Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Beybur, Mustafa" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 20 / 34
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Banka kartı ve kredi kartı kullanıcılarının Covid-19 sürecinde ödeme ve alışveriş davranışlarındaki değişimler
    (Necmettin Erbakan Üniversitesi, 2022) Beybur, Mustafa
    Covid-19 pandemisi nedeniyle uygulanan önlemler, tüketici alışkanlıklarında ve davranışlarında değişikliklere yol açmıştır. Pandemi sürecinde tüketici ihtiyaçlarının büyük bir bölümü dijital platformlar üzerinden hizmet sunan işletmeler tarafından karşılanmış, bu nedenle ödemelerde banka kartı ve kredi kartı kullanımı artmıştır. Ayrıca pandeminin yayılım hızını azaltma adına alınan önlemler bir yandan banka kartları ve kredi kartlarının fiziki olarak kullanımını azaltırken diğer yandan temassız ödeme sistemlerinin kullanımlarını arttırmıştır. Pandeminin ödemelerde kart kullanımı üzerindeki etkisinin araştırılması bankacılık sektörünün dijital bankacılık ürün/hizmetlerine yönelik alacağı kararlar açısından önem arz etmektedir. Bu çalışmanın amacı pandemi öncesi ve pandemi sürecinde banka kartı ve kredi kartı kullanıcılarının ödeme ve alışveriş davranışlarındaki değişimleri banka kartı ve kredi kartı kullanım verileri ile analiz etmektir. Bu amaçla kartlı ödeme endeksi, internet/mektup/telefon yoluyla yapılan ödeme tutarları ve adetlerine ait veriler pandemi öncesi ve pandemi süreci olmak üzere iki ayrı döneme ayrılmış ve eşleştirilmiş örneklem t-testi ile analiz edilmiştir. Ayrıca yerli kartların temassız kullanımına dair verilerde meydana gelen değişimler dönemsel olarak incelenmiştir. Eşleştirilmiş örneklem t-testinde, pandemi sürecinde meydana gelen farklılaşmanın analize dahil edilen tüm değişkenlerde anlamlı olduğu tespit edilmiştir. Pandemi sürecinde pandemi öncesi döneme göre internet/mektup/telefon yoluyla yapılan ödeme tutarı ortalamasının %8,42 oranında yükseldiği, internet/mektup/telefon yoluyla yapılan ödeme adedi ortalamasının %6,32 oranında yükseldiği ve kartlı ödeme endeksi ortalamasının %26,57 oranında yükseldiği tespit edilmiştir. Ayrıca yerli kartların temassız kullanımının da pandemi sürecinde hızla yükseldiği gözlenmiştir. Bankacılık sektörünün ödeme sistemlerindeki dijital yenilikler uzun bir süredir uygulanıyor olsa da pandemi sürecinde kullanım düzeylerindeki hızlı artış nedeniyle pandeminin bu yeniliklerin kullanıcılar tarafından benimsenmesi için bir katalizör görevi gördüğü söylenebilir. Buna rağmen banka kartı ve kredi kartı ile yapılan toplam işlem adedinin sadece %44’ünün temassız olarak gerçekleştirildiği gözlenmektedir. Pandemi sürecinin banka kartı ve kredi kartı kullanım alışkanlıklarında meydana getirdiği değişikliğin teknoloji kullanımının sürdürülebilirliği açısından bankacılık sektörü tarafından iyi değerlendirilmesi gerektiği düşünülmektedir. Bu nedenle bankacılık sektörüne ödeme sistemlerindeki dijital yeniliklerin kullanımını özendirecek bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyetlerini arttırmaları önerilmektedir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Banka türlerine göre ticari kredilerin istihdam üzerindeki etkisi: Toda-Yamamoto yaklaşımı
    (Dicle Üniversitesi, 2022) Beybur, Mustafa; Aslan, Seyfettin; Ülker, Barış
    Türk bankacılık sektörü katılım ve mevduat bankalarının birlikte faaliyet gösterdiği ikili bir bankacılık sistemine sahiptir. Türkiye’de uzun yıllardan bu yana katılım bankacılığı faaliyetleri yapılmakla birlikte katılım bankacılığının bankacılık sektörü içerisindeki pazar payı özellikle son yıllarda artış göstermiştir. Gerek fon toplama gerekse fon kullandırma prensipleri birbirinden farklı olan söz konusu bu bankalar tarafından hem işletme hem de bireysel müşterilere yönelik krediler kullandırılmaktadır. Ancak katılım bankaları sadece gerçek ticari işlemleri finanse etmekte ve bu yönleri ile mevduat bankalarından farklılaşmaktadır. Bankalar tarafından kullandırılan ticari krediler işletmelerin daha fazla yatırım, üretim ve istihdam oluşturmalarına imkân vermektedir. Böylelikle