Yazar "Asan, Hakan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 9 / 9
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Balkan Savaşlarının Osmanlı Taşrasına Yansıması ve Etkisi: Diyarbakır Vilayeti Örneği(Hale Fatma ŞIVGIN, 2024) Asan, HakanOsmanlı Devleti’ni birçok açıdan ve muhtelif noktalardan etkileyen Balkan savaşları, özellikle toplumu kültürel, ideolojik ve bölgesel bağlamda derinden yaralamıştır. Ayrıca söz konusu süreç, dağılma belirtilerinin netliği ile tanımlanabilmektedir. Bununla birlikte motivasyon, sosyal dayanışma ile teşkilatlanma açısından zıtlıkları da içermekte ve devletin geneline etki eden olaylar zincirini meydana getirmektedir. Bu çalışmada; söz konusu savaşların, Balkan coğrafyasının uzağındaki bir bölgede yer alan Diyarbakır Vilayeti’ne nasıl yansıdığı, bunun sonucunda etkisinin ne olduğu ve tepki mahiyetinde hangi tür faaliyetlerin yürütüldüğüne yönelik soruların cevapları aranmıştır. Özellikle Balkan savaşları çerçevesinde yerel yetkililerin üretmeye çalıştığı politikalar, ahalinin yaşananlara karşı bakış açısı ve bu gelişmelerin sonucundaki göç hareketleri, asayiş problemleri ile ekonomik durum değerlendirilmiştir. Bu hedefler doğrultusunda arşiv kaynakları ve merkezi ile yerel basın incelenmiştir. Ayrıca döneme ve konuya ilişkin literatürden de istifade edilmiştir.Öğe Bitlis vilayeti'nde yaşanan kıtlık hadiseleri (1887-1894)(International Balkan University, 2018) Asan, Hakanİnsanoğlu tarihin her döneminde afet olarak kabul edilen muhtelifhadiselerle karşılaşmıştır. Bunlar, belirli bir dönemde hayatın akışınazarar verebilen ve maddi-manevi olarak yaşantıyı etkileyebilenvakalardır. Söz konusu vakalardan biri olan kıtlık hadiselerine, her türlümücadele ve örgütlenme çabasına rağmen, insanoğlu sıklıkla maruzkalmıştır. Osmanlı Devleti ise farklı iklimleri ve arazi şartlarınıbünyesinde barındırmasına rağmen kıtlık hadiselerinden uzakkalamamıştır. Yapılan araştırma neticesinde 1887-1894 tarihleriarasında Bitlis Vilayeti’nde etkili kıtlıkların meydana geldiği tespitedilmiştir. Kıtlık dönemlerinde çok ciddi mağduriyetler yaşanmış,Osmanlı Hükümeti ve Bitlis Vilayeti’nin idarecileri zor durumdakalmıştır. Söz konusu dönemde Bitlis Vilayeti’nde görülen kıtlıklarınekonomik ve asayiş sorunlarını beraberinde getirdiği anlaşılmıştır.Bununla birlikte Bitlis ahalisi kıtlık süresince sarsıntılarla yaşamakzorunda kalmıştır. Bütün olumsuzluklara rağmen devletin uygulamışolduğu yardım ve çözüm politikası takdire şayandır. Ayrıca Bitlisahalisinin sosyal dayanışması kıtlık dönemlerinde üst noktalaraçıkmıştır. Bu çalışmada; 1887-1894 tarihleri arasında Bitlis Vilayeti’ndeyaşanan kıtlık hadiselerinin neden kaynaklandığı, hangi boyuta ulaştığı,devletin kıtlık hadiselerine karşı hangi tedbirleri aldığı ve kıtlığın hangisonuçları meydana getirdiği sorularına cevap aranmıştır. Çalışmada;Osmanlı Devleti’nin o dönem içerisinde tutmuş olduğu ve bugün OsmanlıArşivlerinde bulunan belgeler ile muhtelif gazetelerden yararlanılmıştır.Bunların yanı sıra söz konusu dönemde ve sonraki dönemlerde kalemealınmış eserlere de başvurulmuştur.