Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Canbora, Mehmet Kerem" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • [ X ]
    Öğe
    İzole humerus tüberkulum majus kırıklarında tedavi sonuçları
    (2012) Demirtaş, Abdullah; Bombacı, Hasan; Canbora, Mehmet Kerem; Coşkun, Tamer; Erdem, Şevki; Yanık, Hakan Serhat; Polat, Atilla
    Amaç: Bu çalışmanın amacı, izole humerus tüberkulum majus kırığı (TMK) bulunan hastaların konservatif ve cerrahi tedavi sonuçlarını değerlendirmektir. Gereç ve yöntem: 2008-2011 yılları arasında kliniğimize başvuran ve TMK bulunan 23 olgu (11 kadın, 12 erkek)nun 24 omuzu (% 54 dominant) çalışmaya dahil edildi. Tüm olguların travma sonrası MR görüntüleri ile yumuşak doku patolojileri değerlendirildi. Üç olguda TMKya eşlik eden supraspinatus yırtığı tespit edildi. Kırıkla birlikte supraspinatus yırtığı tespit edilen üç olguya osteosentez yapılmaksızın rotator manşet onarımı yapıldı. Üç olguda vida ile osteosentez, iki olguda sutur (ethibond) ile kırık tespit edildi. Onbeş olgunun on altı omuzu konservatif yöntemle tedavi edildi. Tedavi sonrası omuz fonksiyonlarının değerlendirilmesinde Constant skorlaması (CS), Quick- Dash skorlaması (QDS) ve Görsel Analog Skala (VAS) kullanıldı. Bulgular: Vida ile osteosentez yapılan üç olgunun ortalama CS puanı 68,6, QDS puanı 12,8 ve VAS değerleri 1,66 olarak bulundu. TMK nın sutur ile yerine dikildiği iki olgunun CS puanı 67,5, Quick-DASH skoru 5,7 ve VAS değerleri 2 olarak bulundu. Rotator manşet yırtığı onarımı yapılan üç olgunun Constant skoru 82,6, Quick-DASH skoru 16,6 ve VAS değerleri 2,33 olarak tespit edildi. Konservatif olarak tedavi edilen 16 olgunun CS puanı 63,9, QDS puanı 26,1 ve VAS değerleri 2,96 puan olarak bulundu. Sonuç: Çalışmamızda konservatif ve cerrahi tedavi uygulanan olgularımızın fonksiyonel sonuçları tatminkar bulundu. Ağrı açısından sonuçlarımız ise mükemmel bulunmuştur. Sonuç olarak TMKlar nadir görülen, yakın takip ve yeterli rehabilitasyonla sorunsuz iyileşen yaralanmalardır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Ruedi/Allgower tip 1 Pilon kırıklarının tedavisinde konservatif yöntem ile plak yöntemi sonuçlarının karşılaştırılması
    (Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2011) Polat, Atilla; Demirtaş, Abdullah; Azboy, İbrahim; Uçar, Bekir Yavuz; Canbora, Mehmet Kerem; Coşar, Yahya; Gümüşsuyu, Gürkan
    Amaç: Bu çalışmanın amacı Ruedi/Allgower Tip 1 pilon kırıklı olguların tedavisinde alçılama ile plak yöntemlerinin sonuçlarını karşılaştırmaktır. Gereç ve yöntem: Ruedi/Allgower Tip 1 pilon kırığı nedeniyle tedavi edilen 42 hasta (24 kadın, 18 erkek) geriye dönük olarak incelendi. On altı hasta (10 kadın, 6 erkek; ortalama yaş 43 yıl; dağılım 18-56) alçı (Grup 1) ile 26 hasta (14 kadın, 12 erkek; ortalama yaş 37.7 yıl; dağılım 19-52) açık redüksiyon ve plak (Grup 2) yöntemi ile tedavi edildi. Tüm hastalara direkt radyografi ile tanı konuldu. Hastalar erken dönemde postoperatif grafileri incelenerek Ovadia ve Beals’ın belirlediği kırık redüksiyon kalite skorlarına göre, uzun dönemde de Teeny ve Wiss tarafından geliştirilen ayak ve ayak bileği fonksiyonel sonuçlarına göre (100 puan üzerinden) incelendi. Ortalama takip süresi Grup 1’de 28 ay (12-44 ay) , Grup 2’de 31 ay (16-46 ay) idi. Bulgular: Erken postoperatif dönemde ortalama redüksiyon kalite skoru Grup 1’de 12, Grup 2’de 10 puan olarak bulundu ve her iki grup arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı idi (p<0.05). Hastaların uzun dönem ayak ve ayak bileği fonksiyonel sonuçları Grup 1’de ortalama 84, Grup 2’de 86 puan olarak bulundu, aralarındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (p>0.05). Kırık kaynama süreleri her iki grupta farksız bulundu (p>0.05). Sonuç: Ruedi/Allgower Tip 1 pilon kırıklarının alçı ile tedavi edilmesi sonucunda elde edilen redüksiyon kalitesi, plak yöntemine göre daha yetersiz olsa da, uzun süreli fonksiyonlar bakımından her iki yöntemde de tatminkâr sonuçlar elde edilebilmektedir.

| Dicle Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Dicle Üniversitesi, Diyarbakır, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim