Adolesan obezlerde kan lipid profili ve karotis intima media kalınlığı arasındaki ilişki
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Giriş: Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 10-19 yaş arasını adölesan dönemi olarak tanımlamaktadır. Adölesan dönemi; çocukluktan yetişkinliğe geçişte fiziksel büyüme, cinsel gelişme, bilişsel ve psikososyal olgunlaşmanın olduğu önemli bir süreçtir. Adölesan dönemde hızlı büyüme ve gelişme ile birlikte kalori ihtiyacı da artmıştır. Bunun yanında bu dönemde yetersiz fiziksel aktivite, yanlış beslenme alışkanlıkları, sosyal, çevresel ve psikolojik faktörlere bağlı olarak gelişen obezite önemli bir problemdir. Obezite dünyada çocuk ve adölesanlarda dolayısıyla da yetişkinlerde görülme sıklığı gittikçe artan çeşitli sağlık sorunlarına neden olan bir hastalıktır. Çocukluk ve adolesan çağındaki obezite yetişkin dönemdeki obezite riskini arttırdığı gibi aterosklerotik hastalık ve ölüm riskini de artırmaktadır. Karotis intima media kalınlığı (KIMK) ölçümleri erken, preklinik aterosklerozun belirteçlerindendir. Son çalışmalar, ailesel hiperkolesterolemik ve ciddi obezitesi olan çocuklarda artmış KIMK olduğunu düşündürmektedir. Bu çalışmamızın amacı obezitesi olan adölesanlarda kan lipid profili ve KIMK arasındaki ilişkinin incelenmesi ve preklinik aterosklerozda prediktif değerinin tartışılmasıdır. Gereç ve Yöntem: Çalışma, 10-20 yaşları arasında hastanemizin çocuk sağlığı ve hastalıkları, adölesan, çocuk endokrinoloji ve çocuk kardiyoloji polikliniğine başvuran ve vücut kitle indeksi (VKİ) yaşa ve cinse göre 95. persentilin üzerinde olan 108 obez hasta ile yapıldı. Kronik hastalık öyküsü olanlar, hipotiroidi, cushing hastalığı, büyüme hormon eksikliği ve ilaç kullanım öyküsü olan hastalar çalışmaya alınmadı. Kronik bir hastalığı bulunmayan, ilaç kullanmayan ve VKİ 85. persentilin altında olan 101 sağlıklı olgu kontrol grubu için seçildi. Bulgular: Çalışmaya 108'i hasta ve 101'i sağlıklı olmak üzere 209 adölesan alındı. Çalışmaya alınan hastaların (% 61,1) 66 tanesi kız ve 42 tanesi (% 38,9) erkek idi. Kontrol grubunun 44 tanesi (% 43,5) erkek ve 57 tanesi (% 56,5) kız idi. Hastalar ile kontrol grubu arasında cinsiyet açısından yapılan istatistiksel değerlendirmede anlamlı bir fark saptanmadı (p>0.05). Obezlerin yaş ortalaması 12.36±2.13 yıl iken, kontrol grubundakilerin yaş ortalaması 12,9±2,2 yıl idi, yaş ortalamaları arasında da anlamlı fark yoktu (p>0,1). Obez grubun vücut ağırlığı 69,6±17.4kg iken, kontrol grubunun vücut ağırlığı 41,8±19,3 kg idi, iki grubun vücut ağırlıkları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (p<0.001). Obez grubun boy ortalaması 153,9±11,6 cm idi, kontrol grubunun boy ortalaması ise 143,8±20,4 cm bulundu. Her iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (p<0.001). Hastalarımızın VKİ değerlerinin ortalama ve standart sapması 28,9±4,2 kg/m2 iken, kontrol grubunda bu değer 18,2±2 kg/m2 idi. Vücut kitle indeks değerleri açısından iki grup kıyaslandığında aralarında istatistiksel