Yazar "Başaran, Bülent" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 16 / 16
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Bilgisayar destekli öğretimin fizik eğitiminde öğrenci başarısı ve tutumuna etkisi(2017) Başaran, Bülent; Gönen, SelahattinBu araştırmada, fizik eğitiminde bilgisayar destekli öğretim ve geleneksel öğretim yöntemlerinin başarı ve bilgisayara yönelik tutuma etkileri karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Araştırma, Dicle Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümünde gerçekleştirilmiştir. Fizik bölümünün 3. sınıflarında okuyan I. ve II. öğretim öğrencilerine “Bir Boyutlu Potansiyeller” konusu ile ilgili geliştirilen “başarı testi” ve Deniz (1995) tarafından geliştirilen “Bilgisayara yönelik tutum ölçeği” ön-testler olarak uygulandı. Uygulama sonucunda bu iki sınıf arasında her iki ön testin toplamı bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadığı görüldü. Hangi sınıfa hangi öğretim yönteminin uygulanacağı kura ile belirlendi. Kura sonucunda II. öğretimde okuyan öğrencilere Bilgisayar Destekli Öğretim (BDÖ), I. öğretimde okuyan öğrencilere ise Geleneksel Öğretim Yönteminin uygulanmasına karar verildi. Seçilen örneklem 63 öğrenciden oluşmaktadır. Sınıfların birinde geleneksel öğretim yöntemi (Kontrol grubu), diğer sınıfa ise BDÖ yöntemi kullanılarak “Bir Boyutlu Potansiyeller” konusu 20 ders saatti süresince işlendi. Uygulamanın bitiminden sonra “Bir Boyutlu Potansiyeller” konusu ile ilgili başarı testi ve “Bilgisayara Yönelik Tutum Ölçeği” son testler olarak gruplara tekrar uygulandı. Bu uygulamalardan elde edilen veriler düzenlenerek istatistiksel analizlerden geçirildi. Elde edilen sonuçlar aşağıda özetlenmiştir. Denenen öğretim yöntemleri kendi içlerinde karşılaştırıldıklarında her iki grup için başarı testi son-test ve ön-test toplam puanları arasında anlamlı farklar bulunmuştur. Karşılaştırma sonucunda; geleneksel yöntemin bilgi ve uygulama düzeyindeki davranışları kazandırmada BDÖ öğretim yönteminden daha etkili olduğu; kavrama düzeyindeki davranışları kazandırmada ise BDÖ uygulamasının daha etkili olduğu görülmüştür. Toplam erişi puanlarına göre ortalamalar arasında gözlenen fark anlamlı değil, ancak BDÖ uygulamalarının yapıldığı grubun ortalama puanlarının geleneksel yöntemin uygulandığı gruptan daha yüksek olduğu gözlenmiştir. BDÖ’ nin ve geleneksel yöntemin uygulandığı her iki grupta da bilgisayara yönelik tutum ölçeğinin toplamında ve alt ölçeklerinde son ve ön uygulanma puanları arasındaki farkın önemli olmadığı tespit edilmiştir. Gruplar kendi aralarında karşılaştırıldıklarında bilgisayara yönelik tutumun “Bilgisayarın Eğitim ve Öğretimde Kullanılması (EÖ)” alt ölçeğinde BDÖ lehinde bir farklılık gözlenmiştir. Buradan da BDÖ’ in öğrenci tutumlarını, bilgisayarların eğitim öğretimde kullanılması lehine değiştirdiği sonucuna varılmıştır. Bilgisayara yönelik tutum ölçeğinde yer alan maddeler “Bilgisayara İlgi Duyma(BİD)”, “Bilgisayar Kaygısı(BK)” ve “Bilgisayarın Eğitim ve Öğretimde Kullanılması(EÖ)” olmak üzere üç alt boyuttan oluşmaktadır. Bu alt boyutlara göre yapılan analizlerde, gruplar arasında, EÖ alt ölçeğinde BDÖ lehinde bir farklılık gözlenmiştir. Diğer alt boyutlara [BK, BİD] ve Bilgisayar toplam tutum puanına (BTÖ-M) göre de son uygulama puanları karşılaştırılmış ancak bu puanlar bakımından gruplar arasında önemli bir fark bulunmamıştır. Başarı testi ön-test ve tutum ölçeği ön uygulama puanları arasındaki korelasyonlar yöntemlere göre hesaplandı ve test edildi bu korelasyon katsayılarının önemli olmadıkları sonucuna varıldı. Ayrıca başarı testi son-test ve tutum ölçeği son uygulama puanları arasındaki korelasyon katsayıları arasında da bir ilişkiye rastlanmamıştır. Bu sonuçlar, her iki yöntemin uygulandığı gruplarda öğretim yönteminin, kısa bir süre içerisinde, öğrencilerin bilgisayara yönelik tutumlarında değişikliğe yol açmadığı şeklinde yorumlanmıştır. Bu araştırmada elde edilen ve yukarıda özetle belirtilen sonuçlara dayalı olarak; BDÖ’ in seçilen fizik konusunda geleneksel öğretim yöntemine göre öğrenci başarısını daha çok arttırdığı, ancak öğrencilerin tutumunda bilgisayarın eğitim ve öğretimde kullanılması alt boyutu hariç bir değişikliğe yol açmadığı sonucuna ulaşılmıştır.