Yazar "Baloğlu, Murat" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Analysis of lumbar disc degeneration: 82 cases(İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2019) Özevren, Hüseyin; Çetin, Abdurrahman; Baloğlu, MuratAim: The purpose of this study was to investigate if the grade of lumbar disc degeneration. Intervertebral disc degeneration is a common degenerative disease. Material and Methods: A retrospective analysis on 34 males and 48 females with intervertebral discs degeneration and a mean age of 51.5 years. Using MRI, the grade of lumbar intervertebral discs degeneration was assessed according to the Pfirrmann classification. Results: There was a high correlation (R =0.385) and significant association (pearson correlation, p < 0.01) between L3/L4 disc degeneration and the aging. There was also a high correlation (R =0.56) and significant association (pearson correlation, p <0.001) between the L3/L4 disc degeneration and the L4/L5. Conclusion: For many years, excessive or abnormal mechanical load was thought to be the main cause of disk degeneration. Rates of aging and lumbar disc degeneration have gradually increased over the years. It is important to note that there is a significant relationship between aging and L3 / L4 disc degeneration and that L4 / L5 disc degeneration may also be present in patients with L3 / L4 disc degeneration.Öğe BIOCHEMICAL, HISTOPATHOLOGICAL AND IMMUNOHISTOCHEMICAL EVALUATION OF ALTERATIONS IN BLOOD AND TIBIAL BONE TISSUES OF OVARIECTOMIZED RATS IN THE ACUTE PHASE(Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi, 2020) Baloğlu, Murat; Gökalp-özkorkmaz, EbruOBJECTIVE: Postmenopausal osteoporosis results in decreased bone mass and deterioration of bone tissue. symptoms of osteopo-rosis are observed after ovarectomy and due to the fact that bone resorption is more than bone formation, it causes bone loss. ADAMs transmembrane proteins are involved in many physiological proces-ses, including reconstruction of the extracellular matrix and embr-yonic development, cell migration, adhesion, and angiogenesis. The aim of our study was to investigate the biochemical, histopathologi-cal and immunohistochemical alterations in blood values and tibia bone tissue of ovariectomized rats in the acute phase.MATERIAL AND METHODS: Twenty healthy and female adult Wis-tar albino rats were divided into two groups as control (n:10) and bilateral ovariectomy (n: 10). A 2-cm incision was performed from the ovarian cervix under anesthesia, and two dorsolateral incisions were made from the uterine apex and the bilateral ovaries were re-moved with a silk thread. One week after ovariectomy, experimental animals were sacrificed. Blood samples were taken from each ani-mal to determine serum estrogen, calcium and alkaline phosphate values. Tibia bones were removed and placed into formalin solution for fixation, then they were decalcified and paraffin blocks were pre-pared after routine histological procedures. Semi-thin sections were cut and stained with Hematoxylin-Eosin for histopathological exa-mination. For immunohistochemical analysis, the antigen retrieval process was performed with hydrogen peroxide after administrati-on to citrate buffer. Anti-ADAMTS-1 