Yazar "İnce, H. Hakan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 6-12 yaş arası zihin engelli çocuklarda görsel algı becerilerinin değerlendirilmesi(Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi, 2017) İnce, H. Hakan; Akdemir, Benan; Doğru, Safiye Sunay YıldırımBu araştırmada görsel algı becerilerine yönelik geliştirilen araç-gereç ve oyuncakların zihin engelli çocuklarda görsel algı becerilerinin (görsel ayırt etme, görsel eşleştirme, şekil-zemin ayrımı, nesneler arası mekân ilişkisi) gelişimine, yaş, cinsiyet ve özür türü değişkenleri açısından etkisi incelenmiştir. Araştırmaya katılan öğrencilerin, aşamalarda elde ettikleri sonuçlar, görsel algı becerilerini değerlendirme ölçü aracının değerlendirme formuna kaydedilmiş ve değerlendirmesi yapılmıştır. Araştırmanın sonunda zihin engelli öğrencilerin yaşları ile görsel algı becerileri arasındaki ilişki incelendiğinde 9 yaş altı ve 10 yaş üstü olarak kategorilendirilen 6-12 yaş arası zihin engelli öğrencilerin yaşları ile şekil-zemin ilişkisi becerisi, görsel eşleştirme becerisi, görsel ayırt etme becerisi ve nesneler arası mekân ilişkisi becerisi üzerinde anlamlı bir farklılığın olmadığı görülmüştür. Zihin engelli öğrencilerin cinsiyetlere göre görsel algı becerileri arasındaki ilişki değerlendirilmiştir. Zihin engelli öğrencilerin cinsiyetleri ile şekil zemin ilişkisi becerisi, görsel eşleştirme becerisi, görsel ayırt etme becerisi ve nesneler arası mekân ilişkisi becerisi üzerinde anlamlı bir farklılığın olmadığı görülmüştür. Zihin engelli öğrencilerin özür türlerine göre görsel algı becerileri arasındaki ilişki değerlendirilmiştir. Zihin engelli öğrencilerin özür türleri ile şekil-zemin ilişkisi becerisi, görsel ayırt etme becerisi ve nesneler arası mekân ilişkisi becerisi üzerinde p>0,05 düzeyinde anlamlı bir farklılık olduğu görülmüştür. Şekil-zemin ilişkisi, görsel eşleştirme, görsel ayırt etme ve nesneler arası mekân ilişkilerine yönelik geliştirilen araç-gereç ve oyuncakları tamamlama sürelerinin görsel algı gelişimi üzerindeki etkisi; yaş, cinsiyet ve özür türü değişkenleri açısından incelendiğinde yaş ve cinsiyet değişkenlerinin, araç- gereç ve oyuncakları tamamlama süreleri üzerinde anlamlı bir etkisi bulunmamıştır. Özür türü değişkeninde ise şekil-zemin ilişkisi, görsel ayırt etme ve nesneler arası mekân ilişkilerine yönelik geliştirilen araç-gereç ve oyuncakların tamamlanma süreleri arasında anlamlı bir fark bulunmazken, görsel eşleştirme becerisine yönelik geliştirilen araç-gereç ve oyuncağın tamamlanma süresi arasında anlamlı bir fark bulunmuştur.Öğe Diyarbakır bölgesinde beta talasemi mutasyonlarının moleküler yöntemlerle incelenmesi(Dicle Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2000) İnce, H. Hakan; Müftüoğlu, EkremDiyarbakır bölgesindeki Beta talasemi mutasyonlarını belirlemek amacıyla Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi iç Hastalıkları Hematoloji ve Çocuk Hastalıkları Kliniğine gelen 36 kontrol hastasından kan örneği toplandı. Çalışmamızda 36 beta talasemi majorlu kontrol hastalarından alınan örnekler moleküller yöntemlerle ( Amplification Refractory Mutation System ) analiz edildi. Transfüzyona bağımlı olan bu hastalarda 8 farklı beta talasemi mutasyonu çalışıldı. Bu mutasyonların tamamı akdeniz ülkelerine özgü olup; bunların % 27.8'inin IVS-I- 110 (G-»A) P+, % 2.8'inin IVS-l-1 (G- A) p°, % 2.8'inin Cd 39(C- T) p°, % 11.1' inin IVS-l-6 (T-C) p+, % 8.3'ünün IVS-ll-1 (G- A) p°, % 5.5 'inin IVS-ll-745 (C- G) p+, % 11.1 'inin Cd 8 (-A) p°, % 2.8 'inin -30 (T-A) p+ olduğu tespit edildi. Doğu Asya ülkelerinde belirlenen -30 (T- A) B+ mutasyonu ise % 2.8 oranında bulundu. Bunlardan 10 tanesi ise bilinmeyen mutasyonlar olup toplamın % 27.8 ini oluşturmaktadır. Diyarbakır bölgesinde ise bugüne kadar Beta talasemi hastalarının mutasyonlarının moleküler düzeyde incelenmemiş olması ve bu konu hakkında herhangi bir bilginin olmaması bizim bu hastalığın bölgemizdeki dağılımını belirlemeye yönlendirmiştir. Toplumsal bir etkiye sahip olan beta talaseminin mutasyonlarının belirlenmesi amacıyla yaptığımız bu çalışmanın, bölgemizdeki mutasyonların tespiti ile mutasyon haritasının çıkarılmasına, dünya talasemi mutasyon haritasının tamamlanmasına ve bununla beraber yöredeki prenatal tanı çalışmalarını kolaylaştıracağı ve sonuç olarak sağlıklı bireylerin dünyaya getirilmesi için yapılacak çalışmalara ışık tutacağına inanmaktayız.