kullandırılan kredilerin ekonomik büyüme ile birlikte istihdamı da arttırması beklenmektedir. Banka kredileri ile istihdam arasındaki ilişkinin incelendiği çalışmaların bankacılık sektörü geneline yönelik olduğu göze çarpmaktadır. Ancak fon kullandırım prensipleri ve şekilleri farklı olan katılım ve mevduat bankalarının ayrı ayrı incelenmesi gerektiği düşünülmektedir. Böylece katılım ve mevduat bankaları tarafından kullandırılan ticari kredilerin istihdam üzerindeki etkisi açısından farklılık gösterip göstermediği incelenebilecektir. Ayrıca kullandırılan ticari kredilerin istihdam üzerindeki etkileri gerek ülke ekonomisi gerekse banka yönetimlerinin alacağı kararlar açısından önem arz etmektedir. Bu çalışmada mevduat ve katılım bankaları tarafından kullandırılan ticari kredilerin istihdam üzerindeki etkisinin araştırılması amaçlanmıştır. Bu amaçla 2017:01-2022:02 dönemleri arasında mevduat ve katılım bankaları tarafından kullandırılan ticari kredilerin istihdam üzerindeki etkisi Toda-Yamamoto nedensellik testi ile analiz edilmiştir. Yapılan analiz sonucunda katılım bankaları tarafından kullandırılan ticari kredilerin istihdam üzerinde etkili olduğu, buna karşılık mevduat bankaları tarafından kullandırılan ticari kredilerin istihdam üzerinde etkili olmadığı tespit edilmiştir. Sadece reel ticaretin finanse edildiği katılım bankaları tarafından kullandırılan ticari kredilerin istihdamın arttırılması açısından daha etkili olduğu sonucuna varılmıştır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Bitcoin işlem hacimleri ile Türk bankacılık sektöründeki mevduat hacmi arasındaki ilişki: 2017:01 – 2021:12
    (Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, 2022) Kaymak, Ozan; Beybur, Mustafa
    2008 yılında Bitcoin icat edilmiş ve kısa zaman içinde çok sayıda yatırımcının ilgisini çekmeyi başarmıştır. Zaman ilerledikçe Bitcoin dışında başka kripto paralar işlem görmeye başlamışlardır. 2012 yılından günümüze kadar kripto paralarla gerçekleşen işlem hacimleri önemli boyutlara gelmiş durumdadır. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kripto paralar yatırımcıların ilgisini çeken varlıklar olarak görülmektedir. Bu çalışmada Bitcoin İşlem hacimleri ile Türk bankacılık sektöründeki mevduatlar arasında uzun dönemli bir ilişkinin olup olmadığı Engle-Granger eşbütünleşme testi kullanılarak analiz edilmiştir. Yapılan analiz sonucunda, Bitcoin işlem hacimlerinin artış göstermesi ile Türk bankacılık sektöründeki mevduat hacimlerinin azalması yönünde uzun dönemli bir ilişkinin olduğu tespit edilmiştir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Blokzincir teknolojisi ile evrilen FinTek ve bankacılık anlayışı
    (Gazi Kitabevi, 2023) Beybur, Mustafa
    2008 yılında ABD’de Lehman Brothers Yatırım Bankası ve İngiltere’de Royal Bank of Scotland finansal başarısızlık yaşaması ulusal para birimlerine ve para politikalarına olan güvenin sarsılmasına yol açmıştır. Bu olaydan kısa bir süre sonra Nakamoto (2008) tarafından merkeziyetçi finans sistemine karşı çıkan "Bitcoin: A Peer-to-Peer Electronic Cash System" isimli bir makale yayınlanmıştır. Söz konusu makale merkeziyetçi finansın işlem sürelerindeki hantallığını ve finansal sektör açısından bir devrim niteliğinde olan blokzincir teknolojisini açıklamaktadır. Makalenin ardından blokzincir teknolojisi çok kısa bir süre içerisinde kullanılmaya ve gelişmeye başlamıştır. Blokzincir teknolojisi FinTek işletmelerinin iş alanlarının gelişmesine ve sayılarının hızla artmasına katkı sağlamıştır. FinTek işletmeleri uzun yıllardır faaliyet gösterse de blokzincir teknolojisi sayesinde FinTek 3.0 olarak adlandırılan döneme girilmiş ve FinTek’lere olan ilgi artmıştır. Blokzincir ve kripto para piyasalarında yaşanan teknolojik gelişmeler BigTech olarak adlandırılan ABD menşeli teknoloji şirketleri Google, Apple, Facebook, Amazon ve Microsoft (GAFAM) şirketlerinin de ilgisini çekmiş, bu şirketler de kendi ödeme sistemlerini ve kripto paralarını çıkarmak üzere girişimlerde bulunmuşlardır. İlk akıllı telefonun icadından bu yana bankacılık ve finans