Yazar "Karan, Halil" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 11 / 11
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Bazı Tıbbi ve Aromatik Bitkilerin Yem Kalitesi Açısından Değerlendirilmesi(2018) Çaçan, Erdal; Başbağ, Mehmet; Sayar, Mehmet Salih; Tonçer, Özlem; Karan, HalilBu çalışma, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin çayır-mera alanlarında doğal olarak yetişen ve hayvanlar tarafındantüketilen bazı tıbbi ve aromatik bitkilerin yem kalitesini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Araştırmada materyal olarak 2017yılında toplanan 13 adet farklı tıbbi ve aromatik bitki türü (Mentha spicata, Origanum onites, Thymus kotschyanus, Salviaofficinalis, Artemisia sp., Aloysia citriodora, Melissa officinalis, Tanacetum densum, Ocimum basilicum, Satureja hortensis,Mentha piperita, Thymbra spicata ve Phlomis kotschyana) kullanılmıştır. Her tür için bitkilerin çiçeklenme döneminde üçtekerrürlü olarak alınan otlarında analizler yapılmıştır. Analiz sonuçlarına göre tıbbi ve aromatik bitkilerin ham protein (HP)oranları % 10.74-24.59, asit deterjanda çözünmeyen lif (ADF) oranları % 17.31-40.99, nötral deterjanda çözünmeyen lif(NDF) oranları % 26.39-56.34, sindirilebilir kuru madde (SKM) oranları % 57.0-75.4, kuru madde tüketim (KMT) oranları %2.13-4.55, nispi yem değerleri (NYD) 94.1-251.2, kalsiyum (Ca) oranları % 0.94-2.01, magnezyum (Mg) oranları % 0.25-0.63, potasyum (K) oranları % 1.76-3.78 ve fosfor (P) oranları % 0.14-0.32 arasında değişim göstermiştir. Araştırmada baştaOcimum basilicum türü olmak üzere türlerin 11 tanesinin en iyi ot kalitesini ifade eden Prime sınıfında yer aldığı belirlenmiştir.Melissa officinalis türü 145.4 nispi yem değeri ile bir alt sınıf olan birinci sınıfta, en düşük nispi yem değerine (94.1) sahipPhlomis kotschyana türünün ise üçüncü kalite sınıfında yer aldığı belirlenmiştir. Bu çalışma, tıbbi ve aromatik bitkilerinyüksek kalitede yem üretme potansiyeline sahip olduğunu göstermiştir. Ancak bu bitki türlerine ait otlar, hayvanların yoğuntüketimine sunulmadan önce alkoloid ve glikozit gibi toksik madde içerikleri ile beraber, kalsiyum ve fosfor gibi mineralmadde içeriklerindeki uyumsuzluklardan kaynaklanabilecek olumsuzluklara da dikkat edilmesi gerektiği unutulmamalıdır.Öğe DETERMINING QUALITY TRAITS OF SOME CONCENTRATE FEEDSTUFFS AND ASSESSMENTS ON RELATIONS BETWEEN THE FEEDS AND THE TRAITS USING BIPLOT ANALYSIS(Parlar Scientific Publications (P S P), 2021) Basbag, Mehmet; Sayar, Mehmet Salih; Cacan, Erdal; Karan, HalilThe study was conducted to determine quality traits of some concentrate feedstuffs. For this purpose, commonly used eight concentrate feedstuffs samples were subjected to laboratory analyzes with three replications. According to the analysis results the means of investigated traits were ranged as follow; dry matter contents (DM) 87.29-92.13%, crude ash contents (CAC) 1.57-7.21%, organic matter contents (OM) 81.35-89.01%, crude protein contents (CP) 7.07-45.94%, crude oil contents (CO) 0.89-9.07%, crude cellulose contents (CS) 3.40-39.50%, metabolic energy values (ME) 3112.1-3265.3 kcal/kg, nitrogen-free extract (NFE) 28.50-72.95%, calcium contents (CA) 0.20-1.48%, magnesium contents (MG) 0.02-0.37%, phosphor contents (P) 0.27-0.50%, potassium contents (K) 0.36-2.60%, acid detergent fiber (ADF) contents 9.12 - 44.03%, neutral detergent fiber (NDF) contents 11.12-62.88%, digestible dry matter (DDM) contents 54.60-80.24%, dry matter intake (DMI) 1.91-13.16% and relative feed value (RFV) values 80.77-809.68. Additionally, biplot analysis revealed that there were positive relationship among ADF, NDF, CS, CO and DM traits. Accordingly; safflower meal (1) and cottonseed meal (2) went ahead for these traits. Similarly, positive relationship was determined among ME, RFV, DDM, DMI, NFE and K traits. Exclusively, the ground corn grain (3) was found superior for the important traits, so it was found as having best quality feedstuff.