Yazar "Hasan, Gouran" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Artuklu (Mardin)’da kentsel büyümenin açık ve yeşil alanlara etkisi(Turkish Science and Research Foundation (TÜBAV), 2021) Hasan, Gouran; Koç, CananKentlerdeki hızlı ve aşırı nüfus artışıyla birlikte yapılaşma giderek artmakta ve özellikle kent merkezlerinde açık-yeşil alanları giderek azalmaktadır. Ekolojik, sosyal ve ekonomik açıdan kentlere ve kentlilere katkısı bulunan açık ve yeşil alanların azalması çeşitli sorunlara neden olmaktadır. Yasa ve yönetmeliklerle standartlar belirlenmiş olmasına rağmen kent içindeki açık ve yeşil alan büyüklükleri küçülmekte ya da farklı işlevsel alanlara dönüştürülmektedir. Bu bağlamda çalışmada, Mardin eski kentinin kuzeybatısında gelişen yeni kent dokusunu oluşturan üç mahalle incelenerek, kentsel büyümenin zaman içinde açık ve yeşil alanlarda oluşturduğu değişimin ortaya konması amaçlanmaktadır Mardin, 1990’dan sonra kent topoğrafyasının daha eğimsiz olduğu Diyarbakır (kuzey-batı) yönünde gelişme göstermiş ve yeni kent oluşmaya başlamıştır. Yeni kentte ilk yıllarda kat adedi 4-6 iken, 2006 sonarsında yoğunluk arttırılarak 10-25 katlı binalar inşa edilmiş ve kişi başına düşen yeşil alan miktarı giderek azalmıştır. Yaşam kalitesinin artırılması ve sürdürülebilir kentler için kent bütününün düşünülerek dengeli açık yeşil alan dağılımının yapıldığı planlama çalışmalarına önem verilmesi gerekmektedir.Öğe İkiz şehirlerde kentsel büyümenin karşılaştırılması: Gaziantep ve Halep örnekleri(Dicle Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2023) Hasan, Gouran; Koç, Cananİkiz şehirler önemlerini bölgesel bağlantı merkezleri olmalarının yanı sıra ticari geçiş noktaları, sosyal bağlantılar ve kültürel alışveriş alanları olmalarından almaktadır. Yirminci yüzyılın sonlarında, özellikle Avrupa kıtasında, ikiz şehirler arasında işbirliği (ikizleme) olgusunun ortaya çıkmasıyla ikiz şehirler arasındaki bağlar daha da güçlenmiştir. İkizleme, ikiz şehirler arasındaki karşılıklı bağımlılığı artırmayı, aralarındaki sınırların katılığını azaltmayı, serbest ticaret ve kültürel alışveriş için ortak alanlar oluşturmayı, ortak altyapı projelerini hayata geçirmeyi amaçlamaktadır. Aynı zamanda sınır şehirleri, bölgesel boyutu olan ve uluslararası ilişkilerin gelişimine açılan kapılar olarak ikiz şehirlere dönüştürmeyi hedeflemektedir. İkizlemenin önemi, sınırları azaltmak ve sınırları daha iyi kullanmak için stratejik bir yol olmasıdır. Araştırma, sınırın her iki yakasında birbirine komşu ya da yakın şehirler olan, ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkilerle birbirine bağlı ve ortak bir tarihe sahip ikiz şehirleri değerlendirmektedir. Bu bağlamda,Türkiye'nin Gaziantep ve Suriye'nin Halep kentleri stratejik konumları, ekonomik ve kültürel durumlarının yanı sıra binlerce yıldır süregelen ilişki ve bağları nedeniyle çalışma alanı olarak seçilmiştir. Çalışmada, iki şehir arasındaki coğrafi yakınlık, sosyal bağlar, ticari ve ekonomik özellikler incelenerek Gaziantep ve Halep şehirleri arasındaki ikizleme durumu ortaya konmuştur. İki şehrin tarihsel gelişim süreçleri incelenmiş, özellikle Osmanlı Dönemi ve iki şehrin ayrılmasından sonraki dönemde kentsel gelişim karşılaştırılmıştır. Gaziantep ve Halep kentleri arasındaki özgün ilişkiyi ve aralarındaki işbirliğinin tamamlanmasının önündeki engelleri ortaya koyan çalışmada, her iki şehrin bölgesel rolünün geliştirilmesi amacıyla ortak kentsel plan ve projelere ihtiyaç olduğu ortaya çıkmış ve bu doğrultuda öneriler geliştirilerek ikizleme projesi modeli tasarlanmıştır.Öğe Kuzey Suriye’de iç mülteciler için konut üretiminde kerpiç malzemenin rolü(Süleyman Demirel Üniversitesi, 2022) Hasan, Gouran; Koç, CananÇeşitli nedenlere bağlı olarak dünyanın birçok yerinde iç mülteci durumunda olan çok sayıda kişi bulunmaktadır. Kuzey Suriye’de iç mülteciler ve barınak arayışı içinde olan birçok kişi tarafından geleneksel kerpiç ev mimari tarzı yeniden canlandırılmaya başlamıştır. Gerek bireysel çabalar gerekse kurum ve kuruluşlar kanalıyla konut üretiminde kerpiç malzeme tekrar kullanılmıştır. İç mültecilerin barınma ihtiyacını önemli ölçüde karşılayan plansız ya da planlı gelişen kamp alanlarında çeşitli sorunlar yaşanmaktadır. Tasarım ve uygulama aşamasında bulunan kişilerin geleneksel kerpiç mimarisi ile ilgili yeterli düzeyde bilgi birikiminin olmaması, konum, iklim ve topoğrafik özelliklerin göz ardı edilmesi, kamu hizmetleri ve altyapı eksiklikleri projelerin tam anlamıyla başarılı olmadığını göstermiştir. Çalışmada, iç mültecilerin barınma gereksinimlerini karşılayan ev topluluğu modelinin geliştirilmesi ve sorunlara ilişkin çözüm önerilerinin üretilmesi amaçlanmıştır. Bu bağlamda, kuzey Suriye’de geleneksel kerpiç evlere dönüş olgusu ele alınarak, kerpiç malzeme kullanımının devamlılığı değerlendirilmiştir. İç mülteciler için planlanan kerpiç ev topluluklarının yaşayacak kişilerin ihtiyaçları doğrultusunda tasarlanarak, erişilebilir ve sürdürülebilir olması büyük önem taşımaktadır.