Yazar "Zengingül, Ali İhsan" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 8 / 8
  • Küçük Resim
    Öğe
    Dental eğitim simülatörü ile entegre klinik uygulamalarının öğrencilerin beceri gelişimine etkilerinin ve geri dönüşüm çıktılarının değerlendirilmesi
    (Dicle Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi, 2018) Zengingül, Ali İhsan; Karadede, M. İrfan; Bahşi, Emrullah; Kaya, Sadullah; Doğru, Mehmet; Uysal, Ersin
    Bu çalışmanın amacı klinik öncesinde öğrencilerin beceri gelişimlerinin objektif olarak değerlendirilmesi ve klinik uygulamalardaki sıklıkla karşılaşılan problemlerin ve başarısızlık nedenlerinin laboratuar ortamında belirlenmesidir.Çalışmaya 2015 yılında Diş Hekimliği Fakültesini kazanmış, 3 yıl eğitim almış ve 3. Sınıfa gelmiş 33 gözlemci öğrenci alındı. 3 yıl boyunca bu öğrencilerin çeşitli branşlarda el becerileri değerlendirildi. Daha sonra simülasyon laboratuvarında önceki yıllarda preklinikte yaptıkları işler tekrar yaptırıldı. Değerlendirme, Kavrama Yetenek Testi (PAT) skorları ve Dental Katılım Testleri (DAT) uygulanarak yapıldı. PAT değerlendirmesinde Bonferroni Düzeltmesi sonucunda öğretim üyeleri arasında ikili karşılaştırmalarda istatistiksel olarak anlamlılık bulundu (p<0,005). Tukey-HSD testi sonuçlarına göre öğretim üyelerine ait çoklu karşılaştırmalarda da istatistiksel olarak anlamlılık bulundu (p<0,005). Öğretim üyelerinin değerlendirmeleri ve öğrencilerin ilk 3 sene pratik derslerden elde ettikleri notlar Paired t testi ile değerlendirildi (p<0,005). İkili karşılaştırmalarda öğrencilerin yaptıkları kesimlerde farklılık bulunmazken (p>0,05) eğiticiöğrenci açılarında anlamlı bir farklılık bulundu (p<0,005).Yapılan uygulamalar ne kadar tekrar ettirilirse pratik olarak gelişim o düzeyde artmaktadır. Pratik uygulaması yoğun olan klinikler Simülasyon laboratuvarı kullanımını 1. Sınıftan itibaren başlatmalıdır. 3D sanal gerçeklik modelleri ile yapılan değerlendirmeler daha objektif ve net sonuçlar vermektedir.
  • [ X ]
    Öğe
    Diagnosis and esthetic functional rehabilitation of two patients with dental fluorosis: Case report
    (2015) Zengingül, Ali İhsan; Çökük, Neslihan; Tatar, Kader
    Dental florozis, diş gelişimi sırasında yüksek konsantrasyonlarda aşırı florüre maruz kalma sonucu diş dokusunda görülen gelişimsel bir bozukluktur. Estetik, fonksiyonel ve buna bağlı oluşan psikososyal problemler nedeniyle tedavi gerektiren dental florozisin oluşturduğu en büyük kaygı daimi dişlenmede görülen estetik deformasyonlardır. Amacımız florozis olgularını doğru analiz etmek ve florozisli hastalara uygun tedavi seçenekleriyle iyi bir fonksiyon ve estetik kazandırmaktır. Laminate veneer restorasyonlar, konservatif tasarımı, dişlere zarar vermemesi ve anterior dişlerin estetik restorasyonları için mükemmel estetik seçenekleri sayesinde alternatif bir tedavi yöntemi olarak uygulanabilirler. Çalışmamızda florozis tanısı konulan ve üst anterior dişlerinin görünümünden rahatsız olan iki genç kız kardeşin dişlerine direkt ve indirekt teknik yöntemleri ile laminate veneerler yapılması planlandı. Laminate veneerler ile yapılan tedaviler, minimal invaziv yaklaşım sayesinde hastaların estetik beklentilerini memnuniyetle karşıladı.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Finite elements analysis of stresses formed in core and spongious bone tissue by restored implanted fixed prostheses with Polyetheretherketone (PEEK) and fiber-reinforced composite
