Yazar "Akgün, Abuzer" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 11 / 11
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Bilgi eksiklikleri ve kavram yanılgılarının tespiti ve giderilmesinde, çalışma yaprakları ve sınıf içi tartışma yönteminin uygulanabilirliği üzerine bir araştırma(2005) Gönen, Selahattin; Akgün, AbuzerÖz:Bu araştırmada, Fen Bilgisi Öğretmen adaylarının, maddenin hal değişimi konusundaki, “bilgi eksiklikleri” ve “kavram yanılgılarının” “çalışma yaprağı” kullanılarak tespiti ve sınıf içi tartışma ile giderilmesi amaçlanmaktadır. Bilgi eksiklikleri ve kavram yanılgılarını tespiti için, maddenin hal değişimi konusunda geliştirilen bir çalışma yaprağı fen bilgisi öğretmenliği programındaki öğrencilere uygulandı. Tespit edilen bilgi eksiklikleri ve kavram yanılgılarının giderilmesi için sınıf içi tartışma yöntemi kullanıldı. Çalışma yaprağındaki sorulara verilen yanıtların incelenmesi sonucunda fen bilgisi öğretmen adaylarının maddenin hal değişimleri konusunda ciddi bilgi eksiklikleri ve kavram yanılgıları olduğu tespit edildi. Tespit edilen bilgi eksiklikleri ve kavram yanılgıları dikkate alınarak sınıf içi tartışma yapıldı. Sınıf içi tartışma yapıldıktan iki hafta sonra çalışma yaprağındaki; sorular, üzerinde çalışma yapılan öğrencilere yeniden yöneltildi. Alınan yazılı yanıtların incelenmesinde elde edilen sonuçlar, “sınıf içi tartışma yönteminin” bilgi eksikliklerini gidermede etkili olduğunu ancak kavram yanılgılarını gidermede etkili olmadığını göstermektedir.Öğe Çözünme ve fiziksel değişim ilişkisi konusundaki kavram yanılgılarının belirlenmesi ve giderilmesinde çalışma yapraklarının önemi(2004) Akgün, Abuzer; Gönen, SelahattinÖz:Bu çalışmanın amacı, öğrencilerin “çözünme ve fiziksel değişim ilişkisi” konusundaki kavram yanılgılarını ve öğrenme eksikliklerini belirleme ve gidermede çalışma yapraklarının uygulanabilirliğini ve önemini tartışmaktır. Çalık, (2004) tarafından geliştirilen çözünme ve fiziksel değişim ilişkisi konusundaki çalışma yaprağı, fen bilgisi laboratuarı ve uygulamaları dersini alan sınıf öğretmenliği programına devam eden 36 ikinci sınıf öğrencisi ile fen bilgisi öğretmenliği programına devam eden 42 ikinci sınıf öğrencisine uygulanmıştır. Uygulama sonucunda kavram yanılgıları ve öğrenme eksiklikleri ile ilgili elde edilen bulgularla çalık tarafından elde edilen bulgular arasında önemli benzerlikler tespit edilmiştir. Kavram yanılgıları ve öğrenme eksiklikleri konusundaki bazı önemli bulgular şöyledir: 1.Şekerli sudan şekerin geri eldesi ancak kimyasal yollarla sağlanabilir. 2.Damıtma işlemi kimyasal bir işlemdir. 3.Petrol ürünleri ancak kimyasal yollarla ayrıştırılabilir. 4.Yoğunlukları farklı olan maddeler birbiri içinde çözünmezler. 5.Sıcaklıktan dolayı şeker su içinde yok oldu. 6.Karıştırma çözünen madde miktarını arttırdı. şeklinde özetlenebilir. Çalışma yaprağının uygulanmasından elde edilen sonuçların değerlendirilmesinden sonra sınıf içi tartışma yapılarak kavram yanılgılarının nedenleri tespit edilmeye çalışılmış ve giderilmesi için dönütler verilmiştir. Uygulama sonuçları çalışma yapraklarının, öğrencileri hem yönlendirmede hem de kavram yanılgılarını ve öğrenme eksikliklerini belirleme ve gidermede önemli olduğunu göstermektedir.