Yazar "Söğüt, Tahsin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 12 / 12
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Aşılama ve azotlu gübre uygulamasının bazı soya çeşitlerinin verim ve verim özelliklerine etkisi(2005) Söğüt, TahsinBu çalışma, bakteri aşılama ve azotlu gübrenin soya [Glycine max. (L.) Merrill]'da verim ve verim özellikleri üzerine etkisini araştırmak amacıyla yapılmıştır. Farklı olgunlaşma grubundan (il, 01 ve IV) 6 soya çeşidi, 2002 ve 2003 yıllarında, buğday hasadı sonrası ikinci ürün olarak, Bradyrhizobium japonicum bakterisi ihtiva etmeyen killi-tınlı toprakta yetiştirilmiştir. Deneme, ana parsellerde aşılı ve aşısız, alt parsellerde ise çeşitler olacak şekilde bölünmüş parseller deneme desenine göre 3 tekerrürlü olarak düzenlenmiştir. Bu denemeden elde edilen sonuçlara göre, bakteri ile aşılanan tohumlardan gelişen bitkilerin, bitki boyu, meyve sayısı, 100 tane ağırlığı, hasat indeksi ve tohum veriminin, azotlu gübre uygulanan çeşitlere göre daha yüksek olduğu, ayrıca çeşit ile aşılama arasındaki ir.teruksiyona göre, aşılamanın özellikle CF 492 ve Williams 79 gibi daha geç olgunlaşan çeşitlerin verimleri üzerinde daha etkili olduğu belirlenmiştir.Öğe Bazı susam hatlarının kökboğazı çürüklüğü hastalığı (Macrophomina phaseolina)' na karşı reaksiyonları ve hastalık gelişiminin belirlenmesi(2009) Söğüt, Tahsin; Sağır, Abuzer; Sağır, PınarBu çalışma, bazı susam hatlarının kökboğazı çürüklüğü etmenine (Macrophomina phaseolina)’na karşı reaksiyonlarını ve hastalık gelişimini belirlemek amacıyla, 2006-2007 yıllarında Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Araştırma alanında yapılmıştır. Çalışmada, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi kökenli 6 susam hattı (B–60, C–7, C–36, C–53, Y–7, Y–11) ile M. phaseolina fungusuna ait 3 izolat kullanılmıştır. Ekimden önce deneme alanı hastalık etmeni ile yapay olarak inokule edilmiş ve tohumlar, 05.05.2006, 22.06.2006, 11.05.2007 ve 22.06.2007 tarihlerinde ekilmiştir. Denemeler, bölünen bölünmüş parseller deneme desenine göre, üç tekerrürlü olarak kurulmuştur. Susam hatlarının hastalık oranları gelişme dönemi boyunca birer hafta arayla kaydedilmiştir.Susam hatlarının ortalama hastalık oranları, ekim zamanı ve sulama koşullarına göre farklılık göstermiş ve %14.68 ile %73.68 arasında değişiklik göstermiştir. Tüm hatlar birlikte değerlendirildiğinde, en az hastalık oranı sulu koşullarda geç ekilen bitkilerde (%21.35), en fazla hastalık oranı ise susuz koşullarda erken ekilen parsellerde ortaya çıkmıştır (%67.86). Hatlar ayrı ayrı ele alındığında, en az hastalık oranı B-60 nolu hatta (%40.60), en yüksek hastalık oranı ise C-36 nolu hatta (%48.98) ortaya çıkmıştır. Bütün susam hatlarının hastalık oranları erken ekim, geç ekim, sulu ve susuz koşullarda mevsim boyunca artış göstermiştir.Öğe Effect of main and second cropping on seed yield, oil and protein content of sesame (Sesamum indicum L.) genotypes(2009) Söğüt, TahsinDouble-cropping of sesame (Sesamum indicum L.) with small grains has been quite successful across the southeastern Turkey. However, producers in this region use planting dates ranging from early May as main crop (normal) through late June as second crop (late). We investigated the effect of the two sowing periods (early May and late June) on oil and protein content and seed yield of sesame genotypes under agro-climatic conditions of southern of Turkey in 2003 and 2004 growing seasons. Results indicated that sowing time significantly affected seed yield, 1000-seed weight, oil yield and protein yield. The highest seed yield was obtained when sesame genotypes were planted late (20 June) as second cropping. Genotype Y-A30 produced the highest seed yield (1352.2 kg $ha^{-1}$) across the 2-year study, averaging 430 and 422 kg $ha^{-1}$ more seed yield than Vara Verde and Muganlı varieties, respectively. Results from the seed analyses indicated that no difference in oil and protein contents between sowing time was observed, while genotypes displayed significant variation amongst them for oil and protein contents. Furthermore, oil and protein yields appeared to change with sowing time and in general, the earlier sowing time decreased oil and protein yield as a result of higher pod yield.