primary antibody was applied to the sections and evaluated under a light microscope.RESULTS: In the control group, while the Haversian and Volkmann canals were distributed in raider style, collagen fibers were in pa-rallel and regular. In the ovariectomy group, degenerative changes in the bone matrix, deterioration of lamellar bone structure were observed. ADAMTS-1 expression was positive in the control group osteoblast and osteocyte cells and fine collagen fibers in the bone matrix. In the ovariectomy group, increased ADAMTS-1 expression in osteoclast cells in the degenerative area, ADAMTS-1 positive exp-ression in endothelial cells was observed in osteon structures. There was a significant decrease in ovarian estrogen values in the ovarie-ctomy group compared to the control group. Calcium values of the control and ovariectomy groups were close to each other. Alkaline phosphatase levels were increased in the ovariectomy group (P = 0.01).CONCLUSIONS: In the light of data we obtained from our study, we suggest that the inclusion of ADAMTS-1 protein may support the new treatment methods in the treatment of osteoporosis.Öğe Diyabetik Ayak Yaraları Üzerine İmmunohistokimyasal Bir Çalışma; MMP-2 ve TNF- ? Ekspresyonlarının İncelenmesi(2019) Özkorkmaz, Ebru Gökalp; Baloğlu, MuratAmaç: Diyabetik ayak, diyabetin önemli ve uzun süreli komplikasyonlarından biridir. Bilindiği üzere diyabetik bireylerde yara iyileşmesi yavaş olmaktadır ve bu duruma bakteriyel invazyonun eklenmesi sonucu uzun süreli inflamasyon eşliğinde iyileşmeyen diyabetik ayak yaraları ortaya çıkmaktadır. Söz konusu çalışmanın amacı, diyabetik ayak yara dokusunda proinflamatuvar sitokinlerden TNF-? ve kollajenin parçalanmasında rol oynayarak dokunun yeniden şekillenmesini sağlayan matriks metaloprotein MMP-2 ekspresyonunu immunohistokimyasal yöntemlerle tespit etmektir. Materyal ve Metot: Bu çalışmaya 30 erkek ve 30 kadın olmak üzere, diyabetik ayak tanısı almış, ve ayaklarında açık yara bulunan 60 birey dahil olmuştur. Çalışmaya alınacak ayak, izotonik çözelti ile yıkandıktan sonra yaralar kesilip çıkarılmış ve dokular %10’luk formaldehit solüsyonunda tespit edilmiştir. Rutin histolojik takip sonrası kesitler parafine gömülmüş ve yarı- ince kesitleri alınarak histopatolojik incelemeleri yapılmıştır. İmmunohistokimyasal analiz için, doku örnekleri, MMP-2 ve TNF- ? primer antikorları ile boyanarak mikroskop altında incelenmiştir. Bulgular: Çalışmamızın sonuçlarına göre diyabetik ayak yara dokusunda, ligamenter dokunun içinde lökositler, lenfositler ve monositlerin yoğun olduğu izlenmiştir. Kollajen liflerde dejenerasyon ve kan damarlarında dilatasyon, konjesyon ve ödem görülmüştür. İnflamatuvar hücrelerde ve nekroze olan alanlarda TNF-? ekspresyonunda artış izlenmiştir. Damar çevresinde görülen yoğun inflamasyonunun arasında, dejenere kollajen lif ve fibroblast hücreleri ve ekstrasellüler matrikste MMP-2 ekspresyonu pozitif olarak gözlenmiştir. Sonuç: Diyabetik ayak yarası tedavisinde MMP ekspresyonu yönünde düzenleme yapılarak, her geçen gün genişleyen diyabetik popülasyonda iyileşmeyen ayak yaralarına karşı bir yaklaşım geliştirilebilir düşüncesindeyiz.Öğe Menisküs Yırtığı Hastalarının Sinoviyal Hücrelerinde Matriks Metalloprotein-2 ve NF-k? Protein Ekspresyonu(2019) Baloğlu, Murat; Özkorkmaz, Ebru GökalpAmaç: Menisküs zorlanmalara karşı emici özelliği ile eklem stabilitesini sağlar. Menisküs yırtığı ise yaşam kalitesini düşüren ciddi bir travmadır. Bu çalışmada, menisküs yırtığı durumunda sinoviyal sıvıdaki hücrelerde meydana gelen farklılıkların immünohistokimyasal yöntemlerle incelenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Menisküs yırtığı olan 28 erkek ve 32 kadın hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Hastaların fizik muayenede lokal ağrı hissi, şişme, günlük aktivitelerini yerine getirmekte ve koşma-yürümede güçlük gibi şikayetleri olduğu belirlendi. Hastaların manyetik rezonans görüntülemeleri (MRG) değerlendirildi. Menisküs ağrısı olan dizlerin yanal suprapatellar poş kısmından enjektör ile 5 cc sinoviyal sıvıları aspire edildi. Örneklerin rutin histolojik takipleri yapıldıktan sonra parafine gömüldü ve mikrotom ile yarı-ince kesitleri alındı. İmmunohistokimyasal analiz için matriks metaloprotein (MMP-2) ve nükleer faktör kappa (NF-k?) primer antikorları kullanıldı. Kesitlerin şık mikroskobu ile fotoğrafları çekildi ve değerlendirildi. Bulgular: MRG sonucu eklem içerisinde mayi artışı ve parçalı yırtık izlendi. Kadın hastaların eklem sıvılarında lenfosit ve nötrofil hücrelerinde ve hiperplastik eritrositler ile fibroblast sayısında artış gözlendi. Erkek hastalarda, fibroblast hücreleri hiperplastik olarak izlendi ve plazma hücrelerinin arttığı görüldü. MMP-2 ekspresyonunun plazma hücrelerinde, fibroblastlarda ve nötrofillerde arttığı ayrıca, NF-k? ekspresyonunun lenfosit ve polimorfik çekirdeğe sahip hücrelerde pozitif olduğu izlendi. Sonuçlar: Menisküs yırtığı ve enflamasyonu olan eklemlerde artmış sıvının kıkırdak matriksinde hasara neden olduğu ve buna bağlı olarak MMP-2 ve NF-k? gibi sitokinlerin ekspresyonunun arttığı, fibroblast hücreleri gibi sentez yapan hücrelerin yıkıma uğradığı düşünülmektedir.Öğe OVAREKTOMİZE SIÇANLARDA KAN VE TİBİA KEMİK DOKULARINDA AKUT DÖ-NEMDE MEYDANA GELEN DEĞİŞİKLİKLERİN BİYOKİMYASAL, HİSTOPATOLOJİK VE İMMÜNOHİSTOKİMYASAL YÖNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ(2020) Özkorkmaz, Ebru Gökalp; Baloğlu, MuratAMAÇ: Menopoz sonrası meydana gelen osteoporoz, kemik kütle-sinde azalma ve kemik dokunun yapısında bozulma ile sonuçlanır. Ovariektomi sonrası, osteoporoz bulgularına rastlanmakta ve ke-mik yıkımı kemik oluşumundan fazla olduğundan kemik kaybına neden olmaktadır. ADAMs transmembran proteinleri ekstrasellüler matriksin yeniden yapılandırılmasında ve embriyonik gelişim, hüc-re göçü, adezyon, anjiyogenez olmak üzere birçok fizyolojik süreçte rol alırlar. Çalışmamızın amacı, ovariektomi oluşturulan sıçanlarda kan ve kemik dokusunda akut dönemde meydana gelen değişikleri biyokimyasal, histopatolojik ve immünohistokimyasal yöntemlerle araştırmaktır. GEREÇ VE YÖNTEM: Sağlıklı ve dişi 20 adet erişkin Wistar albino sı-çan kontrol (n:10) ve bilateral ovariektomi uygulanan grup (n:10) ol-mak üzere 2 gruba ayrıldı. Anestezi altında yumurtalık rahim boynu kısmından 2 cm'lik kesi yapılarak, iki dorsolateral insizyon ile uterus apeksinden çift taraflı yumurtalıklar ipek iplikle çıkarıldı. Ovariekto-mi den 1 hafta sonra, deney