Yazar "Ege, Bilal" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 4 / 4
  • [ X ]
    Öğe
    A Classification Tree to Identify Factors Affecting Temporomandibular Disorders
    (Cem TIRINK, 2021) Küçük, Ayşe Özcan; Yılmaz, Utku Nezih; Ege, Bilal; Koparal, Mahmut; Yalçın, Eda Didem; Üçkardeş, Fatih
    To examine the effects of stress, bruxism, malocclusion, and oral habits on the incidence of temporomandibular disorders (TMDs) using a classification tree method (CTM). We obtained data from a total of 1.338 patients: 669 who had TMDs and 669 who but haven’t TMDs. We recorded interview data on stress and oral habits, and during oral examination, noted malocclusions, bruxism, and any sign of poor oral habits. All data were subjected to CTM analyses. The TMD rate was highest in stressed patients (96.8%), and significantly lower in stress-free patients (25.3%) (P < 0.001). TMD was evident in all patients exhibiting both stress and bruxism (100.0%). In stressed patients lacking bruxism, the effects of malocclusion on TMD were significant (P < 0.001). CTM analyses showed that the most significant factor affecting TMD was stress, followed by bruxism and malocclusion. This is the first report to use CTM to define factors affecting TMD.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Asporin levels in patients with temporomandibular joint disorders
    (John Wiley and Sons Inc, 2021) Ege, Bilal; Erdoğmuş, Zozan; Bozgeyik, Esra; Koparal, Mahmut; Kurt, Muhammed Yusuf; Gülsün, Belgin
    Background: Understanding the pathogenesis of temporomandibular joint disorder (TMD) is important for diagnosis and treatment planning. Thus, biochemical analysis is usually used for the detection of tissue damage. Objective: In this study, we aimed to investigate the serum asporin levels in patients with TMD. Methods: Our study was planned to be performed on 43 healthy individuals (control group) without any joint problems and 43 patients with temporomandibular joint internal derangement (TMJ-ID; patients group) according to the Wilkes classification (stages 3, 4 and 5). Serum asporin levels were determined by the enzyme-linked immunosorbent assay (ELISA) method and compared between groups. Asporin levels were analysed according to the demographic and clinical characteristics of the patients, and the differences between them were demonstrated. Results: Asporin levels were found to be significantly increased in the patients group compared to control group (p =.0303). The age and gender distributions of the samples in the control and patients groups were homogeneous, and there was no statistically significant difference between the groups. In addition, while there was no significant change in asporin levels in females in the patients group compared with the control group, the asporin levels were significantly increased in males in the patients group (p =.0403). Conclusions: Consequently, asporin seems to be an important biomarker in the pathobiology of TMJ-ID as it is significantly upregulated in these patients.
  • [ X ]
    Öğe
    Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde dental anomalilerin görülme sıklığı
    (Selcuk University, 2018) Koparal, Mahmut; Ünsal, Haluk Yener; Alan, Hilal Türker; Yalçın, Mustafa; Ege, Bilal; Gülsün, Belgin