Öğe Farklı Ekim Zamanı Uygulamalarının Bazı Soya Fasulyesi (Glycine Max (L.) Merrill) Çeşitlerinde Kalite Özelliklerine Etkisi(2020) Söğüt, Tahsin; Barış, Mehmet; Tunçtürk, MuratBu araştırma, 2014 yılında Diyarbakır ekolojik koşullarında farklı ekim zamanı uygulamalarının bazı soya fasulyesi çeşitlerinde kalite özelliklerinin belirlenmesi amacı ile yapılmıştır. Çalışma Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü deneme alanında Tesadüf Bloklarında Bölünmüş Parseller Deneme Desenine göre üç tekrarlamalı olarak yürütülmüştür. Araştırmada dört farklı soya çeşidi (Atakişi, Arısoy, Blaze, Nazlıcan) beş faklı ekim zamanında (1 Mayıs, 20 Mayıs, 10 Haziran, 25 Haziran, 5 Temmuz) denemeye alınmıştır. Çalışmada bazı verim ve kalite özellikleri incelenmiştir. Araştırma sonucunda en yüksek yağ oranı ekim zamanı uygulamalarına göre % 22.73 ile 5 Temmuz uygulamasından, çeşitler dikkate alındığında en yüksek yağ oranı (%22.42) Atakişi çeşidinde tespit edilmiştir. Ekim zamanı uygulamalarına göre en yüksek oleik asit oranı (%30.48) 1 Mayıs, en yüksek linoleik asit oranı (%44.76) 25 Haziran ekimlerinden elde edilmiştir. Denemeye alınan çeşitlere göre en yüksek oleik asit oranı (%30.24) Arısoy çeşidinden, en yüksek linoleik asit oranı ise (%44.08) Atakişi çeşidinden elde edilmiştir.Öğe Farklı ekim zamanı ve sulamanın susamda kökboğazı çürüklüğü hastalığı (Macrophomina phaseolina), verim ve verim unsurlarına etkisi(2010) Söğüt, Tahsin; Sağır, Abuzer; Sağır, PınarBu çalışma, 2006-2007 yıllarında Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Araştırma alanındafarklı ekim zamanı ve sulamanın susamda verim ve verim unsurları ile kökboğazıçürüklüğü hastalığına (Macrophomina phaseolina) etkisini belirlemek amacıyla yapılmıştır.Çalışmada, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi kökenli 6 susam hattı (B–60, C–7, C– 36, C–53, Y–7, Y–11) ile M. phaseolina fungusuna ait 3 izolat kullanılmıştır. Ekimdenönce deneme alanı hastalık etmeni ile yapay olarak inokule edilmiş ve susam tohumları,erken ve geç olmak üzere, 05.05.2006, 22.06.2006, 11.05.2007 ve 22.06.2007 tarihlerindeekilmiştir. Denemeler, bölünen bölünmüş parseller deneme desenine göre, üç tekerrürlüolarak kurulmuştur.Çalışmada elde edilen bulgulara göre, susam hatlarının bitki boyu, dal sayısı, kapsül sayısı,tohum verimi ve 1000 tane ağırlığı, ekim zamanı, sulu-susuz yetiştirme koşullarına vehastalık durumuna göre farklılıklar tespit edilmiştir.Susam hatlarının iki yıllık ortalama tohum verimi 97.86 kg/da ile 132.80 kg/da arasındadeğişim göstermiştir. Hatların genel ortalamasına göre, en düşük verim Y-7 nolu hattan(97.86 kg/da), en yüksek verim ise C-36 nolu hattan elde edilmi?tir (132.80 kg/da).Uygulanan tüm faktörler birlikte değerlendirildiğinde, en yüksek tohum verimi 117.25kg/da ile erken ekim ve sulu yetiştirilen bitkilerden elde edilmiştir.Susam hatlarının ortalama hastalık oranları, ekim zamanı ve sulama koşullarına görefarklılık göstermiş, en düşük hastalık oranı B-60 nolu hatta (%40.60), en yüksek hastalıkoranı ise C-36 nolu hatta (%48.98) ortaya çıkmıştır. Tüm hatlar birliktedeğerlendirildiğinde; en az hastalık çıkışının sulu koşullarda (%27.56) ve geç ekilenbitkilerde (%34.73), en fazla hastalık çıkışı ise, susuz koşullarda (%57.98) ve erken ekilenbitkilerde ortaya çıkmıştır (%50.82).