Öğe Determining quality traits of some concentrate feedstuffs and assessments on relations between the feeds and the traits using biplot analysis(Parlar Scientific Publications, 2021) Başbağ, Mehmet; Sayar, Mehmet Salih; Çaçan, Erdal; Karan, HalilThe study was conducted to determine quality traits of some concentrate feedstuffs. For this purpose, commonly used eight concentrate feedstuffs samples were subjected to laboratory analyzes with three replications. According to the analysis results the means of investigated traits were ranged as follow; dry matter contents (DM) 87.29-92.13%, crude ash contents (CAC) 1.57-7.21%, organic matter contents (OM) 81.35-89.01%, crude protein contents (CP) 7.07-45.94%, crude oil contents (CO) 0.89-9.07%, crude cellulose contents (CS) 3.40-39.50%, metabolic energy values (ME) 3112.1-3265.3 kcal/kg, nitrogen-free extract (NFE) 28.50-72.95%, calcium contents (CA) 0.20-1.48%, magnesium contents (MG) 0.02-0.37%, phosphor contents (P) 0.27-0.50%, potassium contents (K) 0.36-2.60%, acid detergent fiber (ADF) contents 9.12 - 44.03%, neutral detergent fiber (NDF) contents 11.12-62.88%, digestible dry matter (DDM) contents 54.60-80.24%, dry matter intake (DMI) 1.91-13.16% and relative feed value (RFV) values 80.77-809.68. Additionally, biplot analysis revealed that there were positive relationship among ADF, NDF, CS, CO and DM traits. Accordingly; safflower meal (1) and cottonseed meal (2) went ahead for these traits. Similarly, positive relationship was determined among ME, RFV, DDM, DMI, NFE and K traits. Exclusively, the ground corn grain (3) was found superior for the important traits, so it was found as having best quality feedstuff.Öğe THE EFFECT OF DIFFERENT CUTTING TIMES ON FORAGE QUALITY TRAITS OF ALFALFA (Medicago sativa L.) GENOTYPES AND EVALUATIONS WITH BIPLOT ANALYSIS(Parlar Scientific Publications (P S P), 2022) Sayar, Mehmet Salih; Basbag, Mehmet; Cacan, Erdal; Karan, HalilThis study was conducted to determine the effect of different cutting times on the forage quality traits of twenty-four alfalfa (Medicago sativa L.) genotypes. For this reason, a field trial was established according to separated plots in randomized blocks design with three replications in ecological conditions of Diyarbakir province, Turkey, in 2020. The three plant maturity stages were determined as cutting times. These stages were respectively the pre-flowering, 10% flowering and full flowering periods of alfalfa genotypes. Results of the study revealed that statically highly significant (P<0.01) differences were determined among the cutting times for all of the investigated traits. And the investigated traits had ranges as follow among the cutting times and the alfalfa genotypes; dry matter content (DM) 22.33-31.36%, crude protein content (CP) 14.67-25.87%, acid detergent fiber (ADF) content 25.77-44.10%, neutral detergent fiber (NDF) content 35.40-51.27%, digestible dry matter (DDM) content 54.55-68.85%, dry matter intake (DMI) 2.34-3.40%, metabolizable energy (ME) 8.09-10.84 MJ/kg DM and relative feed value (RFV) 98.98-181.26. Additionally, it was determined that digestibility and consumption status of alfalfa forages decreased with delaying of cutting times. Biplot analysis revealed that when all of the forage quality traits and forage dry matter content were evaluated together, 2nd cutting time, 10% flowering period, was determined as the most appropriate forage harvesting time for alfalfa genotypes. It also showed that there were highly significant (P<0.01) and positive relations among CP, DDM, DMI, ME and RFV traits, and Iside (16), Emiliana (9), Elci (8) and Bilensoy (3) alfalfa cultivars came to fore in terms of the five important forage quality traits.