sektörü teknolojik gelişmelere oldukça maruz kalmakta ve her geçen gün farklı bir teknolojik yenilikle yüzleşmektedir. Daha önce internet ve akıllı cihazlarda yaşanan gelişmelere bankacılık sektörü adapte olmakta zorlanmamıştır. Ancak blokzincir teknolojisinin beraberinde getirdiği yenilikler daha önceki yeniliklerden farklı olarak geleneksel bankacılık iş modellerini, sektörün merkeziyetçi yapısını reddetmekte ve hatta ulusal para birimi dışında dijital para birimleri ile sektörün geleceğini tehdit etmektedir. Bu nedenle bankaların daha önce olduğu gibi sadece bankacılık sektöründe faaliyet gösteren diğer bankalarla değil aynı zamanda hem BigTech firmaları hem de FinTek firmaları ile rekabet ettiği bir sürecin yaşandığı görülmektedir. Şu anda finansal sektörün sağlıklı bir şekilde faaliyet göstermesi için FinTek’ler ile bankalar arasında rekabet mi olmalı yoksa işbirliği mi olmalı sorusuna yanıt aranmaktadır. Bu çalışmada blokzincir teknolojisi ile birlikte gelişen FinTek’ler ve yeni nesil bankacılık anlayışı yer almaktadır. Çalışma 2 bölümden oluĢmakta olup birinci bölümde blokzincir teknolojisi sonrası ilgi düzeyi sürekli artan FinTek’ler ve bu işletmelerin bankacılık sektörü ile ilişkisi, ikinci bölümde blokzincir teknolojisi sonrası gelişen yeni nesil bankacılık anlayışı yer almaktadır. Çalışmanın sonuç bölümünde ise blokzincir teknolojisi sonrası bankacılık ve finans sektöründe artan rekabete yönelik sektör yöneticilerine öneriler yer almaktadır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Covid 19 pandemisinin Türkiye’de dijital bankacılık ürün ve hizmetlerinin kullanımı üzerindeki etkisi
    (Batı Karadeniz Akademisyenler Derneği, 12/2020) Beybur, Mustafa; Çetinkaya, Murat
    2019 Aralık ayında Çin’in Wuhan kentinde ilk olarak görülen Covid-19 tüm dünyayı etkisi altına almış ve 11 Mart 2020 itibariyle Dünya Sağlık Örgütü(WHO) tarafından pandemi olarak ilan edilmiştir. Covid-19’un pandemi olarak ilan edilişi ile aynı tarihte Türkiye’de ilk Covid-19 vakası kayıtlara girmiştir. Covid -19’un pandemi olarak ilan edilmesi ile birlikte ülkeler, pandeminin yıkıcı ekonomik etkilerini azaltmak adına, hem para politikaları, hem de maliye politikalarını eş zamanlı olarak uygulamaya koymuşlardır. Pandemiyi kontrol altına almak için uygulamaya konulan tedbirler, tedarik ve tüketim zincirinde aksaklıkların ortaya çıkmasına, ekonomilerin üretim kapasitelerinin düşmesine, bazı sektörlerde üretimin tamamen durmasına neden olmuştur. Bunun sonucunda ülkeler pandeminin yarattığı negatif etkileri ortadan kaldırmak için farklı politikalar ve stratejiler belirlemişlerdir. Tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi Türkiye de pandeminin etkilerini önleyici sağlık önlemleri ve bununla birlikte ekonomik önlemler almıştır. Pandemi tüm sektörleri etkilemiştir ancak bankacılık sektörü diğer sektörlerden ayrışarak, gerek dijital kanalların kullanımı ile gerekse likidite sağlayan kurumlar olarak pandemi sürecinde sektörler arasında baş aktör olarak görev yapmaktadır. Bununla birlikte pandemi sürecinde hastalığın bulaşıcılığı temas vasıtasıyla olduğundan dolayı temasın minimum seviyeye indirilmesi gerekliliği ön plana çıkmış ve tüm sektörlerde dijital dönüşüm zaruret haline gelmiştir. Pandemi ile birlikte dijitalleşme daha stratejik bir önem kazanmış ve salgın tüm sektörlerde dijital dönüşümün hızlanmasına neden olmuştur. Bankacılık sektörü ise dijitalleşme açısından diğer sektörlere nazaran pandemiye daha hazırlıklı olan bir sektör konumundadır. Bu çalışmada dijitalleşme konusunda diğer sektörlere göre daha ileri düzeyde olan bankacılık sektörünün dijital ürün/hizmetlerinin kullanım verileri analiz edilmiş ve bu analiz sonucunda pandeminin dijital bankacılık ürün/hizmetlerinin kullanımı üzerindeki etkisi açıklanmaya çalışılmıştır. Çalışmaya ait analizde halen devam etmekte olan Covid-19 pandemisinin başladığı günden günümüze kadar olan süreci ve öncesini içerisine alan 2019 Eylül ve 2020 Eylül dönemleri arasındaki bir yıllık sürece ait dijital bankacılık ürün/hizmetlerine dair verilerden yararlanılmıştır.
