ARDS modelinde hidroksiüre ve metil prednizolonun karaciğer, böbrek ve barsak hasarının önlemede rolü (Deneysel çalşıma)

dc.contributor.authorAkgün, Yılmaz
dc.contributor.authorNizam, Özgür
dc.contributor.authorYılmaz, Gülşen
dc.contributor.authorBüyükbayram, Hüseyin
dc.date.accessioned2024-04-24T18:57:14Z
dc.date.available2024-04-24T18:57:14Z
dc.date.issued2002
dc.departmentDicle Üniversitesien_US
dc.description.abstractAdult respiratuar distres sendromunda (ARDS) önce akciğerlerde, sonra diğer yaşamsal organlarda biriken lökositlerden açığa çıkan enzim ve toksit maddeler kopiller permeabilite artışına, intemtisiyel ödeme ve doku harabiyetine neden olur. Lökosit sayısının azaltılması veya fonksiyonlarının inhibe edilmesi ile bu hasarın azaltılabileceği fikrinden hareketle deneysel ARDS modelinde hidroksiüre (HU) ve metilprednizolon (MP)'un karaciğer, böbrek ve terminal ileum dokularında oluşturduğu biyokimyasal ve histopatolojik değişikliklerin incelenmesi amaçlandı. 24 Adet New Zealand cinsi beyaz tavşan 6 şarlı 4 gruba ayrıldı. Denekler ketamin anestezisi altında Kontrol (K) grubunda medikasyonsuz diğer 3 grupta ise 0.12 mglkg dozunda oleik asit IV verildikten sonra ventilatöre bağlandı. Oleik Asit (OA) grubundaki deneklere başka işlem uygulanmadı. Oleik asit infüzyonundan 1 saat önce MP grubuna IV 30 mglkg MP, HU grubuna ise 20 gün süreyle 50 mglgün HU verildi. Lokosit sayılan OA, MP ve HU gruplarında 2. ve 4. saatlerde bir önceki ölçümlere ayrıca OA grubunda K grubuna, MP ve HU gruplarında OA grubuna oranla anlamlı derecede düşük idi. Karaciğer, böbrek ve terminal ileum dokularındaki PMNL, MNL ve AM sayısı OA grubunda K grubundan anlamlı derecede yüksek, MP ve HU gruplarında OA gruhundakinden anlamlı derecede düşük idi. Karaciğer, böbrek ve terminal ileum dokularındaki MDA seviyeleri O A grubunda K grubuna oranla anlamlı derecede yüksek iken, M P grubunda O A. grubundan anlamlı derecede düşük saptandı. HU grubunda, ise bu düşüş sadece böbrek ve ileum dokuları için anlamlı idi. Deneysel ARDS modelinde; MP lökositleri karaciğer, böbrek ve barsak dokusuna migrasyonunu önleyerek ve fagositoz yeteneğini inhibe ederek bu organlardaki lip id peroksidasyonunu ve doku hasarını azaltmaktadır. HU ise dolaşımdaki ve paralel olarak dokudaki lökositlerin sayısını azaltmasına rağmen sadece barsak ve böbrekteki hasarı azaltmaktadır.en_US
dc.identifier.endpage201en_US
dc.identifier.issn1016-5118
dc.identifier.issue4en_US
dc.identifier.startpage195en_US
dc.identifier.trdizinid17161
dc.identifier.urihttps://search.trdizin.gov.tr/yayin/detay/17161
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11468/25732
dc.identifier.volume16en_US
dc.indekslendigikaynakTR-Dizin
dc.language.isotren_US
dc.relation.ispartofÇağdaş Cerrahi Dergisi
dc.relation.publicationcategoryDiğeren_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.titleARDS modelinde hidroksiüre ve metil prednizolonun karaciğer, böbrek ve barsak hasarının önlemede rolü (Deneysel çalşıma)en_US
dc.titleARDS modelinde hidroksiüre ve metil prednizolonun karaciğer, böbrek ve barsak hasarının önlemede rolü (Deneysel çalşıma)
dc.typeOtheren_US

Dosyalar