    (Uluslararası Diş Araştırmaları Birliği, 2021) Çelik, Hidayet; Başaran, Emine Göncü; Zengingül, Ali İhsan
    Aim: This study uses the finite element analysis method to compare the effects of different abutments and prosthetic materials on stress distribution in the rehabilitation of maxillary anterior tooth deficiencies with fixed implanted prostheses. Methodology: In our study, two titanium implant models with a diameter of 4.1 mm and a length of 10 mm were designed for the maxillary central and canine teeth regions. 3D models of the prosthetic restorations were created with PEEK and fiber-reinforced composite and two different abutment materials (titanium and zirconia). After meshing the materials used with cortical and cancellous bone, Poisson ratio and young module values were loaded into the program. Maxillary central and canine to the palatal surface of the tooth, 2 mm below the incisal edge; a 178 N force was applied in both the vertical and 45° oblique directions, and analysis was performed. The distributions of the highest compression and tensile stress values in peri-implant cortical and cancellous bone were examined, and the results were compared. Results: Material with low elastic modulus caused higher stress accumulation in the cortical and cancellous bone tissue around the implant during oblique force application. In all study groups, the maximum stress values observed in the cancellous and cortical bone during oblique force application were significantly higher than those observed during vertical force application. Thus, different prosthetic materials had different effects on stress distribution in periimplant cortical and cancellous bone tissue, and the highest stress accumulations were in the peri-implant cortical bone. Conclusion: Different prosthetic materials had different effects on stress distribution in peri-implant cortical and cancellous bone tissue.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Histologic effects of bilateral adrenalectomy under the light microscopy on rat mandibular condyle
    (2009) Ülkü, Sabiha Zelal; Zengingül, Ali İhsan; Ketani, Aydın
    The aim of this study was to compare the histologic findings from the condyles of rats with the general system findings. 30 Sprague-Dawley adult rats were used. The rats were sacrified and their condyles and femurs were examined histologically. The rats weight were observed weekly, their femoral height and weight, femoral mineral elements, and their daily food and water consumes were recorded. The results were analysed statistically by using SPSS (10.0). During the histologic examination of femur, the osteogenesis and calcification of the femur layers of the male/female rats in the experimental group were found to be lower than those of the ones in the control group. In addition to that, during the histological examination of condyle the level of thickness of condyle layers, the number of cellular elements, the osteogenesis and calcification seemed to be decreased for the male/female rats in the experimental group than for those in the control group. The decrease was found to be more significant for the female rats than the male rats in experimental group and it is thought that this is related to the gonad hormones. These findings emphasize that a reduction of sex hormone levels, induced by adrenalectomy, significantly influences condylar histogenesis.
