Yazar "Özdemir, Enver" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Experimental study on effects of deferoxamine mesilate in ameliorating cisplatin-induced nephrotoxicity(Akademiai Kiado Rt., 2002) Özdemir, Enver; Dokucu, Ali İhsan; Uzunlar, Ali Kemal; Ece, Aydın; Yaldız, Mehmet Sadık; Öztürk, Hayrettin; 0000-0001-6764-8336Purpose: Cisplatin (CCDP), an indispensable agent of several chemotherapy protocols, has serious dose limiting side effects, including nephrotoxicity. In this experimental study, we used deferoxamine mesilate (DFO), an iron chelating agent, to ameliorate cisplatin-induced nephrotoxicity. Materials and methods: Sixty adult male bulb-c mice were divided in 6 equal groups. Group 1 received distilled water, group 2 received 100 mg/kg DFO, group 3 received 0.9 mg/kg CCDP, group 4 received 100 mg/kg DFO one hour before 0.9 mg/kg CCDP, group 5 received 1.8 mg/kg CCDP, and group 6 received 200 mg/kg DFO one hour before 1.8 mg/kg CCDP transperitoneally for 10 days. The next day, blood and urine samples were obtained, and all the animals were sacrificed, the kidneys and testes were removed, and histopathologic and biochemical analyses were performed. Results: Low-dose and high-dose CCDP treated mice had significantly more extensive proximal tubular degeneration (p < 0.001) when compared to control animals. Moreover, these changes were significantly less extensive in the mice taking DFO than mice taking CCDP. DFO showed no effect on cisplatin induced testicular histopathology. The cisplatin administration significantly increased the serum urea and plasma creatinin concentrations, and DFO administration prior to CCDP significantly decreased serum urea and plasma creatinin concentrations. Conclusion: Our findings suggest that DFO administration may be safe and useful for ameliorating cisplatin-induced nephrotoxicity.Öğe Infected primary hydatid cyst of retroperitoneum(Blackwell Publishing, 1996) Özdemir, EnverAn infected primary solitary hydatid cyst of the retroperitoneum that displaced the right kidney and liver and elevated the diaphragm is described. It showed pericystic calcification and contained an air-fluid interface. No other hydatid cyst was demonstrable in any organ. The cyst was treated by surgery together with povidone-iodine irrigation and albendazole prophylaxis for secondary infestation. In these lesions, increased CT density of the mother cyst and lower densities of the daughter vesicles are pathognomonic. In the present case, secondary bacterial infection further increased the CT density of the mother cyst, while the daughter vesicles remained uninfected and were visible as lower densities.Öğe Sarcomatoid renal cell carcinoma and its chromophobe connection(2000) Uzunlar, Ali Kemal; Kaya, Özden; Yaldız, Mehmet; Özdemir, Enver; Arslan, Adem[Abstract Not Available]Öğe Urogenital injuries in childhood: A strong association of bladder trauma to bowel injuries(2000) Dokucu, Ali İhsan; Özdemir, Enver; Öztürk, Hayrettin; Otçu, Selçuk; Önen, Abdurrahman; Çiǧdem, Kemal M.; Kaya, Mete; Bükte, Yaşar; Yücesan, Selçuk; 0000-0002-8877-5737We analysed the inter-relationships of the cause and the type of trauma, the presence of pelvic fracture, the associated intraabdominal organ injuries, and the morbidity and mortality rates in 154 patients presenting and being treated for UGT between 1983 and 1997. The cause of injury was blunt injury in 77% of cases and penetrating in 13%. The most frequently injured organs were kidney followed by urethra and bladder. Bowels, liver and spleen were the most frequently associated injured organs. Moreover, bladder injuries were strongly associated with bowel injuries (p < 0.0001). Hemodynamically normal 49 children with minor or major kidney injuries were managed conservatively. Hemodynamically non-stable 11 patients were explored. The majority of urogenital injuries can be managed conservatively even when associated with intraabdominal organ injuries. Solid genitourinary organ injuries may accompany more frequently to intraperitoneal solid organ injury. Whereas, non-solid genitourinary organ injuries may more frequently associated with injuries of intraperioneal hollow viscus.