Yazar "Karademir, Emine" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 12 / 12
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Assessment of Tolerance Level of some Cotton (Gossypium hirsutum L.) Varieties against Verticillium wilt (Verticillium dahliae Kleb.)(Univ Agr Sci & Veterinary Med Cluj-Napoca, 2010) Karademir, Emine; Karademir, Cetin; Ekinci, Remzi; Baran, Behzat; Sagir, AbuzerThe objective of this study was to assess the tolerance level of some cotton varieties against Verticillium wilt (Verticillium dahliae Kleb.) disease. Verticillium wilt is one of the major constraint diseases of cotton production worldwide and also in Turkey. The study was carried out at the Southeastern Anatolia Agricultural Research Institute's naturally infected experimental area during 2004-2006. In this study, 10 different commercial cotton varieties were used as plant material. The experimental design was a randomized complete-block with four replications. During the cotton growing season, foliar disease index (FDI), vascular disease index (VDI) and vascular disease rate (VDR) were observed in addition to seed cotton yield and some fiber quality characteristics. According to the results, it was determined that with regards to FDI, VDI and VDR, the most tolerant varieties were 'GW-Teks', 'GW-Golda' and 'Carmen', while the most sensitive varieties were 'Maras 92', 'Sayar 314' and 'Stoneville 453'. The other varieties had moderate tolerance levels. The highest seed cotton yield and lint yield were obtained from 'DP-Deltaopal' and 'Stoneville 453; These results showed that some sensitive varieties had high yield; the reason for this situation may be related with early or late occurrence of the disease. The result of this study indicated that 'GW-Teks', 'GW-Golda' and 'Carmen' varieties must be preferred for infected areas; on the other hand, 'DP-Deltaopal' and 'Stoneville 453' can be recommended and grown in uninfected areas. Additionally, 'Carmen', 'GW-Teks' and 'GW-Golda' varieties can be used as material for improving disease resistance in cotton breeding programs.Öğe Bazı Pamuk (Gossypium hirsutum L.) Genotiplerinin Doğu Akdeniz ve GAP Bölgesine Uyum Yetenekleri ile Stabilite Analizleri(2017) Borzan, Güven; Güvercin, Ramazan Şadet; Karademir, Emine; Özkan, Nazife; Karademir, Çetin; Ekinci, RemziPamuk üretiminde yüksek verim, çeşitlerin genetik potansiyeline, yetiştirildiği çevre koşullarına ve kültürel işlemlere göre farklılık gösterebilmektedir. Pamukta (Gossypium hirsutum L.) kütlü verimi üzerine, farklı çevre koşulları ve genotip x çevre ilişkisinin yanı sıra genotiplere ait uyum yetenekleri ile kararlılıkların belirlendiği bu çalışmada, on iki pamuk genotipi (11 çeşit ve 1 hat) kullanılmıştır. Denemeler 2006 ve 2007 yıllarında, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Diyarbakır ve Kızıltepe/Mardin koşullarında, tesadüf blokları deneme desenine göre yürütülmüştür. Çalışmaya ait iki yıllık ortalamalara göre, kütlü pamuk verimi yönünden, genotip x çevre ilişkisinin çok önemli olduğu belirlenmiştir. Genotip verimleri 420.5 kg da-1 (Stoneville 468) ile 314.6 kg da-1 (ÇA 3) arasında, yıl verimlerinin ise 394.2 kg da-1 (2006) ile 350.6 kg da-1 (2007) arasında değişirken, çevrelerin iyiden kötüye doğru Şanlıurfa, Diyarbakır, Kızıltepe/Mardin ve Kahramanmaraş, yılların ise 2006 ve 2007 olarak sıralandığı saptanmıştır. Genotiplere ait kararlılıkların belirlenmesinde; çevre etkisi (indeksi), genotip etkisi (indeksi), çeşit (genotip) ortalaması ( ), genotipik varyans (varyansı ), değişkenlik katsayısı (), ekovalans , stabilite , regresyon katsayısı ( ), regresyondan sapma kare toplamı (, determinasyon katsayısı , regresyon sabitesi (a),ortalamaların standart hatasının yanı sıra, Varyans () ve Standart sapma kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, genel ortalamadan yüksek kütlü verimine sahip Stoneville 468, BA 119 ve Erşan 92 çeşitlerinin, bir (1)'den küçük regresyon katsayısı ile kötü çevrelere, BA 308, Dicle 2002 ve Maraş 92 çeşitlerinin ise bir (1)'den büyük regresyon katsayısı ile iyi çevrelere uyum sağladığı belirlenirken, diğer genotiplerin (Barut 2005, Flora, Carmen, Luisa, Deltaopal ve ÇA 3) genel ortalamadan düşük kütlü verimine sahip olduğu, BA 308 ve Dicle 2002 çeşitlerinin ise diğerlerinden daha kararlı olduğu saptanmıştırÖğe DETERMINATION THE EFFECT OF DEFOLIATION TIMING ON COTTON YIELD AND QUALITY(Univ Zagreb, Fac Agriculture, 2007) Karademir, Emine; Karademir, Cetin; Basbag, SemaThis study was carried out for determining the effect of different application times at 40, 50, 60 and 70 % boll opening and untreated plot of the defoliant on cotton yield, earliness and technological properties in Southeast Anatolia Region conditions in Turkey. Maras 92 cotton variety was used as plant material in the experiment field of the Southeast Anatolia Agricultural Research Institute during 2000-2001. Defoliant was including thidiazuron + diuron chemical substance. The result of this study showed that ginning percentage, 100 seed weight, seed germination percentage, fiber fineness, fiber length, fiber strength, reflectance, elongation and seed cotton yield were not affected by the treatment; plant height and first picking percentage in 2001, fiber uniformity in 2000 were 5 % significantly affected. This study showed that application of defoliant didn't affect significantly yield and technological properties of cotton and after 40 % boll opening the defoliant can be used.Öğe Diyarbakır ekolojik koşullarında farklı azot ve fosfor uygulamalarının pamukta verim ve lif teknolojik özellikleri etkisi(2005) Doran, İlhan; Karademir, Emine; Altıkat, Ahmet; Karademir, ÇetinBu araştırma, Diyarbakır ekolojik koşullarında farklı azot ve fosfor dozlarının pamuğun verim ve lif teknolojik özellikleri üzerine etkisini belirlemek amacıyla, Güneydoğu Anadolu Tarımsal Araştırma Enstitüsü deneme alanında, 2002 ve 2003 yıllarında yürütülmüştür. Tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme desenine göre, 3 tekrarlamalı olarak yürütülen çalışmada, Maraş 92 çeşidi kullanılmış ve azotun 5 (0, 6, 12, 18, 24 kg/da), fosforun 4 farklı dozu (0, 4, 8, 12 kg/da) uygulanmıştır. Araştırma sonucunda, kütlü pamuk verimi üzerine azot dozları ve NxP interaksiyonun, lif uzunluğu üzerine azot dozlarının etkileri önemli bulunurken, çırçır randımanı, lif inceliği, lif kopma dayanıklılığı, lif kopma uzaması, lif üniformite oranı, kısa lif oranı özellikleri üzerine azot ve fosfor dozlarının etkili olmadıkları belirlenmiştir. En yüksek kütlü pamuk verimi $N_{18}P_{12}$ (18 kg N/da+12 kg $P_2O_5$ /da) kombinasyonundan elde edilmesine rağmen, en ekonomik uygulamanın $N_{12}P_8$ (12 kg N/da+8 kg $P_2O_5$ /da) kombinasyonu olduğu belirlenmiştir.