Yazar "Karaca, Vedat" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 8 / 8
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Chalky spot damage caused by stink bugs on red lentil seeds in Southeast Anatolia Region, Turkey(Agricultural Research Communication Centre, 2016) Mutlu, Cetin; Karaca, Vedat; Eren, Sedat; Buyuk, Musa; Gozuacik, Celalettin; Duman, Mehmet; Bayram, YunusChalky spot damage on red lentil is the most important. problem waiting for a solution regarding plant health at lentil cultivation. in. Southeast Anatolia Region, Turkey. The stink bugs, Piezedorus lituratus (F.) and Dolycorus baccarum L. were subjected to trialsincages and in sprayed and unsprayed plot trials in open lentil fields and fields containing windrowed lentils after harvesting. The study revealed that P lituratus and D. baccarum feeding on red lentil caused chalky spot damage: Average damage,to lentil seeds caused by P lituratus, was 13% and 7.8% and by D. baccarum was 4.9% and 2% in 2010 and 2011, respectively. There was a positive relation between P. lituratus density and chalky spot damage.(r =0.788; r(2) =0.621, P=0.000). The study also showed that after the harvesting, the stink bugs gathered under windrowed lentils and continued feeding and causing chalky spot damage. The damage in unsprayed windrowed lentils (6.60%) was approximately 12-fold higher than that in sprayed windrowed lentils (0.57%). Study suggests conduction of future work on environmental friendly control methods of stink bugs and alternative harvesting methods.Öğe The effect of ridge planting and earliness of durum wheat varieties on sunn pest (Eurygaster spp.) damage and grain yield(Elsevier Sci Ltd, 2012) Gursoy, Songul; Mutlu, Cetin; Urgun, Murat; Kolay, Betul; Karaca, Vedat; Duman, MehmetSunn pests (Eurygaster spp.) are among the most important insect pests of wheat (Triticum sativum L) and barley (Hordeum vulgare L.). Cultural practices can prevent or minimize common sunn pest (Eurygaster integriceps Puton) population densities and crop damage. A three-year field experiment (Jun 05 to Aug 07) was conducted in Diyarbakir in the southeast Antolia region of Turkey, to evaluate the effects of planting method (no-till ridge planting and conventional planting) and earliness of durum wheat (Triticum durum L) varieties (early, mid-season and late varieties) on E. integriceps density, grain damage and overall grain yield. The effect of the planting method on the sunn pest density and percent of grains damaged by sunn pest was not significant; however, there was a significant difference among the different varieties used in this study. While Cesit-1252 (late wheat variety) had the highest nymph density (11.2 nymphs m(-2)) and percent of sunn pest damaged grains (2.8%), Sancanak-98 (early wheat variety) had the lowest nymph density (4.3 nymphs m(-2)) and percent of sunn pest damaged grains (0.8%). Grain yield was the highest (5.99 t ha(-1)) for Sancanak-98 while there was no significant difference between Aydin-93 (5.06 t ha(-1)) and Cesit-1252 (4.99 t ha(-1)). In conclusion, this study suggests that planting methods may not have a significant effect on sunn pest density, percent of sunn pest damaged grains or grain yield; however, the use of early durum wheat varieties, such asSaricanak-98, may reduce sunn pest population densities, percent of damaged grains, allowing increases in grain yield in southeast Anatolia region, Turkey. (C) 2012 Elsevier Ltd. All rights reserved.