Yazar "Oto, Remzi" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 10 / 10
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Bir güneydoğu kenti sokaklarında çalışan çocukların sosyo-demografik özellikleri(1998) Oto, Remzi; Özkan, Mustafa; Sır, Aytekin; Geter, Rojda; Ertem, MelikşahÇocukların çalıştırılması, eğitimden yoksun kalmalarına, bedensel ve ruhsal sorunlara ve olumsuz sosyal etkilere yol açan önemli bir sorundur. Bu çalışmada Diyarbakır sokaklarında çalışan çocukların sosyo-demografik özelliklerinin ortaya konması hedeflenmiştir. Bu amaçla 136 sokak çocuğuyla görüşülmüştür. Bunların ortalama yaşı 12.6 ± 1.7 olarak bulunmuştur. Çocukların çoğunluğunun kırsal kesim kökenli olduğu (%79.4), büyük kısmının hala eğitimine devam ettiği (%68.4), altıdan fazla kardeşleri olduğu (%67.6) ve erken yaşta çalışmaya başladıkları anlaşılmıştır. Çocukların sokaklarda çalışmasının toplumda onarılmayacak sonuçlar doğurabilecek, önemli bir sosyal yara olabileceği tartışılmıştır.Öğe Çocukluk çağı cinsel istismar ve ensest olgularına çok yönlü bakış(Çukurova Üniversitesi, 2018) İbiloğlu, Aslıhan Okan; Atlı, Abdullah; Oto, Remzi; Özkan, MustafaAile içi şiddet deneyimi, çocuğun doğrudan bir mağdur ya da tanık olmasına bakılmaksızın fiziksel,zihinsel ve psikolojik olarak kalıcı zararlara yol açabilir. Standart bir tanımı olmamakla birlikte, genelolarak çocuklukta cinsel istismar ve ensestin eksik bildirildiği kabul edilmektedir. Cinsel istismarınçoğunluğu çocukluk çağında görülür, bununla beraber ensest en yaygın görülen biçimidir. Ensest,aile üyeleri ya da yakın akrabalar arasında cinsel bir faaliyet ya da saldırıdır ve çocuğun cinselistismarı olarak da tanımlanabilir. Diğer yandan, pedofilik bozukluk, ergenlik öncesi bir çocuğa, enaz 6 aylık bir süre boyunca, tekrarlayan, şiddetli cinsel dürtüler veya davranışlar içeren cinsel aktiviteolarak tanımlanmaktadır. Bu makalede, cinsel istismarın klinik, sosyal ve adli sonuçları araştırılmışve sosyal politikayı bilgilendirme ve zihinsel sağlık uygulamalarına rehberlik etme konusundaoldukça yardımcı olması amaçlanmıştır.Öğe Diyarbakır kent merkezinde sigara içme durumu ve ilişkili bazı etkenler(2008) Gürgen, Faruk; Yaşan, Aziz; Oto, Remzi; Özkan, MustafaAmaç: Sigara içme ile 16 yaş altı travmatik yaşantı ve psikopatoloji arasındaki ilişki yeterince araştırılmamıştır. Bu çalışmada Diyarbakır kent merkezinde sigara içme ile 16 yaşından önceki travmatik yaşantılar ve psikiyatrik belirtiler arasındaki ilişkinin araştırılması amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışma, Diyarbakır’ın 50 ayrı mahallesinde yaşayan 600 yetişkin ile evlerinde yüz yüze görüşme yoluyla, 2006 yılı Mart-Nisan aylarında gerçekleştirilmiştir. Kesitsel olarak planlanan bu çalışmada, sosyodemografik özellikleri ve sigara içme durumları, 16 yaşından önceki travma ve psikiyatrik belirtileri belirlemek için anketler uygulandı. Bulgular: Çalışmaya katılanlardan %50.9’u günde en az 1 sigara içiyordu. Bu oran erkeklerde %65.2, kadınlarda %36.7 idi. Sigara içmeyi ilk deneme ortalama yaşı 16.4±5.4’tür. Düzenli olarak sigara içtiğini belirtenler en yüksek oranda 25-34 yaş grubundadır. On altı yaşından önce travma yaşama oranı sigara içenlerde (%60.3) sigara içmeyenlere (%47.3) göre daha yüksek olarak bulundu. SCL-90-R’ye göre anksiyete, obsesyon, depresyon, psikoz, fobi ve toplam ortalama puanları sigara içenlerde içmeyenlere göre daha yüksekti. Tartışma: Araştırmamızda sigara içmeyle bazı sosyodemografik değişkenler, yaşanan travma ve psikiyatrik belirtiler arasında ilişki olduğunu bulduk.