Öğe Fen Bilgisi öğretmen adaylarının karışımların yapısı ve iletkenliği konusundaki kavram yanılgıları(Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi, 2005) Akgün, Abuzer; Gönen, Selahattin; Yılmaz, AyhanBu çalışmanın amacı, fen bilgisi öğretmen adaylarının karışımların yapısı ve iletkenliği konusundaki kavram yanılgılarını belirlemektir. Çalışma, 2004-2005 öğretim yılında Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Öğretmenliği programına devam eden 31 üçüncü sınıf öğrencisi üzerinde yürütülmüştür. Veri toplama aracı olarak; 5 açıkuçlu sorudan oluşan bir çalışma yaprağı ile yarı-yapılandırılmış grup görüşmelerinden yararlanılmıştır. Çalışmanın verileri nitel araştırma teknikleri kullanılarak analiz edilmiştir. Verilerin değerlendirilmesi sonucunda fen bilgisi öğretmen adaylarının; bileşiklerin sulu bir ortamda iyonlarına ayrışması, suyun ayrışma sürecindeki rolü, karışım ve elektrolitler konusunda kavram yanılgılarına sahip oldukları belirlenmiştir.Öğe Flourit cevherinden değerli elementlerin kazanılması(2016) Akgün, Abuzer; Ziyadanoğulları, RecepElazığ-Keban-Karamağaradere Bölgesinden temin edilen flourit cevherinde bulunan değerli elementlerin endüstriyel ölçekte kazanımlarını mümkün kılacak bir hidrometalurjik yöntem geliştirmek amacı ile yapılmıştır. Temin edilen cevher önce -100 mesh'e kadar öğütüldü. Örneğin analizi sonucu Mo, Cu, Pb, Zn ve F sırası ile ortalama %1.08, %0.05, %1.20, %1.12 ve %12 oluğu saptanmıştır. Orijinal ve işlem görmüş örnekler ortamın pH'sma, pülp yoğunluğuna, canlandırıcı ve bastına etkisine bağlı olarak flotasyonla yüzdürülmüştür. Flotasyon yöntemi sülfurlenmemiş numuneye uygulanmış, elde edilen sonuçlar istenilen düzeyde olmadığı için sülfürleme işleminden yaralanılmıştır. Flotasyon yöntemi ile öncelikle optimum sülfürleme ve pH koşullarının belirlenmesi için bir dizi deney yapılmıştır. Bu deneyler sonucunda verimin ve konsantre yüzdelerinin en yüksek olduğu nokta tespit edilmiştir. Bu optimum noktada Mo, Pb, Cu ve Zn'un flotasyon verimlerinin sırası ile %100, %95.5, %95 ve %95.8 olduğu tespit edilmiştir. Bu optimum noktada flouritin %12'si konsantreye geçmiştir. Yapılan flotasyonda konsantre fazda toplanan bakır, çinko verimini artırmak ve bastırılması gereken flourit yüzdesini yükseltmek için canlandırıcı (CUSO4), bastına (NaaSiC^) etkisi incelenmiştir. Saptanılmış optimum canlandıncı ve bastına eşliğinde diğer koşullar değiştirilmeden yapılan flotasyon sonucunda Mo, Pb, Cu ve Zn'un sırası ile %97.3, %93, %98 ve %95.2'sinin konsantre fazda toplandığı, flouritin de %94 kadannın bastmldığı tespit edilmiştir. Belirlenen optimum noktada numunenin tümü flotasyona tabi tutulmuş, elde edilen konsantrenin selektif flotasyonu yapılmıştır. Selektif flotasyonun amacı kurşun ve çinkoyu bastırmak, molibden ve bakın yüzdürmektir. Bunun için yapılan deneyler sonucunda Mo, Cu, Pb ve Zn'un sırası ile %98, %94, %12.6 ve %22.5 kadannın yüzdüğü analizler