Öğe Elazığ ili Hal Köyü’nde hayvan yemi olarak kullanılan farklı tür ağaç yapraklarının (Gazellerin) yem kalite özelliklerinin karşılaştırılması(Fırat Üniversitesi, 2022) Karan, Halil; Başbağ, MehmetBu çalışma; Elazığ Merkeze bağlı Hal Köyü’nde yetişen ağaçların sonbahar aylarında dökülen yapraklarının (gazel) yem kalitesini belirlemek amacıyla 2020 yılında yürütülmüştür. Araştırmada, deneme materyali olarak 9 farklı ağaç gazeli kullanılmıştır. Yapılan analiz sonuçlarına göre ham protein (HP) %7.38-15.69, asit deterjan lif (ADF) %15.39-34.98, nötral deterjan lif (NDF) %19.22-43.49, sindirilebilir kuru madde (SKM) %61.65-76.92, kuru madde tüketimi (KMT) %2.77-6.25, nispi yem değeri (NYD) 149.79-372.39, toplam sindirilebilir besin maddeleri (TSBM) % 56.13-78.66, nispi yem kalitesi (NYK) 143.99- 399.37, potasyum (K) %0.35-1.68, magnezyum (Mg) %0.57-0.80, kalsiyum (Ca) %2.08-2.69, fosfor (P) %0.21-0.52, kalsiyum/fosfor (Ca/P) 4.59-12.44, potasyum/kalsiyum+magnezyum (K/Ca+Mg) 0.11-0.52 arasında değişim göstermiştir. Farklı bitki gazelleri kalite standartları bakımından irdelendiğinde; HP bakımından kiraz, söğüt ve şeftali gazelleri 2. grupta yer alırken, asma ve elma 3. grupta, adi alıç ve armut 4. grupta, zerdali ve ceviz 5. grupta yer almıştır. ADF, NDF, SKM, KMT, NYD, TSBM ve NYK bakımından ise tüm bitki gazelleri genel olarak prime grupta yer almıştır.Öğe Elazığ İli Merkez İlçesi Hal Köyü’nde Korunan ve Otlatılan Alanların Botanik Kompozisyon Bakımından Karşılaştırılması(2017) Karan, Halil; Başbağ, MehmetBu araştırma; 2014-2015 yıllarında, Elazığ Merkeze bağlı Hal Köyü merasında korunan ve otlatılan iki farklı alanın karşılaştırılması amacıyla yürütülmüştür. İki yıllık araştırma sonucuna göre bitki ile kaplı alan; korunan alanda %61.95, otlatılan alanda ise %65.45 olarak elde edilmiştir. Kaplama alanına göre botanik kompozisyonda; korunan alanda buğdaygillerin oranı %46.67, baklagillerin oranı %28.54 ve diğer familyalardan bitkilerin oranı %24.80, otlatılan alanda ise buğdaygillerin oranı %56.41, baklagillerin oranı %24.58 ve diğe r familyalardan bitkilerinin oranı %19.02 olarak tespit edilmiştir. Ağırlığa göre botanik kompozisyonda buğdaygillerin, baklagillerin ve diğer familyalardan bitkilerin oranları sırasıyla korunan alanda %49.90, %37.11, %13.01, otlatılan alanda ise %47.79, %25.84, %26.37 olarak saptanmıştırÖğe Elazığ ili merkez ilçeye bağlı Hal Köyü'nde korunan ve otlatılan meraların bitki tür ve kompozisyonları ile ot verim ve kaliteleri bakımından karşılaştırılması(2017) Karan, Halil; Başbağ, MehmetBu araştırma; 2014-2015 yıllarında, Elazığ Merkeze bağlı Hal Köyü merasında korunan ve otlatılan iki farklı alanın, bitki tür ve kompozisyonları ile ot verim ve kalitesi bakımından karşılaştırılması amacıyla yürütülmüştür. Araştırmada, her iki merada toplam 25 bitki familyasına ait 70 cins ve 90 bitki taksonu tespit edilmiştir. Bu taksonların 43 adedi tek yıllık-istilacı, 1 adedi tek yıllık-çoğalıcı, 1 adedi iki yıllık-istilacı, 1 adedi iki-çok yıllık-istilacı, 33 adedi çok yıllık-istilacı, 6 adedi çok yıllık-azalıcı ve 5 adedi de çok yıllık-çoğalıcı olduğu belirlenmiştir. İki yıllık araştırma sonucuna göre, bitki ile kaplı alan; korunan alanda %61.95, otlatılan alanda ise %65.45 olarak elde edilmiştir. Kaplama alanına göre botanik kompozisyonda; korunan alanda buğdaygillerin oranı %46.67, baklagillerin oranı %28.54 ve diğer familyalardan bitkilerin oranı %24.80, otlatılan alanda ise buğdaygillerin oranı %56.41, baklagillerin oranı %24.58 ve diğer familyalardan bitkilerinin oranı %19.02 olarak tespit edilmiştir. Merada yer