Yazar "Kaya, Recep" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 400 ve 401 nolu Çermik Şer’iyye sicillerinin transkripsiyonu ve değerlendirilmesi(2015) Kaya, Recep; Karataş, MehmetSosyo-ekonomik, hukûkî, idarî, dinî vb. hadiselerine tanıklık eden Şer’iyye sicilleri döneminin toplumsal olaylarını incelemek isteyen araştırmacılar için temel kaynakların başında gelmektedir. 400 ve 401 Nolu Çermik Şer’iyye Sicillerinin Transkripsiyonu ve Değerlendirmesi, başlıklı bu çalışma; giriş ve üç bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde; genel olarak Diyarbakır tarihine kısaca değinilmiş; Çermik ilçesinin ise Antik dönemlerden Osmanlı hâkimiyetine kadar geçen tarihi süreci ele alınmıştır. İlk bölümde; Şer’iyye sicillerinin tarih ilmi açısından önemine değinilerek şer’iyye mahkemelerinin işleyişi ve bu mahkemelerde görev yapan, başta kadı olmak üzere diğer görevliler hakkında bilgi verilmiştir. Bu bölümde ayrıca Şer’iyye mahkemelerinin tarihi seyri içerisinde geçirdikleri değişikliklere değinilmiş, son olarak da kadı tarafından kaleme alınan belge çeşitleri ve diğer makamlardan kadıya gönderilen belge türleri sınıflandırılarak ele alınmış ve bu belge türleri açıklanmaya çalışılmıştır. İkinci bölümde ise, incelenen belgeler transkrip edilerek özetlenmiş ve bu belgelerin özetleri ise kalınlaştırılarak incelenen belgelerin üst tarafında verilmiştir. Son bölümde ise; "Defterlerdeki Kayıtların Mahiyeti" başlığıyla belgelerde tespit edilen konular işlenmiş ve bu belgelerden elde edilen bilgilere dayanılarak Çermik’in idarî, sosyal, etnik, dinî, iktisadî ve eğitim yapısı incelenmiştir. Anahtar Kelimeler Osmanlı Devleti, Diyarbakır, Çermik, Kadı, Şer’iyye SiciliÖğe Çermik Şer'iyye Sicilleri(Gece Kitaplığı, 2019) Cengiz, Abdullah; Kaya, Recep; Yangın, Mehmet; Dalgın, RamazanÜlkemizde çeşitli sebeplerden ötürü yeni nesiller ile eski nesiller arasında kopukluk oluşmuş bunun neticesinde tarihten mîrâs edindiğimiz nice değerler unutulmuştur. Bununla beraber unutulan bu değerler nesillere dizi-film karelerinden hakikate uygun olmayan senaryolarla aktarılmış ve aktarılmaktadır. Nesiller arası kopukluğun giderilmesi ve yeni neslin kendi değerlerine bağlı bir şekilde yetiştirilmesi iyi bir tarih bilgisine bağlıdır. Tarihini bilmek, bundan hareketle geleceğini daha iyi imar etmesi ve vatandaşına güvenilir bir ortam sağlaması tarih sahnesine çıkan her devletin amacıdır. Mevcut veya geleceğe yönelik sosyal değişimin iyi anlaşılması ve analiz edilmesi için geçmişteki sosyal yaşam biçiminde doğru ve gerçekçi şekilde ortaya konulmalıdır. Buna göre sosyal yaşam biçiminin doğru ve gerçekçi bir şekilde ortaya konmasında tarih ilmine ve tarihçilere büyük iş düşmektedir. “Gerçeğin ne olduğu belgelerde saklıdır ve gerçek ancak belgelerin eleştirisiyle ortaya çıkar, belge yoksa tarih de yoktur” der Leopol von Ranke. Son yüzyılda ülkemizin yetiştirdiği en önemli tarihçilerden biri olan Halil İnalcık, “Gerçek bir tarih için kaynaklara gitmek, kaynakları iyi tenkit edip değerlendirmek gerekir” der. Her iki yazar da kaynak kullanımının tarih ilmi açısından önemini veciz bir şekilde ifade ederler. Tarih, genel olarak rivayetler, destanlar ve geçmiş dönemdeki insanlardan günümüze intikal eden bulguların mantıksal bir çerçevede değerlendirilmesi sonucunda yazılırken, Şer'iyye Sicilleri, tarihi somut verilere dayandırıp, toplumun sosyo-ekonomik, hukûkî, idarî, dinî vb. hadiselerine tanıklık eden ve elde edilen bilgileri gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlayan önemli kaynaklardandır. Şer’iyye sicilleri, Osmanlı Devleti’nde mülkî ve hukûkî idarelerin görevlerini yerine getiren kadılar tarafından tutulmuştur. Şer’iyye sicillerinden faydalanılarak Osmanlı Devleti’nin siyasî, askerî, iktisadî, idarî ve içtimaî tarihini aydınlatabilecek güvenilir bilgilere ulaşılabilir