Öğe THE EFFECTS OF HIGH TEMPERATURE STRESS ON SOME AGRONOMIC CHARACTERS IN COTTON(Pakistan Botanical Soc, 2017) Ekinci, Remzi; Basbag, Sema; Karademir, Emine; Karademir, CetinHigh temperature is one of the abiotic stress causing morphological, physiological, biochemical and molecular changes on plant growth and productivity. One hundred and sixty cotton genotypes obtained from genetic stocks was evaluated for high temperature tolerance based on some agronomic characters under field and controlled conditions. Genotypes showed differences for all investigated characters. Plant height, node number and HNR ranged from 68.38-136.45 cm, 18.22-30.10 number. plant(-1), 2.89-6.31 (HNR) respectively. Maximum and minimum values in terms of number of sympodial branches, boll abscission at first position, number of seed and seed-cotton yield changed from 11.09-24.42 number. plant-1; 4.17%-20.80%; 20.39-44.11 number. boll(-1) and 5.74-60.30 gr.plant(-1) respectively. Differences among genotypes were statistically significant for all characters under high temperature stress conditions. High temperature stress was declined the cotton plant development, the decline are important for cotton breeders and cotton breeding programs on the genotypes less affected from high temperature.Öğe Farklı azot ve fosfor dozlarının pamuğun verim, verim bileşenleri ve bazı erkencilik kriterlerine etkisi(2006) Doran, İlhan; Karademir, Çetin; Altıkat, Ahmet; Karademir, EmineBu araştırma, 2002-2003 yılları arasında, Diyarbakır ekolojik koşullarında farklı azot ve fosfor dozlarının pamuğun verim, verim bileşenleri ve bazı erkencilik kriterleri üzerine etkisini belirlemek amacıyla, Güneydoğu Anadolu Tarımsal Araştırma Enstitüsü deneme alanında yürütülmüştür. Bölünmüş parseller deneme desenine göre 3 tekrarlamalı olarak yürütülen araştırmada materyal olarak Maraş 92 pamuk çeşidi (Gossypium hirsutum L.) kullanılmış, azotun 5,(0, 6,12,18, 24 kg/da) fosforun 4 farklı dozu (0, 4, 8, 12 kg/da) uygulanmıştır. Araştırma sonucunda, ilk koza açma süresi ve meyve dalı sayısı üzerine azot uygulamalarının, bitki boyu özelliğine NxP interaksiyonunun, lif verimi ve kütlü pamuk verimi üzerine azot uygulamaları ve NxP interaksiyonunun önemli düzeyde etkili olduğu, ilk çiçek açma süresi, ilk el kütlü oranı, ilk meyve dalı boğum sayısı, odun dalı sayısı, koza sayısı ve çırçır randımanı yönünden uygulamaların önemli düzeyde etkili olmadığı belirlenmiştir, iki yıl süresince yürütülen bu araştırmaya göre, en yüksek lif ve kütlü pamuk verimi Nı8Pı2 kg/da uygulamasından elde edilmesine rağmen, en ekonomik dozun Nı2P8 kg/da olduğu sonucuna varılmıştır.Öğe İleri Generasyondaki Pamuk (Gossypium hirsutum L.) Hatlarında Verim ve Lif Kalite Özelliklerinin Belirlenmesi(2015) Sevilmiş, Uğur; Karademir, Emine; Karademir, Çetin; Ekinci, RemziBu araştırma pamukta yapılan melezleme çalışmaları sonucunda geliştirilen ileri generasyondaki hatlarda verim ve lif kalite özelliklerini belirlemek amacıyla GAP Uluslararası Tarımsal Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü deneme alanında 2013-2014 yılları arasında iki yıl süre ile yürütülmüştür. Çalışmada 6 adet ileri generasyondaki pamuk hattı ile 2 adet kontrol çeşit (Stoneville 468 ve GW Teks) materyal olarak kullanılmıştır. Denemeler tesadüf blokları deneme desenine göre 4 tekrarlamalı olarak yürütülmüştür. Çalışmada; kütlü pamuk verimi ve çırçır randımanı özelliklerinde genotip farklılığının önemli olduğu, lif uzunluğu, lif kopma dayanıklılığı, lif kopma uzaması, lif üniformite oranı yönünden hem genotip ve hem de yıl farklılığının önemli olduğu, kısa lif indeksi özelliğinde genotip, yıl ve genotip x yıl interaksiyonunun önemli bulunduğu, ilk el kütlü oranı ve lif inceliği özelliklerinin ise sadece