Öğe Determining the perceptions of pre-service teachers on technology-based learning during the Covid-19 process: a latent class analysis approach(Springer, 2022) Başaran, Bülent; Yalman, MuratIn the study, latent class analysis (LCA) was used to determine the unobserved structures and the subpopulations of pre-service teachers' technology-based learning behaviours. According to LCA results, three latent classes were obtained. These classes are labelled as Class-1: "High-Level Technology Perception", Class-2: "Low-Level Technology Perception", Class-3: "Intermediate-Level Technology Perception". When Class-1(Reference Group) and Class-2 were compared, it was observed that the covariates of "gender" and "the Covid-19 pandemic affecting learning motivation" did not have a significant effect on Class-2. It has been determined that pre-service teachers who are older, studying in the 4th grade, using the Internet for more than 8 h a day, have advanced computer skills and have advanced technology-based learning experience are less likely to be in Class-2. In addition, in the study, while self-directed learning with technology was associated with pre-service teachers' attitudes towards online teaching in the Covid-19 period and class membership, the fear of Covid-19 was not associated with latent class membership.Öğe Evaluation of students' attitudes towards e-exams and use of technology in theology distance undergraduate education programs(Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, 2017) Başaran, Bülent; Yalman, Murat; Erkan, SerdarThe purpose of this study was to introduce the multimedia applications in Theology Distance Undergraduate Education Program (TDUEP) and to determine the users’ attitudes towards exams executed to assess the outcomes. For this purpose, PowerPoint documents, videos, SCORMcompatible e-learning materials and Adobe Connect live lesson applications were developed to guide users in theology education as well as to make the teaching and learning process more entertaining. The study was carried out with 1500 students registered to TDUEP at a state university. The questionnaire form developed was applied to the students during the end-of-term exam week. The questionnaire forms which were not filled out completely or appropriately were excluded, and the remaining total number of questionnaire forms decreased to 1286. The results of the analysis of the questionnaire forms filled out by the participants revealed that there was no significant difference in the students’ attitudes towards the web-based assessment system with respect to their gender and class grades. On the other hand, the results of the Chi-Square independence test conducted to examine whether the variable of gender had any relationship with the exam duration, place-independence of the exams and use of the exam system demonstrated that there were significant differences between the groups.Öğe Examination of gender-based video game-playing classes: Influencing determinants and relations to academic achievement(Wiley, 2023) Başaran, Bülent; Şimşek, ÖmerBackgroundTheir ubiquity is particularly notable as video games become increasingly intertwined with the technological revolution. Despite this prominence, gender disparities in adolescent video gaming remain under-explored.ObjectivesThis research aims to determine the frequency classes of video game playing based on gender, analyse the variables (age of first digital device/internet use, weekday/weekend internet frequency in and out of school, economic, social, and cultural status) that might influence assignment to these classes, and reveal the differences in PISA scores among these classes.MethodsOur study utilises multiple group latent class analysis and multinomial logistic regression to investigate the video gaming frequencies of 6890 Turkish students (49.1% female, 50.9% male) from the PISA-2018 exam. A three-step multiple logistic regression was employed to identify the effect of the variables on assignment probabilities. Also, the multivariate Delta method tested mean differences between classes for PISA scores.Results and ConclusionsThis study classifies Turkish students from PISA 2018 into four video gaming preference frequency classes (frequent, regular, casual, and non-video game players) based on gender. Our study reveals that frequent male gamers begin using digital devices and the