Öğe Farklı fenolojik özelliklere sahip durum buğday genotiplerinin süne (Eurygaster integriceps Put ) zararına mukavemet bakımından değerlendirilmesi(Dicle Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2018) Kılıç, Hasan; Aktaş, Hüsnü; Kendal, Enver; Altıkat, Ahmet; Karahan, Turan; Karaca, Vedat; Mutlu, Çetin; Duman, MehmetSüne (Eurygaster integriceps Put.) Güneydoğu Anadolu bölgesinde buğdayın kalite ve verimini sınırlayan önemli bir zararlıdır. Dayanıklı çeşitlerin kullanılması Entegre Zararlı Yönetimi IPM) için etkili bir stratejidir. Çalışma, Diyarbakır ekolojik şartlarında bazı durum buğday (Triticum turgidum ssp. durum)genotiplerinin süne zararına tepkilerinin belirlenmesi amacıyla kafes sisteminde 2014-2016 yetişme sezonlarında tesadüf blokları deneme desenine göre 3 tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Araştırmada ele alınan 8 durum genotipine ait tane verimi (TV) ile birlikte, başaklanma süresi (BS),bitki boyu (BB), m2 ’de başak sayısı (BBS), bin tane ağırlığı (BTA), hektolitre ağırlığı (HL), başakta tanesayısı (BTS),bayrak yaprak klorofil içeriği (KLF), başak yoğunluğu (BY),büyüme şekli (BŞ), kın mumsuluğu (KN), sapa kalkma süresi (SKS), ergin süne sayısı (BBS) ve tanede emgi oranı (EO); kalite özelliklerinden bin tane ağırlığı (BTA), camsı tane oranı (CT), SDS sedimentasyon (SDS), yaş glüten (YŞ), glüten indeksi (Gİ), irmik rengi (b), irmik verimi (IV), relaxationBU(RLX) ve stretch-BU (STR) ile bu özellikler arası ilişkiler incelenmiştir. Çalışma sonucunda EO bakımından en düşük değerler 2005-06yetişme sezonunda%3.9 ile Fırat-93 çeşidinden elde edilirken, en yüksek değerise %31.6 ile yerelBağacakpopulasyonundan elde edilmiştir. Özellikleri arası ilişkiyi ifade eden biplot analizlerinde KLF, SDS, PO, CT, IV ve b değerleri ile EO ve SS arasında negatif; SKS, BŞ ve BS ile EO ve SS arasında ise pozitifi ilişkiler tespit edilmiştir. Ele alınan diğer özellikler ile EO ve SS arasında ise önemli bir ilişki tespit edilememiştir.Öğe Karacadağ çeltik e kim a lanlarında bulunan f aydalı b öcek, ö rümcek ve polinatör t ürlerin belirlenmesi(2013) Mutlu, Çetin; Büyük, Musa; Karaca, Vedat; Duman, MehmetÖzet: Bu çalışma 2010- 2011 yıllarında Diyarbakır ve Şanlıurfa illeri Karacadağ çeltiğiyetiştirilen alanlarda tarımsal açıdan zararlı türler üzerinde etkili olan faydalı böcek veörümcek türlerini tespit etmek amacıyla yürütülmüştür. Çalışmanın yürütüldüğü illerdeMayıs- Ekim ayları arasında haftalık olarak sürveyler düzenlenmiştir. Çeltik tarlalarındazararlı olan türlerin kişisel gözlemler ve yapılan çalışmalar neticesinde doğal düşmanolduğu belirlenen türlerin belirlenmesi çalışmalarında atrap ve D- vac örnekleme aletikullanılmıştır. Bu çalışma sonucunda Apoidae familyasına ait 11, Braconidae familyasınaait 10, Coccinelilidae familyasına ait 7, Syrphidae familyasına ait 6, Anthocoridae familyasına ait 4, Ichneumonidae familyasına ait 2, Megachilidae, Scelionidae, Eulophidae, Chalcididae, Evaniidae, Vespoidae, Platygastroidae, Torymidae, Nabidae, Lygaidaefamilyak larına ait ise 1er tür belirlenmiş olup, yine Aelothripidae, Chrysopidae, AslidaeCoenagrionidae familyasından 1 tür, Arenea takımı Thomisidae, Philodromidae, Salticidaefamilyalarından 2şer tür, Tetragnathidae familyasından ise 1 tür belirlenmiştir.