yıl farklılığından önemli derecede etkilendiği belirlenmiştir. Araştırma sonucunda kütlü pamuk verimi yönü ile GW Teks, KP-24, 2/2 ve 6/1 Nolu genotiplerin, çırçır randımanı yönü ile 30/4 ve Stoneville 468 hat/çeşitlerinin yüksek değer göstererek aynı istatistiki grupta yer aldıkları saptanmıştır. Lif uzunluğu yönünden Stoneville 468 çeşidi dışındaki tüm genotipler aynı istatistiki grupta yer almışlardır. Lif kopma dayanıklılığı, lif üniformite oranı ve kısa lif içeriği özelliklerinde GW Teks kontrol çeşidinin, lif kopma uzaması yönü ile de Stoneville 468 ve 2/2 Nolu genotiplerin daha yüksek değerlere sahip oldukları belirlenmiştir.Öğe Pamukta (Gossypium hirsutum L.) ekim zamanı ve azot dozlarının verim ve kalite üzerine etkisi(2018) Karademir, Emine; Şakar, DoğanBu çalışma; pamuk bitkisinde farklı ekim zamanı ve azot dozlarının verim ve teknolojik özellikler üzerindeki etkisini belirlemek amacıyla 1996 yetişme döneminde Güneydoğu Anadolu Tarımsal Araştırma Enstitüsü deneme arazisinde yürütülmüştür. İki ekim zamanı ( 9 Mayıs, 31 Mayıs) ve beş azot dozunun (0, 6, 12, 18, 24 kg/da N) kullanıldığı bu çalışmada, ekim zamanının incelenen teknolojik özelliklerin çoğunda etkili olduğu, erken ekimle yüksek verim, orta incelikte ve mukavim liflerin elde edildiği, çırçır randımanı, 100, tohum ağırlığı, lif indeksi, % 60 koza açma zamanı ve odun dalı sayısının olumlu yönde etkilendiği, azot dozlarının ise incelenen özelliklerden ilk koza açma zamanında etkili olduğu ve azot dozlarının artmasıyla verimin de arttığı lif uzunluğu ve bitkideki koza sayısının ekim zamanı ve azot dozlarından etkilenmediği saptanmıştır. Anahtar Kelimeler: Pamuk, Ekim Zamanı, Azot, Lif Verimi, Teknolojik özelliklerÖğe Pamukta Bazı Agronomik Uygulamaların Verim ve Lif Kalite Kriterleri Üzerine Etkileri(Iğdır Üniversitesi, 2020) Karademir, Emine; Karademir, Çetin; Ekinci, RemziBu çalışma sulama ve azot miktarına (8, 16 ve 24 kg da-1) bağlı kısıntılı, ideal ve aşırı yetiştirme koşullarının pamuk verimi, bitki gelişimi ve lif kalite özelliklerine etkisini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Deneme tesadüf blokları deneme desenine göre 4 tekrarlamalı olarak yürütülmüş ve materyal olarak GW-Teks pamuk çeşidi kullanılmıştır. İki yıl yürütülen çalışma sonucunda kütlü pamuk verimi, lif verimi, bitki boyu, ilk meyve dalı boğum sayısı, odun dalı sayısı, meyve dalı sayısı, koza sayısı yönünden uygulamalar arasındaki farklılığın istatistiki olarak önemli bulunduğu, bu özellikler yönünden en yüksek değerlerin aşırı gelişme koşullarından elde edildiği belirlenmiştir. Çırçır randımanı yönünden yıl farklılığının önemli olduğu, ancak uygulamalar arasındaki farklılığın önemli bulunmadığı, lif kalite kriterlerinden lif uzunluğu, lif inceliği, lif kopma dayanıklılığı, lif kopma uzaması, lif üniformite oranı ve kısa lif oranı yönünden uygulamalar arasında istatistiki önem düzeyinde bir farklılığın olmadığı tespit edilmiştir. İlk meyve dalı boğum sayısı, meyve dalı sayısı, koza sayısı ve lif uzunluğu özelliklerinde uygulama × yıl interaksiyonunun önemli olması, bu özelliklerin yıllara bağlı olarak değişebileceğini göstermiştir. Çalışma sonucunda incelenen özelliklerin tümü yönünden aşırı yetiştirme koşullarında elde edilen değerlerin ideal ve yetersiz yetiştirme koşullarına göre daha yüksek olduğu saptanmıştır. Elde edilen bulguların denemede materyal olarak kullanılan GW-Teks pamuk çeşidinin genetik performansını yansıttığı, bu değerlerin çeşitten çeşide değişebileceği, farklı çeşitlerle çalışılmasının uygun olacağı sonucuna varılmıştır. Elde edilen bulgular GW-Teks çeşidinin değişen sulama ve azot dozlarına tepkisinin sınırlı olduğunu göstermiştir.