Yazar "Durmaz, Gülbeyaz Baran" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe ATTITUDES OF STUDENTS STUDYING AT FACULTIES OF EDUCATION TOWARD CHILDREN THAT SUFFER FROM ATTENTION DEFICIT HYPERACTIVITY DISORDER(Bilal GÜMÜŞ, 2015) Gümüş, Funda; Durmaz, Gülbeyaz BaranAttention Deficit Hyperactivity Disorder (ADHD) is described as a condition where the symptoms of inattention and/or hyperactivity and impulsivity are experienced more severely, constantly or frequently compared to individuals in similar age and developmental levels .Information to be obtained from the teachers are important in terms of making a final diagnosis, supporting children to overcome the difficulties in their school life, determining the treatment and other diseases that accompany this disorder. It is thought that teachers’ efforts of identifying, knowing the ADHD and adopting a positive and supportive attitude toward children will increase the opportunity for children to struggle with this disorder. Thus, this study was conducted for the purpose of determining the attitudes of preservice teachers toward the ADHD. The study sample consisted of 78 senior students studying science and preschool education. The data were collected by using personal information form and Society Attitudes Scale for Individuals with Mental Problems (SASIMP). The data were evaluated in the computer environment and analyzed by using number, percentage, mean values, one way anova and independent samples t-test. It was determined that students had an age average of 22,88±1,61 and 72,5% were female. Students obtained a total score of 51,91±9,46 from the SASIMP (minimum:31, maximum: 69).Öğe Çocuk sağlığı ve hastalıkları hemşireliği dersinin uygulamasına çıkan hemşirelik öğrencilerinin çocuk sevme durumları ve etkileyen faktörlerin incelenmesi(Logos Yayıncılık, 2019) Durmaz, Gülbeyaz Baran; Yılmaz, GamzeAmaç: Bu çalışma, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği dersinin uygulamasına çıkan üçüncü sınıf hemşirelik bölümü öğrencilerinin çocuk sevme durumlarını ve etkileyen faktörleri incelemek amacıyla tanımlayıcı ve ilişki arayıcı çalışma tasarımı kullanılmıştır.Yöntem: Araştırmanın verileri literatür bilgisinden yararlanılarakaraştırmacı tarafından hazırlanan “Kişisel Bilgi Formu” ve“Barnett Çocuk Sevme Ölçeği” kullanılarak toplanmıştır.Bulgular: Araştırmaya katılan hemşirelik bölümü üçüncü sınıföğrencilerin yaş ortalaması 19,00±22,01’dir. Öğrenci hemşirelerin %58,9’unun kadın olduğu, kardeş sayısının ise 5,484±2,479olduğu saptanmıştır. Öğrencilerin çocuk sevme ölçeğinden aldığıpuan ortalaması 83,153±15,282 olarak bulunmuştur. Öğrencihemşirelerin %81,1’i çocuk kliniğini sevdiğini, %55,8’i ise çocuksağlığı ve hastalıkları hemşireliği dersinin uygulamasına ilk defaçıktıklarından dolayı tedirginlik ve stres hissettiklerini belirtmişlerdir. Öğrencilerin çocuk sevme ölçeği puan ortalaması ile cinsiyetleri ve çocuk kliniğinde çalışmayı isteme durumu arasındaanlamlı bir farklılık saptanmıştır (p<0,05). Öğrencilerin kardeşsayısı ile çocuk sevme ölçeği puan ortalaması arasında anlamlı birilişki olduğu (p<0,05), kardeş sayısı azaldıkça çocuk sevme ölçeğipuan ortalamasının arttığı bulunmuştur. Çocuk kliniklerinde çalışmayı isteyen öğrenci hemşirelerin, çocuk sevme tutumları yüksekbulunmuştur (p<0,05).Sonuç: Sonuç olarak, öğrenci hemşirelerin çocuk sevme durumupuan ortalaması yüksek bulunmuştur. Öğrencilerin kadın olması,kardeş sayısının az olması çocuk kliniğinde çalışmayı istemeleriçocuk sevme durumlarını olumlu yönde etkilediği bulunmuştur.