Yazar "Ayna, Yunus Emre" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 9 / 9
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Algılanan sosyal destek ve dindarlık düzeyinin psikolojik semptomlar üzerindeki etkisi(İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi, 2021) Şenel, Ahmet Fatih; Tolan, Özlem Çakmak; Ayna, Yunus EmreMevcut çalışmada algılanan sosyal destek düzeyi ve dindarlık düzeyi ile psikolojik semptomlar arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın örneklemi 250 (155 kadın / 95 erkek) üniversite öğrencisinden oluşmaktadır. Araştırma deseni olarak nicel araştırma yöntemlerinden ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmada Kişisel Bilgi Formu, Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği, Dindarlık Ölçeği ve Kısa Semptom Envanteri kullanılmıştır. Elde edilen verilerin analizinde bağımsız örneklemler t-testi, Pearson korelasyon analizi ve hiyerarşik çoklu regresyon analizi yöntemleri kullanılmıştır. Araştırma bulgularına göre, kadın katılımcıların erkek katılımcılara göre anksiyete ve depresyon düzeylerinin daha yüksek olduğu, aileden algılanan sosyal destek düzeyi ve özel bir insandan algılanan sosyal destek ile depresyon, anksiyete, olumsuz benlik, somatizasyon ve düşmanlık düzeyleri arasında negatif yönlü bir ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Arkadaştan algılanan sosyal destek düzeyi ile depresyon ve olumsuz benlik düzeyleri arasında negatif yönlü bir ilişki olduğu, aileden algılanan sosyal desteğin, depresyon, anksiyete, olumsuz benlik, somatizasyon ve düşmanlık düzeylerinin yordayıcıları arasında olduğu belirlenmiştir. Arkadaştan algılanan sosyal destek depresyon düzeyinin yordayıcıları arasındadır. Özel bir insandan algılanan sosyal desteğin ise, anksiyete ve depresyon düzeyinin yordayıcılarından olduğu saptanmıştır. Dindarlık düzeyi ile psikolojik belirti düzeyi arasında herhangi bir ilişki bulunamamıştır. Elde edilen sonuçlar ilgili alanyazın ışığı altında tartışılmaya çalışılmış ve psikolojik danışma ve rehberlik uygulamaları kapsamında önerilerde bulunulmuştur.Öğe Application of Perceived Family Support Scale to Individuals with Special Needs(Elsevier Science Bv, 2014) Celik, Mehmet; Ayna, Yunus EmreObjective: This article aims at having data on emotions which individuals with special needs feel during interactions with their families, as well as testing family social support scores for those individuals, and testing the applicability of Perceived Family Support Scale to them. Method: The Perceived Family Support Scale was applied to 127 hearing-impaired individuals who attend a vocational high-school, a secondary school or a rehabilitation center. The scale consisted of socio-demographical questions and a 20-point Perceived Family Support Scale. The participants were asked to make a selection and a sorting among those points according to the importance level of their preference by using sign language. The data were analyzed by SPSS 16 software. Findings: Out of 127 individuals participating in the study, 72 were male (56.7 of the population) and 55 were female (43.3% of the population) and their ages ranged between 10 and 20. The average score of the perceived family support was found to be 26 points for all individuals in a scale of 40. The family support perceived by the female participants was found to be higher than that of the male participants. While such factors as participants' ages, whether their parents are alive and number of siblings have inconsistent impacts on the scores of perceived family support for the participants, the study revealed that whether they live with their biological parents, having parents with high levels of education, having high income levels of the family and participants' having disabled siblings increase the participants' perceived family support scores. Result: The study aimed at gathering data on experiences and emotions which individuals with special needs have during interactions within their families, testing perceived family support they receive, testing the applicability of Perceived Family Support Scale on such individuals. It can be said that the perceived family support scores for individuals with special needs due to their hearing impairment is lower than average scores for normal individuals, which were obtained in previous studies. When we analyze the socio-demographic input and the perceived family support scores of the participating individuals with special needs due to their hearing impairment, we see that living with biological parents, parents' high levels of education, high income levels of the family and having disabled siblings increase the scores of the perceived family support. Therefore, it is thought that supporting and strengthening those individuals in terms of such characteristics may increase the level of perceived family support. (C) 2013 The Authors. Published by Elsevier Ltd.