Yazar "Kaymak, Halil" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Akut miyokard infarktüsünde sirkadiyen varyasyon bölgesel karakteristiklerden etkilenir mi?(Dicle Üniversitesi, Tıp Fakültesi, 1999) Kaymak, Halil; Toprak, NizamettinAkut miyokard infarktüsüne (AMİ) maruz kalan hastalarda belirgin bir sirkadiyen varyasyon (SV) varlığı dikkat çekmektedir. Bu, organizmanın kendi günlük homeostatik durumu, kişinin psiko-sosyal yapısı, alışkanlıkları, yaşadığı toplumun gelenekleri, mevsimsel ve çevresel değişkenler gibi birçok faktörden etkilenir. Bu çalışma Türkiye'nin güneydoğu bölgesinin yaklaşık on iline hizmet vermekte olan Dicle Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Bölümüne AMİ tanısı ile Ocak 1995-Ocak 1997 yıllarında başvuran, yaşlan 23 ile 100 arasında değişen 357 erkek,85 kadm toplam 442 hasta kaydı incelenerek gerçekleşunlmiştir. Hastaların AMİ de ağrının başlangıç saati ile risk faktörleri (cinsiyet, yaş, sigara kullanımı, hipertansiyon, Diyabetes Mellitus, hiperkolesterolemi, aile hikayesi,obesite,pre-infarktüs stres), hastane içi mortalite ve infarktüs lokalizasyonu arasındaki ilişki araştırıldı. SV'un günlük ve altı saatlik dilimler halinde (Grup 1-24:01-06:00; Grup 11-06:01-12:00; Grup 111-12:01-18:00; Grup IV-18:01-24:00) dağılımları ile aylık ve mevsimsel dağılımları incelendi. Ağn başlangıç saati yoğunluğunun gece saatlerinde (grup I) en düşük seviyesini korurken, sabah 06:00 ve akşam 18:00'de pik yaptığı görüldü. Altı saatlik dilimler incelendiğinde bu dağılımın en fazla 18:01-24:00 arasında (%31), en az 24:01-06:00 arasında (%17.4), mevsimsel ve aylık dağılımlar incelendiğinde ise en fazla Ocak (%13.1), en az Ağustos (%3. 1) aylarında ve en fazla Kış (%32. 1), en az Yaz (%13.9) mevsiminde olduğu tespit edildi. Altı saatlik dilimlerle oluşan grupların özellikleri incelendiğinde, grup 11 ve grup IV'de sigara kullanımı ve pre-infarktüs stres belirgin olarak fazla bulundu (p<0.01,p<0.01). Sigara kullanımı 40 yaşın altındaki hastalarda diğer yaş gruplarına göre anlamlı olarak fazla bulundu (p<0.01). Doymuş yağ tüketimi bölgemizde tüm yaş gruplarında anlamlı olarak fazlaydı (p<0.05). Diğer risk faktörleri ile anlamlı bir ilişki saptanmadı. Sonuç olarak erken sabah piki ve sabah pikinden daha fazla oranda akşam piki saptanırken AMİ insidansının Ocak ve Kış aylarında en sık,Ağustos ve yaz aylarında en düşük seviyede olduğu tespit edildi. Sabah pikinin literatürlerden farklı olarak daha erken saatlerde olmasının ülkemiz ve bölgemizin büyük çoğunluğunun Müslüman olması ve dini ibadetlerden olan sabah namazı için çok erken saatlerde uyanmasına bağlı olabileceğini ve bununla birlikte artmış akşam pikinin bölgemizin, sosyo-ekonomik sorunların da yer aldığı, kendine özgü birtakım demografik ve sosyopolitik karakteristiklerinden kaynaklanan günün sonuna doğru artmış yoğun mental stres ile açıklanabileceğini düşünmekteyiz.