Yazar "Tümen, Emin Caner" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 9 / 9
  • Küçük Resim
    Öğe
    Dental travma sonucu komplike kron kırığı meydana gelen kapalı apeksli genç daimi dişin vital pulpa tedavisi ve restorasyonu: Olgu sunumu
    (Dicle Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi, 2023) Polat, Yelda; Şener, Hasan Said; Tümen, Emin Caner
    Komplike kron kırıkları, travmatik dental yaralanmalar sonucu mine, dentin ve pulpa dokusunu içeren bir yaralanma tipidir. Bu çalışmada, dental travma nedeniyle komplike kron kırığı oluşan genç daimi maksiller santral dişlerde, kalsiyum silikat esaslı bir biyomateryal olan Biodentin’ nin kullanılmasıyla gerçekleştirilen vital pulpa tedavisinin kısa dönem klinik ve radyolojik sonuçları ele alınmıştır. Apeksi kapalı olan dişlerde tedaviye olumlu yanıt alınmış, restorasyon için total-etch adeziv sistemleri ve kompozit rezin kullanılmıştır. Bu vakada doğru tanı ve tedavi süreçlerini yönetmek için travmatik dental yaralanmalarla ilgili güncel rehberler doğrultusunda tedavi planlaması yapılmıştır.
  • [ X ]
    Öğe
    Dört farklı restoratif materyalin kırılma dirençlerinin değerlendirilmesi
    (2016) Tümen, Emin Caner; Atakul, Fatma
    Günümüz dişhekimliğinde; süt ve sürekli dişlerin restorasyonunda değişik materyaller kullanılmakta olup, amalgam restorasyonlar uzun yıllardan beri ilk sırayı almaktadır. Çeşitli dezavantajları nedeniyle amalgamdan sonra en yaygın kullanılan materyallerin, kompozit rezin ve cam iyonomer restorasyonlar olduğu bilinmektedir. Dişlerin arka grup restorasyonlarında kullanılacak materyallerin yüksek kırılma direncine sahip olması gerektiği görüşü hakimdir. Yapılan araştırmalar, bu materyallerin birçoğunun çiğneme basınçları karşısındaki dayanıksızlıkları nedeniyle zaman ve ekonomik kayba neden olduklarını göstermektedir. Bu çalışma, dört farklı tip restoratif materyalin II. sınıf kaviteli dişlerde dik kuvvetler karşısındaki dayanıklılıklarının değerlendirilmesi amacıyla yapıldı. Bu in-vitro çalışma, periodontal ve ortodontik nedenlerle çekilmiş 60 adet premolar diş üzerinde gerçekleştirildi. Soğuk akrilik bloklar içerisine sabitlenerek standart arayüz kaviteleri hazırlanan dişler, 15’erli 4 eşit gruba rastgele ayrıldı. Restorasyon işlemleri; Dicle Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Pedodonti Anabilim Dalı’nda gerçekleştirildi. Birinci gruba Valux Plus, ikinci gruba Herculite XRV, üçüncü gruba Vitremer ve dördüncü gruba Chelon Silver materyalleri yerleştirildikten sonra, restorasyonların kırılma dirençleri T.C. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB-Ankara) laboratuarında bulunan Testometrik mikro-500 makinesinde ölçüldü. Elde edilen veriler, istatistiksel olarak Tek Yönlü Varyans analizi ve Post-Hock testi kullanılarak değerlendirildi. Ortalama kırılma direnci değerleri; Valux Plus için 66,9113 kgf., Herculite XRV için 55,2187 kgf., Vitremer için 51,1493 kgf. ve Chelon Silver için ise 38,0633 kgf. olarak tespit edildi. Kullanılan dört farklı tip restoratif madde arasında; Valux Plus en yüksek, Chelon Silver ise en düşük kırılma direncine sahip materyal olarak belirlenmiştir. Yapılan istatistiksel analizler sonucu elde edilen kırılma direnci değerlerinin en yüksekten daha düşük dirence doğru sıralaması: Valux Plus > Herculite XRV > Vitremer > Chelon Silver şeklinde izlenmiştir (p< 0.001). Anahtar kelimeler: Kompozit rezin, Cam iyonomer siman, Kırılma direnci.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Effect of silver diamine fluoride application on fluoride concentration in saliva
    (Institute of Physics Publishing, 2018) Widianti, T. A.; Bahar, Armasastra; Maharani, Diah Ayu; Tümen, Emin Caner; Yavuz, İzzet
    Silver diaminefluoride can increase fluoride concentration in saliva, facilitate remineralization, and increase the bioavailability of fluoride in saliva. The purpose of this study was to analyze the difference in fluoride concentration in saliva before and after silver diaminefluoride application on enamel. Stimulated saliva of four subjects was collected, and the concentration of fluoride was measured. The results showed that there were significant differences in the fluoride concentration (p<0.05) before, immediately after, and one hour after silver diaminefluoride application on enamel. It can be concluded that fluoride concentration reached its peak immediately after silver diamine fluoride application on enamel and that it had returned to the baseline one hour after application.