Öğe Diyarbakır’da özkıyım ve özkıyım girişimleri: Adli kayıtların incelenmesi(1999) Sır, Aytekin; Özen, Şakir; Altındağ, Abdurrahman; Özkan, Mustafa; Oto, RemziAmaç: Diyarbakır’da özkıyım ve özkıyım girişim hızlarını saptamak, bu kişilerin sosyo-demografik özelliklerini ve kullandıkları yöntemleri ortaya koymak amacıyla bu çalışmayı planladık.Yöntem: 1997 yılında Diyarbakır adliyesine sevk edilmiş özkıyım ve özkıyım girişimlerine ilişkin mahkeme dosyalarını inceledik. Dosyalardan yaş, cinsiyet, meslek ve kullandığı yöntem gibi özkıyımla ilişkili değişkenleri kaydettik.Bulgular: 134 dosyanın 26’sı özkıyım olgusu, geri kalanı ise özkıyım girişimlerine aittir. Bu sonuçlara göre özkıyım hızı 4,8/100000, özkıyım girişim hızı ise 19,8/100000’di. Özkıyım girişiminde bulunanların 86’sı (%79,6), özkıyım olgularının ise 17’si (%65,4) kadındı. Özkıyımda ve özkıyım girişiminde bulunanların yaş ortalamaları sırasıyla 27,77±15,37 ve 22,12±6,82 olarak bulundu. Gösterilen özkıyım nedenlerinde ilk sırayı ruhsal bozukluklar alırken (%46,1), özkıyım girişimlerinde ailesel sorunlar (%39,8) ön plandaydı. Özkıyım kurbanları tarafından en sık seçilen yöntem asıydı ve yüksek doz ilaç alımı özkıyım girişimcileri tarafından en sık kullanılan yöntemdi. Özkıyım girişimi ve özkıyımlar kadınlarda ve bekarlarda daha sıktı.Sonuç: Diyarbakır’da, özkıyım hızının yüksek oluşunun temel nedenlerinden birisinin göç hızındaki artış olabileceğini düşündük. Kadınlar arasında özkıyım ve özkıyım girişimlerinin yüksekliğinin ise, bu bölgede yaşayan kadınların içinde bulunduğu olumsuz sosyal konumla ilişkili olabileceğini düşündük.Öğe Epilepsinin psikososyal etkileri(2004) Apak, İsmail; Karaca, Erdal Eren; Yavavlı, Ali; Oto, Remzi; Altındağ, Abdurrahman; Arslan, SeyfiAmaç: Epilepsi ile ilişkili psikososyal sorunlar doğrudan epilepsiye, uygulanan tedaviye ya da dolaylı olarak bu hastalık ile yaşamanın sonuçlarına bağlı olabilir. Tekrarlayan nöbetler hastaların eğitimini, iş hayatını, araba kullanmasını, aile kurmalarını ve sosyal ilişkiler kurmalarını ve geliştirmelerini engelleyebilir. Bu çalışmanın amacı nöbetlerin günlük yaşantıya ve epilepsinin bireyin sağlığı ve psikososyal işlevselliği üzerine etkilerini ölçmektir. Yöntem: Bu çalışma Dicle Üniversitesi Araştırma Hastanesi’nde gerçekleştirildi. Nöroloji Polikliniğinde epilepsi tanısı almış 36 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastalara Epilepsi Psikososyal Etki Ölçeği (EPSES) uygulandı. Bulgular: En çok sorun yaşanan alanlar nöbet geçirme korkusu, letarji/enerji azlığı ve nöbetleri kabullenmeye dönük tutum şeklinde sıralanmakta idi. En az sorun yaşanan alanlar seyahat etmekle ilgili güvensizlik, gelecekle ilgili güvensizlik ve aile ile iletişimde zorluk idi. Sonuç: Epilepsi tedavisi ile ilgilenen herkes için hastaların yaşadığı sorunları tanıyabilmek ve başa çıkma yöntemlerini bilmek önemlidir. Bu amaçla, hastalar, aileler, nörolog ve ruh sağlığı çalışanları arasındaki işbirliği epilepsisi olan kişilerin psikososyal sorunlarının giderilmesi ve yaşam kalitesinin arttırılması açısından gereklidir.Öğe İç göç yaşayan bir grup lise öğrencisinde ruhsal belirti şiddetinin cinsiyet ile ilişkisi(2001) Özen, Şakir; Oto, Remzi; Özbulut, Ömer; Antar, Saliha; Altındağ, AbdurrahmanAmaç: Aileleriyle birlikte Diyarbakır il merkezine göç eden bir grup lise öğrencisinde ruhsal belirtilerin cinsiyet ile ilişkisinin araştırılması amaçlandı. Yöntem: Çalışma Mart 1999'da Diyarbakır'ın yoğun göç alan bir semtindeki bir lisede yapıldı. Son 10 yıl içinde göç yaşayan 111 öğrenci (32 kız, 79 erkek) çalışma grubunu oluşturdu. Kontrol grubu olarak aynı sınıflardan 145 öğrenci (52 kız, 93 er-kek) alındı. Tüm öğrencilere SCL-90-R, Beck Depresyon Envanteri (BDE), Sürekli Kaygı Ölçeği (SKÖ) ve Sosyodemografık Bilgi Formu verildi. Bulgular: Öğrencilerin %65'i kendi istekleriyle göç ettiklerini bildirdi. Erkeklerin %38'i, kızların %28'i zorunlu göç bildirdi. Göç yaşayan kız öğrencilerin SKÖ puan ortalamaları; göç yaşayan erkek öğrencilerinkinden anlamlı derecede yüksekti. Çalışma ve kontrol grubu kızların diğer ölçek puanlan arasındaki fark anlamlı değildi. Göç yaşayan erkeklerde BDE dışındaki ölçeklerin puan ortalamaları göç etmeyen erkeklerden yüksek bulundu. Zorunlu