Öğe Diyarbakır'da değişik branşlardaki Fen-Edebiyat ve Eğitim Fakültesi mezunu biyoloji öğretmenleri ile biyoloji öğrencilerinin zeka alanlarının incelenmesi(Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi, 2006) Yücel, Sait; İnce, H. Hakan; Oral, BehçetBu çalışmanın amacı biyoloji programı mezunu öğretmenlerin ve biyoloji programlarına devam eden öğrencilerin Çoklu Zekâ Kuramı açısından zekâ alanlarını belirlemektir. Bu çalışmaya Fen-Edb ve Eğitim Fakültesi biyoloji öğrencileri ile beraber Fen–Edb Fakültesi ve Eğitim Fakültesi Biyoloji programından mezun olmuş ve okullarda Biyoloji, Fen Bilgisi ve sınıf öğretmenliği yapan öğretmenler katılmıştır. Araştırmaya toplam 252 öğrenci ve 55 öğretmen katılmıştır. İngilizce’den Türkçe’ye uyarlaması yapılmış olan “Çoklu Zekâ Envanteri” nin güvenirliği test yarılama yöntemi ile yapılmıştır. Araştırmanın sonucunda, durumlarına göre öğretmen ve öğrencilerin sosyal, mantıksal, sözel, görsel, bedensel ve müzikal Zekâlarına ilişkin ortalama puanları arasında 0.05 düzeyinde anlamlı fark olduğu tespit edilmiştirÖğe Kronik Myelositer Lösemi’de doku grubu antijenleri(2018) İnce, H. Hakan; Müftüoğlu, EkremBu çalışma 1993-1994 yılları arasında Kronik Miyelositer Lösemi tanısı konmuş 17 kontrol hastası üzerinde yapılmıştır. Pozitif olgularda HLA-A2 %35.29, HLA-Cw3 %58.82 ve HLA-Cw4 %47.05 oranlarında saptanmıştır. Araştırma sunucu elde edilen bulgular, KML tanısının tesadüfi olmasını ortadan kaldırabileceğini göstermektedir. 7. SUMMARY This study was carried out on 17 control patients, diagnosed by Chronic Myelogenous Leukemia between 1993-1994. İt has been determined that HLA-A2, HLA-Cw3 and HLA-Cw4 were 35.29 %, 58.82 % and 47.05 % respectively among positive phenomenia. The findings of this research shows that the randomness of CML diagnosis may be removed.Öğe Nasıl bir öğrenme ortamı? Biyoloji sınıflarında öğrenme ortamı yapısının belirlenmesi(Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi, 2007) Efe, Rıfat; Hevedanlı, Murat; Ketani, Şennur; İnce, H. Hakan; Efe, Hülya AslanTÜBİTAK tarafından kariyer geliştirme programı çerçevesinde desteklenen “işbirlikli öğretme yöntemlerinin grup liderleri yardımıyla yaygınlaştırılması ve uygulama aşamasındaki problemlere çözüm üretilmesi” adlı, 3 yıl (2005–8) süreli proje bünyesinde yapılan bu çalışmada, biyoloji sınıflarında mevcut öğrenme ortamlarının yapısı araştırılmıştır. Araştırma 2005–2006 öğretim yılında, Diyarbakır şehir merkezinde, 5 ortaöğretim kurumundaki 10 Lise I. sınıf şebeleri olmak üzere toplam 340 öğrenciyi kapsamaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Fraser ve arkadaşları tarafından geliştirilen “Öğrenme Ortamı Anketi” uyarlanarak kullanılmıştır Analiz sonucunda, öğrenme ortamı olarak sınıflarda öğrencilerin değişik ilgi ve yeteneklere sahip olmalarına karşın bu doğrultuda sınıf içi aktivite ve öğrenme yöntemlerinin uygulanmadığı açığa çıkmıştır. Derslerin hızlı işlendiği ve öğretmenlerin ders sırasında başarılı öğrencilerle daha fazla ilgilenerek öğrenciler arasında ayrımcılık yapktıkları ortaya çıkmıştır.Öğe Omurgasız ve omurgalı hayvanlar sistematiği derslerinin öğrenci merkezli ve işbirlikli yöntem ile öğretilmesi(Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi, 2007) İnce, H. Hakan; Yücel, Sait; Efe, RıfatBu çalışma Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Biyoloji Eğitimi Anabilim Dalı Öğrencilerine 2004-2005 Öğretim yılı I. Ve II. yarıyılı kapsayacak şekilde yapılmıştır. II. Sınıf öğrencilerine farklı iki yöntem uygulanmıştır. Omurgasız hayvanlar ve Omurgalı Sistematiği derslerinin başarı ve kavranması değerlendirilmeye çalışılmıştır. Klasik öğretmen merkezli anlatma yönteminin uygulandığı Omurgasız hayvanlar sistematiği dersine karşılık Omurgalı hayvanlar sistematiği dersinde öğrenci merkezli ve işbirlikli yöntem uygulanarak öğrencilerin algılama ve başarı durumlarının karşılaştırılması amaçlanmıştır. İki sistematik dersinin öğrenciler tarafından daha iyi kavranabilmesi amacıyla bu araştırma sonucunda bu derslerin işbirlikli yöntem ile daha verimli olabileceği ve bilgilerin daha kalıcı bir şekilde değerlendirilebileceği ortaya konulmuştur.