  • [ X ]
    Öğe
    COVID-19 PANDEMİSİNİN TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜ KREDİLERİ VE TAHSİLİ GECİKMİŞ ALACAKLARI ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
    (Dicle Üniversitesi, 2021) Beybur, Mustafa; Çetinkaya, Murat
    İçinde bulunduğumuz süreçte devam eden Covid-19 pandemisi sadece sağlık sektörüne sıkıntılar yaşatmamış aynı zamanda finans sektöründe de ciddi sıkıntılara yol açmıştır. Bu süreçte bankacılık sektörü gerek hane halkının gerekse işletmelerin ihtiyaçlarını finanse ederek pandeminin ekonomik etkilerinin azaltılmasında büyük rol oynamıştır. Pandeminin neden olduğu bu ekonomik etkilerin azaltılması adına uygulanan tedbirler bankacılık sektöründe kredi hacminin genişlemesine, tahsili gecikmiş alacakların artmasına ve beklenen zarar karşılıklarının yükselmesine neden olmuştur. Pandemi sonrası süreçte ekonominin normale dönme süresi ile ilgili belirsizliğin çok yüksek olması, bankacılık sektörü tarafından kullandırılan krediler ve tahsili gecikmiş alacakların önemini daha da arttırmaktadır. Bu nedenle bu çalışmada pandemi öncesi 12 aylık ve pandeminin devam ettiği 12 aylık süreçte bankacılık sektörünün kredi hacmi ve takipteki alacak miktarlarındaki değişim hem toplam hem de sektörel bazda incelenmiştir. Ayrıca veriler eşleştirilmiş t-testine tabi tutularak ve pandemi öncesi süreç ile pandemi süreci arasındaki farklılıkların anlamlı olup olmadıkları test edilmiştir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Covid-19 pandemisinin Türk bankacılık sektörü kredileri ve tahsili gecikmiş alacakları üzerindeki etkileri
    (Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2021) Beybur, Mustafa; Çetinkaya, Murat
    İçinde bulunduğumuz süreçte devam eden Covid-19 pandemisi sadece sağlık sektörüne sıkıntılar yaşatmamış aynı zamanda finans sektöründe de ciddi sıkıntılara yol açmıştır. Bu süreçte bankacılık sektörü gerek hane halkının gerekse işletmelerin ihtiyaçlarını finanse ederek pandeminin ekonomik etkilerinin azaltılmasında büyük rol oynamıştır. Pandeminin neden olduğu bu ekonomik etkilerin azaltılması adına uygulanan tedbirler bankacılık sektöründe kredi hacminin genişlemesine, tahsili gecikmiş alacakların artmasına ve beklenen zarar karşılıklarının yükselmesine neden olmuştur. Pandemi sonrası süreçte ekonominin normale dönme süresi ile ilgili belirsizliğin çok yüksek olması, bankacılık sektörü tarafından kullandırılan krediler ve tahsili gecikmiş alacakların önemini daha da arttırmaktadır. Bu nedenle bu çalışmada pandemi öncesi 12 aylık ve pandeminin devam ettiği 12 aylık süreçte bankacılık sektörünün kredi hacmi ve takipteki alacak miktarlarındaki değişim hem toplam hem de sektörel bazda incelenmiştir. Ayrıca veriler eşleştirilmiş t-testine tabi tutularak ve pandemi öncesi süreç ile pandemi süreci arasındaki farklılıkların anlamlı olup olmadıkları test edilmiştir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Covid-19’un Türk bankacılık sektöründeki hizmet dağıtım kanalları ve istihdam düzeyi üzerindeki etkileri
    (Gazi Kitabevi, 2022) Beybur, Mustafa; Barut, Abdulkadir; İlbasmış, Metin
    Bu çalışmanın amacı Covid-19 pandemisinin Türk bankacılık sektöründeki istihdam ve alternatif dağıtım kanalları üzerindeki etkileri üzerine yapılan inceleme sonucunda bankacılık sektörü açısından pandemi sonrası sürece ışık tutmaktır. Bu amaçla pandemi sürecinde bankacılık sektörü tarafından uygulanan çalışma modelleri açıklanmış, alternatif dağıtım kanallarının banka müşterileri tarafından kullanım düzeyi ve bankacılık sektörünün istihdam düzeyinde meydana gelen değişiklikler TBB ve BDDK tarafından yayınlanan veriler ışığında dönemsel olarak incelenmiştir. Yapılan incelemeler sonucunda bankacılık sektöründeki dağıtım kanalı tercihlerinde meydana gelen değişiklikler yorumlanmıştır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Covid-19’un Türk bankacılık sektöründeki mevduat ve katılım bankalarının kârlılık düzeyleri üzerindeki etkisi
    (Türk Kooperatifçilik Kurumu, 2021) Beybur, Mustafa
    Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2020 yılı Mart ayında pandemi olarak ilan edilen Covid-19 pandemisi, olumlu ya da olumsuz bir şekilde tüm sektörleri etkisi altına almıştır. Bankacılık sektörü gerek yüz yüze iletişimin yoğun olarak yaşandığı bir sektör olması gerekse ekonomilerin temel dinamiklerinden biri olması gibi nedenlerle pandemiden en çok etkilenen sektörlerden biri olmuştur. Bu süreçte Türkiye’de kamu bankalarının öncülüğünde kredi ödemelerinin ertelenmesi, kredilerin yeniden yapılandırılması ve düşük faizli kredi kampanyaları gibi çeşitli uygulamalar hayata geçirilmiştir. Bu çalışmada Türk bankacılık sektöründe faaliyet gösteren kamu mevduat bankaları, yerli mevduat bankaları, yabancı mevduat bankaları ve katılım bankalarının pandemi öncesi bir yıllık ve pandemi sürecinde geçen bir yıllık süreçteki kârlılık düzeylerinin gelişimi analiz edilmiştir. Yapılan çalışma sonucunda kamu bankalarının diğer banka türlerine göre faiz giderlerinin ve faiz dışındaki diğer giderlerinin yükseldiği; buna karşılık net kâr düzeylerinin, aktif kârlılık oranlarının, özkaynak kârlılık oranlarının ve net faiz marjlarının ise azaldığı gözlenmiştir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Finansal dolarizasyon: Türkiye’deki katılım bankalarının asimetrik tepkileri
    (Ferudun Kaya, 2022) Beybur, Mustafa; Taşdoğan, Bilgen
    2008 finansal krizi sonrası yaşanan süreç, ekonomilerin uyguladığı geleneksel para ve maliye politikalarında farklılaşmaya yol açmıştır. 2013 küresel finansal daralması, 2018 finansal sıkışıklığı ve pandemi süreci ile ekonomik istikrar, para ve maliye politikalarının yanı sıra yapısal politikalarla da sağlanmaya çalışılmaktadır. Özellikle finansal derinleşme ve döviz kurları oynaklığı, istikrar süreci ve dolarizasyon kavramını yeniden gündeme getirmiştir. Bu araştırmada 2018 yılında yaşanan kur şokunun ardından Türk bankacılık sektöründe faaliyet gösteren katılım ve mevduat bankalarının mevduat ve kredi dolarizasyonu düzeylerindeki değişimin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma 2018 yılında Türk bankacılık sektöründeki mevduatta yaşanan yapısal kırılma dikkate alınarak 2012:08-2018:08 ve 2015:08-2021:08 dönemlerini kapsayacak şekilde iki aşamada gerçekleştirilmiştir. Bununla birlikte dönemler arası farklılıkların belirlenmesi amacıyla veriler eşleştirilmiş örneklem t testine tabi tutulmuşlardır. Araştırma bulgularında katılım bankalarındaki mevduat ve kredi dolarizasyon düzeyinin mevduat bankaları ve bankacılık sektörüne göre daha yüksek olduğu, katılım bankalarının dolarizasyon sürecine bankacılık sektörü ve mevduat bankalarına göre asimetrik tepki verdiği tespit edilmiştir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Girişimcilik-KOBİ ilişkisi bağlamında banka kredilerinin girişimcilik (KOBİ) sektörü üzerindeki etkileri
    (2017) Beybur, Mustafa; Erdoğan, Selim
    Gelişmekte olan ülke ekonomilerinde girişimcilerin payı hızla artmaktadır. Girişimci deyince de aklımıza KOBİ'ler (Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler) gelmektedir. KOBİ iki yüz elli kişiden az yıllık çalışan istihdam eden ve yıllık net satış hasılatı ya da mali bilançosu yirmi beş milyon Türk Lirasını aşmayan mikro işletme, küçük işletme ve orta büyüklükteki işletme olarak sınıflandırılan ekonomik birimleri ifade eder. Ülkemizde KOBİ'ler imalat sanayinde faaliyet gösteren firmaların % 99.63'ünü oluşturmaktadır. Bu nedenle ülkemizin diğer ülke ekonomileri ile rekabet gücünde KOBİ'ler önemli rol oynamaktadırlar. KOBİ'lerin ülke ekonomimiz için bu kadar önemli olmalarına rağmen son zamanlara kadar KOBİ'ler bankacılık kredilerinden yeteri kadar yararlanamamışlardır. Ülkemizde yaşanan yüksek enflasyon, krizler ve bunlara bağlı yüksek finansman maliyetleri KOBİ'leri önemli ölçüde zayıflatmıştır. Son zamanlarda KOBİ'lerin ülke ekonomisine katkıları daha iyi şekilde anlaşılmış ve gerek kamu kaynaklı gerekse özel sektör kaynaklı birçok kredi KOBİ'lerin ayakları altına serilmiştir. Bankaların elinde bulunan likidite fazlalığı kredi için KOBİ'leri cazibe merkezi haline getirmiştir. Bankalar gerekli teminat ve kefaletlerini aldıktan sonra KOBİ'lere çok farklı ürün ve hizmetler sunmaya başlamışlardır. Anahtar Kelimeler : 1-)KOBİ 2-)Finans 3-)Banka 4-)Kredi
  • [ X ]
    Öğe
    The Impact of Earthquakes on Individual Savings and Expenditure Preferences: Evidence from the February 6, 2023 Türkiye Earthquakes
    (Afet ve Acil Durum Yonetimi Baskanligi (AFAD), 2024) Beybur, Mustafa