Öğe BİTLİS VİLAYETİ’NDE YAŞANAN KITLIK HADİSELERİ (1887- 1894)(2018) Asan, Hakanİnsanoğlu tarihin her döneminde afet olarak kabul edilen muhtelifhadiselerle karşılaşmıştır. Bunlar, belirli bir dönemde hayatın akışınazarar verebilen ve maddi-manevi olarak yaşantıyı etkileyebilenvakalardır. Söz konusu vakalardan biri olan kıtlık hadiselerine, her türlümücadele ve örgütlenme çabasına rağmen, insanoğlu sıklıkla maruzkalmıştır. Osmanlı Devleti ise farklı iklimleri ve arazi şartlarınıbünyesinde barındırmasına rağmen kıtlık hadiselerinden uzakkalamamıştır. Yapılan araştırma neticesinde 1887-1894 tarihleriarasında Bitlis Vilayeti’nde etkili kıtlıkların meydana geldiği tespitedilmiştir. Kıtlık dönemlerinde çok ciddi mağduriyetler yaşanmış,Osmanlı Hükümeti ve Bitlis Vilayeti’nin idarecileri zor durumdakalmıştır. Söz konusu dönemde Bitlis Vilayeti’nde görülen kıtlıklarınekonomik ve asayiş sorunlarını beraberinde getirdiği anlaşılmıştır.Bununla birlikte Bitlis ahalisi kıtlık süresince sarsıntılarla yaşamakzorunda kalmıştır. Bütün olumsuzluklara rağmen devletin uygulamışolduğu yardım ve çözüm politikası takdire şayandır. Ayrıca Bitlisahalisinin sosyal dayanışması kıtlık dönemlerinde üst noktalaraçıkmıştır. Bu çalışmada; 1887-1894 tarihleri arasında Bitlis Vilayeti’ndeyaşanan kıtlık hadiselerinin neden kaynaklandığı, hangi boyuta ulaştığı,devletin kıtlık hadiselerine karşı hangi tedbirleri aldığı ve kıtlığın hangisonuçları meydana getirdiği sorularına cevap aranmıştır. Çalışmada;Osmanlı Devleti’nin o dönem içerisinde tutmuş olduğu ve bugün OsmanlıArşivlerinde bulunan belgeler ile muhtelif gazetelerden yararlanılmıştır.Bunların yanı sıra söz konusu dönemde ve sonraki dönemlerde kalemealınmış eserlere de başvurulmuştur.Öğe DİYARBAKIR VİLAYETİ’NDE ÂSÂR-I ATÎKA BİLİNCİNİN GELİŞİMİ: MÜZE-İ HÜMÂYÛN FAHRÎ MEMURU NATIK EFENDİ VE FAALİYETLERİ(2022) Asan, HakanOsmanlı Devleti, kültürel yönden farklı birçok medeniyete ev sahipliği yapmış ve hem nitelik, hem de nicelik bakımından zengin topraklar üzerinde hâkimiyet sürdürmüştür. Osmanlı Devleti’nde âsâr-ı atîka konusunda başlangıçta kanunname ve fıkıh usullerine göre bir yol izlenmiş olsa da zamanla uygulanan nizamnameler sonucunda ilerleme sağlanmış ve müzecilik ile eski eser bilincinin gelişimine katkı sağlanmıştır. Modern anlamda müzeciliğin temeli Sultan Abdülmecit döneminde Fethi Ahmet Paşa’nın çabalarıyla atılmıştır. Bununla birlikte II. Abdülhamit dönemi ve Osman Hamdi Bey’in Müze-i Hümâyûn müdürlüğü sürecinde ise köklü hukuksal ve kurumsal düzenlemeler gerçekleştirilmiştir. Bunun üzerine Osmanlı merkezinde oluşan âsâr-ı atîka bilinci kısa bir sürede taşraya yansımıştır. Bu çalışma mahallî görevlilerin yanı sıra özellikle Diyarbakır Müze-i Hümâyûn Fahrî Memuru Natık Efendi’nin tutumu bağlamında Osmanlı taşrasında eski eser bilincinin gelişimini tespit etmek amacıyla kaleme alınmıştır. Ayrıca XIX. yüzyılın son ve XX. yüzyılın ilk yıllarını kapsamaktadır. Söz konusu süreçte ve belirtilen maksat doğrultusunda Diyarbakır Vilayeti’nde âsâr-ı atîka bilincinin gelişimi konusunda genel bir değerlendirme yapılmış ve Diyarbakır Müze-i Hümâyûn Fahrî Memuru Natık Efendi’nin faaliyetleri de derinlemesine irdelenmiştir. Buna göre; Diyarbakır’da âsâr-ı atîka bilincinin nasıl ortaya çıktığı, merkezde uygulanan eski eser politikalarının Diyarbakır’a nasıl yansıdığı, hangi süreçlerden geçildiği ve nasıl bir yol izlendiği, Natık Efendi’nin eski eser alanındaki konumu ve Diyarbakır’daki faaliyetleri ele alınmıştır. Bilahire Diyarbakır’dan Müze-i Hümâyûn’a hangi tür eserlerin nakledildiği ve bunların da nasıl korunduğuna yönelik çabalar değerlendirilmiştir. Söz konusu sorulara cevap bulabilmek için Osmanlı Devleti’nin o dönem içerisinde tutmuş olduğu ve bugün Osmanlı arşivlerinde bulunan belgeler ile dönemin basını ve salnameler üzerinden süreç izlenmiştir. Bununla birlikte söz konusu ve sonraki dönemlerde kaleme alınmış eserlere de başvurulmuştur.