  • [ X ]
    Öğe
    Investigation of Color Selection Criteria Determined by Dentists in Different Titles and Study Centers
    (Harran University, 2023) Başarır, Hidayet Çelik; Eratilla, Veysel; Zengingül, Ali İhsan; Başaran, Emine Göncü
    Aim: Color selection is an important factor in dentistry in terms of aesthetics and natural appearance. However, different dentists and practice centers may have different approaches to color selection processes. The aim of this study is to investigate how color selection criteria in prosthetic treatments are determined by dentists with different titles in different work centers. Material and Methods: The study obtained approval from the Clinical Research Ethics Committee of Dicle University Faculty of Dentistry (2019/44) and was conducted in September 2019 as a voluntary survey among academics and dentists nationwide. The study consisted of a total of 14 questions, two of which were demographic data and 12 were multiple-choice questions. Results: The study was completed with a total of 437 participants, including 213 males and 224 females. The participants had an average age of 30.6, and 50.6% of them worked in university hospitals. The remaining participants worked in oral and dental health centers, community health centers, state hospitals, private clinics owned by themselves, or private clinics owned by another dentist. In addition, 43.7% were general practitioners, 27.7% were dental students, 17.8% were research assistants, 7.8% were specialist dentists, and 3% were faculty members. The data were evaluated using SPSS 22 (statistical package for the sciences version 22.0) program. The chi-square test was used to evaluate categorical data. Statistical analysis was performed and interpreted for the study data (p
  • Küçük Resim
    Öğe
    Sabit protezlerde altyapı materyalleri ve sınıflandırmaları
    (Selçuk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi, 2021) Çelik, Hidayet; Başaran, Emine Göncü; Zengingül, Ali İhsan; Koçoğlu, Hatice
    Protetik diş hekimliğinde eksik dişlerin tedavisi için yapılan sabitprotezlerde çeşitli altyapılara sahip restorasyonlar kullanılmıştır.Bunlardan en çok tercih edilen metal altyapılı seramikrestorasyonlardır. Metal alt yapılı porselen sistemlerinin sahipolduğu avantajların dışında bazı dezavantajlar da mevcuttur. Sabitprotetik restorasyonlarda bu eksiklikleri gidermek için metaldesteksiz porselen sistemleri geliştirilmiştir. Metal-seramikrestorasyon sınıflaması standardize edilip, Amerikan DişhekimleriBirliği (ADA)’nın tüm soy metal alaşımlar için kabul ettiği sınıflamakabul edilirken tam seramik sistemler için birden fazla sınıflamamevcuttur.Konvansiyonel metal seramik sistemlerdeki dezavantajlar,araştırmacıları farklı restorasyon arayışlarına yöneltmiştir. Estetik,alerjik sebepler ve dişeti sağlığı dikkate alındığında, elektro kaplama sistemi ve tam seramik sistemler günümüzdekonvansiyonel sisteme iyi alternatif oluşturmaktadırlar. Ni-Cralaşımlar, yüksek gerilme direnci, yüksek sertlik, düşük maliyet vedüşük yoğunluk gibi avantajlarıyla en çok tercih edilen alaşımlardırama kontrol edilemeyen oksit tabakası oluşumu, alerjik reaksiyonve döküm zorluğu gibi dezavantajları da mevcuttur. Döküm altınalaşımlar ise döküm netliği, iyi fiziksel özellikler, biouyumluluk gibiavantajlarına karşın maliyetinin yüksek olması nedeniyle sık tercihedilmemektedirler. Elektro-kaplama sistemi, altın alaşımlarlakarşılaştırıldığında daha düşük maliyete sahip olması ve üretimkolaylığı avantajları vardır.Estetik ve biyouyumluluk gibi özelliklerinden dolayı zirkonya, sabitbölümlü protezlerde sıklıkla tercih edilmektedir. Mekanik ve fizikselözelliklerinin kemik ve dentine benzerliğinden dolayı Polieter EterKeton dişhekimliğinde birçok alanda kullanılmaktadır. Fiber ile güçlendirilmiş rezin tutuculu köprüler, ekonomik olarakdaha kapsamlı tedavileri karşılayamayan ve uzayan tedaviprotokollerini kaldıramayan hastalarda, hasta başı tedavilerinde,uzun vadeli geçici sabit parsiyel protezlerde, başarılı bir şekildeuygulanmaktadır. Yapılan protetik tedavilerde; altyapı seçimi içinuygun endikasyonlar ve kontrendikasyonlar göz önündebulundurularak kullanılacak materyal değerlendirilmelidir.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Temporomandibular joint, disorders and approaches