    Amaç: Bu çalışmanın amacı, Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yaşayan bireylerde dental anomalilerin görülme sıklığının ve cinsiyetler arasındaki dental anomali görülme yatkınlıkların değerlendirilmesidir.Gereç ve Yöntemler: Çalışma Adıyaman Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi’ne ve Adıyaman Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’ne çeşitli nedenlerle müracat etmiş 4256 hastaya ait panoramik radyografi görüntüleri üzerinde retrospektif olarak tasarlandı. Hastalara ait panoramik radyografi görüntüleri dental anomalilerin tespit edilmesi amacıyla 2 araştırmacı tarafından değerlendirildi.  Çalışmada hastaların panoramik radyografi görüntüleri üzerinde tespit edilen, alt keser diş eksikliği, sürnümerer diş, ektopi, gömülü kalma, mikrodonti, taurodontism ve dilaserasyon olmak üzere 7 tip dental anomali cinsiyetler arası dağılımına göre istatistiksel olarak analiz edilmiştir.Bulgular: En sık görülen anomali %4,2 oranıyla gömülü kalma olarak tespit edildi. Taurodontizm % 0,02 lik oranla en az görülen anomali olarak tespit edildi. Gömülü diş görülme sıklığı erkek bireylerde, kadınlara kıyasla istatistiksel olarak anlamlı derecede daha fazla bulunmuştur. Ektopik diş görülme oranı, erkeklerde kadınlara nazaran istatistiksel olarak anlamı derecede fazla bulunmuştur. Kadınlarda alt keser diş eksikliği görülme oranı, erkeklere göre istatistiksel olarak anlamlı derecede fazla bulunmuştur.Sonuçlar: Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yaşayan bireylerde gömülü kalma, en sık rastlanılan anomali olarak karşımıza çıkmaktadır. Alt keser diş eksikliği kadınlarda daha fazla görülürken, gömülü diş ve ektopiye erkeklerde daha sık rastlanılmıştır. Bunun yanında, sürnümerer diş, dilaserasyon, taurodontizm ve mikrodonti gibi anomalilerin görülme sıklığı bakımından cinsiyetler arasında farklılık tespit edilmemiştir. Taurodontizm en az rastlanılan anomali olarak tespit edilmiştir.Anahtar Kelimeler: Dental anomali, gömülü diş, ektopi, sürnümerer, alt keser
  • [ X ]
    Öğe
    Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yedi farklı dental anomalinin görülme sıklığı
    (2018) Gülsün, Belgin; Unsal, Haluk Yener; Alan, Hilal Türker; Ege, Bilal; Koparal, Mahmut; Yalçın, Mustafa
    Amaç: Bu çalışmanın amacı, Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yaşayan bireylerde yedi farklı dental anomalinin görülme sıklığının ve cinsiyetler arasındaki dental anomali görülme yatkınlıkların değerlendirilmesidir. Gereç ve Yöntemler: Çalışma Adıyaman Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi’ne ve Adıyaman Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’ne çeşitli nedenlerle müracat etmiş hastalardan rastgele seçilen 4256 hastaya ait panoramik radyografi görüntüleri üzerinde retrospektif olarak tasarlandı. Hastalara ait panoramik radyografi görüntüleri dental anomalilerin tespit edilmesi amacıyla 2 araştırmacı tarafından değerlendirildi. Çalışmada hastaların panoramik radyografi görüntüleri üzerinde tespit edilen, alt keser diş eksikliği, sürnümerer diş, ektopi, gömülü kalma, mikrodonti, taurodontism ve dilaserasyon olmak üzere 7 tip dental anomali cinsiyetler arası dağılımına göre istatistiksel olarak analiz edilmiştir Bulgular: En sık görülen anomali %4,2 oranıyla gömülü kalma olarak tespit edildi. Taurodontizm % 0,02 lik oranla en az görülen anomali olarak tespit edildi. Gömülü diş görülme sıklığı erkek bireylerde, kadınlara kıyasla istatistiksel olarak anlamlı derecede daha fazla bulunmuştur. Ektopik diş görülme oranı, erkeklerde kadınlara nazaran istatistiksel olarak anlamı derecede fazla bulunmuştur. Kadınlarda alt keser diş eksikliği görülme oranı, erkeklere göre istatistiksel olarak anlamlı derecede fazla bulunmuştur. Sonuç: Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yaşayan bireylerde gömülü kalma, en sık rastlanılan anomali olarak karşımıza çıkmaktadır. Alt keser diş eksikliği kadınlarda daha fazla görülürken, gömülü diş ve ektopiye erkeklerde daha sık rastlanılmıştır. Bunun yanında, sürnümerer diş, dilaserasyon, taurodontizm ve mikrodonti gibi anomalilerin görülme sıklığı bakımından cinsiyetler arasında farklılık tespit edilmemiştir. Taurodontizm en az rastlanılan anomali olarak tespit edilmiştir.