Patient management and clinical outcomes in non-traumatic small bowel perforations
Yükleniyor...
Tarih
2015
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Modestum Publishing Ltd.
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Objective: The aim of this study was to report our management and outcomes of patients who underwent surgery with the diagnosis of non-traumatic small bowel perforation.
Methods: The records of 30 patients who underwent surgery for non-traumatic small bowel perforation between
2005 and 2013 were examined. Age, gender, complaints,
duration of symptoms, comorbid disease(s), perforation
location, length of stay in hospital, etiology, surgical treatment, morbidity, and mortality data were recorded. Patients were divided into two groups, survivors and nonsurvivors, and their features were compared.
Results: The mean age of the patients was 51.3±19.9
years. Signs of peritoneal irritation were present in
22(73.3%) patients. In surgical exploration, generalized
purulent peritonitis was observed in 14(46.6%) patients,
while localized peritonitis was observed in the others.
Bowel resection was performed in 27(90%) patients, while
primary suture was performed in only 3(10%) patients. A
diverting ileostomy was performed in 18(60%) patients.
Mortality was observed in 9 (30%) patients. Duration of
the symptoms and multiple perforations were significantly
higher in non-survivors.
Conclusion: A delay in diagnosis and presence of multiple perforations are the most important causes of mortality. Every effort should be made to avoid delay in diagnosis; however, once the diagnosis is delayed, especially
in patients with multiple perforations, extensive surgery
such as bowel resection and ileostomy should not be
avoided. J Clin Exp Invest 2015; 6 (2): 130-134.
Amaç: Bu çalışmanın amacı, travmatik olmayan ince barsak perforasyonu nedeniyle ameliyat edilen hasta yönetimimizi ve sonuçlarını sunmaktır. Yöntemler: Kliniğimizde 2005 ve 2013 arasında travmatik olmayan ince bağırsak perforasyonu nedeniyle ameliyat edilen 30 hastanın kayıtları incelendi. Hastalara ait yaş, cinsiyet, şikayetler, belirtilerin süresi, eşlik eden hastalık(lar), perforasyon yeri, hastanede kalış süresi, etyoloji, cerrahi tedavi, morbidite ve mortalite verileri kaydedildi. Hastalar yaşayanlar ve ölenler olmak üzere iki gruba ayrıldı ve grupların çeşitli özellikleri karşılaştırıldı. Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 51,3±19,9 yıl idi. Periton irritasyonu bulguları 22 (% 73,3) hastada vardı. Eksplorasyonda 14 (% 46,6) hastada yaygın pürülan peritonit gözlenirken, diğerlerinde lokalize peritonit mevcuttu. Primer sütürasyon sadece 3(%10) hastaya uygulanırken, barsak rezeksiyonu 27 (%90) hastaya uygulandı. Saptırıcı ileostomi 18 (%60) hastaya uygulandı. Mortalite 9 (%30) hastada gözlendi. Semptom süresi ve çoklu perforasyon varlığı mortalite gelişen hastalarda anlamlı derecede yüksek bulundu. Sonuç: Tanıda gecikme ve çoklu perforasyon varlığı mortalitenin en önemli nedenleridir. Tanıda gecikmeyi önlemek için her türlü çaba harcanmalıdır; ancak, eğer tanı gecikmişse, özellikle çoklu perforasyonu olan hastalarda bağırsak rezeksiyonu ve/veya ileostomi gibi geniş cerrahi prosedürlerden kaçınılmamalıdır.
Amaç: Bu çalışmanın amacı, travmatik olmayan ince barsak perforasyonu nedeniyle ameliyat edilen hasta yönetimimizi ve sonuçlarını sunmaktır. Yöntemler: Kliniğimizde 2005 ve 2013 arasında travmatik olmayan ince bağırsak perforasyonu nedeniyle ameliyat edilen 30 hastanın kayıtları incelendi. Hastalara ait yaş, cinsiyet, şikayetler, belirtilerin süresi, eşlik eden hastalık(lar), perforasyon yeri, hastanede kalış süresi, etyoloji, cerrahi tedavi, morbidite ve mortalite verileri kaydedildi. Hastalar yaşayanlar ve ölenler olmak üzere iki gruba ayrıldı ve grupların çeşitli özellikleri karşılaştırıldı. Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 51,3±19,9 yıl idi. Periton irritasyonu bulguları 22 (% 73,3) hastada vardı. Eksplorasyonda 14 (% 46,6) hastada yaygın pürülan peritonit gözlenirken, diğerlerinde lokalize peritonit mevcuttu. Primer sütürasyon sadece 3(%10) hastaya uygulanırken, barsak rezeksiyonu 27 (%90) hastaya uygulandı. Saptırıcı ileostomi 18 (%60) hastaya uygulandı. Mortalite 9 (%30) hastada gözlendi. Semptom süresi ve çoklu perforasyon varlığı mortalite gelişen hastalarda anlamlı derecede yüksek bulundu. Sonuç: Tanıda gecikme ve çoklu perforasyon varlığı mortalitenin en önemli nedenleridir. Tanıda gecikmeyi önlemek için her türlü çaba harcanmalıdır; ancak, eğer tanı gecikmişse, özellikle çoklu perforasyonu olan hastalarda bağırsak rezeksiyonu ve/veya ileostomi gibi geniş cerrahi prosedürlerden kaçınılmamalıdır.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Non-traumatic, Small bowel perforation, Diagnosis, Management, Travmatik olmayan, İnce bağırsak delinmesi, Tanı, Yönetim
Kaynak
Journal of Clinical and Experimental Investigations
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
6
Sayı
2
Künye
Türkoğlu, A., Ülger, B. V., Uslukaya, Ö., Oğuz, A., Zengin, Y., Taş, İ. ve diğerleri. (2015). Patient management and clinical outcomes in non-traumatic small bowel perforations. Journal of Clinical and Experimental Investigations, 6(2), 130-134.