Öğe II. ABDÜLHAMİT DÖNEMİ OSMANLI MAHALLÎ FUARCILIĞI BAĞLAMINDA 1906 BURSA SERGİSİ(2021) Asan, Hakanİktisadi hedefleri bulunan mahallî sergiler, yerli üretimin ön plana çıkarılması ve ithalata bağımlılığın azaltılması gibi temel amaçlar doğrultusunda düzenlenmiştir. Bunun yanı sıra dönemin sosyal yaşamı ve ekonomik ihtiyacına göre şekillenen gelişmelerin bir sonucudur. Söz konusu mahallî sergiler ile yerli sanayi ürünleri, sınaat mamulleri, ziraat mahsulleri ile hayvan türleri teşhir edilmiş ve bunların satışı gerçekleştirilmiştir. II. Abdülhamit döneminde düzenlenmeye başlayan mahallî sergiler 20. yüzyılın ilk yıllarındaki ekonomik hedefleri göstermekte ve muhtelif sektörlerde ulaşılan gelişmeleri yansıtmaktadır. Özelde serginin düzenlendiği vilayetin genelde ise Osmanlı Devleti’nin ekonomik performansı, üretim kapasitesi ve zenginliği ortaya koyulmaktadır. Ayrıca iktisadi alanda karşılaşılan problemlerin çözümüne yönelik katkı sağlaması da beklenmektedir. Bu sergiler belirli bir alanda ihtisaslaşmaktan ziyade genel bir sergi özelliği taşımış ve yerli mahsul ile mamulatın temsilini sağlamıştır. Çalışmada II. Abdülhamit döneminde ve muhtelif vilayetlerin merkezlerinde düzenlenen mahallî sergiler konusunda genel bir değerlendirme yapılmış ve 1906 Bursa Mahsulat ve Mamulat Sergisi de derinlemesine incelenmiştir. Ayrıca Osmanlı Devleti’nin o dönem içerisinde tutmuş olduğu ve bugün Osmanlı arşivlerinde bulunan belgeler ile dönemin basın hayatı ve salnameler üzerinden süreç izlenmiştir. Bununla birlikte söz konusu dönemde ve sonraki dönemlerde kaleme alınmış eserlere de başvurulmuştur.Öğe In the Context of State, Tribe and Bandit, Ottoman's Policy of Migrant Settlement(Göç İdaresi Başkanlığı, 2016) Asan, HakanRussia which had pursued an expansionist policy towards the Balkans and Caucasus forced the Muslim residents of the regions it occupied to migrate within the policy it specified. Hundreds of thousands of migrants who were forced to asylum to the Ottoman Empire were resettled by the Empire in certain periods to certain places by meeting their needs within the bounds of possibility. Ottoman Empire pursued certain policies on maintaining order and security, reviving disrupted residential areas as well as creating new residential areas. In this context, for providing order, a security zone was tried to be created against the eastern and southern Anatolian urban tribes who used to live in desert, disturb public order and did not pay any taxÖğe Kırım-Kafkasya muhacirlerinin karşılaştığı sorunlar: Diyarbakır ve çevresi örneği(2021) Asan, HakanGöç; nüfus yapısını değiştiren hareket olup toplumsal değişim anlamınagelmektedir. Osmanlı Devleti ile Rusya arasında meydana gelen savaşlarınsonucunda Balkanlar, Kırım ve Kafkasya’dan Osmanlı topraklarına yöneliknüfus hareketleri ortaya çıkmıştır. Osmanlı Devleti, belirlemiş olduğuhedefleri doğrultusunda muhacirleri, arazi sıkıntısı yaşamayacağı ve üretimyapabileceği muhtelif vilayetlere iskân etmiştir. Bu süreçte muhacirlerinihtiyaçlarını karşılamaya yönelik çalışmalar gerçekleştirmiştir. KırımKafkasya muhacirlerinin sevk ve iskânı ile ilgili sunulan raporlarabakıldığında devletin bu konuda dikkatli davrandığı görülmektedir. Bunarağmen beklenilenin üzerinde muhacir nüfusunun göç hareketine katılmasıve Osmanlı Devleti’nin içinde bulunduğu sosyo-ekonomik durum planlananpolitikanın uygulanmasında sorunların yaşanmasına neden olabilmiştir. Sözkonusu sorunlar salgın hastalıklar, güvenlik ve ekonomik meselelerdenkaynaklanmıştır. Muhacirlerin karşılaştığı sorunlar vatanlarındanayrılmadan evvel başlamıştır. Bununla