Yazar "Toksöz, Perran" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Diyarbakır il merkezinde lise ve üzeri öğremin görmüş 40 yaş üzeri kadınların menopoz dönemine ait bazı özellikleri ve kalsiyum kaynağı yiyecekleri tüketim sıklıkları(2005) Toksöz, Perran; Ertem, Melikşah; Saka, Günay; Palancı, Yılmaz; Ceylan, AliBu çalışma pre ve post menopozal dönemdeki kadınların bu döneme ait bazı özelliklerini ve kalsiyum tüketim düzeylerini araştırmak amacıyla yapılmıştır. Diyarbakır'da il merkezinde lise ve üzeri öğrenim görmüş, rasgele seçilen 40 yaş üzeri 390 kadınla yüz yüze görüşülmüştür. Ayrıca kadınların boy ve ağırlıkları ölçülerek beden kitle indeksleri (BKİ) hesaplanmıştır. Araştırma kapsamına alınan kadınların %28.72'sinin menopoza girmiş olduğu saptanmıştır. Postmenopozoal kadınların %18,75'inde histerektomi veya ilaç kullanma öyküsü vardı. Doğal olarak menopoza girenlerin son adet yaşı ortalaması 45,63 ±4,60 idi. BMI'ye göre kadınların %37.44'ü hafif şişman, %8,21 'i şişman idi Şişmanlık menopoza girmiş kadınlarda daha yaygındı (16,10% - 5,00%) (p:0,000). Kadınların %24,62'sinin menopoz nedeniyle doktora başvurduğu, %14,61'inin düzenli olarak kalsiyum preparatı almakta olduğu, %6,41'inin düzenli olarak östrojen preparatı kullanmakta olduklarını belirlenmiştir. Menopoz sonrası dönemde kalsiyum gereksiniminin arttığını bilen kadınların oranı %82,31 gibi yüksek düzeyde iken kalsiyum kaynağı yiyecek tüketimi yeterli olanlar %35,13 gibi düşük düzeyde bulunmuştur. Bu durum doğru beslenme bilgilerinin uygulamaya pek yansımadığını ve bu konuda beslenme eğitimi yapılmasının gerekliliğini göstermektedir.Öğe Diyarbakır İli Eğil İlçesinde İlköğretim Çağındaki Çocuklarda Serum Çinko Düzeyi ve Büyüme Gelişme İle İlişkisi(2016) Korkmaz, Ahmet; Bucaktepe, P. Gamze Erten; Toksöz, Perran; Ceylan, Ali; Toktaş, İzzettin; Mete, NuriyeAmaç: Bu çalışma Diyarbakır'ın Eğil İlçesinde ilköğretim çağındaki çocuklarda kan serum çinko (Zn) düzeyi ile büyüme, gelişme ve anemi arasındaki ilişkiyi değerlendirmek amacıyla planlanmıştır. Yöntem: Çalışmaya 2009 yılında Eğil'de öğrenim gören 176 ilköğretim öğrencisi alındı, serum çinko düzeyleri ile boy, ağırlık ve hemoglobin değerleri ölçüldü, sosyodemografik özellikleri kaydedildi. Serum çinko düzeyi ile ağırlık, boy ve anemi arasındaki ilişki incelendi. Bulgular: Araştırmaya katılanların %56.3'ü (n=99) erkek, %43.8'i (n=77) kız öğrenciydi. Yaş ortalamaları 10.9±2.5'ti. Çocukların %20.5'inin (n=36) yaşına göre ağırlığı ve %29.5'inin (n=52) yaşına göre boyu -2 standart deviasyonun altında idi. Serum çinko düzeyleri ortalaması erkeklerde 107.8±41.0 ?g/dL, kızlarda 99.8±36.1 ?g/dL, toplamda 104.3±39.0 ?g/dL bulundu (p=0.176). Öğrencilerin %36.4'ünde (n=64) serum çinko düzeyi düşük bulundu. Serum çinko düzeyi ile yaşa göre boy uzunluğu (p<0.001) ve anemi durumu (p=0.02) arasında anlamlı ilişki vardı. Sonuç: Eğil'de öğrencilerin yaşadığı evler kalabalık ve aileler çok çocukludur. Öğrencilerde önemli derecede beslenme ve büyümegelişme geriliği saptanmış olup serum çinko düzeyi eksik çocuklarda bu daha belirgindir. Ailelere çocukların dengeli ve yeterli beslenmesi konusunda eğitimler verilmesi ve okullarda beslenme saatlerinin olması önemlidirÖğe Diyarbakır'da sağlık ocaklarına başvuran kadınlarda şişmanlığın görülme sıklığı ve bunu etkileyen etmenlerin analizi(1998) Ceylan, Ali; Ertem, R. Melikşah; Toksöz, Perran; Saka, GünayGelişmiş ülkelerin bir çoğunda yaygın olarak görülen şişmanlık, ülkemizde de özellikle yetişkin nüfusta sıklıkla görülen önemli beslenme sorunlarındandır. Bu çalışma yetişkin kadınlarda şişmanlığın görülme sıklığını ve etiyolojisinde yer alan bazı etmenlerle ilişkisini saptamak amacıyla planlanmıştır. Araştırma, Diyarbakır il merkezinde bulunan dört sağlık ocağı bölgesinde yürütülmüştür. Herhangi bir nedenle sağlık ocağına başvuran yetişkin kadınlardan gelişigüzel örnekleme yöntemiyle belirlenen 818 kadın araştırma kapsamına alınmıştır. Araştırma bulguları, yetişkin kadınların %42.29'unun hafif şişman (BKI: 25-29.9) %5.12'sinin şişman (BKI: >30) grubuna girdiğini göstermektedir. Hafif şişmanların %54.62'si 21-35 yaş grubunda iken şişman kadınların %54.76'sı 36-50 yaşları arasındadır. Şişmanlığın görülmesi bakımından yaş grupları arasındaki farklılık önemli bulunmuştur (p<0.001). Şişmanlık; ev hanımlarında (%80.41), hiç bir eğitim görmemiş olanlarda (%61.60) ve evli kadınlarda (%85.31) en yüksek düzeydedir. Eğitim düzeyinin yükselmesiyle şişmanlığın görülme sıklığı azalmaktadır (p<0.001). İlk adet görme yaşının küçük olması ve aile planlaması yöntemi olarak oral kontraseptiflerin kullanılması ile şişmanlık arasında anlamlı bir ilişkinin olduğu saptanmıştır (p<0.001, p<0.01). Doğum sayısının artması ve ailede şişman bireylerin bulunmasının da şişmanlığın oluşumu üzerindeki etkisi önemlidir (p<0.001). Yeme alışkanlıkları olarak; öğün sayısı 4 ve daha fazla olanlarda (p<0.0001), öğün arası yeme alışkanlığı bulunanlarda (p<0.01) ve hızlı yemek yiyenlerde şişmanlığın daha yaygın olarak görülmesi istatistiksel olarak önemli bulunmuştur (p<0.001).