Yazar "Kucur, Cüneyt" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Bilateral branchial cleft anomaly type two and type three seen together(2012) Kınış, Vefa; Kucur, Cüneyt; Eren, Yusuf; Gürsel, Ali OkanYaşamın ikinci haftasından itibaren oluşmaya başlayan herbir brankiyal yapı, baş ve boyun bölgesinde farklı yapıları oluşturmaktadır. Brankiyal yarık anomalileri zamanla kapanması gereken bu yapıların kapanmaması sonucu gelişmektedir. Her yaş grubunda görülebilmekle beraber sıklıkla çocukluk döneminde görülmektedir. Brankiyal yarık anomalileri sık görülmekle birlikte bilateral olarak bildirilen vakalar oldukça nadirdir. Biz 14 yaşında bilateral brankiyal yarık anomalisi teşhisi konulan ve bu nedenle opere edilen erkek hastayı sunduk.Öğe Safety and efficacy of concurrent neck dissection and transoral robotic surgery(Wiley-Blackwell, 2016) Kucur, Cüneyt; Durmuş, Kasım; Gün, Ramazan; Old, Matthew O.; Agrawal, Amit; Teknos, Theodoros N.; Özer, EnverBackground. The literature is scarce regarding transoral robotic surgery (TORS) with simultaneous neck dissection. This study evaluates the safety and efficacy of concurrent neck dissection in oropharyngeal squamous cell carcinoma (SCC) treated with TORS. Methods. Analysis of 113 patients with oropharyngeal SCC treated with TORS and concurrent neck dissection. Results. Six intraoperative communications between the pharynx and neck region were recognized. After pharyngeal mucosal flap advancement, 1 defect was closed primarily and another one was reinforced with acellular dermal matrix. In 1 case, submandibular gland was transposed posteriorly over the sutured defect as a support. One omohyoid and 2 digastric muscular pedicle rotation flaps were used in the remaining 3 patients for the reconstruction of pharyngeal communications. None of the patients developed postoperative pharyngocutaneous fistula. Conclusion. The advantage of TORS oropharyngectomy, when compared with open approaches, is the avoidance of pharyngocutaneous fistula even in the presence of concurrent neck dissection. (C) 2015 Wiley Periodicals, Inc.Öğe Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi yenidoğan işitme tarama bulguları(2012) Kucur, Suna Kabil; Kınış, Vefa; Özdem, Şebnem; Kucur, CüneytAmaç: Bu çalışmada, referans bir doğum hastanesi olan Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi’nde son bir yılda yapılan yenidoğan işitme taraması test sonuçları literatür verileri eşliğinde sunuldu. Hastalar ve Yöntemler: Çalışmaya, 1 Ocak 2010 - 31 Aralık 2010 tarihleri arasında hastanemizde doğan veya hastanemize başka sağlık merkezlerden sevk edilen toplam 11.053 bebek alındı. Hastanemizde doğan bebeklere doğumdan sonra ilk on gün içinde geçici uyarılmış otoakustik emisyon (TEOAE) testi yapıldı. Buna ek olarak, başka merkezlerden hastanemize sevk edilen ve yalnızca altı aylıktan küçük olan bebeklere bu tarama testi yapıldı. Bu testten geçemeyen bebeklere, ayrıntılı otolojik muayene ve sonrasında otomatik işitsel beyin sapı yanıtı (ABR) cihazı (Bio-logic) ile işitme testi yapıldı. Ayrıca kalıcı doğuştan işitme kaybı açısından yüksek riskli olduğu düşünülen bebeklere otoakustik emisyon ve ABR testleri birlikte yapıldı. Bulgular: İşitme taraması yapılan toplam 11.053 bebekten, 8.490’ı (%76.9) birinci testten geçti. Üç adımda yapılan aşamalı tarama testi sonucunda 17 bebekte (%0.15) işitme kaybı olduğu saptandı. Sonuç: Yenidoğan işitme kaybı, erken tanı konulmadığında, bebeğin konuşma ve dil gelişimini bozan en önemli faktördür. İşitme tarama testleri mümkün oldukça hızlı bir şekilde yurt çapında yaygınlaştırılmalı ve kalıcı hasarlar oluşmadan işitme kaybı olan bebekler tespit edilmelidir. Böylece bu bebekler engelli olmaktan kurtarılabilir ve kendisine yetebilen, topluma katkı sağlayan bireyler olarak yetiştirilebilirler.