hayvanları feda edildi. Serum östrojen, kalsiyum ve alkalin fosfat değerlerini ölçmek için her hayvandan kan örnekleri alındı, tibia kemikleri çıkarılarak formalin çözeltisine alına-rak tespit edildikten sonra, dekalsifiye etme işlemine tabi tutuldu ve rutin histolojik işlemlerin ardından parafin blokları hazırlandı, ya-rı-ince kesitleri alınarak histopatolojik incelemeler için Hematoksilen Eozin boyası ile boyandı. İmmünohistokimyasal analiz için, antijen retrival işlemini uygulamak üzere sitrat tamponuna alındıktan sonra hidrojen peroksit ile muamele edildi. Kesitlere anti-ADAMTS-1 pri-mer antikoru uygulandı, ışık mikroskobunda değerlendirildi.BULGULAR: Kontrol grubunda radiyal tarzda dağılmış havers kanal-ları ve volkman kanalları izlenirken, kollajen lifler birbirine paralel ve düzenliydi. Ovariektomi grubunda ise kemik matriksinde dejenera-tif değişiklikler, lamelli kemik yapısında bozulma izlendi. ADAMTS-1 ekspresyonu açısından, kontrol grubu osteoblast ve osteosit hücre-lerinde ve kemik matriksindeki ince kollajen liflerde ekspresyon po-zitifti. Ovariektomi grubunda, dejeneratif alanda yer alan osteoklast hücrelerinde ADAMTS-1 ekspresyonunda artış, osteon yapılarında, endotel hücrelerinde ADAMTS-1 pozitif ekspresyonu izlendi. Kanda östrojen değerleri açısından, ovariektomi grubunda kontrol gru-buna göre anlamlı bir düşüş gözlendi.Kalsiyum değerlerinde ise kontrol ve ovariektomigruplarının değerleri birbirine yakındı. Al-kalen fosfataz değerlerinin ovariektomi grubunda yükseldiği görül-dü(p=0,01). SONUÇ: Çalışmamız sonucu elde ettiğimiz veriler ışığında, osteo-poroz tedavisine ADAMTS-1 proteinlerinin dahil edilmesinin yeni tedavi yöntemlerini destekleyebileceği düşüncesinÖğe Romatoid Artrit'te depresyon düzeyi ve yaşam kalitesi(2016) Baloğlu, Murat; Gür, AliRomatoid artrit, hastalık seyri ve prognoz açısından çok değişken özellikler gösteren kronik bir hastalıktır. Hastalığın şiddetinin değerlendirilmesinde romatoid artritin hastada oluşturduğu fonksiyonel ve psikososyal kayıptan değerlendirmek önemlidir. Hasta için fonksiyonel kapasite ve yaşam kalitesi Özellikle önem taşır. Bu yüzden kliniği aynı olan farklı Sd hastanın yaşam kalitesine bakışları farklı olabilmektedir. Çalışmamızın amacı aktif romatoid artritli hastalarda depresyon düzeyi ile klinik parametreler ve yaşam kalitesi arasındaki ilişkiyi araştırmaktı. Çalışmaya aktif RA'lı 50 hasta ve SO sağlıklı kontrol grubu alındı. Hasta verilerini değerlendirmede Standard bir form kulllanıldı. Tüm hastalar hastalık süresi, hastalığın başlangıç şekli, ilk tutulan eklem, sistemik ve laboratuar bulgular, sabah tutukluk süresi, ağrı, Ritchie eklem indeksi, Lee fonksiyonel indeks, fonksiyonel kapasite, mevcut deformiteler, hastalığı tetikleyen faktörler ve yaşam kalitesi ölçütleri açısından değerlendirildi. Ağrı değerlendirilmesinde vizüel analog skala (VAS), depresyon değerlendirilmesinde Beck depresyon ölçeği ve yaşam kalitesi değerlendirmesinde Health Assesment Questionnaire (HAQ).Nottingham Health Profile (NHP) ve Arthritis Impact Measurement Scales (AIMS) kullanıldı, öncelikle bu ölçütler açısından hasta ve sağlıklı kontrol grubu açısından anlamlı farklılık olup olmadığı belirlendi ve daha sonra hasat grubunda depresyon düzeyi