birlikte muhacirler hem iskânsürecinde hem de iskân sonrasında muhtelif sorunlar ile karşılaşmışlardır.Muhacirler belirlenen süre dahilinde kalıcı iskâna geçememiş ve kendilerinesağlanan ekonomik yardımlar yeterli gelmemiştir. Ayrıca muhacirlerinkarşılaştığı sorunlar sadece iskân meselesi ile sınırlı değildir. Bazımuhacirlerin ikamet edecekleri haneler de zamanında inşa edilememiştir.Bununla birlikte muhacirler, kalıcı iskânlarının gerçekleşmesinden sonra dabulundukları arazilerinde sorun yaşayabilmiş ve yerli ahalinin baskılarınamaruz kalabilmiştir. Muhacirlerin karşılaştığı diğer bir sorun ise alışkınoldukları iklim ve coğrafi şartlarının haricindeki arazilere iskânedilmeleridir. Muhacirler, Osmanlı Hükümeti’ne ve yetkililerine gönderdiğiistek ve şikâyet yazılarında karşılaştıkları sorunları bildirmiş, sorunlarıntahkik edilesini istemiştir. Bu çalışmada 1876-1914 tarihleri arasındaDiyarbakır ve çevresine yerleştirilen Kırım-Kafkasya muhacirlerinin iskânsüreci ve sonrasında karşılaştığı sorunların neden kaynaklandığı, hangiboyuta ulaştığı, sorunların hangi sonuçları meydana getirdiği gibi sorularaarşiv kaynakları doğrultusunda cevap aranmıştır. Ayrıca sonrakidönemlerde kaleme alınmış eserlere de başvurulmuştur.Öğe Osmanlı mahalli fuarcılığı üzerine bir kesit: Sivas Hamidiye Sınaat ve Ziraat Sergisi(Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi, 2021) Asan, HakanSivas Hamidiye Sınaat ve Ziraat Sergisi ulusal bir sergiden ziyade bölgesel veya mahalli olarak tabir edebileceğimiz bir organizasyondur. Sergi yerli üretimi ıslah etmek, geliştirmek ve teşvik etmenin yanı sıra bölgesel ekonomiye katkı sağlamayı da hedeflemiştir. Osmanlı iktisat tarihinde ehemmiyetli bir mevzu olarak yerini alan sergide bölgeninekonomik performansı, kaliteli üretim kapasitesi ve zenginlikleri temsil edilmiştir. Aynızamanda sergi sonucunda ortaya çıkan problemlerin çözümü ve yerli ürünlerin yaygınlıkkazanması konusunda gerçekçi önerilerin sunulmasını sağlamıştır. Çalışmada; OsmanlıDevleti’nin kurumları arasında gerçekleşen resmi yazışmalar ile dönemin basın hayatıüzerinden sergi süreci incelenmiştir. Ayrıca sergiden beklentiler, serginin hazırlık sürecive açılışı ile sergide teşhir edilen ürünler değerlendirilmiştir.Öğe The Reflection and Effect of the Balkan Wars on the Ottoman Countryside: The Example of Diyarbakir Province(Hale Sivgin, 2024) Asan, HakanThe Balkan Wars, which affected the Ottoman Empire in many ways and from various points, deeply injured the society, especially in cultural, ideological and regional contexts. Moreover, the process in question can be identified by the clarity of the signs of disintegration. However, it also includes contradictions in terms of motivation, social solidarity and organization, and creates a chain of events that affects the entire state. In this research; answers were sought to the questions about how the wars in question were reflected in the Diyarbak & imath;r Province, which is located in a region far from the Balkan geography, what the effect was as a result, and what kind of activities were carried out as a reaction. Particularly, the policies that local authorities tried to produce within the framework of the Balkan wars, the people's perspective on what happened and the migration movements, public order problems and the economic situation as a result of these developments were evaluated. In line with these objectives, archive sources, central and local press were examined. In addition, literature on the period and the subject was also used.