Yazar "Güneli, Ensari" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe İmmobilizasyon+soğuk stresine maruz kalan sıçanlarda karaciğer lipit peroksidasyonu düzeyine vitamin E, selenyum ve allopurinolün etkileri(2003) Güneli, Ensari; Çiçek, Ramazan; Akkoç, Hasan; Canoruç, Naime; Dursun, Mehmet; Kelle, İlkerAmaç: îmmobilizasyon (hareketsizlik)+soğuk stresi biyolojik membranlarda serbest radikal üretimini artırarak lipit peroksidasyonunu uyarır. Lipit peroksidasyonu hücre membranında poli-doymamış yağ asitlerinin oksitlemesi ile oluşan bir kimyasal reaksiyon olup, serbest radikallere bağlı hasarın sap-tanmasında önemli bir göstergedir. Biz bu çalışına ile sıçanlarda immobilizasyon+soğuk stresi modeliyle karaciğerde oluşturulan lipit peroksidasyonuna karşı, antioksidan etkinliğe sahip maddeler olan, Vitamin E, Selenyum ve Allopurinolün tek başlarına ve/veya kombinasyonları halinde koruyucu etkilerinin bulunup bulunmadığını araştırdık. Materyal ve Mctod: Bu çalışına için 6'şar adet Spraque-Dawley sıçandan oluşan 8 grup oluşturuldu: 1. Kontrol 2. Vit-E (3 mg /kg/gün, i.m., 8 hafta) 3. Vit-E (10 mg/kg/gün, Lm., 8 hafta) 4. Vit-E (100 mg/kg/gün, i.m., 8 hafta) 5. Selenyum (350 mg/kg/hafta, i.m., 8 hafta) 6. Allopurinol (50 ıng/kg/gün, s.c., 5 gün) 7. Vit-E (10 mg/kg/gün, Lm., 8 hafta) + Selenyum (35 mg/kg/hafta, Lm., 8 hafta) 8. Vit-E (10 mg/kg/gün, i.m., 8 hafta) + Allopurinol (50 mg/kg/gün, s.c., 5 gün). İlaç ön uygulaması yapılan ve yapılmayan gruplara immobilizasyon + soğuk stresi uygulandı. Daha sonra sıçanlar servikal dislokasyon ile sakrifıye edilerek, karaciğerleri alındı. Karaciğer dokusundaki lipit peroksidasyoııunun göstergesi olan doku malondialdehit (MDA) düzeyinin tespiti için tiyobarbiturik asit metodu kullanıldı. Gruplar arasındaki farkın anlamlılığı uygun olduğunda ANOVA veya Mann-Whitney U testi ile değerlendirildi, p$leq$ 0.05 ise aradaki farkın anlamlı olduğuna karar verildi. Sonuçlar: İmmobilizasyon + soğuk stresi uygulandıktan sonra karaciğer MDA düzeyleri saptandığında: Kontrole göre, ilaç uygulanan gruplarda karaciğer MDA düzeylerinin azaldığı gözlendi (p=0.009). Gruplar arası karşılaştırma yapıldığında; Vitamin E (3 mg) ve Vitamin E + Selenyum uygulanan gruplarda MDA düzeylerinin daha düşük olduğu tespit edildi ( p< 0.01). Çıkarım: Sıçanlarda; immobilizasyon+soğuk stresi ile oluşan, serbest radikallere bağlı karaciğer hasarını E vitamini, Selenyum ve Allopurinolün tek başlarına ya da kombinasyonları halinde ön-leyebilecekleri kanısına varıldı.Öğe Oksitosin ile uyarılan sıçan uterus şeritlerinde L-arjinin gevşeme yanıtlarının gebelik dönemleri süresince değişimi.(2000) Erdinç, Meral; Yıldızhan, Pekin Begüm; Çiçek, Ramazan; Erdinç, Levent; Güneli, EnsariAMAÇ: L-arjinin - nitrik oksit sisteminin siklik guanozin monofosfat aracılığı ile ,uterus düz kası dahil olmak üzere birçok düz kasta gevşemeye yolaçtığı bilinmektedir. Uterusda L-arjinin-nitrik oksit sisteminin gebelik süresince Jzole sıçan ve insan uterus şeritlerinin spontan kontraksiyonları üzerine değişen şekilde inhibe edici etkisi olduğu bildirilmiştir. Bu çalışmada gebeliğin farklı dönemlerinde oksitosin ile uyarılan sıçan uterus şeritlerindeki kontraksiyonlara L-arjinin 'in etkisi araştırıldı. GEREÇ VE YÖNTEM: Gebe olmayan ve gebeliğin orta ve geç dönemlerinde izole edilen sıçan uterus şeritlerinde organ banyosunda 0,5 mU/mi konsantrasyonunda oksitosin ile uyarılan kontraksiyonlar ve buna L-arjinin'in 1.5, 3 mM konsantrasyonlarındaki etkisi izotonik kasılma olarak kimografa kaydedilerek değerlendirildi.