internet earlier than their female counterparts, spending more time gaming outside school. Notably, the frequency of video game play, which varies by gender, was found to have a significant effect on academic achievement. What is already known about this topicVideo games have an important place in children's entertainment preferences and game time is increasing.Digitalisation is increasing in Turkey with a large youth population and affects game usage.Gender roles affect gaming habits and learning styles.The study identifies four classes of gamers according to frequency of play: frequent, regular, casual and non-video game players.Video game playing frequency can affect academic performance by gender.Males are more likely to be placed in the frequent and regular gamer classes, while women are placed in the casual and Non-VGPs.Early internet access and internet use during school hours affect females more in the classification according to the frequency of playing video games.Implications for practice and/or policyEducators can use students' gaming habits in their teaching strategies.Future research should also examine game types and sociocultural contexts.The motivations and challenges faced by female gamers should be analysed.Öğe Examining university students’ attitudes towards using web-conferencing systems in distance learning courses: A study on scale development and application(Hong Kong Bao Long Accounting And Secretarial Limited, 2020) Başaran, Bülent; Yalman, MuratThe study aimed to develop a scale to assess students’ attitudes towards using interactive web conferencing systems in distance learning courses. An item pool was formed based on a review of the literature and the participants’ written views. A draft scale was developed with 29 items selected from this item pool. It was applied to 1100 undergraduate students in a distance program in theology, who took courses using Adobe Connect as a video conference system, together with Moodle as a learning management system. After removing incomplete or improperly filled questionnaires, a total of 596 participants’ responses were used for factor analysis. The scale was made up of four factors: user expectations on web-conference systems, user preferences for web-conferencing system, user attitudes towards using web-conferencing systems, and user problems experienced while using web-conferencing systems.Öğe Facebook'un öğrenme/öğretme aracı olarak kullanılmasının öğretmen adaylarının davranışsal niyet ve performanslarına etkisi(Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2020) Başaran, BülentÇalışmada öğretmen adaylarının Facebook’u öğrenme/öğretme aracı olarak kullandıklarında, kullanım niyetlerini etkileyecek faktörlerin neler olabileceğine odaklanılmıştır. Bu amaç doğrultusunda Facebook’un öğretmen adaylarına sağladığı avantajlar, fırsatlar, kullanım kolaylığı ve alışkanlıklar ile çevresel faktörlerden kaynaklanan sosyal etkiyle beraberperformans beklentisinin kullanım niyetlerini nasıl etkilediği belirlenmeye çalışılmıştır. Öğretmen adaylarının Facebook’un öğrenme/öğretme aracı olarak kullanımına yönelik görüşleri, Sosyal Ağ Sitelerinin (SAS)üniversitelerde öğretme ve öğrenme sürecinde en etkili biçimde nasıl kullanılabileceğine dair fikir vermektedir. Çalışmanın katılımcıları, Türkiye’de bir devletüniversitesinde öğrenim gören ve Facebook hesabına sahip olan 258 öğretmen adayından oluşmaktadır. Analizler, kısmi en küçük kareler yapısal eşitlik (Partial Least Squares-PLS-SEM) modellemesi kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Facebook’un diğer SAS’a göre sahip olduğu avantajlar, fırsatlar, kullanım kolaylığı ve kullanım alışkanlıkları, ile sosyal etkinin, öğretmen adaylarınınbu platformu öğrenme/öğretme aracı olarak kullanma niyetleri üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Facebook’un öğrenme/öğretmede sağladığı avantaj ile alışkanlık arasında β=0,205 seviyesinde, avantaj performans beklentisi β=0,228 ve avantaj sosyal etki β=0,167 arasında ilişki bulunmuştur. Facebook’un öğrenme/öğretmedesağladığı kolaylık ile sosyal etki arasında β=0,158 seviyesinde, alışkanlıkların ise davranışsal niyet üzerinde β=0,485 seviyesinde güçlü bir etkiye sahip olduğu tespit edilmiştir. Facebook’un öğrenme/öğretmedesağladığı fırsatların ise performansa etkisi β=0,376 seviyesinde, fırsatın sosyal etkiye β=0,156 ve sosyal etkinin davranışsal niyete β=0,193 seviyesinde etkisi olduğu görülmektedir.