Öğe Pamukta F6 ıslah hatlarında verim, verim kriterleri ve lif kalite özelliklerinin belirlenmesi(2005) Karademir, Emine; Başbağ, Sema; Gencer, Oktay; Karademir, ÇetinBu çalışma, Güneydoğu Anadolu Bölgesi koşullarına uygun yeni pamuk çeşitlerini geliştirebilmek ve halen yaygın olarak üretimi yapılan pamuk çeşitlerine alternatif oluşturmak amacıyla, Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi deneme alanında yürütülmüştür. Deneme, 1997-2003 yıllarında yürütülen ıslah çalışmaları kapsamında Sayar 314 x Beli İzvor 432 melez kombinasyonundan elde edilen 30 adet F6 hattı ve 3 adet kontrol çeşit (GW- Golda, Sayar 314, Deltaopal) ile Augmented Deneme Desenine göre 6 tekrarlamalı olarak kurulmuştur. Araştırma sonucunda denemede yer alan hat ve çeşitler arasında ilk el kütlü oranı, lif inceliği, lif uzunluğu, lif kopma dayanıklılığı ve lif üniformite oranı yönünden önemli farklılıkların bulunduğu; bitki boyu, koza sayısı, odun dalı sayısı, meyve dalı sayısı, lif verimi ve kütlü pamuk verimi yönünden önemli farklılığın olmadığı belirlenmiştir. Yapılan korelasyon analizi sonucunda, kütlü verimi ile lif verimi (0.963**), koza sayısı (0.538**), lif inceliği (0.439**), bitki boyu (0.420**), odun dalı sayısı (0.361 **) arasında olumlu, çırçır randımanı (-0.458**) ve lif kopma dayanıklılığı (-0.340*) arasında olumsuz yönde önemli ilişkiler belirlenmiştir. İlk el kütlü oranı yönünden 2, 6 ve 3; lif inceliği yönünden 6 ve 14, lif uzunluğu ve lif kopma dayanıklılığı yönünden 8, lif üniformite oranı yönünden 1,16,10 ve 8 nolu hatların ümitvar olduğu belirlenmiştir. Lif verimi ve kütlü verimi yönünden ise 30, 19,13 ve 14 nolu hatlar öne çıkmıştır. Kontrol çeşitlere göre üstün özellik gösteren hatlar seçilerek bir sonraki generasyona aktarılmıştır.Öğe SCREENING FOR HIGH-TEMPERATURE TOLERANT COTTON (GOSSYPIUM SPP.) BY USING SOME PHYSIO-MORPHOLOGICAL LEAF TRAITS(Parlar Scientific Publications (P S P), 2018) Ekinci, Remzi; Basbag, Sema; Karademir, Emine; Karademir, CetinOne hundred sixty cotton genotypes obtained from genetic stocks were evaluated for high temperature tolerance based on some physio-morphological leaf traits under field conditions and controlled condition. Genotypes showed differences for all investigated traits. In the study, stoma] density ranged from 83.49-128.35 stomata. (mm(2))(-1), stomata] conductance ranged from 140.77-394.90 mmol.m(-2).s(-1), stoma] width ranged from 92.39-154.01 mu m, stomatal rate of width/length ranged from 0.42-0.58, canopy temperature ranged from 20.24-52.00 degrees C, leaf area ranged from 67.50-173.05 cm(2), leaf SPAD value ranged from 31.80-63.73, and leaf photosynthesis yield ranged from 12.72-33.05 The results showed that high temperature stress did not influence stoma numbers, whereas it decreased stomatal conductance, stomatal width, stomatal width/length, leaf area, leaf SPAD and leaf photosynthesis yield; and that it increased canopy temperature values. The Fantom was determined to be tolerant with respect to stomata] conductance trait and the Tropikal-225 genotype with respect to stoma width and width/length traits.Öğe Türkiye'deki pamuk çeşitleri ve genetik stoklardaki bazı hatların yüksek sıcaklığa tolerans düzeylerinin belirlenmesi(2012) Karademir, Emine; Karademir, Çetin; Başbak, Sema; Ekinci, Remzi[Abstract Not Available]