  • [ X ]
    Öğe
    EVALUATION OF FRACTAL ANALYSES OF THE TRABECULAR BONE REGION IN LESIONED AND HEALTHY MANDIBULAR FIRST PERMANENT MOLARS ACCORDING TO AGE AND GENDER ON PANORAMIC RADIOGRAPHS
    (2024) Bilgin, Elif; Tümen, Emin Caner
    Objective: This study aimed to investigate the fractal dimension values of trabecular bone in periapical lesions and healthy mandibular first permanent molars, based on age and gender, using panoramic radiographs. Material and Methods: The panoramic radiographs of a total of 216 patients aged 6-16 years who applied to Dicle University Faculty of Dentistry Department of Pedodontics in 2022 were retrospectively examined. The patients were equally distributed by gender into three age groups: 6-9, 10-12, and 13-16 years. Fractal analysis was applied using the ImageJ program to the regions of interest (ROI’s) of 25x25 pixels determined from two different regions on each digital panoramic radiograph, and fractal dimension calculations were performed. The data were analyzed using the Shapiro-Wilk and/or Kolmogorov-Smirnov tests, as well as the Mann-Whitney U and Kruskal-Wallis H tests. The confidence interval for all statistical tests was set at 95%, and the significance level was accepted as p<0.05. Results: According to the results of the study, the average fractal dimension value of the lesioned region was 1.106, while the average fractal dimension value of the healthy region was 1.116. No statistically significant difference was found in the fractal dimension values between both the lesioned and healthy groups, as well as between the age and gender groups (p>0.05). Conclusion: Fractal dimension (FD) calculation is a reliable method for detecting early-stage periapical lesions. However, to achieve more comprehensive evaluations, future studies should integrate histological and clinical parameters and compare 2D and 3D imaging techniques with larger sample sizes.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Investigation of microleakage of polymerized with LED and halogen light devices four differentrestorative materials
    (Uluslararası Diş Araştırmaları Birliği, 2020) Günay, Ayşe; Tümen, Emin Caner
    Aim: This study aimed to evaluate the in vitro effects on microleakage of LED and halogen light devices used in the polymerization of monomer structure composite resins of different viscosities and inorganic filling particle size applied to standard class V cavities in primary teeth.Methodology: 80 non caries primary molar teeth with standard class v cavity on the buccal surfaces were used. The teeth were randomly divided into 4 main groups and restored with composite resins (Herculite® XRV, Ultra™, Filtek™ Silorane, Vertise™ Flow, Æliteflo™). Each group was divided into 2 sub-groups for polymerization with LED or halogen light devices. Following the thermal cycle and subsequent procedures, the dye penetration method was used to evaluate microleakage. The microleakage scores were evaluated using the Kruskal-Wallis and MannWhitney U-tests.Results: According to the results of the statistical analysis, in polymerization made with halogen and LED light devices at the occlusal edge, the microleakage scores from lowest to highest were as follows: Filtek™ Silorane < Herculite® XRV Ultra™ < Æliteflo™ < Vertise™ Flow. In polymerization made with halogen and LED light devices at the gingival edge, the microleakage scores from lowest to highest were as follows: Filtek™ Silorane < Herculite® XRV Ultr™ < Vertise™ Flow < Æliteflo™.Conclusion: In the polymerizations made by using LED and halogen light devices, Herculite® XRV Ultra™, was found to be successful as it showed similar values to Filtek™ Silorane, which gave the best results in terms of microleakage. Moreover, as we have reached similar findings in our thesis study in respect of microleakage, in cases indicating the use of flow composite resin materials such as Æliteflo™, Vertise™ Flow can be used as it has the advantage of ease application and thus provide an ideal alternative in pediatric dentistry.