Öğe GAP Bölgesi susam materyalinin karakterizasyonu ve ikinci ürün tarımına uygun susam çeşitlerinin saptanması(2001) Şakar, Doğan; Söğüt, Tahsin; Karaaslan, DavutBu araştırmanın amacı, Güneydoğu Anadolu Bölgesi sulu koşullarında ikinci ürün olarak yetiştirilebilecek yüksek verimli ve kaliteli susam hatlarının belirlenmesidir. Bu amaçla, 1998 yılında Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin değişik illerinde susam yetiştiren köylerden 172 tek bitki örnekleri toplanmıştır. Alman tek bitki örnekleri 1999 yılında döl sıraları halinde yetiştirilerek, tohum verimi, 1000 tane ağırlığı, dal sayısı, kapsül sayısı ve bitki boyu incelenmiştir. Çeşitli özellikler bakımından uygun görülen hatların seleksiyonu yapılmış ve 2000 yılında verim denemelerine alınmıştır. Bu çalışmada, bitki boyu, dallanma özelliği, bitki başına kapsül sayısı, 1000 tohum ağırlığı ve verim bakımından geniş varyasyonlar kaydedilmiştir.Öğe Growth, yield, and Quality of sweet potato (İpomoea batatas (L.) Lam.) cultivars in the southeastern Anatolian and East Mediterranean Regions of Turkey(2007) Arıoğlu, Halis; Söğüt, Tahsin; Boydak, Erkan; Çalışkan, Mehmet Emin; Ertürk, ElifÖzet: Bu çalışma, tatlıpatates bitkisinin Türkiye'nin farklı bölgelerine adaptasyon potansiyelinin belirlenmesi amacıyla 2000 ve 2001 yıllarında yürütülmüştür. Çalışmada farklı kökene sahip dokuz introdüksiyon çeşidi ve iki yerel çeşit, ülkemizin Güneydoğu Anadolu bölgesini temsil eden Diyarbakır ve Şanlıurfa illeri ile Akdeniz bölgesini temsil eden Adana ve Hatay illeri olmak üzere dört farklı lokasyonda denemeye alınmışlardır. Çeşitlerin pir ve depo-kök büyümeleri yetişme dönemi boyunca aylık aralıklarla takip edilmiştir. Yetişme dönemi sonunda yapılan hasatta ise farklı irilik sınıfları ve toplam depo-kök verimleri ile bazı kalite özellikleri tespit edilmiştir. Çeşitlerin pir ve depo kök büyümeleri lokasyon ve yıllara göre değişiklik göstermekle birlikte, tüm çeşitler bütün lokasyonlarda dikimden sonraki 90 ile 120. günler arasında hızlı bir büyüme göstermişlerdir. Çeşitlerde depo-kök oluşumu tüm lokasyonlarda dikimden sonraki 30 ile 60. günler arasında olmuştur. Toplam depo-kök verimi çeşitlere, lokasyonlara ve yıllara bağlı olarak 6.72 1 ile 112.601 ha" arasında değişim göstermiş ve introdüksiyon çeşitleri yerel çeşitlere göre daha yüksek verim vermişlerdir. Denemeye alınan çeşitler, tüm lokasyonlarda kuru madde oranı, alkolde çözülemeyen katılar oranı, protein oranı ve toplam karotenoid içeriği gibi kalite özellikleri açısından önemli farklılıklar göstermişlerdir. Sonuç olarak bu çalışma, tatlıpatatesin Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz bölgelerine adapte olabileceğini ve bu bölgelerde yüksek verim değerleri elde edilebileceğini göstermiştir.Öğe Güneydoğu Anadolu Bölgesi koşullarında bazı ayçiçeği (Helianthus annuus L.) çeşitlerinin verim ve bazı verim özellikleri bakımından değerlendirilmesi(2007) Söğüt, Tahsin; Karaaslan, Davut; Tonçer, ÖzlemBu araştırma; Diyarbakır sulu koşullarına uygun ayçiçeği çeşitlerini belirlemek amacıyla, 1999, 2000 ve 2001 yıllarında, Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü deneme alanında yürütülmüştür. Denemede 9 ayçiçeği çeşiti (AS-6,15, AS-6310, Sunbro, Çoban, TR-6149, C-207, TR-4098, Turkuaz ve S-288) kullanılmıştır. Araştırmada, bitki boyu, tabla çapı, yaprak sayısı, 1000 tohum ağırlığı, iç oranı, tohum tutma etkinliği, tohum verimi, protein ve yağ oranı incelenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre, yüksek tohum verimi ve yağ oranı birlikte değerlendirildiğinde Sunbro, Çoban, C-207, TR-6149, S-288 ve TR-4098 çeşitlerinin Diyarbakır koşullarında başarıyla yetiştirilebileceği sonucuna varılmıştır.Öğe An investigation on antimicrobial effects of essential oils of coriander and cumin at different concentrations(2002) Söğüt, Tahsin; Kızıl, SüleymanThe antimicrobial activity of essential oils of coriander and cumin were investigated at 25 and 50 $mu$g concentrarions. The essential oils of these spice's fruits were determined by steam distillation method. The disk diffusion method was used to measure the antimicrobial activity, and the disks were prepared by absorbing 25 and 50 $mu$g of the essential oil solution, and antimicrobial activities were examined on some Gram positive (Staphylococcus aureus, Bacillus siibtillis, Streptococcus pyogenes), Gram negative (Escherichia coli pUC9, Pseudomanas aeroglnosa) bacteria and a fungi (Candida albicans 174). The findings showed that Gram (-) bacteria were more sensitive to the spices than Gram (+) bacteria. As a result, we found that the low concentrations of essential oils of Coriandrum sativum and Ciiminum cyminum revealed effectively antibacterial effects against some Gram (+) and Gram (-) bacteria used in the study.