Öğe The association of WTELS as a master motivator with higher executive functioning and better mental health(Springer, 2023) Kira, İbrahim Aref; Ayna, Yunus Emre; Shuwiekh, Hanaa A. M.; Ashby, Jeffrey S.The goal is to test the validity of the Will to exist-live and survive (WTELS) as a master motivator that activates executive functions. A sample of 262 adults administered different measures that included WTELS and executive functions. We conducted hierarchical regressions with working memory deficits (WMD) and inhibition deficits (ID) as dependent variables. We entered in the last steps resilience and WTELS as independent variables. We conducted path analysis with WTELS as independent variables and WMD and ID as outcome variables and resilience and social support as mediating variables. WTELS accounted for the high effect size for lower working memory deficits and medium effect size for lower inhibition deficits. In path analysis, the effects of WTELS on decreased WMD were direct, while its effects on the ID were indirect. PROCESS analysis indicated that WTELS was directly associated with lower depression, anxiety, PTSD, and COVID-19 traumatic stress, and its indirect effects were mediated by lower executive function deficits (Kira et al., Psych 12:992-1024 2021c, Kira et al., in press). The path model discussed was generally superior to the alternative models and was strictly invariant across genders (male/ female).Öğe Çocuk merkezli oyun terapisi ile deneyimsel oyun terapisinin karşılaştırmalı olarak incelenmesi(Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2017) Ayna, Yunus Emre; Ayna, Hülya ÜstekidağBu çalışmada son yıllarda tüm dünyada daha geçerli olarak kullanılan Çocuk Merkezli Oyun Terapisi* ve Deneyimsel Oyun Terapisinin** çocukla ve aile ile görüşme teknikleri karşılaştırmalı olarak incelenmiştir.Öğe DENETİMLİ SERBESTLİK HİZMETLERİNİN OKUL PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK BİRİMLERİNDEKİ DURUMU DİYARBAKIR ÖRNEĞİ(Dicle Üniversitesi, 2018) Ayna, Yunus Emre; Tolan, ÖzlemBu çalışmada psikolojik danışmanlık ve rehberlik uzmanı meslek elemanlarının “ Denetimde Serbestlik” hizmetleri ile ilgili sahip oldukları bilgi ve uygulamaları hakkında durum tespiti amaçlanmıştır. Araştırma tarama tipi betimsel bir araştırmadır. Veri toplama aracı olarak yapılandırılmış anket formu uygulanmıştırÖğe Denetimli serbestlik hizmetlerinin okul psikolojik danışma ve rehberlik birimlerindeki durumu (Diyarbakır örneği)(Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2018) Ayna, Yunus Emre; Tolan, ÖzlemBu çalışmada psikolojik danışmanlık ve rehberlik uzmanı meslek elemanlarının “ Denetimde Serbestlik” hizmetleri ile ilgili sahip oldukları bilgi ve uygulamaları hakkında durum tespiti amaçlanmıştır. Araştırma tarama tipi betimsel bir araştırmadır. Veri toplama aracı olarak yapılandırılmış anket formu uygulanmıştır.Öğe The effects of COVID-19 continuous traumatic stressors on mental health and cognitive functioning: A case example from Turkey(Springer, 2021) Kira, İbrahim A.; Alpay, Emre Han; Ayna, Yunus Emre; Shuwiekh, Hanaa A. M.; Ashby, Jeffrey S.; Türkeli, ArasThere is a need to accurately assess the specific impacts of the various traumatic stressors caused by COVID-19 on mental health. The goal was to evaluate the impact of different types of COVID-19 stressors (infection fears, lockdown, and economic stressors) on mental health and cognitive functioning. We used a sample of 262 Turkish adults. We administered an online questionnaire that included measures of COVID-19 traumatic stressors, PTSD, depression, anxiety, executive function deficits, and cumulative stressors and traumas (CST). The analyses included correlations, hierarchical regression, path analysis, and PROCESS mediation analysis. All COVID-19 traumatic stressors types and their cumulative load predicted PTSD, depression, anxiety, and executive function deficits after controlling for previous cumulative stressors and traumas and COVID-19 infection. COVID-19 lockdown’s stressors were the strongest predictors, compared to COVID-19 fears and economic stressors. Path analysis and PROCESS mediation results indicated that COVID-19 traumatic stressors had direct effects on working memory deficits, direct and indirect effects on PTSD, depression, and anxiety, and indirect effects on inhibition deficits. Anxiety, depression, and inhibition deficits mediated its indirect effects on PTSD. The results have conceptual and clinical implications. COVID-19 continuous posttraumatic stress syndrome that includes comorbid PTSD, depression, anxiety, and executive function deficits is different and does not fit within the current trauma frameworks. There is a need for a paradigm shift in current stress and trauma frameworks to account for the COVID-19 continuous global stressors and for clinical innovations in intervention to help its victims.