Öğe Kırmızı mercimekte zararlı Dolycoris baccarum L. ve Piezodorus lituratus (F.)’ a karşı Deltamethrin’in biyolojik etkinliği(Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi, 2018) Mutlu, Çetin; Karaca, Vedat; Öğreten, Ayhan; Büyük, Musa; Bayram, YunusGüneydoğu Anadolu Bölgesinde kırmızı mercimekteki tebeşirleşme zararı, mercimek tarımının en önemli sorunlardan biridir. Bu çalışma ile kırmızı mercimekte tebeşirleşme zararına sebep olan Dolycoris baccarum (L.) ve Piezodorus lituratus (F.) (Hemiptera: Pentatomidae)’a karşı Deltamethrin’in biyolojik etkinliği araştırılmıştır. Mercimekte diğer zararlılara ruhsatlı “Decis EC 2.5 (25 g/l Deltamethrin)” Diyarbakır ilinde 2014 yılında iki farklı mercimek tarlasında bu zararlılar üzerinde denenmiştir. Deneme tesadüf blokları deneme desenine göre dört karakterli (200, 300, 500 ml ha-1, kontrol) ve beş tekerrürlü olarak mercimeğin R7 (baklaların % 50’sinden fazlasının sarı olduğu) gelişme döneminde kurulmuştur. Çalışma sonuçlarına göre her iki tarlada en etkili dozun 500 ml ha-1 ile 7. günde (sırasıyla % 46.76 ± 0.77 p=0.000 ve % 51.94 ± 1.99, p= 0.000) olduğu belirlenmiştir. Buna karşın 200 ve 300 ml ha-1 doz arasında istatistiksel olarak fark olmadığı (% 29.80 ± 2.29 p=1.00 ve % 32.39 ± 1.56, p= 0.84) tespit edilmiştir. İlacın etkisinin 10. günden sonra azaldığı ve biyolojik etkinliğinin % 44.4 - 48.8’e gerilediği tespit edilmiştir. Sonuç olarak, Deltamethrin’in 500 ml ha-1 dozunun bu zararlıları yeterince kontrol altına alamadığı tespit edilmiştir. İlacın yüksek dozunun kullanımı, mercimek samanının hayvan yemi olarak kullanılması ve samanda ilaç kalıntı riskinden dolayı uygun değildir. Bu nedenle, mercimekteki bu zararlılara karşı mücadele, başta dayanıklı çeşitlerin ekilmesi olmak üzere, kültürel ve biyolojik mücadele gibi diğer kontrol yöntemlerine öncelik verilmesi gerektiği düşünülmektedir.Öğe Management of the Stink Bugs Dolycoris baccarum (L.) and Piezodorus lituratus (F.) (Hemiptera: Pentatomidae), and Chalky Spot Damage on Red Lentil in Southeast Anatolia Region, Turkey(Kansas Entomological Soc, 2018) Mutlu, Cetin; Buyuk, Musa; Eren, Sedat; Karaca, Vedat; Duman, Mehmet; Bayram, YunusChalky spot damage caused by the stink bugs Dolycoris baccarum (L.) and Piezodorus lituratus (F.) (Hemiptera: Pentatomidae) is a serious problem for red lentil production in Southeast Anatolia, Turkey. This study aimed to determine spraying time against stink bugs, based on lentil developmental stages and evaluate potential agronomic methods (early vs. timely harvest and traditional harvest with sickle bar mower vs. combine harvester) to reduce chalky spot. Field trials were carried out during 2011-2012 in three provinces of Southeast Anatolia (Diyarbakir, Mardin and Sanliurfa). Chalky spot damage was initiated at the R6 stage (full seed, seed on nodes 10-13 fill the pod cavities) when the stink bug nymphs started to be observed and the plant had soft immature seeds that were more susceptible to feeding by stink bugs. In early harvested lentil fields, the percentage of chalky spot damage was 0.60 and 0.20 in Diyarbakir and Sanliurfa provinces, respectively. It was lower than that of timely harvest. On the other hand, damaged seed percentage significantly reduced by changing the harvesting from traditional to combine harvesting and damage ratio was 0.90 and 0.00 in Diyarbakir and Mardin provinces, respectively. We conclude that the management to protect lentil crops from stink bug infestations should be initiated at the R6 growth stage, and that crops should be harvested a week earlier using combine harvester to reduce stink bug density and chalky spot damage.