Yazar "Yavuz, Engin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Akciğer, meme, over ve gastrointestinal sistem maligniteleri ile hodgkin ve non-hodgkin lenfomalı hastalarda deri bulguları(2017) Yavuz, Engin; Aytekin, SemaBu çalışmada toplumda sık görülen malign hastalıklar olan akciğer, meme, over, gastrointestinal (GİS) maligniteleri ve Hodgkin, non-Hodgkin lenfomalı hastalarda spesifik, nonspesifik deri değişiklikleri, paraneoplastik dermatozlar ve kemoterapi kullanımına bağlı oluşabilecek deri değişikliklerini saptamayı amaçladık. Çalışma kapsamına Dicle Üniversitesi Hastanesi’nde tedavi gören, 63 (%32,6) GİS maligniteli, 43 (%24,3) meme maligniteli, 34 (%17,6) akciğer maligniteli, 31 (%16,1) Hodgkin ve non-Hodgkin lenfomalı ile 22 (%11,4) over maligniteli toplam 193 hasta alındı. Hastaların ayrıntılı dermatolojik muayeneleri yapıldı. Tüm sonuçlar çalışma formlarına kaydedildi. Verilerin istatistiksel olarak değerlendirilmesinde ki-kare testi kullanıldı. Çalışmaya alınan 193 hastanın 102’si (%52,8) bayan ve 91’i (%47,2) erkek hastalardan oluşuyordu. Hastaların yaş ortalaması 50,32±14,2 idi. Çalışmaya alınan hastaların 3’ünde Leser-Trelat bulgusu, 2’sinde akantozis nigrikans ve birinde dermatomiyozit olmak üzere toplam 6 hastada paraneoplastik dermatoz saptandı. Bu hastaların tümünde paraneoplastik dermatozlar asıl hastalıklarından önce ortaya çıkmıştı. Akantozis nigrikanslı 2 hastanın lezyonları üzerinde çok sayıda molluskum pendilumlar saptandı. Kemoterapi kullanımına bağlı alopesi en fazla meme maligniteli hastalarda gözlendi. Meme maligniteli 3 (%6,9), akciğer maligniteli 1 (%2,9) ve GİS maligniteli 4 hastada (%6,3) olmak üzere toplam 8 hastada internal malign hastalığa bağlı deri metastazı gözlendi. Metastazlar çoğunlukla nodüler lezyonlar şeklindeydi. Hastaların %11,9’unda iktiyoziform değişiklikler, %24,9’unda kaşıntı, %26,9’unda deride kuruluk, %44’ünde oral mukoza değişiklikleri ve %67,9’unda tırnak değişiklikleri saptanmış olup, internal maligniteler ile Hodgkin ve non-Hodgkin lenfomalı hastalar arasında bu bulgular açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı. Hastaların 20’sinde (%10,4) kronik el egzeması, 6’sında (%3,1) nörodermatit, 5’inde (%2,6) psoriasis, 4’ünde (%2,1) vitiligo ve 2 hastada (%1) verruka vulgaris gözlendi. Elde edilen oranlar bu hastalıkların toplumda görülme sıklıkları ile paralellik gösteriyordu. Sonuç olarak çalışmaya alınan 193 hastanın 6’sında paraneoplastik dermatoz gözlenirken, 8 hastamızda deri metastazına rastlandı. Diğer nonspesifik deri bulguları ve toplumda sık görülen bazı benign dermatozlar açısından malign hastalıklar arasında anlamlı bir fark saptanmadı. Anahtar kelimeler: İnternal malign hastalıklar, lenfomalar, paraneoplastik dermatozlar, deri metastazlarıÖğe Atopik dermatit patogenezi(2010) Yavuz, Engin; Yeşilova, Yavuz; Sula, BilalAtopik dermatit (AD), klinikte sık karşılaşılan ve tekrarlayan kronik inflamatuvar bir cilt hastalığıdır. AD özellikle endüstriyelleşmiş ülkelerin sorunudur. Ancak son yıllarda ülkemizde de AD sıklığı artmaktadır. Atopik dermatit’in patogenezinde birçok faktörün üzerinde durulmaktadır. Ancak etyolojisi tam olarak bilinmemekle beraber genetik olarak eğilimli kişilerde bir grup tetikleyici faktörlerin etkisiyle T hücre fonksiyonlarındaki immünoljik sapma sonucu oluşmaktadır. Bu makalede atopik dermatitin etyopatogenezi ile ilgili güncel literatür bilgiler gözden geçirilmiştir.