    The February 6, 2023 Turkey earthquakes caused many losses of life and property, and these earthquakes directly or indirectly affected hundreds of thousands of individuals. After the earthquake, individuals may act cautiously and save money, or they may believe that life is short and increase their consumption with the idea of living in the moment. The aim of this paper is to analyze the change caused by the earthquake in the savings and spending preferences of individual customers, specifically in the 11 provinces affected by the February 6, 2023 Turkey earthquakes. For this purpose, between the periods 2022Q1-2023Q4 of Adana, Adiyaman, Diyarbakir, Elaziǧ, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye and Şanliurfa provinces', which were affected by earthquakes, selected loan and deposit datas were analyzed with paired sample t-test. As a result of the research, it was detected that savings increased in the provinces most affected by the earthquakes, while expenditures increased in the provinces less affected by the earthquakes. © 2024 Afet ve Acil Durum Yonetimi Baskanligi (AFAD). All rights reserved.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    In Investigation on the implementation of Blue Ocean strategy in participation bank located in Turkey
    (KSP Library, 09/2018) Albayrak, Gamze; Beybur, Mustafa
    Competition is one of the most important issues in terms of the market which meets the needs and demands of the current economic system. In the market where customer demands and needs change very rapidly, the growth in terms of businesses is getting harder every day. It is even more difficult for businesses to get a share of the market and thus to make higher profits in competition-intensive environments. Participation banks, like any business, continue to exist in a highly competitive environment in the market they serve. For this reason, participation banks need to sail from the red oceans where competition is intense, to the blue oceans where competition is meaningless. This study conducted research on the strategies they use as blue ocean strategy of participation banks in Turkey. In the first part of the research, information about blue ocean strategy is given. In the second part, data collected through open-ended question examples and face to face interview technique with branch managers of Kuweit Turk Participation Bank, Turkey Finance Participation Bank and Albaraka Turk Participation Bank, operating in Turkey over these past years, is given. In the last part of the research, it is emphasized that the participation banks, which are the rising value of today, need blue ocean and how to reach the new blue oceans that will make the competition meaningless.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    İslami bankacılık faaliyetine başlayan konvansiyonel bankalar ve müşterilerinin bilgi, güven, tercih, memnuniyet ve rahatsızlık düzeyleri üzerine bir araştırma: Ziraat Bankası ve Vakıfbank örneği
    (Başkent Üniversitesi, 2018) Beybur, Mustafa; Yıldırım, Yusuf Ozan
    Faizsiz bankacılık prensibi ile çalışan katılım bankalarına duyulan ilgi her geçen gün artmaktadır. Bunun bir sonucu olarak katılım bankalarının müşteri sayıları da hızla yükselmektedir. Türkiye’de faaliyet gösteren özel sermayeli katılım bankalarına kamu sermayeli Ziraat Katılım Bankası ve Vakıf Katılım Bankaları eklenmiştir. Bu çalışmada Ziraat Bankası ve Vakıfbank müşterilerinin katılım bankacılığı hakkındaki bilgi düzeyleri, katılım bankacılığına duydukları güven düzeyi, katılım bankalarını tercih etme düzeyleri ve müşterisi oldukları bankaların katılım bankacılığı faaliyetine başlamasından sonra bankalarına karşı duydukları güven düzeyleri aralarındaki ilişkiler korelasyon yöntemi ile incelenmiştir. Anketlerin toplanması sonucu eksik ve hatalı bilgi taşıyan anketlerin elenmesi ile birlikte 405 anket incelemeye dahil edilmiştir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Kamu sermayeli katılım bankaları birleşmeli mii?
    (Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, 2021) Beybur, Mustafa
    Türk bankacılık sektöründe ilk olarak 1985 yılında özel finans kurumları olarak faaliyetlerine başlayan katılım bankaları, 01.11.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5411 sayılı bankacılık kanunu ile katılım bankası olarak faaliyetlerine devam etmiştir. Albaraka Türk, Faisal Finans ve Kuveyt Türk Türkiye’de yabancı sermayeli özel finans kurumları olarak, İhlas Finans, Asya Finans ve Anadolu Finans ise yerli sermayeli özel finans kurumları olarak faaliyet göstermişlerdir. Faisal Finans 2001 yılında ünvanını Family Finans olarak değiştirmiş ve devamında 2005 yılında Anadolu Finans ile birleşerek Türkiye Finans Katılım Bankası olarak faaliyetlerine devam etmiştir. Özel finans kurumlarının katılım bankası olarak faaliyetlerine devam etmesi ile birlikte Türk bankacılık sektöründe Kuveyt Türk, Albaraka Türk, Bank Asya ve Türkiye Finans olmak üzere dört katılım bankası bulunmaktaydı. 