Öğe EXAMINATION OF THE RELATIONS BETWEEN COGNITIVE EMOTION REGULATION STRATEGIES AND DEPRESSIVE SYMPTOMS IN ADOLESCENT: A SYSTEMATIC REVIEW(Yusuf ARSLAN, 2021) Celik, Yeter; Ayna, Yunus EmreEmotion regulation and cognitive emotion regulation strategies (rumination, catastrophizing, positive reappraisal, positive refocusing, self-blame, other-blame, acceptance, putting into perspective, refocus on planning) have been linked to depressive symptoms, according to the literature. Furthermore, many studies have looked specifically at emotion regulation difficulties experienced during adolescence as a risk factor for depressive symptoms. On the other hand, no study has been found that systematically evaluates the findings of these studies. In this direction, the purpose of this study was to conduct a systematic review of the methods and findings of studies investigating the relationship between emotion regulation and depressive symptoms in adolescents. For this purpose, without any limitation in terms of years covered, a literature review was conducted between April-May 2021 using the keywords “Emotion regulation and adolescent and depressive symptoms”, “ Cognitive emotion regulation and depressive symptoms”, “Emotion regulation and adolescent” in PubMed, Springer Link, Sciencedirect, Wiley Online Library, YÖK Tez, and ULAKBİM databases. According to the findings of the studies reviewed, adolescents who had difficulty regulating their emotions reported more depressive symptoms. Furthermore, a meaningful relationship was discovered between cognitive emotion regulation strategies and depressive symptoms. In general, it was stated in the findings that maladaptive cognitive emotion regulation strategies such as rumination, catastrophizing and self-blame were positively associated with depressive symptoms, while adaptive cognitive emotion regulation strategies such as positive reappraisal and positive refocusing were negatively associated with depressive symptoms. It has been attempted to contribute to explaining the relationship between emotion regulation and depressive symptoms in adolescents, as well as the effects of emotion regulation in the treatment and prevention of depression in adolescence.Öğe Suç işlemiş çocuklarda aile değerlendirme ve psikopatolojik bulgular(2017) Ayna, Yunus Emre; Oto, RemziBu araştırmanın ana amacı herhangi bir nedenden ötürü suç işlemiş çocukların suç işleme davranışı sonrası - özelliklede cezaevi veya ıslahevi yaşantısı dönemi - sürecindeki aile değerlendirmeleri ve psikopatolojik bulguları arasında ilişkilerin karşılaştırılmasıdır. Bu araştırmanın verileri Diyarbakır ili kapalı cezaevinde bulunan 1 1-17 yaş arasındaki suç işlemiş çocuklardan elde edilmiştir. Diyarbakır ili kapalı cezaevinde kalmakta olan 82 tutuklu çocuk bu çalışmanın araştırma grubunu oluşturmaktadır. Araştırmada verilerinin analizi sonucunda önemli bulgular elde edilmiştir. Suç işlemiş çocukların aile değerlendirmelerinde ailelerine ilişkin problem çözme, duygusal tepki verme, gereken ilgiyi gösterme, aile içi iletişim, aile içi roller gibi hususlarda sorunlar yaşanıldığı ortaya çıkmıştır. Yine suç işlemiş çocukların SCL 90 testi puanlarına göre psikopatolojik bulgularında da uyku, yeme bozukluğu gibi özelliklerin görüldüğü, obsesif-kompulsif, fobik, kişiler arası duyarsızlık, öfke, Paranoid, depresyon gibi patolojiler düşündürecek bulgulara ulaşılmıştır. Uygulanan ölçeklerden elde edilen veriler karşılaştırmalı olarak analiz edildiğinde de aile değerlendirme ve demografik özelliklerin olumsuzluk gösterdiğinde psikopatolojik durumların artış gösterdiği saptanmıştır. Bir başka deyişle suç işlemiş çocukların ailelerinde olumsuz özellikler olduğunda patolojik özellikler göstermektedir. Ya da suç işlemiş çocukların ana-babaları öldüğünde veya boşandıklarında patolojik özellikler göstermektedir. Kardeş sayısının fazla olması da patolojik özellikler göstermekte ve aile içinde olumsuz özellikler oluşturmaktadır.