sonucunda tespit edilmiştir. Selektif flotasyon sonucu elde edilen konsantreden molibden, bakır ve çinkonun çözelti ortamına alınabilmesi, kurşunun artıkta kalması için çeşitli parametreler araştınlmıştır. Örnek önce çeşitli sıcaklık ve sürelerde kavurma işlemine tabi tutuldu. Daha sonra kavrulmuş örnekler otoklav ortamında 225 °C'de çeşitli oranlarda 15 M H2SO4 ile reaksiyona sokuldu. Yapılan deneyler sonucunda konsantrenin 650 °C'de 5 saat süreyle kavrulmasının uygun olduğu sonucuna vanlmıştır. Kavrulan örnek 15 M H2SO4 50 g/ 17.5 ml H2SO4 karışımının 225 °C'de otoklav ortamında işleme sokulmasıyla istenilen sonuçlar elde edilmiştir. Daha sonra elde edilen örneğin su ile muamelesiyle örnekte buluna molibden, bakır ve çinkonun sırası ile %97.7, %99 ve %100'ünün çözelti ortamına geçtiği, kurşunun da kurşun sülfat şeklinde katı fazda kaldığı tespit edilmiştir. Bu koşulların optimum koşullar olduğu sonucuna varılmıştır. Daha sonra çözelti ortamında bulunan molibdenin ayrılması için ekstraksiyon işleminden yararlanıldı. Molibdenin iki katlı ekstraksiyonla tamamına yakım organik faza geçtiği analizler sonucunda tespit edilmiştir. Organik fazdan molibdenin ayrılması (NH^S çözeltisi (pH=9.2) ile yapılmıştır. Çözeltide kalan molibden (NHL^S Çözeltisi ile M0S3 şeklinde çöktürülmüştür. Organik fazdan molibden ayrıldıktan sonra organik faz 0,1 M CUSO4 çözeltisi ile, arkasından da 0,1 M H2SO4 çözeltisi ile yıkanarak tekrar ekstraksiyonda kullanılmıştır. Organik fazın tekrar kullanılması ile ektraksiyon veriminde önemsenecek bir değişikliğin olmadığı sonucuna varılmıştır. Kolektif flotasyonla bastırılarak artıkta bırakılan flouritin yapılan analizinde %14.4 F ve % 29.6 CaF2 içerdiği tespit edilmiştir. Bu örneğin ikinci defa flotasyonu yapılarak konsantre hale getirilmesi gerçekleştirilmiştir. Bu aşamada bir optimum nokta elde etmek için kollektör, pH, canlandırıcı ve bastına parametreleri üzerinde çalışılmıştır. Yapılan deneyler sonucunda pH=7.5 olduğu noktada yüksek tenörlü konsantrelerin elde edildiği görülmüştür. Na2SiÛ3 ve Na Oleat kullanılarak pH=7.5'te elde edilen konsantreler tekrar bastıncı (NaaSiOa) kullanılarak flotasyonu yapılmış ve istenilen değerlere ulaşılmıştır.Öğe Fractionation of partially stereoregular poly(propylene oxide) from acetonitrile solution(Vch Publishers Inc, 1996) Çolak, Nureddin; Akgün, Abuzer; 0000-0002-3966-4483Partially stereoregular poly(propylene oxide) (PPO) samples synthesized using Pruitt-Bagett catalysts (PBC) were fractionated at 40 degrees C and 70 degrees C from acetonitrile solution by adding small portions of water. The formed polymer-rich phases were clear liquids except the first three fractions obtained at 40 degrees C; those were solids. The fractions were characterized with their viscosity average molecular masses and melting points. Results showed that the procedure described in the present report fractionates partially stereoregular PPO on the basis of molecular weight, independent of their tacticity.