alan bitkilerin ortalama boyları korunan alanda 10.38 cm, otlatılan alanda 8.28 cm olarak ölçülmüştür. Meraların yeşil ot verimi korunan alanda 413.50 kg/da, otlatılan alanda ise 294.35 kg/da olarak elde edilmiştir. Ağırlığa göre botanik kompozisyonda buğdaygillerin, baklagillerin ve diğer familyalardan bitkilerin oranı sırasıyla korunan alanda %49.90, %37.11, %13.01, otlatılan alanda ise %47.79, %25.84, %26.37 olarak saptanmıştır. Otlatma kapasitesi korunan alanda 37.85 BBHB, otlatılan alanda ise 28.05 BBHB olarak hesaplanmıştır. Araştırmanın iki yıllık ortalama sonuçlarına göre, kuru maddedeki ham protein oranı, ADF, NDF, SKM, KMT, NYD, P, Ca, Mg ve K oranları sırasıyla korunan alanda %15.42, %34.00, %49.45, %62.42, %2.48, 120.98, %0.27, %1.32, %0.30 ve %1.70, otlatılan alanda ise %15.36, %32.23, %48.86, %63.79, %2.53, 126.13, %0.28, %1.23, %0.31 ve %1.57 olarak tespit edilmiştir. Korunan ve otlatılan alanlarda frekans değerleri açısından en yaygın türlerin; Poa bulbosa (%78.0), Aegilops neglecta (%75.0), Avena sterilis (%32.5), Salvia multicaulis (%32.5) ve Chrysopogon gyllus (%22.5) olduğu, sıklık değerleri açısından ise en yaygın türlerin; Poa bulbosa (%14.12), Aegilops neglecta (%13.64), Chrysopogon gyllus (%2.35), Salvia, multicaulis (%1.91) ve Avena sterilis (%1.66) olduğu tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Korunan, Otlatılan, Mera, Bitki Türü, Botanik Kompozisyon, Ot Verimi, Ot KalitesiÖğe Elâzığ İlinin Mevcut Hayvan Sayısı ile Meralarının ve Yem Bitkisi Ekim Alanlarının Durumu(2022) Başbağ, Mehmet; Karan, HalilÜlkemizdeki nüfus artışına bağlı olarak hayvansal proteine duyulan ihtiyaç da artmıştır. Bu ihtiyaçların karşılanabilmesi için eldeki mevcutların iyi bir şekilde değerlendirilmesi gerekir. Herkesin hayvansal kaynaklı proteine kolay ve ucuz olarak ulaşabilmesi ancak hayvancılığın en büyük girdisi olan yemi ucuz olarak sağlayan meraların doğru ve düzenli olarak kullanılmasına ve yem bitkisi üretim alanlarının artırılmasına bağlıdır. Meraları doğru kullanmak için öncelikle merada otlayacak hayvan kapasitesinin bilinmesi, kapasite üstü hayvanlarla otlatmanın yapılmaması ve daha da önemlisi otlatma mevsimine bağlı kalınması gerekir. 2019 yılında Elazığ’da 232.411 BBHB varlığının olduğu, buna karşın yem değeri düşük kaba yemlerde dahil edilse dahi 534.082.634 kg yem açığı olduğu görülmektedir. İl’in toplam tarım alanının %3.6’sında yem bitkisi üretimi yapıldığı, bu oranın gelişmiş ülkelerin çok çok gerisinde kaldığı, yem açığının giderilmesi için acilen yem bitkisi üretim alanlarının artırılması sağlanmalıdır.Öğe IDENTIFICATION OF CERTAIN AGRICULTURAL TRAITS AND INTER-TRAIT RELATIONSHIPS IN THE HELIANTHEMUM LEDIFOLIUM (L.) MILLER VAR. LASIOCARPUM (WILLK) BORNM.(Pakistan Botanical Soc, 2018) Basbag, Mehmet; Cacan, Erdal; Sayar, Mehmet Salih; Karan, HalilThis study was conducted to determine certain plant traits and inter -trait relationships in the Helianthemum ledifolium (L.) Miller var. lasiocarpum (Willk.) Bornm. which is grown naturally in the protected area at the campus of Dicle University in 2015 and 2016. Two-year average of the research showed that the plant height was 30.04 cm, the number of main stem per plant was 1.02, the main stem diameter was 1.24 mm, the number of branch per plant was 1.06, the capsule number per plant was 4.04, the capsule diameter was 7.21 mm, the seed number per capsule was 158.5, the seed weight per capsule was 0.065 g, the thousand seed weight was 0.421 g, the seed yield per plant was 0.265 g and the germination rate was 0.5%. According to analysis results belonging to dry forage of the plant, the crude protein ratio was determined as 18.79%, ADF ratio as 26.23%, NDF ratio as 49.21%, calcium ratio as 1.14%, magnesium ratio as 