  • [ X ]
    Öğe
    LEZYONLU VE SAĞLIKLI ALT DAİMİ 1. BÜYÜK AZI DİŞLERİNE AİT TRABEKÜLER KEMİK BÖLGESİNİN YAŞ VE CİNSİYETE GÖRE FRAKTAL ANALİZLERİNİN PANORAMİK RADYOGRAFİ GÖRÜNTÜLERİ ÜZERİNDE DEĞERLENDİRİLMESİ
    (Aydın Adnan Menderes Üniversitesi, 2024) Bilgin, Elif; Tümen, Emin Caner
    Amaç: Bu araştırma, panoramik radyografileri kullanarak periapikal lezyonlu ve sağlıklı alt daimi 1. büyük azı dişlerinin trabeküler kemik fraktal boyut değerlerinin yaş ve cinsiyete göre incelenmesi amacıyla gerçekleştirildi. Gereç ve Yöntem: Dicle Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Pedodonti Anabilim Dalı'na 2022 yılında başvuran 6-16 yaş arası toplam 216 hastanın panoramik radyografileri retrospektif olarak incelendi. Hastalar cinsiyete göre her grupta eşit sayıda olacak şekilde; 6-9, 10-12 ve 13-16 yaş olmak üzere üç gruba ayrıldı. Her bir dijital panoramik radyografi üzerinde iki ayrı bölgeden (periapikal lezyonlu ve sağlıklı 1. büyük azı dişinin apeksindeki trabeküler kemik bölgesinden), 25x25 piksel boyutunda belirlenen ROI’lere, ImageJ programı kullanılarak fraktal analiz uygulandı ve fraktal boyut hesaplamaları yapıldı. Veriler Shapiro Wilk’s ve/veya Kolmogorov Smirnov testleri ve Mann Whitney U ve Kruskal Wallis-H testlerinden yararlanılarak analiz edildi. Tüm istatistiksel testler için güven aralığı %95 ve anlamlılık sınırı olarak p<0,05 kabul edildi. Bulgular: Çalışma sonuçlarına göre lezyonlu bölgenin fraktal boyut değeri ortalaması 1,106 iken, sağlıklı bölgenin fraktal boyut değeri ortalaması ise 1,116 olarak tespit edildi. Elde edilen fraktal boyut değerlerinde hem lezyonlu ve sağlıklı gruplar arasında hem de yaş ve cinsiyet grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunamadı (p>0,05). Sonuç: Fraktal analiz, erken evre periapikal lezyonları tespit etmek için güvenilir bir yöntemdir. Ancak, daha kapsamlı değerlendirmeler için gelecekteki çalışmalarda histolojik ve klinik parametrelerin entegrasyonu ile 2D ve 3D görüntüleme tekniklerinin daha fazla örneklem büyüklükleriyle karşılaştırılması gerekmektedir.
  • [ X ]
    Öğe
    Oral health and evaluation of skeletal development in children with renal disease
    (2008) Kaya, Sadullah; Hamamcı, Nihal; Yavuz, İzzet; Adıgüzel, Özkan; Tümen, Emin Caner
    The aim of this study was to monitor the oral health of chidren with chronic renal disease and skeletal development in children with renal disease. Thirty-six children (aged 3-13 years) were given a ffill clinical and radiological dental examination to evaluate skeletal development and tooth changes. After the first diagnosis and careful examination, enamel defects were clinically detected in a total of 11 children (30.5%). Of these, eight children clinically affected (22.2% of all those examined) exhibited localized hypoplasia of the primary canines, which was determined in only 3% of healthy control children. This increased prevalence is probably due to disordered calcium and phosphate metabolism. Chronological ages were recorded and hand-wrist radiographs were taken in our clinic. Accordingto our results, skeletal developments is slower than chronological development and this is statistically significant. Dental and medical cafe should be closely integrated for children with renal disease in order to avoid undesirable dental sequelae.
  • [ X ]
    Öğe
    Post destekli amalgam-kompozit veneer restorasyonu (Olgu sunumu)
    (2003) Bakır, Şeyhmus; Ercan, Ertuğrul; Atakul, Fatma; Tümen, Emin Caner
    Endodontik tedavi sonrası, aşırı madde kaybına uğramış dişlerin restorasyonları, klinik açıdan birtakım güçlükler doğurmaktadır. Yapılacak restorasyonun çeşidi mevcut diş kronunun miktarına göre belirlenmelidir. Koronal desteğini büyük ölçüde kaybetmiş kanal tedavili dişlerin restorasyonunda genellikle döküm post-core veya fabrikasyon post destekli protetik kronlar tercih edilmektedir. Bununla beraber, son yıllarda yeni ad-heziv dental materyal ve post tekniklerinin geliştirilmesinden dolayı, günümüzde kanal tedavili dişlerin konservatif uygulamalarla tedavisi tercih edilmektedir. Bu tür konservatif tedavilerde döküm posta alternatif olarak, fabrikasyon post destekli veneering amalgam-komposit resin restorasyon tekniklerinin kullanımı önerilmektedir. Bu olgu bildiriminde bir erkek hastanın, travma sebebiyle fraktüre uğramış ve geniş çürük nedeniyle aşın madde kaybı gösteren, sağ üst ikinci premolar dişine, kanal tedavisi sonrası fabrikasyon post destekli kombine amalgam-kompozit veneer restorasyonu uygulanmıştır. Bu olgu sunumunun yapılma amacı; kronal desteğini büyük ölçüde kaybetmiş endodontik tedavili premolar bir dişte, fabrikasyon post destekli amalgam core-kompozit veneer kombine restorasyon tekniğinin klinik uygulama açısından uygunluğunu tartışmaktır.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Volumetric pulp chambers measurements in mandibular and maxillary permanent first molar using cone-beam computed tomography by age and gender
    (Uluslararası Diş Araştırmaları Birliği, 2019) Kavas, Anıl Açıklar; Tümen, Emin Caner
    Aim: The aim of this study was to demonstrate the anatomical structureof pulp chamber, measure the volume of the total pulp chambers in mm3and evaluate the pulp chamber volume changes by age and genderstatistically in mandibular and maxillary first molars by means of CBCT.Methodology: In our study, CBCT examinations of patients between theages of 7-18 years, which were carried out due to different reasons wereevaluated retrospectively. The CBCT images of healthy total of 160 lowerand upper right permanent first molar teeth were selected randomly andthe volumes of the total pulp chamber were measured in mm3 with the 3DSlicer software program. We analyzed the collected data with statisticalanalysis methods and we evaluated whether there was any differencebetween the patients grouped according to the age in respect of volumechanges in the total pulp chamber and whether there was any differencebetween the mean volume values and gender of the patients within thesame group.Results: Comparison of the volume measurements of the lower and upperfirst permanent molar teeth between the groups showed that the volumevalues of the total pulp chamber decreased depending on the age (p<0.05).Regarding gender, volume decrease related to age was statistically moresignificant among females. We determined in all age groups except age 7-9 group that the volume value of the total pulp chamber of the upperpermanent first molar teeth was statistically higher than the volume valueof the total pulp chamber of the lower permanent first molar teeth(p<0,05).Conclusions: We believe that CBCT is an easy and conservative methodfor the 3D-imaging of the pulp chamber, volume measurement andexamination of the dimensional changes of the total pulp chamberdepending on deposition of secondary dentin.