Öğe Geleceğin öğretmenlerinin kitap okuma alışkanlıklarının incelenmesi: Dicle Üniversitesi örneği(Erzurum Kültür Eğitim Vakfı Yayınevi, 2015) Yalman, Murat; Özkan, Erdost; Başaran, BülentÖz:Bu araştırmanın amacı, geleceğin öğretmenlerinin kitap okuma alışkanlıklarına ilişkin görüşlerini incelemektir. Çalışmada iki bölümden oluşan bir anket kullanılmıştır. Anketin birinci bölümünde öğrencilerin demografik bilgilerinin yer aldığı dört madde, ikinci bölümde ise okuma alışkanlığına ilişkin on dördü kapalı yedisi açık uçlu yirmibir madde yer almaktadır. Araştırmanın modeli betimleyici ilişkisel tarama yöntemidir. Araştırma verilerinin analizinde frekans yüzde aritmetik ortalama kullanılmıştır. Çalışma grubu iki yüz öğrenciden oluşmaktadır. Çalışmada elde edilen bulgulara göre; geleceğin öğretmenleri kitap okumakla kültürel gelişmelerine katkıda bulunabilecekleri, toplum içerisinde takdir edilen biri olma ve kendine güven duyma isteklerinin de okumada ağır bastığı sonucu elde edilmiştir. Öğrencilerin kitap seçiminde, kitaplara ait tanıtımlar ve arkadaş tavsiyelerinin etkili olduğu, kitap sevgisinin kazanılmasında en büyük etkenin ise kişinin kendisi ve arkadaşlarının olduğu belirlenmiştir. Geleceğin öğretmenlerinin kitap okumalarına engel olarak bilgisayar, internet, TV gibi teknolojik araçların neden olduğu, bunun yanı sıra eğitim gördükleri kurumdaki sınavların da önemli etken olduğu sonucuna varılmıştır.Öğe Identifying Turkish students' profiles of using information and communication technologies and its relationship with their academic achievement: A latent class analysis approach(Sage Publications INC., 2022) Karakoyun, Ferit; Başaran, BülentIn this study, 15-year-old Turkish students' profiles of using ICT at home and at school were identified, and the extent to which these profiles were associated with their academic achievement was determined. Moreover, the study investigated the effects of the students' age of first usage of digital device and internet, their gender and their parents' education level on the students' ICT usage profiles. In the study, by using Latent Class Analysis, Program for International Student Assessment (PISA) 2018 Turkey data were analyzed (n = 6890). According to the findings obtained in the study, it was revealed that the students who used ICT resources at high level at home and at school constituted the smallest class (8% of the sample). The students whose mothers' levels of education were high and those who were male had a higher probability of being a member of the high-level ICT user class. In addition, the students who started using their first digital devices and the Internet at later ages were less likely to be a member of the class using high-level ICT. Finally, the students in the high-level ICT user class had low mathematics, reading, and science achievement scores.Öğe İlahiyat Uzaktan Eğitim Lisans Tamamlama Programlarında Teknoloji Kullanımı ve e-Sınavlara Yönelik Öğrenci Tutumlarının Değerlendirmesi(2017) Başaran, Bülent; Utens, Elisabeth M. W. J.; Yalman, MuratBu çalışmada, İlahiyat Lisans Tamamlama (İLİTAM) uzaktan eğitim programında multimedya uygulamalarının tanıtılması ve kazanımları değerlendirmesi için yapılan e-sınavlara yönelik kullanıcı tutumlarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçlara ulaşmak için ilahiyat eğitiminde, kullanıcılara rehberlik edecek ve aynı zamanda öğretme ve öğrenme sürecini keyifli hale getirecek PowerPoint slaytları, videolar, SCORM uyumlu e-öğrenme materyalleri ve Adobe Connect canlı ders uygulamaları gerçekleştirilme çalışılması yapılmıştır. Bu çalışma uzaktan eğitim programıyla bir devlet üniversitesinin İLİTAM programına kayıtlı 1500 öğrenciyle yürütülmüştür. Hazırlanan anket formu final döneminde öğrencilere verilerek uygulanmıştır. Ancak yanlış ve eksik doldurulduğu belirlenen anketler çıkarılarak sayı 1286'ya düşürülmüşüdür. Toplanan anket formlarının analizden öğrencilerin Web tabanlı değerlendirme (WBA) sistemine yönelik cinsiyet ve sınıf değişkenlerine bağlı olarak tutumlarında anlamlı farklılık belirlenemezken, sınav süresi, sınavların mekan bağımsızlığı ve sınav sisteminin kullanımının, cinsiyet değişkeni ile ilişkilendirilmesine yönelik yapılan Ki-Kare bağımsızlık testi sonucunda tüm guruplar arasında anlamlı farklılık olduğu belirlenmiştir.