ile klinik, fonksiyonel parametreler ve yaşam kalitesi skorları arasındaki ilişki araştırıldı. RA'lı hastaların yaş ortalaması 50.04±11.14 (25-73) ve kontrol grubunun yaş ortalaması 48.40 ± 19.67 (22-76) idi.Hasta ve kontrolgrubunun 38'i kadın,12'si erkekti. Yaş ve cinsiyet açısından gruplar arasında istatistiksel farklılık yoktu (p>0.05). Hasta grubunda Beck depresyon ölçeği, HAQ ve NHP skroru sırasıyla 21.06 ± 7.8, 1.380.6 ve 63.42 ± 17.0 iken; kontrol grubunda Beck depresyon ölçeği, HAQ ve NHP skoru sırasıyla 14.32 ± 6.3, 0.46, 0.5 ve 37.58 ± 21.3 idi ve gruplar arasında anlamlı farklılık mevcuttu. (Sırasıyla p=0.020, p=0.001, p=0.00019). RA'lı hastalarda depresyon düzeyi ile VAS (r=0.35, p<0.05), Lee fonksiyonel indeksi (r=0 32, p<0.005) ve NHP skoru (r=0.63, pO.001) arasında anlamlı korelasyon mevcuttu. Sonuç olarak çalışmamızda, romatoid artritli hastalar ve sağlıklı kontrol grubu arasında NHP ve HAQ gibi yaşam kalitesi değerlendirme skorları ile depresyon düzeyleri açısından anlamlı farklılık olduğu ve romatoid artritli hastaların yaşam kalitesinin olumsuz yönde etkilendiği tespit edilmiştir. Ayrıca çalışmamızda, depresyon düzeyi ile ağrı, fonksiyonel indeks ve NHP arasında pozitif bir korelasyon bulunmuşturBu sonuçlar,RA'lı hastaların depresyon ve yaşam kalitesi açısından değerlendirilmelerinin gerekli olduğunu ortaya koymaktadır.Öğe Vertebral çökme kırıklarında vertebral korpusu çökme derecesinin radyolojik ve biyokimyasal ölçüm parametreleri ile değerlendirilmesi(Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2019) Özevren, Hüseyin; Hattapoğlu, Salih; Baloğlu, Murat; Deniz, Muhammed AkifAmaç: Bu çalışmanın amacı, retrospektif olarak çökme kırığı olan hastaların başlangıç ile altıncı ay takiplerindeki radyolojik bulgularını ve kan biyokimyasal değerlerini analiz etmektir. Materyal ve Metod: Haziran 2014 ile Aralık 2018 tarihleri arasında takipli 70torakolomber çökme kırık olgusu retrospektif olarak değerlendirildi. Herhangi bir yaş ve cinsiyet ayrımı yapılmayıp, sadece multipl çökme kırıkları, enfeksiyonlar ve metastazlar çalışma dışında bırakıldı. Radyolojik ve biyokimyasal veriler retrospektif olarak kayıt edildi. İstatistiksel olarak analiz edildi. Bulgular: 70 torakolomber omurga çökme kırık olgusu retrospektif olarak değerlendirildiğinde vakaların 41’i (53,68±19,27) erkek, 29’ı (61,1±16,87) kadındı. Ortalama yaş 56,76±18,56 (14-98) idi. Erkek ve kadınlar arasında erkeklerin sayısı fazla olmakla birlikte, istatistiksel açıdan karşılaştırdığımızda anlamlılık bulunmadı (p=0,09). İleri yaşlarda ise kadınlarda sık görülmekteydi. Torakolomber çökme kırıkları sıklıkla T11-L2 düzeyinde görüldü. Vakaların başlangıç kifoz açıları (10,56±6,97) ile altıncı ay kifoz açıları (12,25±7,47) karşılaştırıldığında, istatistiksel açıdan anlamlı bulundu (p<0.001). Biyokimyasal değerler kendi aralarında pozitif yönde korele iken, yaş ile albumin değerlerinin negatif yönde korele olduğu görüldü. Kifoz açısı ile yaş, biyokimyasal değerler arasında anlamlı korelasyon görülmedi. Sonuç: Çalışmamızda torakolomber omurga çökme kırıklarında zamanla kifoz açısının arttığını gördük. Bu durum yaş ve kan biyokimyasal değerlerinden total protein, albumin, kalsiyum ile ilişkili olmadığı görüldü.