açıdan anlamlı bir fark saptandı (p<0.001). Hastalarımızın VKİ % değerlerinin ortalama ve standart sapması 98.48±1,4 kg/m2 iken, kontrol grubunda bu değer 35.19±29,1 kg/m2 idi. VKİ değerleri açısından iki grup kıyaslandığında aralarında istatistiksel açıdan anlamlı bir fark saptandı (p<0.001). İki grup lipid profili açısından kıyaslandığında; obez hastalarda trigliserid 120,8 (38-324) mg/dl iken, kontrol grubunda trigliserid 88,64 (37-270) mg/dl olduğu saptandı. Her iki grup trigliserid değerleri yönünden kıyaslandığında istatiksel olarak anlamlı fark saptandı (p<0.001). Obez hastalarda HDL 51,2 (28-85) mg/dl iken, kontrol grubunda HDL 56 (26-92) mg/dl olduğu saptandı. Her iki grup HDL değerleri yönünden kıyaslandığında istatiksel olarak anlamlı fark saptandı (p=0,027). Obez hastalarda LDL 92,0 (24,8-156,1) mg/dl iken, kontrol grubunda LDL 79,8 (17-137) mg/dl olduğu saptandı. Her iki grup LDL değerleri yönünden kıyaslandığında istatiksel olarak anlamlı fark saptandı (p<0.001). Obez hastalarda total kolesterol 164,3 (77-256) mg/dl iken, kontrol grubunda total kolesterol 154,1 (100-237) mg/dl olduğu saptandı. Her iki grup total kolesterol değerleri yönünden kıyaslandığında istatiksel olarak anlamlı fark saptandı (p=0.013). Obez hastalarımızın KIMK değerlerinin ortalama ve standart sapması 0,0476±0,00985 cm iken, bu değer kontrol grubunda 0,0411±,00789 cm olarak saptandı. İki grup arasında KIMK değerleri açısından yapılan istatistiksel değerlendirmede anlamlı bir fark saptandı (p<0.001). Hastalarımızın KIMK değerleri cinsiyete göre değerlendirildiğinde erkeklerde bu değerin 0,0453±0,00904 cm, kızlarda ise 0,0438±0,00982 cm olduğu saptandı. Cinsiyete göre KIMK değerleri arasında anlamlı bir fark saptanmadı (p=0.254). Her iki grup sistolik ve diyastolik arteriyel tansiyon yönünden değerlendirildiğinde: obez grubun sistolik arteriyel tansiyon değeri 118,06mm/Hg (100-170) kontrol grubunun sistolik arteriyel tansiyon değeri 113,4 mm/Hg (90-130), her iki grup sistolik arteriyel tansiyon yönünden kıyaslandığında istatiksel olarak anlamlı fark saptandı (p=0,003). Obez grubun diyastolik arteriyel tansiyon değeri 75,26 mm/Hg (60-100) kontrol grubunun diyastolik arteriyel tansiyon değeri 75,94 mm/Hg (60-100), her iki grup diyastolik arteriyel tansiyon yönünden kıyaslandığında istatiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p=0,574). Hasta grubunda yaptığımız korelasyon çalışmalarında ise sadece BMI ve KIMK arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki olduğu tespit edilmiş olup yaş, trigliserid (mg/dl), total kolesterol (mg/dl), LDL (mg/dl), HDL (mg/dl), TA/S (mm/Hg), TA/D (mm/Hg) ile ilişki tespit edilememiştir. Sonuç: Sonuç olarak bu çalışmada adolesan obezlerde bakılan lipid profili ile KİMK arasında ilişki saptanmamış olmakla beraber preklinik ateroskleroz yönünden BMİ'i yüksek ve obez olarak tanımlanan hastalarda lipid profili normal olsa bile KİMK bakılmasının preklinik aterosklerozun erken belirlenmesi ve buna yönelik tedbirlerin alınması açısından önemlidir.