Öğe Investigating science and mathematics teacher candidate’s perceptions of TPACK-21 based on 21st century skills(2020) Başaran, BülentTwenty-first century teachers are expected to have the ability to benefit from collaboration, problem solving, creative and innovative thinking, information and communication technology (ICT) applications. Teachers need to know various pedagogical approaches and appropriate ways to use ICT to support the development of twenty-first century skills of their students. The framework oftechnological pedagogical content knowledge (TPACK) provides a theoretical model for studying the way teachers use ICT in education. The purpose of this study is to reveal the relationships of the components that constitute the TPACK-21 scale. The data were collected from 254 teacher candidates at a state university in Turkey from the science and math departments in the academic year of 2017-2018. For this purpose, the relationships between the components/factors that constitute the TPACK-21 scale were examined with a model. Relational survey model was used in the research. In the research, the scale developed by Valtonen et al. (2017) determining prospective teachers’ 21st century skills of TPACK-21 was used. The data obtained in the study were analyzed by structural equation modeling. Thedirect and positive effects of Technological Content Knowledge (TCK), Technological Pedagogical Knowledge (TPK21) and Pedagogical Content Knowledge (PCK21) from external variables consisting of binary knowledge fields of the research are seen on TPACK-21. These variables explain 74% of the change in TPACK-21. TCK is the variable that affects TPACK-21 the most. Another important result reached in this study is that teachers' content knowledge (CK) directly and positively affect TCK and PCK21 and this effect is greater than the effect of technological knowledge (TK) and pedagogical knowledge (PK21). When the results of this research are evaluated, a gradual model including CK and PCK21 can be proposed instead of a direct technology-based approach to professional development programs developed to increase 21st century competencies of teachers’ TPACK-21s.Öğe Investigation of social anxiety levels of pre-service teachers using social media by latent profile analysis(Gürhan DURAK, 2023) Şimşek, Ömer; Başaran, BülentThis research aims to determine the social anxiety levels of pre-service teachers who use social media using latent profile analysis (LPA) and to reveal whether the covariates (Gender, age, socio-economic status, place of residence, membership durations to social media sites, daily social media usage time, and the number of friends in social media environments) determined in the research are related to profiles. In the descriptive survey study, 249 pre-service teachers formed the study group. The data were obtained using the Social Anxiety Scale for Social Media Users. The social anxiety of pre-service teachers using social media was determined as two profiles: Profile-1 (n = 191; 77%: Low Anxiety) and Profile-2 (n = 58; 23%: High Anxiety). Multinomial logistic regression analysis was performed to determine how covariates differ in profile memberships. As a result of the analysis showed that age, socio-economic status, membership durations to social media sites, daily social media usage times, and the number of friends in social media environments did not differentiate profile memberships. On the other hand, according to gender, it is seen that males experience less social media anxiety than females. In addition, pre-service teachers living in metropolitan cities have less social media anxiety.Öğe THE NEW METHOD OF PROBLEM SOLVING IN PHYSICS EDUCATION BY USING SCORM-COMPLIANT CONTENT PACKAGE(2008) Gönen, Selahattin; Başaran, BülentIn this article, two basic purposes are presented. First, taking effective feedbacks in the electronic learning environment about the learning level of students at the problem solving which are told in physics lessons and laboratories. Second, providing a possibility for students to repeat the subjects and solved problems by watching and listening, which are told in lessons and laboratories, whenever or wherever they want. For this purpose, in the first step, the problems solved in classroom and laboratories about physics and subject expressions are transferred to digital environment and e-learning materials are developed. In the second step, these materials are converted to standard SCORM (Sharable Content Object Reference Model) package and integrated to Course Management System (CMS).