Öğe İlköğretim fen ve matematik öğretmenliği öğrencilerin kaygı düzeylerinin bazı değişkenlere göre incelenmesi(Cahit Aydemir, 2007) Akgün, Abuzer; Gönen, Selahattin; Aydın, MuratÖz:Bu çalışmanın amacı, Fen Bilgisi ve Matematik Öğretmenliği öğrencilerinin kaygı düzeylerinin branş, cinsiyet, başarı durumu, arkadaşlık ilişkileri, yapmayı istediği meslek, barınma durumu, kardeş sayısı, anne-baba tutumu ve ekonomik durumdan nasıl etkilendiğini araştırmaktır. Araştırma, 2005–2006 öğretim yılında Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Fen Bilgisi ve Matematik Öğretmenliği programına devam eden 186 öğrenci üzerinde yürütülmüştür. Araştırmada veri toplama aracı olarak Spielberger ve arkadaşları tarafından İngilizce olarak geliştirilen ve Öner ile Le Compte (1998) tarafından Türkçeye uyarlanan “Kendini Değerlendirme Anketi” ve kaygı düzeyini etkileyebileceği düşünülen dokuz etmenden oluşan “Kişisel Bilgi Anketi” kullanılmıştır. Bu anketteki sorulara eksiksiz yanıt veren 164 öğrencinin sonuçları değerlendirmeye alınmıştır. Elde edilen verilerin analizinde bağımsız gruplar t-testi, varyans analizi ve Scheffé testi teknikleri kullanılmıştır. Analiz sonuçları, Fen Bilgisi ve Matematik Öğretmenliği öğrencilerinin kaygı düzeylerinin cinsiyet, başarı durumu ve anne-baba tutumları gibi değişkenlerden etkilendiğini göstermiştir.Öğe İlköğretim Fen ve Matematik Öğretmenliği Öğrencilerin Kaygı Düzeylerinin Bazı DeğişkenlereGöre İncelenmesi(2007) Aydın, Murat; Akgün, Abuzer; Gönen, SelahattinBu çalışmanın amacı, Fen Bilgisi ve Matematik Öğretmenliği öğrencilerinin kaygı düzeylerinin branş, cinsiyet, başarı durumu, arkadaşlık ilişkileri, yapmayı istediği meslek, barınma durumu, kardeş sayısı, anne-baba tutumu ve ekonomik durumdan nasıl etkilendiğini araştırmaktır. Araştırma, 2005–2006 öğretim yılında Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Fen Bilgisi ve Matematik Öğretmenliği programına devam eden 186 öğrenci üzerinde yürütülmüştür. Araştırmada veri toplama aracı olarak Spielberger ve arkadaşları tarafından İngilizce olarak geliştirilen ve Öner ile Le Compte (1998) tarafından Türkçeye uyarlanan “Kendini Değerlendirme Anketi” ve kaygı düzeyini etkileyebileceği düşünülen dokuz etmenden oluşan “Kişisel Bilgi Anketi” kullanılmıştır. Bu anketteki sorulara eksiksiz yanıt veren 164 öğrencinin sonuçları değerlendirmeye alınmıştır. Elde edilen verilerin analizinde bağımsız gruplar t-testi, varyans analizi ve Scheffé testi teknikleri kullanılmıştır. Analiz sonuçları, Fen Bilgisi ve Matematik Öğretmenliği öğrencilerinin kaygı düzeylerinin cinsiyet, başarı durumu ve anne-baba tutumları gibi değişkenlerden etkilendiğini göstermiştir.Öğe İlköğretim Öğrencilerinin Okul Olanaklarına ve Fen Derslerinin Öğretimine Yönelik Görüşlerinin Belirlenmesi(2006) Akgün, Abuzer; Gönen, SelahattinBu çalışmada, ilköğretim 7. sınıf öğrencilerinin okul olanaklarına ve fen derslerinin öğretimine yönelik görüşlerini belirlemek için 5 açık uçlu soru içeren bir anket kullanılmış ve veriler nitel olarak analiz edilmiştir. Verilerin analizi, öğrencilerin fen derslerinde öğrendikleri bilgileri günlük yaşamdaki olay ve durumlarla ilişkilendirmede güçlük çektiklerini ve okulun olanaklarını yetersiz bulduklarını göstermiştir.