Yazar "Kahraman, Bayram" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Effects of acute exercise on the diameter of the spermatic vein, and duration of reflux in patients with varicocele(Informa Healthcare, 2013) Atar, Murat; Soylemez, Haluk; Oguz, Fatih; Beytur, Alt; Altunoluk, Bulent; Kahraman, Bayram; Islamoglu, YahyaObjective. The aim of this study was to investigate the effects of acute exercise on the diameter of the spermatic vein, and on the duration of reflux in patients with varicocele. Material and methods. The study included 38 patients with complaints of infertility and scrotal pain between 2009 and 2010. The diagnoses were made by physical examination and colour Doppler ultrasound, with both performed before and after exercise tests. Results. The mean age of the participants was 25.7 +/- 4.9 years. During the first examination, the grades of the varicoceles detected were as follows: grade I, n = 7; II, n = 10; and III, n = 21. The diameters of veins in patients with grades I, II and III varicocele were 2.1 mm, 2.9 mm and 4.2 mm, respectively, before exercise, whereas they were 2.6 mm, 3.2 mm and 4.3 nun, respectively, after exercise. In patients with grade I varicoceles, compared with pre-exercise values, the diameter of the left spermatic vein and duration of reflux measured during Valsalva manoeuvres were increased significantly after exercise (p = 0.042 and p = 0.034, respectively); similar results were obtained for the patients with grade II varicoceles (p = 0.007 and p = 0.008, respectively). However, the minimal relative increase in cases with grade III varicoceles was not statistically significant (p > 0.05). Conclusions. This study demonstrates that acute exercise increases the spermatic vein diameter and reflux time in patients with varicoceles. These outcomes demonstrate that acute exercise may be an aggravating factor for varicocele, as seen in chronic exercise.Öğe Gençlerin dini ve etnik kimlik algısı: Diyarbakır örneği(2013) Yanmış, Mehmet; Kahraman, BayramBu çalışmada öncellikle kimlik kavramının oluşumu, dini ve etnik kimli- ğin oluşumuna etki eden faktörler, Diyarbakır’ın sosyo-kültürel yapısı ve bu yapıdaki değişim ele alınarak çalışmanın kavramsal çerçevesi ortaya konulmaktadır. Diyarbakırlı gençlerin dini ve etnik kimlik algılarının nasıl şekillendiği ve bu olguların oluşumundaki temel etmenlerin neler olduğu çalışma çerçevesinde ele alınmıştır. Bu kavramsal çerçeve ile desteklenen anket ve katılımlı gözlemler yoluyla veriler toplanmıştır. Araştırmada Diyar- bakırlı gençlerin dini ve etnik kimliklerinin nasıl oluştuğu; cinsiyet, ikamet edilen semt/sosyo-ekonomik yapı ve eğitim bağımsız değişkenleriyle ilişkisi tartışılacaktır.Öğe TORASİK DİSK HERNİLERİNDE KONSERVATİF TEDAVİ(2014) Korkmaz, Mehmet Fatih; Özdemir, Zeynep Maraş; Yoloğlu, Saim; Kahraman, Bayram; Özevren, Hüseyin; Durak, Mehmet AkifAmaç: Kronik arka ağrısı çeken hastaların ayırıcı tanısında nadir görülen bir sebep olan torasik disk hernilerinin önemini vurgulamak. Materyal ve Metot: Ocak 2010-Eylül 2013 arası polikliniğe sırt ağrısı şikayeti ile başvuran 206 erkek, 231 kadın ortalama 47.98 + 18.41 yaşında (16-88 yaş arası) toplam 437 hastanın epikriz ve radyolojik tetkiklerinin retrospektif olarak incelenmesinden elde edilen sonuçlar değerlendirildi. Cerrahi tedaviyi kabul etmeyen ve konservatif tedavi ile takip ve tedavisi düzenlenen 58 seviye torasik disk hernili 13 erkek, 17 kadın ortalama 51.23 + 17.19 yaşında 30 hasta çalışmaya dâhil edildi.Sonuçlar: Çalışmaya dâhil olan hastaların hiçbirinde T1-2 disk hernisine rastlanmazken, T2-3, T3-4 ve T4-5 diskleri sadece kadın hastalarda görüldü. Tüm torasik disk hernilerinin % 30'unu oluşturan T11-12 disk hernilerinin kadın hastalardaki disk hernilerinin % 47.1'ini erkek hastalardaki disk hernilerinin % 7.7 sini oluşturduğu görüldü, aradaki fark istatistiksel olarak anlamlı idi (p=0.042). Disk dejenerasyonu değerlendirildiğinde grade-3 dejenerasyondan sonra ikinci sıklıkla görülen grade 4 dejenerasyonun kadın hastalarda % 58.8, erkek hastalarda % 15.4 oranında olduğu görüldü, aradaki fark istatistiksel olarak anlamlı idi (p= 0.016).Tartışma: Torasik disk hernisi vakalarının çoğu asemptomatiktir. Eğer spinal kord kompresyonu yoksa hastalığın doğal sürecinde konservatif yönetim savunulur. Tedavi seçeneği konservatif olsa da ilerleyici nörolojik defisit gelişen veya ciddi radiküler ağrısı olan hastalarda cerrahi tedavi gerekmektedir