Yazar "Gönül, Şaban" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Skleral fiksasyonlu göz içi lensi implantasyonu(2009) Oltulu, Refik; Şahin, Alparslan; Gönül, Şaban; Kamış, ÜmitAmaç: Skleral fiksasyon tekniği ile arka kamaraya göz içi lensi implantasyonu sonuçlarının değerlendirilmesi. Yöntem: Ocak 2002 ile Aralık 2006 tarihleri arasında skleral fiksasyon tekniği ile göziçi lensi implante edilen 34 olgunun 34 gözüne ait kayıtlar retrospektif olarak değerlendirildi. Olgular, yaş, cinsiyet, primer veya sekonder GİL implantasyonu, implante edilen GİL cinsi, görme keskinliği, göziçi basıncı ve komplikasyonlar yönünden incelendi. Bulgular: Olguların yaş ortalaması 52.55±22.08 yıl (4-83) idi. Ortalama takip süresi 6.41±6.49 (3–36) aydı. Postoperatif en iyi düzeltilmiş görme keskinliği PMMA GİL grubunda 0.39±0.35, katlanabilir GİL grubunda 0.57±0.27 olarak saptandı (p=0.146). Primer GİL implante edilen grupta postoperatif en iyi düzeltilmiş görme keskinliği 0.44±0.34 iken, sekonder GİL implante edilen grupta ise 0.47±0.32 olarak saptandı (p=0.758). Postoperatif komplikasyon oranı PMMA GİL grubunda %40.9, katlanabilir GİL grubunda %16.6 olarak saptandı.Postoperatif göziçi basıncı yükselmesi ve kistoid maküler ödem başlıca komplikasyonları oluşturmaktaydı. İmplante edilen 22 GİL PMMA,12 GİL ise 3 parçalı hidrofobik akrilik idi. Sonuç: Kapsül ve zonül desteğin yeterli olmadığı gözlerde skleral fiksasyon ile GİL implantasyonu tercih edilebilir bir yöntemdir. Her iki GİL tipi ile görsel sonuçlar benzer olsa da, katlanabilir GİL ile skleral fiksasyon tekniği daha az zaman almakta, daha düşük komplikasyon oranı saptanmakta ve erken görsel rehabilitasyona imkan sağlanmaktadır. Katlanabilir GİL ile skleral fiksasyon tekniğinin etkinliği ve güvenilirliği için daha fazla sayıda olgu ile uzun süre izlemli çalışmalar yapılması yararlı olacaktır.Öğe Tip 1 diabetes mellitus ve metabolik kontrolünün retina sinir lifi tabakası kalınlığına etkisinin değerlendirilmesi(2010) Okudan, Süleyman; Öztürk, Turgut Banu; Şahin, Alparslan; Özkağnıcı, Ahmet; Gönül, ŞabanAmaç: Tip 1 Diabetes Mellitus (DM) tanısıyla izlenen ve diabetik retinopatisi (DR) bulunmayan olgularda retina sinir lifi tabakası (RSLT) kalınlığındaki değişiklikleri ve metabolik kontrolün etkisini değerlendirmek.Gereç ve Yöntem: Oftalmolojik muayenesinde DR bulgusu olmayan Tip 1 DM’li 98 olgu ile benzer yaş ve cinsiyet dağılımı gösteren 49 sağlıklı bireyin optik koherens tomografi (OKT) ile alınan RSLT kalınlık ölçümleri karşılaştırıldı. Metabolik kontrolün değerlendirilmesinde 12 saatlik bir açlık periyodundan sonra alınan venöz kandaki açlık kan şekeri (AKŞ) ve HbA1c düzeyleri kullanıldı.Bulgular: Ortalama RSLT kalınlığı DM’li olgularda 100.00±11.93 m, kontrol grubunda 103.79±6.45 m olarak saptanmış ancak bu fark istatisktiksel olarak anlamlı bulunmamıştır. Süperior, nazal, inferior ve temporal kadranlardaki RSLT kalınlıkları karşılaştırıldığında da istatistiksel olarak anlamlı değişiklik tespit edilememiştir. Tip 1 DM olgularının ortalama DM süresi 60.76±50.41 ay olarak bulunmuş ve bu süreye göre gruplanarak yapılan değerlendirmede DM süresi 1-60 ay olan olgular ile 61- 120 ay ve >120 ay olan gruplar arasında RSLT kalınlığında anlamlı değişiklik saptanmamıştır (p>0.05). DM’li olguların ortalama AKŞ 237.46±119.22 mg/dl ve HbA1c düzeyi 8.77±1.94% idi. İstatistiksel analizde RSLT kalınlığı ile HbA1c düzeyi arasında negatif korelasyon olduğu gösterilmiştir (koeff=-0.49 p<0.001).Sonuç: RSLT kalınlığı DR’si olmayan tip 1 DM’li olgularda sağlıklı bireylere göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık göstermemektedir. Ancak HbA1c ile negatif korelasyonu kötü metabolik kontrolün ilerleyici bir hasara yol açabileceğini düşündürmektedir.