İstatistiksel hesaplamalarda p<0,05 olarak kabul edilerek, Kruskall Wallis ve Mann Whitney U -testleri ile analiz edildi. BULGULAR: Gebe olmayan sıçanlardan izole edilen uterus şeritlerinde 0.5 mU/ml oksitosin ile uyarılan kasılmalar 1.5-3 mM L-arjinin ile anlamlı olarak azaldı (p< 0,05). Gebeliğin orta döneminde gerek oksitosin gerekse L-arjinin yanıtları gebe olmayan gruba göre anlamlı olarak değişmezken, gebeliğin son döneminde oksitosin yanıtları, gebeliğin orta dönemi ile karşılaştırıldığında anlamlı olarak arttığı görüldü (p< 0,05). Buna karşılık yine gebeliğin son döneminde L-arjinin gevşeme yanıtlarının gebeliğin orta dönemi ve gebeliğin olmadığı grupla karşılaştırıldığında anlamlı olarak azaldığı görüldü (p< 0,05). SONUÇ: L-arjininin-nitrik oksit sisteminin uterus düz kasında gevşetici etkisinin gebelik dönemlerinde değişiklik gösterdiği .gebeliğin son döneminde azaldığı tesbit edilerek, bu değişim sürecinin uterusun gebelik süresince sessiz kalmasında ve doğumun başlamasında kontraktil aktivitenin baskın hale geçmesinde rolü olduğu kanısına varıldı.Öğe Protective effects of vitamin E selenium and allopurinol against stress-induced ulcer formation in rats(2001) Canoruç, Naime; Canoruç, Fikri; Çiçek, Ramazan; Güneli, Ensari; Dursun, Mehmet; Atamer, Aytaç; Turgut, CengizProtective effects of vitamin E selenium and allopurinol against stress-induced ulcer formation in ratsÖğe Sıçan uterus şeritlerinde nitrik oksit sentaz inhibisyonunun oksitosin kontraksiyonlarına etkisi(2000) Erdinç, Levent; Erdinç, Meral; Çiçek, Ramazan; Yıldızhan, Pekin Begüm; Güneli, EnsariAMAÇ: L-arjinin aminoasidinden nitrik oksit sentaz enzimi ile sentezlenen nitrik oksitin siklik guanozin monofosfat aracılığı ile birçok düz kasta ve uterusta gevşeme yaptığı bilinmektedir. Bu çalışmada izole uterus şeritlerinde nitrik oksit sentaz inhibisyonunun oksitosin ile uyarılan kontraksiyonlar üzerine etkisi araştırıldı. GEREÇ VE YÖNTEM: Dişi Sprague-Dawley sıçanlardan izole edilen uterus şeritleri, organ banyosundaki ortamda 3 mM konsantrasyonda L-Name varlığında ve yokluğunda, 0.5 mU/ml oksitosin ile uyarılarak, kontraksiyon yanıtları izonik olarak kimografa kaydedildi. Gruplar arasındaki fark istatistiksel olarak Mann Whitney U testi ile değerlendirilerek, p< 0.05 anlamlı olarak kabul edildi. BULGULAR: Oksitosin ile oluşturulan kontraksiyonların hem frekansının hem de amplitüdünün L-Name varlığında anlamlı şekilde arttığı gözlendi (p< 0.05). SONUÇ: L-arjinin-Nitrik oksit sisteminin inhibisyonunun uterus kasılmalarında anlamlı artışa yolaçtığımn gözlenmesi, bu sistemin uterusun kontraktil fonksiyonları üzerinde önemli etkiye sahip olduğu sonucunu ortaya çıkarmaktadır.