2001 yılında İhlas Finans’ın tasfiye etmesi, özel finans kurumlarına karşı güvenin sarsılmasına neden olmuştur. Bunun yanı sıra 2016 yılında Bank Asya’nın faaliyetlerine son verilmesi ile birlikte katılım bankalarının toplam bankacılık sektörü içerisindeki payı toplanan fonlarda %5,6, kullandırılan fonlarda %4,8, toplam aktifte %4,9 seviyelerine gerilemiştir. Bu gelişmelerin ardından 2015 yılında Ziraat Katılım, 2016 yılında Vakıf Katılım ve 2019 yılında Emlak Katılım bankaları kamu sermayesi ile kurulan katılım bankaları olarak faaliyetlerine başlamışlardır. Sektöre kamu sermayeli katılım bankalarının katılması ile birlikte katılım bankalarının sayısı altıya yükselmiş ve 2020 yılı itibariyle katılım bankalarının toplam bankacılık sektörü içerisindeki payı toplanan fonlarda %9,3, kullandırılan fonlarda %6,5 ve toplam aktifte %7,2 seviyesine yükselmiştir. 2021 yılı Haziran ayı itibariyle katılım bankaları 1.280 şubeye ve 17.181 çalışan sayısına ulaşmıştır. 23 Haziran 2021 tarihinde ulusal basında kamu katılım bankalarının birleştirilmesi konusunda görüşmelerin yapıldığına yönelik haberlere yer verilmiştir. Banka birleşmelerinin olumlu yönleri olabileceği gibi olumsuz yönlerinin bulunduğu bir gerçektir. Bu nedenle bu çalışmada Türkiye’de faaliyette bulunan katılım bankalarının mevcut durumu, kamu katılım bankalarının katılım bankacılığı içerisindeki durumu ve katılım bankalarının illere göre şube sayıları analiz edilerek kamu katılım bankalarının birleşmelerinin olumlu ve olumsuz yönleri üzerine önerilerde bulunulmaktadır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Katılım bankacılığı çalışanlarının Türkiye’deki katılım bankacılığı ürünlerine yönelik farkındalık ve tutumları
    (Gazi Kitabevi, 2018) Beybur, Mustafa; Kurt, Ganite; Özkara, Zülfi Umut
    Dünya bankacılık sektörü içerisinde en hızlı büyüyen alan olarak kabul edilen katılım bankacılığı, son yıllarda Türkiye’de de önemini arttırmış durumdadır. Öyle ki sektörde daha önce sadece özel katılım bankalarının varlığı söz konusu iken kamu bankası olarak faaliyete başlayan yeni iki aktör de eklenerek sektördeki katılım bankası sayısı beşe yükselmiştir. Katılım bankasında çalışan personellerinin, katılım bankacılığı ürün ve hizmetleri konusunda sahip oldukları bilgi düzeyi ve farkındalıkları, özel bir müşteri kitlesine sahip olan katılım bankacılığı müşterilerine pazarlama yapmayı kolaylaştıracağı düşünülmektedir. Bu çalışmada Diyarbakır ilinde faaliyet gösteren beş katılım bankasının toplam on şubesinde çalışan personellerin tamamına yüz yüze görüşme metoduyla anket uygulaması gerçekleştirilip katılım bankası personellerinin katılım bankacılığı ürün ve hizmetlerine yönelik tutum ve farkındalık düzeylerini ölçmek amaçlanmıştır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Katılım bankacılığı mevduatının kredi ve menkul kıymete dönüşümünün incelenmesi
    (Nobel Akademik, 2022) Beybur, Mustafa; Çemberlitaş, İbrahim
    Bu araştırmada katılım bankalarının misyon ve vizyon ifadeleri ile İslami fi- nansın felsefesi ve temel ilkelerinin uyumunun incelenmesi, bankaların esas faa- liyet konusu perspektifinde katılım bankalarındaki toplam nakdi krediler/toplam mevduat oranı, söz konusu bu oranın zaman içerisindeki değişimleri ve değişi- me neden olan gelişmelerin araştırılması amaçlanmıştır. Bu amaçla 5411 sayılı Bankalar Kanunu’na göre banka tanımı ve bankaların faaliyet esasları, İslam ik- tisadı ve İslami finansın temel prensipleri ile mevduatın krediye dönüşüm ora- nı kavramsal açıdan açıklanmıştır. Ayrıca Türk bankacılık sektöründeki katılım bankalarının misyon ve vizyon ifadeleri içerik analizine tabi tutulmuş, katılım bankalarındaki toplam nakdi krediler/toplam mevduat, toplam menkul değerler/ toplam mevduat ve toplam devlet iç borçlanma senetleri/toplam aktif oranları karşılaştırmalı analiz tekniği ile yıllara göre analiz edilmiştir. Araştırmanın sonuç bölümünde ise analiz bölümünde elde edilen bulgulara dayanarak değerlendirme yapılmış ve katılım bankalarına önerilerde bulunulmuştur.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Katılım bankacılığı sektörünün gelişimi ve sektör yoğunlaşma düzeyine yönelik bir analiz
    (Astana Yayınları, 2021) Beybur, Mustafa; Aslan, Seyfettin; Yılmaz, Yunus; Sizer, Lütfi