Introduction: The World Health Organization (WHO) defines the 10-19 age as an adolescent period. Adolescence period involves physical growth, sexual development, cognitive and psychosocial maturation in the transition from childhood to adulthood. In the adolescence period, the need for calories increases with rapid growth and development. In addition, obesity is an important problem due to inadequate physical activity, inadequate eating habits, social, environmental and psychological factors. Obesity is a disease that causes a variety of health problems in children and adolescents around the world, which is increasingly common in adults. Obesity in childhood and adolescence increases the risk of atherosclerotic disease and death which is also a risk factor in the adult period. The measurements of carotid intima-media thickness (CIMT) are markers of early, preclinical atherosclerosis. Recent evidence suggests an increased CIMT in familial hypercholesterolemic children and in children with severe obesity. This study aims to investigate the relationship between blood lipid profile and CIMC in adolescents with obesity and to discuss the predictive value of preclinical atherosclerosis. Material and Methods: The study involves 108 obese patients applied to children's health and diseases outpatient, adolescent, pediatric endocrinology and pediatric cardiology clinics of our hospital, who were between the ages of 10-20 years and whose body mass index (BMI) is above 95 percentile according to age and gender. 101 healthy subjects with no chronic disease, no drug use, and whose BMI is under 85 percentile are also included in the study as the control group. Results: A total of 209 adolescents were evaluated in the study, 108 patients (66 females, 61.1 % and 42 male, 38.9 %) and 101 controls (57 femals, 56.5 %) and 44 males, 43.5 %). No statistically significant difference was found between the patients and the control group in terms of gender (p> 0.05). The mean age of patients was 12.36±2.13 years, while that of the control was 12.9±2.2 years with no significant difference (p> 0.1). The mean body weight of the obese group was 69.6±17.4 kg, while that of the control was 41.89±19.3 kg with a statistically significant difference (p <0.001). The mean height of the obese group was 153.9±11.6 cm and the mean height of the control group was 143.8±20.4 cm with a statistically significant difference (p <0.001). The mean and standard deviation of VKI values of the patients were 28.9±4.2 kg / m2, whereas this value was 18.2±2 kg / m2 in the control group with a statistically significant difference (p <0.001). ). The mean and standard deviation of % VKI % of the patients was 98.48±1.4 kg / m2, whereas that of the control group was 35.19 ±29.1 kg / m2 with a statistically significant difference (p <0.001). When the two groups were compared in terms of lipid profile; triglyceride was 120.8 (38-324) mg/dl in the patients and 88,64 (37-270) mg/dl in the controls. Thes difference was statistically significant (p <0.001). Similarly a significant difference was found between two group when HDL values are compared; 51.2 (28-85) mg/dl in the patients and 56 (26-92) mg/dl in the control (p<0.027). The difference was also statistically significant (p <0.001) when comparing LDL values in two groups; 92.0 (24,8-156,1) mg/dl in the patients vs 79,8 (17-137) mg/dl in the control. Total cholesterol was 164.3 (77-256) mg/dl in the patients and 154,1 (100-237) mg/dl in the control with a statistically significant difference (p = 0.013). The mean and standard deviation of CIMT in the patients were 0.0476±0.00985 cm, while this was 0.0141±0.079 cm in the controls with a statistically significant difference (p <0.001). However, this difference was not significant when compring the patients in terms of their sex, 0.0453±0.00904 cm in males vs 0.0438±0.00982 cm in females (p = 0.254). When both groups were evaluated in terms of their systolic and diastolic arterial blood pressures; the systolic arterial blood pressure in the obese group was 118.06 mm/Hg (100-170) and 113.4 mm/Hg (90-130) in the control with a statistically significant difference (p = 0.003). Nevertheless, the diastolic arterial lood pressure was not significantly different when comparing two groups; 75.94 mm/Hg (60-100) in the patients vs 75.26 mm/Hg (60-100) in controls (p= 0.574). It was found that CIMT in the patients was significantly correlated with BMI but it was not signifiicanly correlated with the age, triglyceride (mg/dl), HDL (mg/dl), LDL (mg/dl), total cholesterol, TA/S (mm/Hg) and TA/D (mm/Hg). Conclusion: Although there is no relationship between lipid profile and CIMT in obese adolescents, it is important to measure CIMT in order to determine an earlier dedection of preclinical atarosclerosis and to take necessary prevention, even if lipid profile is normal in patients with high BMI in terms of preclinical atarosclerosis and defined as obese due to clinical atherosclerosis.