Öğe Performance of some groundnut varieties at the South-East Anatolia Region(2002) Kızıl, Süleyman; Arıoğlu, Halis; Söğüt, TahsinNine groundnut varieties were evaluated for yield and some yield components, as well as their relationships between them at the Experimental Area of Agriculture Faculty, Dicle University, during 1999 and 2000. The variation for all characters examined was not found to be significant. However, avarage pod yield varied between 3.04 and 2.57 t $ha^{-1}$, and the oil content ranged from 47.43% and 48.39% in 1999 and 2000, respectively. In this study, by using the data from all nine genotypes within each year calculation of correlation coefficient ( r ) resulted in high positive correlations between pod yield and pod number, pod weight, 100 kernel weight and oil content. Thus, while selection is made to enhance the productivity level in terms of higher pod yield, greater emphasis may be placed on the number of pod, pod weight and 100 kernel weight.Öğe The Effect of Different Nitrogen Doses on Seed Yield and Charcoal Rot Disease Caused by Macrophomina phaseolina on Some Sesame Varieties(Türkiye Fitopatoloji Derneği, 2012) Şengal, Şihat; Sağır, Abuzer; Söğüt, TahsinThe aim of this study was to determine the effects of different nitrogen doses on yield and charcoal rot (Macrophomina phaseolina) disease of some sesame varieties. In the study; Muganlı, Özberk and a local sesame varieties were used. The experiment was laid out in Randomized Complete Block in Split Plot Design with three replications in the field which was artificially inoculated by pathogen (M. phaseolina). The experiment area was inoculated as 25 g inoculum per m2 by fungus artificially, which was grown on wheat growth media before sowing the seeds so that the disease will be appear abundance and severity. Ammonium Nitrate (33 % N) was used as nitrogen source with four different doses as 0, 5, 10 and 15 kg/da, half of that fertilizer was given to the soil during sowing time and the other was given at the beginning of blooming time. Also, Triple Super Phosphate fertilizer was used in all the plots with a dose of 10 kg/da at the sowing period. Sesame seeds were sown in June 2, 2010. Cultural practices were applied throughout the growing season. In the study, plant height, number of branches, number of capsules, disease percentage and seed yield were determined. According to the results; there were significant differences among varieties in seed yield, plant height, number of branch, number of capsules and disease percentage. Seed yield ranged from 24.83 kg/da to 69.33 kg/da and local variety had the highest seed yield. It was found significant differences among varieties on disease percentage and local variety was higher resistant the other varieties. Different nitrogen doses influenced plant height, number of branch and number of capsules significantly. However, nitrogen application did not affect significantly seed yield and disease percentage.Öğe Yield and sucrose content of sugar beets under dry conditions(2002) Söğüt, Tahsin; Arıoğlu, HalisThis research was conducted with the objective of determining root yield and sucrose content of sugar beet genotypes. Ten sugar beet genotypes were planted in plots arranged in a Randomized Complete Block Design with three replications at the Experimental Field of Agricultural Faculty, Dicle University, Diyarbakır, during 1998 and 1999. The significant variation for sugar yield observed among the genotypes examined, while variation in other characters among sugarbeet genotypes were not significant. Sugar yield varied between 12.77 and 10.43 t $ha^{-1}$, and the sugar yield of Tiara genotype was higher than the other genotypes.