    Türkiye’de katılım bankaları 1985 yılında özel finans kurumu olarak faaliyete başlamalarına karşın 5411 sayılı bankacılık kanununda yer alan düzenleme ile banka statüsü kazanmış ve bu tarihten sonra katılım bankası olarak anılmışlardır. Katılım bankacılığı sektöründe 2015 yılına kadar sadece özel sermayeli katılım bankaları faaliyet gösterirken bu tarihten sonra Ziraat, Vakıf ve Emlak katılım bankaları kamu sermayeli katılım bankaları olarak faaliyete başlamışlardır. Kamu sermayeli katılım bankalarının sektörde faaliyete başlamaları ile birlikte Türk bankacılık sektöründe faaliyet gösteren katılım bankalarının sayısı 6’ya yükselmiştir. Katılım bankacılığı sektörü kamu katılım bankalarının faaliyete başlaması, katılım bankacılığında müşterilere yeni ürün/hizmetlerin sunulması ve katılım bankalarının daha aktif ve kapsayıcı bir pazarlama politikası izlemesi gibi nedenlerle son yıllarda hızlı bir ivme ile büyüme sürecine girmiştir. Bu gelişmelerle birlikte katılım bankacılığının toplam bankacılık sektörü içerisindeki payının 2021- 2025 yılları arasında %15 seviyesine yükseltilmesi hedeflenmektedir. 2021 yılı Haziran ayı verilerine göre ise katılım bankaları aktiflerinin toplam bankacılık sektörü içerisindeki payının %7,5 seviyesinde olduğu gözlenmektedir. Uzun yıllardan bu yana katılım bankaları Türk bankacılık sektörü içerisinde faaliyet göstermelerine rağmen katılım bankası sayısının düşük olması dikkat çekmektedir. Buna rağmen yakın zamanlarda bazı ulusal haber organlarında kamu katılım bankalarının birleşme hazırlığında olduğuna yönelik ifadeler yer almaktadır. Bu nedenle bu çalışmada katılım bankacılığı sektörünün mevcut durumu ve sektörün yoğunlaşma düzeyinin analiz edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla çalışmada katılım bankacılığının gelişimi incelenmiş, katılım bankalarının katılım bankacılığı sektörü içerisindeki mevcut durumlarının karşılaştırmalı analizi yapılmış ve CRn yoğunlaşma oranı ile Herfindahl- Hirschman endeksine göre kamu katılım bankalarının birleşmeleri durumunda oluşacak yoğunlaşma düzeyi analiz edilmiştir. Yapılan analizler sonucunda kamu katılım bankalarının birleşme durumlarına ve katılım bankacılığının gelişimine yönelik önerilerde bulunulmuştur.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Katılım bankaları ile konvansiyonel bankalar arasında ürün analizi
    (Yozgat Bozok Üniversitesi, 2018) Beybur, Mustafa; Parıltı, Nurettin; Güngör, Ebubekir
    Her geçen gün değişmek ve gelişmek zorunda kalan bankacılık sektörü içerisinde konvansiyonel bankaların en büyük paya sahip olmaları ile birlikte son yıllarda katılım bankalarının konvansiyonel bankalara göre daha hızlı büyüme rakamlarına ulaştığı göze çarpmaktadır. Bir taraftan kalkınmakta olan ülkelere sermayenin küreselleşmesi sonucu sermaye girişi sağlayan katılım bankaları diğer taraftan faiz hassasiyetinden dolayı konvansiyonel bankalarla çalışmayı reddeden müşteri kitlesinin atıl durumda bulunan tasarruflarının reel sektöre aktarılmasını sağlamaktadır. Bu çalışmada hızlı bir büyüme trendi içerisinde olan katılım bankalarının dünyada ve Türkiye’de doğuşu ile fon toplama ve kullandırma yöntemlerinde konvansiyonel bankacılık ile arasındaki farkları incelenmiştir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Katılım bankası çalışanlarının katılım bankacılığı ürün/hizmetlerine yönelik farkındalık ve tutum düzeyleri üzerine bir araştırma
    (Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, 2021) Beybur, Mustafa
    Katılım bankaları müşterilerine faizsiz finans ürün ve hizmetleri sunduklarından dolayı faiz hassasiyeti olan özel bir müşteri kitlesine sahiptirler. Nüfusun büyük bir bölümünün Müslüman olduğu Türkiye’de katılım bankacılığının toplam bankacılık sektörü içerisindeki pazar payı istenilen düzeye ulaşamamıştır. Yapılan araştırmalar katılım bankası çalışanlarının katılım bankacılığı ürün ve hizmetlerine yönelik farkındalık ve tutum düzeylerinin katılım bankacılığı pazar payı açısından önemli olduğunu göstermektedir. Bu nedenle Türkiye’de katılım bankacılığı pazar payının yükselmesi açısından çalışanların katılım bankacılığı ürün ve hizmetlerine yönelik farkındalık ve tutum düzeylerinin araştırılması önemli hale gelmiştir. Bu çalışmada Diyarbakır ilinde bulunan katılım bankası çalışanlarının katılım bankacılığı ürün ve hizmetlerine yönelik farkındalık ve tutum düzeylerinin ölçülmesi amaçlanmıştır. Çalışmada 108 katılım bankası çalışanı ile yüz yüze görüşme metoduyla anket uygulaması gerçekleştirilmiş ve anket ifadelerine verilen yanıtlar istatistik programı yardımıyla analiz edilmiştir. Analiz sonucunda çalışanlarının katılım bankacılığı ürün ve hizmetlerine yönelik farkındalık ve tutum düzeylerinin düşük olduğu tespit edilmiştir.
  • «
  • 1 (current)
  • 2
  • »

| Dicle Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Dicle Üniversitesi, Diyarbakır, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim