On yıllık 660 ölü doğum olgusunun retrospektif analizi

dc.contributor.authorAkdeniz, Nurten
dc.contributor.authorErdemoğlu, Mahmut
dc.contributor.authorKale, Ahmet
dc.contributor.authorYalınkaya, Ahmet
dc.contributor.authorYayla, Murat
dc.date.accessioned2024-04-24T18:58:48Z
dc.date.available2024-04-24T18:58:48Z
dc.date.issued2005
dc.departmentDicle Üniversitesien_US
dc.description.abstractAmaç: Kliniğimizde on yıllık sürede ölü doğum yapan 660 olguyu retrospektif olarak değerlendirmek. Yöntem: Kliniğimizde 10 yıllık sürede gerçekleşen 660 ölü doğum olgusu (grup 1) retrospektif olarak incelendi. Olgular anne yaşı, paritesi, prepartum tahmini gebelik haftası, yenidoğan ağırlığı, normal vajinal ve abdominal doğum oranı, sezaryen endikasyonları, fetal anomaliler, maternal hastalıklar yönünden değerlendirildi ve olgular canlı doğum yapan random olarak seçilen 660 gebe (grup 2, kontrol grubu) ile karşılaştırıldı. Sonuçlar: On yıllık sürede ölü doğum oranı %4.91 bulundu. Olguların %73.63'ü multipar, prepartum tahmini gebelik haftası 33.8±3.9 olarak bulundu ve %25.75'inin sezaryen ile doğum yaptığı belirlendi. Gebelikte görülen tüm hipertansif hastalıklar %33.78, gestasyonel diabetes mellitus %1.0 ve tip 2 diabetes mellitus %0.3 oranında bulundu. Ölü doğan fetusların %12.12'sinde fetal malformasyon saptandı. Gebeliğin indüklediği hipertansiyon grup 1 olgularında %33.78, grup 2'de %13.1 olarak bulundu (p<0.001). Sezaryen oranı grup 1'de %25.7, grup 2'de %46.21 olarak bulundu (p<0.001). Grup 1 olgularının %25.75'inin doğumunun sezaryen ile gerçekleştiği ve en sık sezaryen endikasyonunun dekolman plasenta (%12.87) olduğu saptandı. Ortalama yenidoğan ağırlığı grup 1'de 2121±1200g, grup 2'de 2828 ±979g olarak belirlendi (p<0.001). Tartışma: Çalışmamızda sık görülen ölü doğum nedenleri gebelikte görülen hipertansif hastalıklar , fetal anomaliler ve dekolman plasenta olarak saptanmıştır. Ölü doğum oranımız literatürden yüksek bulundu. Bölgemizde doğum oranımızın ve gebelik süresince düzenli takip altında olmayan gebelerin yüksekliği ve yüksek riskli olarak saptanan gebeliklere hizmet verecek merkezlerin yetersizliği ya da mevcut merkezlerin eksik tedavisi oranımızın yüksekliğini açıklamaktadır. Sonuç: Birincil ve ikincil merkezlerde antenatal bakım hizmetlerinin arttırılması ölü doğum oranını azaltabilir.en_US
dc.identifier.endpage104en_US
dc.identifier.issn1300-5251
dc.identifier.issn1305-3132
dc.identifier.issue2en_US
dc.identifier.startpage101en_US
dc.identifier.trdizinid52568
dc.identifier.urihttps://search.trdizin.gov.tr/yayin/detay/52568
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11468/26007
dc.identifier.volume13en_US
dc.indekslendigikaynakTR-Dizin
dc.language.isotren_US
dc.relation.ispartofPerinatoloji Dergisi
dc.relation.publicationcategoryMakale - Ulusal Hakemli Dergi - Kurum Öğretim Elemanıen_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.titleOn yıllık 660 ölü doğum olgusunun retrospektif analizien_US
dc.titleOn yıllık 660 ölü doğum olgusunun retrospektif analizi
dc.typeArticleen_US

Dosyalar