Öğe Ebeveynlerin skolyoz konusundaki farkındalıkları(T.C. Sağlık Bakanlığı Ankara Şehir Hastanesi, 2019) Sürücü, Hamdiye Arda; Durmaz, Gülbeyaz Baran; Avcu, EmineAmaç: Skolyoz’da gelişen omurga eğriliği çok büyük olursa, kalp ve akciğer sorunlarına ve çok ciddi eğriliklerin gelişmesi durumunda ise sinirleri veya omuriliği sıkıştırabilmekte, bu da felce neden olabilmektedir. Bu çalışma; 8 yaş ile 18yaş arasında çocuğu olan ebeveynlerin skolyozdan (Omurga Eğriliği-Postür bozuklukları) haberdar olma durumlarınınincelenmesi amacıyla yapılmıştır.Gereç ve Yöntemler: Araştırma; Batman ili merkezine bağlı bir Aile Sağlığı Merkezinde yürütülmüştür. Çalışmanın verileri, Aile Sağlığı Merkezine 1 Ağustos- 30 Ekim 2017 tarihleri arasında başvuran 400 ebeveynden (anne ve babalardan)toplanmıştır. Veri toplamada tanıtıcı bilgiler formu kullanılmıştır.Bulgular: Çalışmada yer alan ebeveynlerin %83.0’nın daha önce hiç skolyoz kelimesini duymadıklarını ve %91.5’nin herüç çocuktan birinde skolyoz hastalığının bulunduğundan haberdar olmadığı belirlenmiştir. Çalışmada yer alan ebeveynlerin %2.3’ü çocuklarında, Skolyoz’un yaygın üç belirtisinin mevcut olduğunu ifade etmişlerdir. Skolyoz belirtileri taşıyançocuklar ile günlük evde masa başında ders çalışmak için oturur pozisyonda kaldığı saat arasındaki ilişkinin istatistikselolarak anlamlı olduğu saptanmıştır (r=0.111, p= 0.026).Sonuç: Ebeveynlerin çoğunun skolyozdan haberdar olmadıkları ve skolyoz risk faktörlerine dikkat etmedikleri saptanmıştır. Bunun yanı sıra çocuğun günlük masa başında ders çalışmak için geçirdiği süre ile skolyoz belirtilerine sahip olmadurumu arasında anlamlı bir ilişki olduğu belirlenmiştir. Ebeveynlerin Skolyozdan haberdar olma durumunun geliştirilmesive okul taramalarının rutin izleme geçirilmesi için ulusal çapta politikaların belirlenmesi ve uygulanması önerilmektedir.Skolyoz ile ilgili ileriye yönelik geniş kapsamlı projeler ve çalışmalar planlanmalıdır.Öğe The Relationship Between Empathic Tendencies, Emotional Labor Behaviors and Burnout Levels of Pediatric Nurses(Hacettepe Üniversitesi, 2019) Yılmaz, Gamze; Durmaz, Gülbeyaz BaranAim: This study was conducted as a descriptive study to determine the relationship between the empathic tendency, emotional labor behaviors, and burnout levels of pediatric nurses. Material and Methods: The study was carried out without any sample selection with 66 pediatric nurses working in hospitals in Ağrı province center and in district hospitals with pediatric service and who agreed to participate in the study. "Introductory Information Form", "Empathic Tendency Scale", "Emotional Labor Scale" and "Maslach Burnout Scale" were used as data collection tools. Results: The average age of participating pediatric nurses was found to be 28.36±6.13. 54.5% of them were female, 60.6% of them were married, 62.1% had bachelor’s degree, 43.9% of them worked as a pediatric nurse for 2-5 years. It was determined that the pediatric nurses had moderate empathic inclination and used emotional effort and superficial behavior sub-dimensions more on emotional labor scale. It was found that the nurses experienced moderate burnout in the emotional exhaustion and desensitization sub-dimension and high-level burnout in personal success dimension. There was a statistically significant negative correlation between empathic tendency and average burnout scores of nurses and between superficial behavior and emotional exhaustion (p<0.05). Conclusion: High emphatic tendency and superficial behavior have been found to reduce burnout levels of pediatric nurses.