GPT-3 ve Telif Haklarının Yeni Dönemi Üzerine Düşünceler

Son yıllarda bilgisayarlar insanlarla çeşitli şekillerde rekabet edebilir hâle gelmişlerdir. Satrançta bile en yenilmez insanları bile yenmeyi başarmışlardır. Günümüzde, çeşitli yaratıcı alanlarda rekabet edebilmektedirler. Giderek gelişen yeni teknolojilerden olan yapay zeka (AI) yazılımı, bilgisayarlara müzik ve sanat yaratmayı öğretme yeteneğine sahiptir. Ayrıca, Open AI tarafından ilk kez 11 Haziran 2020'de piyasaya sürülen Generative Pre-trained Transformer 3 (GPT-3) teknolojisi sayesinde bilgisayarlar şiir, röportaj, makale ve kodlama oluşturmada insanlarla yarışmaktadırlar Derin öğrenme modelinin kullanıldığı bu teknoloji ile insan eliyle yaratılmış eserlerden neredeyse ayırt edilemeyecek eserler oluşturulabilmektedir. Bu teknolojiyle oluşturulan eserlerin insan yapımı eserlere bu kadar benzemesi, insan eliyle yapılmış eserler gibi telif hakkına konu olmaya uygun olup olmadığının ele alınmasını gerektirmektedir. Eğer öyleyse, bu telif hakkına kimin sahip olacağı sorusu da bu bağlamda açıklığa kavuşturulması gereken bir diğer konudur. Bu çerçevede bu çalışmada öncelikle GPT-3 teknolojisinin özellikleri üzerinde durulacak, ardından bu teknolojinin yarattığı “şeylerin” telif hukuku bağlamında “eser” olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği üzerinde durulacaktır.

Recent decades, computers could compete with humans in various ways. Even in chess, they managed to beat even the most invincible people . Nowadays, they are capable of competing various creative arenas. Increasingly new technologies of artificial intelligence (AI) software has the ability to teach computers to create music and art . In addition, computers are able to compete with humans in creating poetry, interviews, articles and coding, with the help of the Generative Pre-trained Transformer 3 (GPT-3) technology, which was first released by Open AI on June 11, 2020. With this technology, which uses deep learning model, works that are almost indistinguishable from human-created works can be created. The fact that the works created by this technology are so similar to human-made works requires addressing whether they are eligible to be subject to copyright like works created by humans. If so, the question of who will own this copyright is another issue that needs to be clarified in this context. In this framework, this study will primarily focus on the features of GPT-3 technology, then it will be emphasized whether the “things” created by this technology are able to be regarded as “works” in the context of copyright law.