Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Bekler, Ecevit" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 12 / 12
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • [ X ]
    Öğe
    A CULTURAL MATERIALIST READING OF AURORA LEIGH BY ELIZABETH BARRETT BROWNING
    (Dicle Üniversitesi, 2021) Bekler, Ecevit
    Elizabeth Barrett Browning’s Aurora Leigh, written in the Victorian period, deals with gender issue in the nineteenth century. Aurora Leigh, Barrett Browning’s longest poem, is in the form of epic poem and written in verse novel. The title of the poem bears the name of the narrator of the poem, and the protagonist serves as the mouthpiece of the poet Barrett Browning, a leading literary figure in the Victorian period. Aurora, as a woman, tries to position women in poetry writing, which was once considered to be written only by men, and thus wants to represent them not as an inferior gender but as equal to man. In order to reveal the women’s issue within a social, political, economic and historical context and complex power structures, cultural materialism has been used as a theory.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    A cultural materialist reading of Aurora Leigh by Elizabeth Barrett Browning
    (Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2021) Bekler, Ecevit
    Elizabeth Barrett Browning’s Aurora Leigh, written in the Victorian period, deals with gender issue in the nineteenth century. Aurora Leigh, Barrett Browning’s longest poem, is in the form of epic poem and written in verse novel. The title of the poem bears the name of the narrator of the poem, and the protagonist serves as the mouthpiece of the poet Barrett Browning, a leading literary figure in the Victorian period. Aurora, as a woman, tries to position women in poetry writing, which was once considered to be written only by men, and thus wants to represent them not as an inferior gender but as equal to man. In order to reveal the women’s issue within a social, political, economic and historical context and complex power structures, cultural materialism has been used as a theory.
  • [ X ]
    Öğe
    A Cultural Materialist Reading of Wide Sargasso Sea by Jean Rhys
    (2023) Bekler, Ecevit
    Wide Sargasso Sea by Jean Rhys, published in 1966, gives a voice to the silenced woman Antoinette, who was a victim of both patriarchal and colonial society. The novel, written to serve as a prequel to Jane Eyre, aims to destroy the Eurocentric perceptions constructed by the British writer Charlotte Brontë in her novel titled Jane Eyre against Antoinette, known as Bertha Mason. Brontë, in her novel written more than a century earlier, had given little place to Antoinette and depicted her only as a mad woman. Antoinette, in search of a female identity, struggles to find her identity after the emancipation of Jamaica. Aiming at freeing a woman of mixed race, who is stuck within two ethnicities and cultures, Rhys becomes an intermediary in giving a voice to the madwoman who was imprisoned in the attic by her British husband Mr Rochester in England. In her attempt to get rid of the oppressions she has experienced by the two cultures and to reach the freedom she desires, Antoinette finally commits suicide by jumping off. In this study, cultural materialism has been used in order to reflect the social, economic, and political conditions along the power relations of the period.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    A foucauldian and feminist reading of the tenant of Wildfell Hall
    (Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2022) Bekler, Ecevit
    Anne Brontë, in her novel The Tenant of Wildfell Hall, criticizes the power of the patriarchal society in the nineteenth century and the practices that legitimize the actions of men considered superior to women. Helen, the female protagonist of the novel, shows that by running away from home with her child due to her cruel and neglectful husband, she can both stand on her own feet and raise her child well without a father like Arthur, and thus opposes the patriarchal order and discourse of the period. In order to illustrate male oppression on women represented in the novel, this study employs critical theories of Michel Foucault as well as feminist criticism. In this respect, the study claims that the novel subverts patriarchal order while implying that women like Helen should be equal with men in social life and before the law. In the light of the protagonist’s portrayal as a rational, creative, hardworking and self-confident woman contrary to Victorian conceptions, this study reveals that the superiority of men over women stems from the patriarchal discourse created in the bourgeois society.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Jean Rhys’in Wide Sargasso Sea adlı çalışmasının kültürel materyalizm açısından incelenmesi
    (Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, 2023) Bekler, Ecevit
    Jean Rhys'in 1966'da yayınlanan Wide Sargasso Sea adlı romanı hem ataerkil hem de sömürge toplumunun kurbanı olan susturulmuş kadın Antoinette’in sesi olmaktadır. Böylece Bertha Mason olarak bilinen Antoinette’i sadece deli bir kadın olarak tasvir ederek ona çok az yer veren Jane Eyre adlı romanın öncesini anlatması amacıyla yazılan bu roman, İngiliz yazar Charlotte Brontë 'nin yüzyıldan fazla bir zaman önce yazmış olduğu Jane Eyre adlı romanındaki Avrupa merkezli algıları yerle bir eder. Kadın kimliği arayışındaki Antoinette, Jamaika'nın kurtuluşundan sonra kimliğini bulmak için mücadele eder. İki etnik köken ve kültür arasında sıkışıp kalmış melez bir kadını özgürlüğüne kavuşturmayı amaçlayan Rhys, İngiltere'de İngiliz kocası Bay Rochester tarafından tavan arasına kapatılan deli kadının sesinin duyulmasına böylece aracı olur. Antoinette, iki kültürün ortaya çıkardığı baskılardan kurtulmak ve arzuladığı özgürlüğe ulaşmak için atlayarak intihar eder. Bu çalışmada dönemin sosyal, ekonomik ve politik koşulları ile güç ilişkilerini yansıtmak amacıyla teori olarak kültürel materyalizm kullanılmıştır.