Öğe Ürokinazın ameliyat sonrası karın içi yapışıklıklarının oluşumu ve barsak anastomozlarının iyileşmesi üzerine etkileri(1997) Otçu, Selçuk; Aydın, Gazi; Işık, Fatma Birgül; Özdemir, Enver; Dokucu, Ali İhsan; Önen, Abdurrahman; Özer, MehmetBir plazminojen aktivatörü olan ürokinaz proteolitik bir enzim olduğundan ameliyat sonrası karın içi yapışıklıkla¬rının engellenmesi amacı ile üzerinde deneysel olarak ça¬lışılan ajanlardan biridir ve olumlu sonuçlar bildirilmek¬tedir. Aynı mekanizma ile yara iyileşmesini de etkileyebi¬leceğini düşünerek, ameliyat sonrası karın içerisine uy¬gulanan ürokinazın anastomoz komplikasy onlarını arttırıp arttırmayacağını incelemek amacı ile bu çalışmayı plan¬ladık. Kontrol ve ürokinaz gruplarında yer alan War adet sıçanda laparotomi ve kolon anastomozu yapıldı. Üro¬kinaz grubunda bu işlemlere ek olarak 2000 İÜ ürokinaz periton içerisine verildi. Ameliyat sonrası yedinci günde sıçanlar sakrifiye edilerek; yapışıklık skorlaması, anas¬tomoz patlama basınçlarının ölçümü ve histopatolojik in¬celemeler yapıldı. Anastomoz kaçağı gözlenen sıçan olma¬dı. Yapışıklık skoru kontrol grubunda (2.6+0.52) ürokinaz grubuna (1.1+0.74) oranla belirgin olarak yüksekti. Anas¬tomoz patlama basınçları açısından ise iki grup ara¬sındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (p<0.05). Kontrol grubunun histopatolojik değerlendirmesinde aşırı fibroblastik aktiviteye bağlı olarak serozal ve mukozal bü¬tünlüğün tam sağlanamamış olmasına karşın ürokinaz grubunda bu bütünlük tam olarak sağlanabilmişti. Bul¬gularımız ışığında, ürokinazın ameliyat sonrası karın içi yapışıklıkların engellenmesindeki etkinliği diğer çalışma¬lar ile benzer bulunurken, bu uggulamanın anastomoz iyi¬leşmesini etkilemediği sonucuna varılmıştır.Öğe Vezikoüreteral reflü bulunan çocuklarda renal skar gelişimi üzerine etki eden faktörler(2000) Ece, Aydın; Gürkan, Fuat; Davutoğlu, Mehmet; Dokucu, Ali İhsan; Özdemir, EnverAMAÇ: VezikoUreteral reflü (VUR) renal parankim skarına neden olarak ileride hipertansiyon ve böbrek yetmezliği nedeni olabilir. Çocuklarda skar gelişmesine etki eden risk faktörlerini araştırmak üzere VUR'lu, yaş ortalaması 4.7±3.2 yıl olan 34 kız, 27 erkek çocuk retrospektif olarak araştırıldı. GEREÇ VE YÖNTEM: İdrar tetkiki, idrar kültürleri, abdominal ultrasonografı (USG), voiding sistoüretrografı ve dimerkaptosüksinik asit (DMSA) sintigrafısi hastaların tümüne uygulandı. İntravenöz piyelografı ve ürodinami gerektiğinde yapıldı. BULGULAR: Hastaların 30 'unda (%49.2) unilateral, 31 'inde (%50.8) bilateral reflü saptandı. Hastalardan 34 'üne (%55.7) cerrahi girişim uygulanırken, 27 çocuk antibiyotik supresyonu ve araya giren idrar yolu enfeksiyonu tedavisi verilerek izlendi. Altmış sekiz böbrek ünitinde DMSA ile skar saptandı. Reflü saptanan total 92 ürelerin 10'u (%10.9) grade I, 8'i (%8.7) grade II, 26'sı (%28.3) grade III, 16'sı (%17.4) grade IV ve 32'si (%34.8) grade V idi. Reflü derecelerine göre skar görülme oranları grade I için %W.O, grade II için %25.0, grade 111 için %42.9, grade IV için %75.0 ve grade V için %100.0 idi. İdrar yolu enfeksiyonu grade II, IV ve V reflüsü olan çocuklarda, grade 1 ve 111 reflüsü olanlardan daha sık tekrarladı (p=0.03). Renal skar riski beş yaş altı çocuklarda (OR:2.2, CI: 1.3-3.5) ve grade IV-V reflü olanlarda (OR: 15.5, CI:5.1-61.7) anlamlı yüksek bulundu. Lojistik regresyon analizi ile reflü derecesi (r=0.84, p^O.OOl) ve beş yaş altında olma'(r=-0.23, p=0.03) renal skar gelişmesi için anlamlı risk faktörleri olarak bulundu. SONUÇ: Yüksek reflü derecesi ve beş yaşından küçük olma VUR 'lu çocuklarda renal skar gelişimi için anlamlı risk faktörleridir.