göç yaşantısının kızlarda; öfke-düşmanlık ve psikotisizm, erkeklerde; genelleşmiş anksiyete, obsesif-kompulsif, kişilerarası ilişkilerde duyarlılık ve psikotisizm belirtilerinde artışa neden olduğu saptandı. Tartışma: Dört grupta da anksiyete ve depresyon puanlarının oldukça yüksek olması, bölgemizde son yıllarda yaşanan sosyal huzursuzluklardan bütün öğrencilerin etkilenmiş olabileceğini düşündürmüştür. Her iki gruptaki kızların genelleşmiş anksiyete düzeyleri erkeklerden yüksektir. Zorunlu göç yaşantısı cinsiyete göre farklı belirtilere neden olabilmektedir. Göç yaşayan erkek öğrencilerin psikososyal yardıma daha fazla gereksinimleri olduğu söylenebilir.Öğe Mental health aspects of Turkish women from polygamous versus monogamous families(Sage Publications Ltd, 2006) Ozkan, Mustafa; Altindag, Abdurrahman; Oto, Remzi; Sentunali, EsinBackground: Polygamy is illegal in Turkey, but is common among rural villagers in the southeastern region. Polygamous marriage may have a negative effect on the wives involved. Aim: The purpose of this study was to determine the extent of the relationship between psychiatric disorder and polygamous marriage. Method: The mental status of 42 senior and 46 junior wives from polygamous marriages and 50 wives from monogamous marriages was evaluated using the Structured Clinical Interview for DSM-IV Axis I Disorders (SCID-I) and Somatoform Dissociation Questionnaire (SDQ). Results: There was a statistically significant difference among senior, junior and monogamous wives in terms of the prevalence of somatization disorder. The prevalence of somatization disorder was the highest in polygamous senior wives. The mean total SDQ scores differed significantly among the three groups. It was the highest in senior wives. Conclusions: It is clear that the participants from polygamous families, especially senior wives, reported more psychological distress. It is essential to increase awareness of the significance of polygamous family structures among psychiatrists and other therapists.Öğe Psikiyatri Hastaları ve Geleneksel Tedaviler(Mersin University, 2013) Oto, Remzi; Yüksel, M. Emin; Dönmezdil, SüleymanBu çalışmada Diyarbakır çevresinde hem psikiyatrik hastalara iyi geldiğine inanılan hem de en çok ziyaret edilen yerlere, (türbe, ziyaret, makam) en çok ziyaret edilen gün olan Perşembe günleri gidilerek gözlemde bulunulmuş ve orada çare arayanlarla odak grup görüşmeleri yapılmıştır.Bu çalışmamızda psikiyatrik hastalıkları olan hasta ve yakınları ile yapılan görüşmeler tartışılmıştırÖğe Öğe Smoking attitudes and some related factors in Diyarbakir city center(Cumhuriyet Univ Tip Fak Psikiyatri Anabilim Dali, 2008) Yasan, Aziz; Guergen, Faruk; Oezkan, Mustafa; Oto, RemziObjective: The aim of this study was to investigate relationship among smoking attitudes, psychiatric symptoms and 16 ages below trauma in Diyarbakir city center. Methods: The research was conducted at March-April 2006 among 599 adults who live in 50 different districts of Diyarbakir. The respondents were interviewed face to face at their homes. In this cross-sectional study we administered a questionnaire in order to determine sociodemographic, smoking, 16 ages below trauma and psychiatric symptoms. Results: We determined that from 599 persons joined to our study 50.9% of the persons are at least I smoking a daily. Rate of smoking was Female 36.7% and male 65.2%. Average age for smoking cigarette for the first time was 16.4 +/- 2.2 years. The highest prevalence for smoking cigarette regularly was found in the 25-34 age groups. Sixteen age years below trauma rate was higher in smokers (60.3%) than nonsmokers (47.3%). According to SCL-90-R, anxiety, obsession, depression, psychosis, phobia and global mean scores were higher smokers than nonsmokers. Discussion: In our research we found associate with smoking use, psychiatric symptoms and 16 ages below trauma.