0.04%, phosphor ratio as 0.42% and potassium ratio as 3.79%. The correlation analysis results showed that positive and highly significant relation was found between seed yield per plant and plant height, branch number per plant, capsule number per plant, number of seeds per capsule, seed weight per capsule traits. To increase seed yield in Helianthemum genotypes, exclusively that traits should be taken into account. Results of the study indicated that forage of Helianthemum ledifolium (L.) Miller var. lasiocarpum (Willk.) Bornm had sufficient digestibility and nutrient contents for livestock. But, it is recommended that new investigations should be carried out in order to determine the content of harmful substances in the forage of these plants for safely using the forages in the livestock feeding.Öğe Korunan ve Otlatılan Meralarda Ot Kalitesinin Karşılaştırılması(2018) Başbağ, Mehmet; Karan, HalilBu araştırma; 2014-2015 yıllarında Elazığ Merkez İlçesine bağlı Hal Köyü'nde korunan ve otlatılan meraların Nisan, Mayıs ve Haziran aylarındaki ot kalitelerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. İki yıllık araştırma sonuçlarına göre, kuru maddedeki ham protein oranı, asit deterjanda çözünmeyen lif (ADF), nötral deterjanda çözünmeyen lif (NDF), sindirilebilir kuru madde (SKM), kuru madde tüketimi (KMT), nispi yem değeri (NYD), Fosfor (P), Kalsiyum (Ca), Magnezyum (Mg) ve Potasyum (K) oranları sırasıyla korunan alanda %15.42, %34.00, %49.45, %62.42, %2.48, 120.98, %0.27, %1.32, %0.30 ve %1.70, otlatılan alanda ise %15.36, %32.23, %48.86, %63.79, %2.53, 126.13, %0.28, %1.23, %0.31 ve %1.57 olarak tespit edilmiştir. İki yıllık araştırma sonuçlarına göre, her iki merada aylara bağlı olarak; Ca ve Mg oranları bakımından önemli farklılık görülmemesine karşın, ADF, NDF, P oranlarında artış ve K oranında ise azalma görülmüştür. Vejetasyon ilerledikçe her iki meranın ham protein oranında düşüşler görülmüştür. En yüksek ham protein oranı %19.71 ile ilk yıl Nisan ayında elde edilirken, en düşük oran ise %9.19 ile ikinci yıl Haziran ayında elde edilmiştirÖğe SOME SHRUB AND TREE TAXA IN THE GRASSLAND-PASTURE AND NATURAL VEGETATION OF TURKEY(Bilal GÜMÜŞ, 2017) Başbağ, Mehmet; Çaçan, Erdal; Sayar, Mehmet Salih; Karan, HalilSome shrub and tree taxa identified by different researchers in the meadow-pasture and natural vegetation of Turkey have been summarized in paper. Total 108 genus and 227 taxa were identified from 49 plant families. Although the vast majority of these taxa (165 taxa-72.7%) had shrub formation and the numbers of taxa in tree formation was only 27 taxa (11.9%). The other 35 plant taxa (15.4%) had a transitional formation between shrub and tree formations. When plants were ordered in terms of family, genus and taxa; Rosaceae was the first number family in 14 genus and 38 taxa (16.7%), Leguminosae in 12 genus and 35 taxa (15.9%), and Labiatae family in 11 genus and 25 taxa (11.0%) followed it. Even though the most taxa possessing families for shrub formation were Leguminosae (36 taxa), Labiatae (25 taxa) and Rosacea (21 taxa), for tree formation the ranking was as Fagaceae (5 taxa), Anacardiaceae (3 taxa), Ericaceae, Cupressaceae and Moraceae (2 taxa). Fagaceae (5 taxa), Anacardiaceae (3 taxa), Ericaceae, Cupressaceae ve Moraceae (2 taxa) families respectively had the most taxa belonging to transitional formation between shrub and tree formations. The results showed that the Kermes oak (Quercus coccifera) (in 11 studies), Black shrub (Paliurus spina-christi) (in 9 studies) and Murt shrub (Myrtus communis) (in 7 studies) were the most cited and frequently encountered shrub taxa by researchers in Turkey. Additionally, among the taxa were identified seven taxa as "endemic" and five taxa as “rare”plants.