durumları açısından detaylı incelendi. İstatistiksel incelemede SPSS13.0 İstatistik programı kullanıldı.Bulgular: Hastaların 22si (%63) erkek, 13ü (%37) kız idi. Ortalama tanı alma yaşı 8±2ay, splenektomi yaşı 8,5 yıl idi. En önemli splenektomi endikasyonu artmış transfüzyongereksinimiydi (%57,14). Ameliyat öncesi transfüzyon gereksinimi, 235±30 mL/kg/yıliken; ameliyat sonrası gözlemlerde 115±15 mL/kg/yıla kadar gerilemişti. Splenektomiöncesi ortalama serum ferritin düzeyi 1745±761 ng/mL, splenektomi sonrası 1985±570ng/mL idi. İzlemlerde hiçbir hastada sepsis veya pıhtılaşma bozukluğu gibi herhangi birkomplikasyon gelişmedi.Sonuç: Talasemi hastalarında splenektomi yakınmaların azaltılması ve transfüyon sıklığının azaltılmasında faydalıdır. Demir şelasyon tedavisinin yetersiz uygulanması ile splenektomiye gidiş zamanı arasında bir korelasyon olabilir.Öğe Türkiye’nin Güneydoğusunda çocukluk çağı Brusellozu: Retrospektif analiz(2013) Konca, Çapan; Taş, Mehmet Ali; Güneş, Ali; Tutanç, MuratAmaç: Bu çalışmada dört yıllık süreçte brusellozis tanısıyla yatırılarak takip ve teda- vi edilen hastaların demografik ve klinik özelliklerinin değerlendirilmesi amaçlandı. Yöntemler: Retrospektif olarak yapılan bu çalışmaya 2003-2007 yılları arasında Dicle Üniversitesi Çocuk İnfeksiyon Hastalıkları Servisine brusellozis tanısı ile yatırılan 34 olgu alındı. Hastaların demografik özellikleri, klinik yakınmaları, fizik muayene ve laboratuvar bulguları değerlendirildi. Standart tüp aglütinasyon testi, Rose Bengal testi ve klinik bulgular tanı kriteri olarak kullanıldı. Bulgular: Hastaların 12 (%35)’si kız, 22 (%65)’si erkekti. Hastaların ortalama yaşı 9,2±3,4 yıl idi. 21 (%61,7) hasta kırsal alandan başvurmuştu. İki hasta dışında tüm hastalar, çiğ süt ve süt ürünleri tüketmişti. Hastaların yakınma ve bulguların arasın- da ateş (30, %88,2) ve kas-iskelet sistem yakınmaları (26, %76,4) ön plandaydı. Laboratuvar incelemelerinde hematolojik tutulum belirgindi. Tedavide sekiz yaşın- dan küçük çocuklara trimetoprim-sulfametoksazol+rifampisin, sekiz yaşından büyük- lere doksisiklin+rifampisin 6 hafta boyunca uygulandı. Dört hastada relaps görüldü. Sonuç: Brusellozisin başvuru nedenleri arasında kas iskelet sistem yakınmaları ve ateş ilk sıradadır. Hematolojik sistem bulguları olan hastada brusellozis ayırıcı tanı- lar arasında olmalıdır. Tedavinin başarılı olması ve relaps oluşmaması için kombine tedaviler yeterli süre verilmelidir.Öğe Yaygın makülopapüler döküntü ile seyreden bir bruselloz olgusu(MEDİTAGEM Ltd., 2017) Tursun, Serkan; Taş, Mehmet AliBruselloz, tüm dünyada yaygın zoonotik bir hastalıktır ve ülkemizde de birçok bölgede endemik olarak görülmektedir. Klinik seyri sırasında sık olarak retiküloendotelyal sistem organlarının tutulumu gözlenen hastalığın başlıca semptom ve bulguları yüksek ateş, kas-eklem ağrıları, halsizlik, iştahsızlık ve yorgunluktur. Cilt tutulumu nadir görülen bir bulgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu nedenle bu yazıda ateş yüksekliği ve tüm vücutta yaygın makülopapüler döküntü ile başvuran 12 yaşında bir erkek hasta sunulmuştur.