Yazar "Göçmen, Mustafa" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe The effects of GnRH analogues and antiandrogenes in preventing the gonadotoxic effects of COPP chemotherapy(2001) Göçmen, Mustafa; Akay, Ali Ferruh; Şahin, Hayrettin; Deniz, Mustafa; Nergiz, Yusuf; Bircan, Mehmet Kamuran; 0000-0002-0854-0904Background: In this study we aimed to discuss whether the gonadal suppression is effective or not in preventing the gonadal toxic effects of some chemotherapeutics. Methods: Forty Sprague-Dawley adult male rats were randomised into 4 groups, each consisting of 10. No drugs were given to the first group. The second group received GnRH agonist and antiandrogen, the third group received COPP chemotherapy protocol and the last group received COPP together with GnRH agonist and antiandrogen. Ninety days after drug application we sacrificed all rats. Total body weight, testicular weight and testicular size measurements were all recorded. All testicular tissues were examined histologically for the ratio of active seminiferous tubules. Results: There was no difference in total body weight. The weight and measurements of testicular tissues were decreased in-group 3 and 4 when compared with 1 and 2. The amount of active seminiferous tubules was significantly less in the third group. Conclusions: As a conclusion we think that gonadal suppression applied during chemotherapy regimen could decrease the testicular toxic effects of chemotherapeutic but more clinical investigations needed for routine application.Öğe Elektif ürolojik cerrahide preoperatif kan donasyonu(1997) Şahin, Hayrettin; Gedik, Abdullah; Akay, A. Faruk; Bircan, M. Kamuran; Göçmen, MustafaBu prospektif çalışmada, elektif ürolojik cerrahide preoperatif kan donasyonun etkinliği ve güvenilirliği araştırılmıştır. Çalışma grubunu benign prostat hiperplazisi nedeniyle operasyon planlanan hastalar oluşturmuş¬tur. Aktif bakteriyemisi olmayan hemoglobin konsantrasyonu 11 g/dl'nin üzerinde olan tüm hastalar çalışmaya dahil edilmiştir. Otuz üç hastanın preoperatif donasyon için uygun bulunmasına karşın, bunlardan ancak 23'ü işlemi kabul etmiştir. Yirmi üç hastadan toplam 44 ünite kan alınmıştır. Bu kanların 15 ünitesi ototransfüzyon, 29 ünitesi isi homolog transfüzyon için kullanılmıştır. Elektif ürolojik cerrahi uygulanacak hastalara ototransfüzyon için preoperatif kan donasyonunun etkin ve güvenli bir yöntem olduğu gösterilmiştir. Bu yöntemin tüm cerrahlar tarafından daha yaygın kullanılması gerektiği düşünülmüştür.Öğe Ratlarda COPP kemoterapisinin gonadotoksik etkilerinin önlenmesinde GnRH analogları ve antiandrojenlerin rolü(2018) Göçmen, Mustafa; Bircan, M. KamuranKemoterapinin meydana getirdiği kalıcı gonadal hasarın önlenmesinde hor monal gonadal supresyonun rolünü araştırmak amacıyla planladığımız çalışmamızda 40 adet Spraque-Dawley cinsi erişkin erkek rat kullanıldı. Bu ratlardan randomize olarak onarlı dört ayrı grup oluşturuldu. Birinci gruba her hangi bir ilaç verilmezken, ikinci gruba GnRH agonisti + Antiandrojen uygulandı. Üçüncü gruba COPP kemoterapisi, dördüncü grubada grup 2 ve 3' deki ilaçların kombinasyonu uygulandı. İlaçların uygulamasının bitiminden itibaren 90. günde ratllar sakrifiye edildi. Ratların vücut ağırlıkları, testis ağırlıkları, testis boyutları ölçüldü. Histolojik inceleme ile aktif seminifer tübül sayısının toplam tübül sayısına oranı belirlendi. Herbir gruba ait veriler diğer gruplarla karşılaştırıldı ve şu sonuçlar elde edildi. - Çalışma öncesi ve sonrası bütün gruplar arasında rat ağırlıkları yönünden anlamlı bir fark yoktu, ancak grup 3 ve 4'e ait ratların testis ağırlıkları ve boyutları grup 1 ve 2'ye oranla belirgin olarak azalmıştı. - Histolojik incelemede ise aktif seminifer tübül sayıları grup 3'te diğer gruplara göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde düşük bulundu. Elde edilen bu sonuçlarla Spraque-Dawley cinsi ratlarda kemoterapinin meydana getirdiği gonadal hasarın kemoterapi süresince uygulanan hormonal supresyonla kısmende olsa önlenilebileceğini gözledik. Ancak bu sonuç bu ko nuda yapılacak klinik çalışmalarla anlam kazanabilecektir.