Öğe Esansiyel hipertansiyonda sağ ve sol ventrikül doluş parametrelerinin karşılaştırılması(1998) Toprak, Nizamettin; İltümür, Kenan; Uçaman, Berzal; Temamoğulları, Ali Vahip; Karadede, Abdülaziz; Akkoç, Azad; Kaymak, HalilBu çalışma Esansiyel Hipertansiyon (EH) ' da sağ ve sol ventrikül diyastolik doluş parametrelerini araştırmak amacıyla planlandı. EH'lu 118 hasta (Ortalamayaş 54.4 ± 10.3 yıl) ile 50 normotansif kontrolün (Ortalamayaş 51.6 ± 8 yıl) diyastolik doluş parametreleri triküspidve mitral anulus seviyelerinde pulse-Doppler ekokardiyografı ile değerlendirildi. Hipertansiflerde triküspit erken /geç (E/A) doluş akım hızları oranında ve normalize pik doluş hızında azalma gözlenirken (p<0.001), .atriyal doluş fraksiyonunda artma ve triküspit deselerasyon zamanında uzama görüldü (p<0.001). Hipertansiflerde sağ ventrikül diyastolik doluş parametreleri; yaş, sol ventrikül diyastolik septum ve arka duvar kalınlıkları ile anlamlı korelasyon göstermekteydi. Sol ventrikül kitle indeksi ile sağ ventrikül diyastolik doluş parametreleri ve sağ ventrikül duvar kalınlığı arasında anlamlı korelasyon görüldü. Sağ ventrikül duvar kalınlığı ile; triküspit E/A oranı, triküspit akım hız-zaman intégrait, atriyal doluş fraksiyonu ve normalize pik doluş hızı arasında anlamlı korelasyonlar saptandı (p<0.05). Sağ ve sol ventrikül diyastolik doluş parametreleri her iki grupda anlamlı ilişki göstermekteydi. EH'da sağ ventrikül doluş parametrelerinin değiştiği, bu parametrelerin sol ventrikül doluş parametreleri ile yakın ilişki gösterdiği, sağ ventrikül duvar kalınlığı ve sol ventrikül kitle indeksi ile de anlamlı ilişki gösterdiği sonucuna varıldı.Öğe Mitral darlığı olgularında sol atriyal apendiks doppler akım örnekleri ve trombüs oluşumu ile olan ilişkisi(1998) Uçaman, Berzal; Toprak, Nizamettin; Karadede, A. Aziz; Kaymak, Halil; Akkoç, Azad; Ülgen, M. Sıddık; K, İsmail BıyıYapılan çalışmalarda mitral darlığı (MD) olgularında sol atriyumda (SA) ve sol atriyal apendikste (SAA) oluşan olumsuz anatomik ve hemodinamik değişimlerin tromboembolik olayların gelişimindeki önemi vurgulanmaktadır. Bu çalışmada MD olgularında SAA akım örneklerinin spontan eko kontrast (SEK) ve trombüsle olan ilişkileri araştırıldı. Çalışmaya 31 kadın 13 erkek toplam 44 hasta alındı. Hastaların SAA akım örnekleri, ekokardiyografik değişkenler ve kalp ritmi ile ilişkilendirilerek transözofajiyal ekokardiyografik olarak incelendi. Üç değişik SAA akım örneği ayırt edildi. Tip l akım Örneği, tümü sinüs ritminde olan 26 hastada izlendi. SAA akımı bifazik karakterde olup dolma ve boşalma dalgaları net izleniyordu. Bu akım örneğinde 6 hastanın SAA'de SEK vardı Hiçbirinde trombus saptanmadı. Dolma ve boşalma dalgalarının pik velositeleri 33±15 cm/sn, 33±16 cm/sn idi. Tip 2 akım örneği atriyal fıbrilasyonlu (AF) 10 hastada izlendi. Bu akım örneğinde multipıl fazik konfıgurasyonlar mevcuttu. Bununla birlikte dolma ve boşalma dalgaları hala iyi bir şekilde ayırt edilebiliyordu. Dolma ve boşalma dalgalarının ortalama pik velositeleri 13±16 cm/sn idi. Bu gruptaki 8 hastada SAA'de trombus ile birlikte SEK mevcuttu (p<0.001).Tip 3 akım örneği sekiz hastada izlendi. Yedi hasta atriyal fıbrilasyonda olmasına rağmen bir hasta sinüs ritmindeydi. Bu akım örneği oldukça dilate bir SAA alam(l4.3±8.2 p<0.001) ve tanınabilir Doppler akım dalgalarının yokluğu ile karakterize olup hastaların tümünde SAA'de SEK ile birlikte trombus vardı (p<0.001). Sonuç olarak MD olgularının SAA ' in Transözofajiyal ekokardiyografı incelemesinde Tip 2 ve 3 akım örneklerinde oldukça yüksek o-ranlarda SEK ve trombus varlığı ile ilişkili olduğu tespit edildi.