Öğe The new method of problem solving in physics education by using scorm-compliant content package(Anadolu Üniversitesi, 2008) Gönen, Selahattin; Başaran, BülentIn this article, two basic purposes are presented. First, taking effective feedbacks in the electronic learning environment about the learning level of students at the problem solving which are told in physics lessons and laboratories. Second, providing a possibility for students to repeat the subjects and solved problems by watching and listening, which are told in lessons and laboratories, whenever or wherever they want. For this purpose, in the first step, the problems solved in classroom and laboratories about physics and subject expressions are transferred to digital environment and e-learning materials are developed. In the second step, these materials are converted to standard SCORM (Sharable Content Object Reference Model) package and integrated to Course Management System (CMS).Öğe Pre-service teachers’ views about the use of social networks(İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi, 2017) Yalman, Murat; Başaran, Bülent; Gönen, SelahattinThe development and spread of Internet technologies made an important breakthrough in communication between people. Social networks are regarded as a virtual way of social life created by people via the Internet. With the help of these networks, individuals define themselves and communicate with other people from the same cultural background thanks to the opportunities provided by the Internet. It is important to reveal the rate of university students’ use of social networks, which have the capability of guiding societies and their future. Determining which social networks pre-service teachers prefer and how often and why they use these social networks will help better-understand the concept of social network. This study was carried out with 566 pre-service teachers attending Ziya Gokalp Education Faculty at Dicle University. In the study, the descriptive relational survey model was used. As a result of analysis of the research data, it was found out that 73,50% of the students had social network accounts. It was also revealed that the students with a social network account established connection generally with their friends via their own accounts (59,1%). In addition, the Fisher Exact test revealed that the preservice teachers’ social network use time depended on the number of their friends they communicated with via social network and that there were relationships between the individuals the preservice teachers communicated with and the duration of their being social network users and between the individuals they communicated with and the duration of their being social network users.Öğe Web 2.0 araçlarıyla geliştirilen uzaktan eğitim materyallerine yönelik eğitim fakültesi öğrencilerinin görüşleri(Akademik Bilişim Araştırmaları Derneği, 2018) Yalman, Murat; Başaran, BülentDijital materyallerin kullanımı, yönetimi ve oluşturulması eğitim-öğretim faaliyetleri içingiderek daha fazla önem kazanmaktadır. Son yıllarda dijital bilgi aktarımı, depolama ve iletişimyöntemlerinin gelişmesi, bu materyallerin zaman ve konum fark etmeksizin öğrencilereulaşılabilmesini mümkün kılmıştır. Çalışma, eğitim fakültesinde öğrenim görmekte olanöğrencilerin Web 2.0 araçları ve eğitim uygulamaları hakkındaki algılarını incelemeyiamaçlamaktadır. Vaka çalışması yaklaşımı, bu çalışmanın metodolojik çerçevesinioluşturmaktadır. Bu çalışma, 2016-2017 bahar döneminde uzaktan öğretim dersini alan 82öğrenciyle yürütülmüştür. Ders sırasında öğrenciler çeşitli paket programlar kullanarakbulmaca, kavram haritaları, çalışma sayfaları, sunumlar ve posterler gibi dijital materyallerhazırlamıştır. Ayrıca, dersin amacı için öğrenilmesi gereken çok sayıda Web 2.0 araçları daöğrencilere tanıtılarak Moodle öğrenme yönetim sistemine yüklenmiştir. Çalışmaya katılanöğrencilerin, Seferoğlu ve Dağhan (2012) tarafından geliştirilen Öğretim MateryallerininNitelikleri Anketi ile alınmıştır. Ayrıca, yüz yüze görüşmeler yapılarak da öğrencileringörüşleri alınmıştır.