Öğe Paraneoplastic Dermatoses(Galenos Yayincilik, 2010) Yavuz, Engin; Yesilova, Yavuz; Sula, BilalParaneoplastic dermatoses are diseases that may be associated with an internal malignancy. The awareness of paraneoplastic dermatoses among clinicians and pathologists is of great importance in early diagnosis and management of internal malignancy, in monitoring for tumor recurrence, and for clarifying the pathophysiology. The signs and symptoms of dermatological lesions are easily detectable, therefore, they may be the reason for a cancer patient to refer to a physician. Cutaneous paraneoplastic syndromes usually have a course parallel to the underlying malignancy. In this review, the most common cutaneous paraneoplastic syndromes are overviewed.Öğe Paraneoplastik dermatozlar(2010) Sula, Bülent; Yavuz, Engin; Yeşilova, YavuzParaneoplastik dermatozlar internal malignitenin bir göstergesi olabilen hastalıklardır. internal maligniteye erken tanı konulması ve tedavisinin sağlanması, tümör nüksünün takibi ve olası tedavi ipuçlarının elde edilmesi açısından paraneoplastik durumların bilinmesi hem klinisyen hem de hekim açısından önemlidir. Kuta-nöz paraneoplastik sendromlar inspeksiyonla kolay fark edilmeleri nedeniyle kanser hastalarını hekime yönlendiren ilk bulgulardan olabilmektedirler. Paraneoplastik sendromların seyirleri genellikle kanserin gidişatı ile paralellik gösterir. Bu makalede en sık görülen kutanöz paraneoplastik sendromlar gözden geçirilmiştir.Öğe Prevalence of skin disorders among primary school children in Diyarbakir, Turkey(Soc Argentina Pediatria, 2014) Sula, Bilal; Ucmak, Derya; Saka, Gunay; Akdeniz, Sedat; Yavuz, Engin; Yakut, Yunus; Arslan, Evrim[Abstract Not Available]Öğe Psöriazis hastalarında yama testinin duyarlılığı(Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2010) Yeşilova, Yavuz; Yavuz, Engin; Sula, BilalAmaç: Psoriazisin doğal seyrinde allerjik hastalıklar önemli bir rol oynamaktadır. Psoriazis hastaları arasında atopik sensitizasyon ve kontakt dermatit sık görülmektedir. Tedaviye dirençli hastalarda şikâyetlerinin uzun süreli olması, kaşıntılı ve dış etkenlere devamlı maruz kalınması gibi nedenlerle kontakt allerjenlerin psoriazis üzerine etikleyici etkisi araştırmalarda tartışılmaktadır. Kontakt allerjenlerin psoriazisin aktivasyonu ve devamında önemli rol oynamaktadır. Bu çalışmada psoriazis hastalarında yama testinin kontakt duyarlılığını saptanmayı amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntemler: Yirmi psoriazis hastası ile yirmi kontakt dermatit hastası ve yirmi sağlıklı bireye ‘’Avrupa standart serisi’’ ile yama testi uygulandı. Bulgular: Tüm hastalarda, bir veya birden fazla allerjene karşı yama testi pozitifl iği oranı %25 olarak bulundu. Yama testi pozitifl iği oranı psoriazis hastalarında %25, kontakt dermatit hastalarında %35 ve sağlıklı kişilerde %15 olarak saptandı. Hem bir allerjen hem de birden fazla allerjene karşı duyarlılık açısından gruplar arasındaki farklılıklar önemsizdi (p>0.05). Psoriazis hastalarında klinik tipler arasındaki kontakt duyarlılıkları bakımından farklılıklar önemsizdi (p>0.05). psoriazis hastalarında yama testinde saptanan allerjenler fenilendiamin, potasyum dikromat, nikel ve kobaltdı. Sonuç: Uzun süreli hastalık öyküsü olan psoriazis hastaları, palmoplanter ve fl eksural psoriazis hastaları ve tedaviye dirençli psoriazis hastalarında allerjenlerin tespiti ve uzaklaştırılmasında yama testinin önemli olduğunu düşünmekteyiz.Öğe Yüz derisinde boynuzsu çıkıntı ve cilt kanseri: İki olgu sunumu(2010) Sula, Bilal; Yeşilova, Yavuz; Yavuz, EnginKorn kutaneum (deride boynuzsu çıkıntı), uzunluğu birkaç milimetre ile birkaç santimetre arasında değişen, boynuzumsu görünümde hiperkeratotik lezyonlardır. Korn kutaneum sıklıkla yüz, kulaklar ve güneş gören diğer alanlarda görülür. Korn kutaneum, zeminde mevcut olan benign, premalign veya malign değişikliklerle birlikte veya onların sonucu oluşmaktadır. Bu yazıda fasiyal korn kutaneum zemininde skuamöz hücreli kanser ve bazal hücreli kanser tespit edilen iki hasta sunulmaktadır.