Öğe Isı ve sıcaklık kavramları arasındaki ilişki ile ilgili olarak geliştirilen çalışma yaprağının uygulanabilirliğinin incelenmesi(ESOSDER, 2005) Gönen, Selahattin; Akgün, AbuzerÖz:Bu çalışmanın amacı, ısı ve sıcaklık kavramları arasındaki ilişki ile ilgili olarak geliştirilen çalışma yaprağının uygulanabilirliğini incelemektir. Bu amaçla, konuyla ilgili literatürde ifade edilen kavram yanılgıları dikkate alınarak bir çalışma yaprağı geliştirilmiştir. Hazırlanan çalışma yaprağı Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Öğretmenliği Anabilim Dalında okuyan 38 ikinci sınıf öğrencisine uygulanmıştır. Uygulamaya katılan tüm öğrenciler daha önce ısı ve sıcaklık konuları ile ilgili ders almıştır. Çalışmanın sonucunda, geliştirilen çalışma yaprağının araştırılan konuyla ilgili öğrencilerin uygun anlamalar geliştirmesine yardımcı olduğu belirlenmiştir. Bu çalışmadan elde edilen bulgular doğrultusunda çalışma yaprağındaki eksiklikler giderilerek kavram yanılgılarını giderme ve kavramsal değişimi sağlama boyutlarının incelenmesi gerektiği önerisinde bulunuldu.Öğe Stereoregüler poli (Propilen oksit)'in asetonitril /su ile fraksiyonlandırılması(2018) Akgün, Abuzer; Çolak, NureddinStereoregüler poli(propilen oksit) polimeri daha önce değişik yöntemlerle fraksiyonlandınldı. Ancak fraksiyonlanmanın molekül ağırlıklarıja göre değil, stereoregülaritesine (taktisite) göre olduğu bildirildi. Bu çalışma stereoregüler poli(propilen oksit)'i molekül ağırlığına göre fraksiyonlandırmaya yönelik yapıldı. Polimer örnekleri 40°C ve 70°C sabit sıcaklıklarda polimerin aseto nitrildeki çözeltisine artan oranlarda su katılması ile fraksiyonlandırıldı. 40°C'taki fraksiyonlar katı-jel şeklinde çökmesine karşı, 70°Ctaki fraksiyonlar ise sıvı fazı şeklinde ayrıldı. Fraksiyonların molekül ağırlıkları erime noktalan ve diferansiyel taramalı kalorimetri (DSC) diyagramları incelenerek karakterize edildi. Elde edilen sonuçlar poli(propilen oksit) polimerlerinin bu tür bir fraksiyonlandırma yöntemiyle molekül ağırlıklarına göre fraksiyonlandırılabileceğini gösterdi.Öğe Sınıf Öğretmen Adaylarının Karışım ve Fiziksel Değişim Konusundaki Kavramsal Gelişim Düzeyleri Üzerine Bir Araştırma(2006) Gönen, Selahattin; Akgün, Abuzer; Maskan, AbdulkadirBu araştırmanın amacı, sınıf öğretmen adaylarının karışım ve fiziksel değişim konusundaki kavramsal gelişim düzeylerini belirlemektir. Bu amaçla, karışımlar ve fiziksel değişim konusunda geliştirilen bir çalışma yaprağı Dicle Üniversitesi, Ziya Gökalp Eğitim fakültesi Sınıf Öğretmenliği Anabilim Dalında okuyan 67 ikinci sınıf öğrencisine uygulandı. Çalışma yaprağındaki sorulara verilen yanıtların değerlendirilmesi sonucunda, sınıf öğretmen adaylarının karışım türleri, çözünme, emülsiyon, süspansiyon, saf madde ile karışımların farkı konusunda önemli sayılabilecek bilgi eksiklikleri ve kavram yanılgıları saptandı. Bu kavram yanılgıları benzerliklerine göre gruplanarak tablolarda gösterildi. Ayrıca verilerin analizinden elde edilen bulgular değerlendirilerek bazı öneriler geliştirildi.