    (2006) Başkan, S.; Zengingül, Ali İhsan
    The study of temporomandibular joint (TMJ) and its relationship to function of the stomathognathic system has been a topic of interest in dentistry for many years. This relationship has proved to be quite complex. The TMJ is certainly one of the most complex joints in the body. As knowledge of the anatomy and physiology of the TMJ increases, and instruments and techniques for measuring dynamic skull-fossamandibular factors are developed, many more general dentists are attempting to—and are expected to- diagnose and treat TMJ-oriented problems. Temporomandibular disorders (TMD) include clinical disorders involving the masticatory muscles, the TMJ and the adjacent structures. TMD was recognized as a main source for pains in the orofacial area, which are not caused from dental origin, and is defined by the American Academy of Orofascial Pain (AAOP) as a sub-group within the frame of musculoskeletal disorders. The main etiology for TMD has not been found yet.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Total protez kullanan hastalarda serum, tükürük immünoglobulin A, M, G değerleri ile serum çinko değerlerinin kıyaslanması /
    (2014) Zengingül, Ali İhsan
    ÖZET Bilindiği gibi, total protezler hastalar tarafından kullanım zorlukları olan protezi erdir. Hastal arda, yeni ya pılmış protezlerin kullanımı sonucu ilk günlerden itibaren, çiğneme kuvvetlerinin etkisiyle yumuşak dokularda enfla- masyonlar ve mukozal değişimler görülmektedir. Bu nedenler den hareket ederek total protez kullanımına yeni başlayan hastalarda serum, tükürük immunoglobulin A,M,G ile serum çinko düzeyleri saptanarak, protez kullanımının hümoral immüniteye etkisi belirlenmeye çalışıldı. Genel sağlık yönünden şikayeti ol mayan, ağız mukoza sı sağlıklı 30 dişsiz birey araştırma için seçildi. Bu bireylerden protez yapılmadan önce serum, tükürük örnekleri alındı ve hastalara aynı materyalden yeni protezler yapıl dı. Bütün hastalarda yeni protezin oluşturduğu ağız içi lezyonlar gözlendi ve yeni protezler uygul andıktan, orta lama 17 gün sonra bir kez daha serum ve tükürük örnekleri al indi.Böylece protez kullanımı öncesi ve sonrası alınan 60 serum ve 60 tükürük örneğinde çalışma yürütüldü. Hasta lardan toplanan serum ve tükürük örneklerinde IgA, IgM ve IgG tesbiti Mancini'nin Single Radial lmmünodif füzyon yöntemiyle bel ir l endi.Serumda çinko tesbiti ise Atomik Absorbsiyon Spektrofotometresi ile yapıldı. 87Elde ettiğimiz sonuçlara göre ; hastal arda protez kullanımından ortalama 17 gün sonra serum immünogl obul i n- leri, tükürük immünogl obul inleri ve serum çinko degerlerin- deki meydana gelen değişimler, protezin kullanımı netice sinde oluşan travmatik lezyonun hümoral immünitede bir cevap oluşturduğunu göstermektedir. 88 SUMMARY As it is known, complete denture is a denture which has some difficulty on it's usege by patients. By the result of new denture usege on patients, it is seen that there were some changes on mucosa and inflammation on soft forces. Becouse of these, on the patients whose begin to use complete denture first time, serum and saliva immunoglobulins A,M,G and also serum zinc level» were measured to try to establish the effects of denture usege on humoral immunity. 30 edentulous healthy person with healthy oral mucosa were choosen for this investigation. Before the denture was made, serum and saliva samples were taken and new dentures were made of the same material. Intraoral lesions which coused by new denture were inspected on all patients and after new dentures applied approximately 17 days later, serum and saliva samples were taken again. In 60 serum and 60 saliva samples taken before and after denture usege, the investigation was continued. MANCINI's Single Radial Immunodif f ision technique is used to establish IgA.IgM and IgG on the samples of saliva and serum taken from patients and Atomic Absorption Spectrophotometry is used to establish serum zinc level. 89According to the all results, it is stated that travmatic lesions which coused by the usege of denture, is an answer to humoral immunity due to the differences which occurs in the values of serum immunogl obul ins, sal i va immunoglobulins and in serum zinc, approximatel y 17 days later. 90