Öğe Web tabanlı sistemlerde scorm uyumlu Whiteboard Movie tekniğinin öğrencilerin fizik derslerindeki başarı ve tutumlarına etkisinin araştırılması(2015) Başaran, BülentBu çalışmada, ?Kuvvet? ve ?Hareket? ünitelerinde bulunan konu anlatımları ve problem çözümlerine ait beyaz sayfa videoları (Whiteboard Movies), simülasyonlar ve animasyonlar gibi öğretim materyalleri ile doğru-yanlış, boşluk doldurma, sürükle bırak, bulmaca çözme, açık uçlu ve çoktan seçmeli soruların bulunduğu sınama materyallerinin yer aldığı bir web sitesi tasarlandı. Tasarlanan bu web sitesinin öğrencilerin fizik başarılarına, Web Tabanlı Eğitim'e (WTE) ve internet kullanımlarına yönelik tutumları ile ders sonunda hedeflenen kazanımlara ulaşma düzeylerine etkilerinin incelenmesi amaçlandı. Çalışmada amaçlanan durumları test etmek için ön test-son test kontrol gruplu deneysel desen kullanıldı. Çalışma 2008?2009 öğretim yılında Diyarbakır il merkezinde yer alan ve internet donanımlı bilgisayar laboratuarı bulunan Cumhuriyet Fen Lisesi (CFL), Diyarbakır Anadolu Lisesi (DAL) ve Dicle Koleji'nde (DK) yürütüldü. Seçilen bu ortaöğretim okullarının 10. sınıflarına devam eden tüm öğrencilere ölçme araçları ön-test olarak uygulandı. Uygulama sonucunda her bir okulda ölçme araçlarının ön test ortalama puanları arasında anlamlı bir fark bulunmayan iki şube seçilerek toplam 6 şubede bulunan öğrenciler araştırmaya dahil edildi. Her bir okuldaki iki şubeden biri rastgele deney grubu olarak seçildi. Böylece her 3 okulda 76 öğrenci deney, 63 öğrenci kontrol grubunda olmak üzere toplam 139 öğrenci çalışma kapsamına alındı. Deney grubuna araştırmacı tarafından geliştirilen ?Kuvvet? ve ?Hareket? üniteleriyle ilgili fizik başarı testi ile WTE'e ve internet kullanımlarına yönelik tutum ölçekleri ön test-son test olarak uygulanırken, kontrol grubuna WTE'e ve internet kullanımlarına yönelik tutum ölçekleri ön test, fizik başarı testi ise hem ön test hem de son-test olarak uygulandı. Kullanılan site ve uygulanan öğrenme yaklaşımı ile ilgili öğrencilerin görüşlerini değerlendirmek amacıyla deney grubundaki gönüllü 19 öğrenci ile uygulama sonunda mülakatlar yürütüldü. Uygulama süresince katılımcıların web etkinliklerine katılım durumlarına ilişkin veri tabanı kayıtları alındı. Ayrıca, uygulama sonunda deney ve kontrol grubu öğrencilerinin hedeflenen kazanımlara ne derece ulaştıklarını belirlemek amacıyla yazılı kağıtları incelenerek, her bir öğrenci için davranış kontrol listesi oluşturuldu. Elde edilen verilerin analizi sonucunda; çalışma kapsamında bulunan üç okula devam eden öğrencilerin fizik başarı testinden aldıkları puanlar arasında (son test puanları) deney grupları lehinde anlamlı farklar bulundu (P<0.01). Tutum ölçeklerine ait verilerin çözümlenmesinden elde edilen sonuçlarda ise, deney gruplarının ön-test son-test puanları arasında anlamlı bir fark çıkmadı (P>0.01). Uygulama sonunda deney ve kontrol grubu öğrencilerinin hedeflenen kazanımlara ulaşma düzeyleri arasında CFL için deney grubu lehine anlamlı bir fark çıkarken, DAL ve DK için deney ve kontrol grupları arasında anlamlı bir fark çıkmamıştır. Her iki öğretme/öğrenme yaklaşımının uygulandığı öğrencilerin kazanımlara ulaşma düzeyleri okul ayrımı yapılmaksızın incelendiğinde, deney grubu lehinde anlamlı bir farkın olduğu görüldü (p<0.05). Tüm grupların erişi puanları dikkate alınarak yapılan analizlerde ise CFL, DAL ve DK'nın deney grupları ile CFL ve DK'nın kontrol grubunda bulunan öğrencilerin puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olmadığı (P>0.01), ancak bu gruplarla DAL'nin kontrol grubu arasında DAL kontrol grubu alehine anlamlı bir fark olduğu görüldü(P<0.01). Uygulanan ankette yer alan açık uçlu sorulara verilen cevapların çözümlenmesinden, deney grubundaki öğrencilerin hazırlanan sitede yer alan sınav ve öğretim materyallerinden genelde memnun oldukları, ancak WBM'lerin geç açılması ve uygulama saatlerinin yetersizliği gibi konularda sorun yaşadıkları görüldü. Çalışmadan elde edilen bulgular bir arada değerlendirildiğinde, internet alt yapısı ve olanakları iyi durumda olan okullarda WTE uygulamalarının fizik öğretiminde kullanılmasının yararlı olacağı düşünülmektedir.