Öğe Süne, eurygaster integriceps’in put. (Heteroptera: Scutelleridae) diyapoz öncesi ve diyapoz sonrası erginlerinden hazırlanan fosfolipit altsınıflarının yağ asidi bileşiminindeki değişiklikler(Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, 2020) Başhan, Mehmet; Talay, Mehmet Cemal; Karaca, VedatBu çalışmada, süne, Eurygaster integriceps’in diyapoz öncesi ergin ve diyapoz sonrası erginlerinin fosfatidilkolin (PC), fosfatidiletanolamin (PE), fosfatidilinositol (PI) ve fosfatidilserin (PS) gibi fosfolipit (PL) altsınıflarının yağ asidi kompozisyonundaki değişiklikler araştırılmıştır. Fosfolipit alt sınıflarının ayrılmasında İnce Tabaka Kromatoğrafisi tekniği, yağ asitlerinin analizinde ise Gaz kromatoğrafi cihazı kullanılmıştır. Eurygaster integriceps’in PL altsınıflarında gözlenen dominant yağ asitleri, doymuş yağ asitlerinden (SFA) palmitik asit (16:0), tekli doymamış yağ asitlerinden (MUFA) oleik asit (18:1n-9) ve çoklu doymamış yağ asitlerinden (PUFA) linoleik asit (18:2n-6) idi. Diyapoz öncesi ve diyapoz sonrası erginlerin PC, PE ve PS fraksiyonlarının yağ asidi içeriğindeki değişikliklerin benzer olduğu bulunmuştur. Diyapoz sonrası erginlerin bu fraksiyonlarında 16:0, 18:0 ve ∑SFA yüzdeleri diyapoz öncesi erginlere oranla daha düşük; ancak16:1n-7, ∑MUFA, 18:2n-6 ve ∑PUFA ise daha yüksek olarak bulunmuştur. Sünenin diyapoz sonrası bireylerin PE ve PC fraksiyonlarındaki 18:1n-9 düzeyi, diyapoz öncesi bireylerden önemli derecede daha yüksek olarak tespit edilmiştir. Diyapoz sonrası erginlerin tüm PL altsınıflarındaki doymamış yağ asitlerinin doymuş yağ asitlere oranı (UFA/SFA), diyapoz öncesi erginlerden daha yüksek bulunmuşturÖğe Tebeşirleşmeye Toleranslı Mercimek Genotiplerinin Belirlenmesi(2017) Yaşar, Medeni; Biçer, Behiye Tuba; Karaca, Vedat; Erdemci, İrfan; Eren, Sedat; Koç, MuratMercimek (Lens culinaris M.), tane ve saman olarak iyi bir pazar değerine sahiptir. Ayrıca iyi bir toprak koruyucu, toprak işlemesiz tarımda ikinci ürün için iyi bir ön bitki ve süresi gittikçe azalan yağışlı bahar ayları için erkenci bir ürün ve iyi bir kurak iklim bitkisidir. Mercimek tanelerinde görülen buruşma, krater oluşumu ve büzülme gibi fiziksel görüntü bozukluğuna neden olan, tanenin kalite ve kantitesine olumsuz etkilerde bulunan ve ?tebeşirleşme? diye adlandırılan unsulaşma problemi ülkemizde büyük sorun haline gelmiştir. Bu çalışma mercimek tanelerinde tebeşirleşmeye neden olan zararlılara (Dolycoris baccarum L. ve Piezodorus lituratus F.) karşı toleranslı mercimek genotiplerini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Çalışma iki yıllık olup birinci yıl (2015-2016 yetiştirme sezonu) Diyarbakır?da kafes denemesi, ikinci yıl (2016-2017 yetiştirme sezonu) Diyarbakır?da kafes ve açık alan, Siverek?te ise açık alan denemesi olarak yürütülmüştür. Çalışmanın birinci yılında 112, ikinci yılında ise birinci yıl çalışmaları sonucunda öne çıkan 20 genotip değerlendirilmiştir. Çalışmada incelenen özelliklerden elde edilen veriler korelasyon ve varyans analizine tabii tutulmuştur. Korelasyon analiz sonuçlarına göre erkenciliğin (çiçeklenme ve olgunlaşma gün sayısı) dekara tane verimine olumlu, tebeşirleşme oranına ise olumsuz etkide bulunduğu belirlenmiştir. Dolayısıyla erkenci genotiplerin tebeşirleşmeden daha az zarar gördüğü ve dekara tane verimlerinin de daha yüksek olduğu saptanmıştır. Çalışma sonucunda hem kafes, hemde açık alan denemelerinde dekara tane verimi, erkencilik, tebeşirleşme oranı ve diğer verim parametreleri yönünden 5 nolu genotip öne çıkmıştır. Bu genotipin çeşit adayı olarak tescile sunulması uygun görülmüştür. Mercimek ıslah çalışmalarında 5 nolu genotiple birlikte öne çıkan 2, 4, 10 ve 16 nolu genotiplerin tebeşirleşme ve verim yönünden genetik materyal olarak değerlendirilebileceği kanaatine varılmıştır.