  • [ X ]
    Öğe
    Jhumpa Lahiri'nin The Namesake Adlı Romanına Lacancı Bir Bakış Açısı
    (Cankaya University, 2024) Ünlü, Özlem; Bekler, Ecevit
    Hint asıllı Amerikalı yazar Jhumpa Lahiri’nin 2003 yılında yayımlanan The Namesake adlı romanı, Amerika’ya göç etmiş ve iki kuşak yaşamış, farklı iki kültür arasında uyum sağlamakta zorlanan Hint asıllı Amerikalı göçmen bir ailenin yaşamış olduğu kültürel ve sosyal kimlik problemlerini ele almaktadır. Ailenin ikinci kuşaktan oğlu ve aynı zamanda romanın ana karakteri olan Gogol, iki kültür arasında sıkışıp kalmış ve bu nedenle kimlik bunalımı yaşamaktadır. Gogol, gerçek benliğini keşfetme yolculuğunda hem kendi öz kültürüyle hem de içinde doğup büyüdüğü Amerikan toplumuyla çatışır. Babası ona çok sevdiği Rus yazar Gogol adını vermiştir. Fakat, en büyük çatışması ismiyle yaşadığı ikilemle başlar ve içinde bulunduğu bu kimlik bunalımıyla başa çıkabilmek adına çareyi kendi köklerine sırt çevirip Amerikan kültürünü benimsemekte bulur. Ancak bu teşebbüsü, Gogol’un yaşamış olduğu kimlik bunalımına bir çözüm olmayacaktır. Bu bağlamda çalışma, romanın ana karakteri Gogol’un kimliğini oluşturma sürecini Jacques Lacan’ın psikoanalitik teorisi çerçevesinde incelemeyi amaçlamaktadır. Gogol’un içinde bulunduğu kimlik gelişim sürecini tam olarak yansıtabilmek için ana karakter, Lacan’ın Üç Evre olarak bilinen İmgesel, Simgesel ve Gerçek kavramlarıyla ilişkilendirilerek analiz edilmektedir. Gogol’un bu Üç Evreyi deneyimlemesini dikkate alan bu çalışma, onun gerçek benliğiyle bağ kurmak adına object petit a olarak adlandırılan kaybedilmiş arzu nesnesinin peşinde olan Lacancı çocuk tanımına uygun olduğunu ortaya koymaktadır.
  • [ X ]
    Öğe
    PISA SINAVLARINDA TÜRKİYE’NİN PERFORMANSI VE ÖĞRETMEN EĞİTİMİNDE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
    (2014) İnan, Cemil; Bekler, Ecevit
    Günümüzde eğitimde kalite standartlarının yükseltilmesi küreselleşen dünyamızda son derece önem kazanan bir konu haline gelmiştir. Eğitimde kalitenin yükseltilmesi; bir ülkenin geleceğini teminat altına alması, bilgi toplumuna giden yolda sağlam temeller atması, toplumun ekonomik ve refah düzeyini, sanayisini ve teknolojisini ilerletme gibi konularda anahtar rol oynamaktadır. Kısa adı PISA olan Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü tarafından 2000 yılından itibaren her üç yılda bir OECD'ye üye ülkelerin ve üye olmayıp da bu sınava girme isteyen ülkelerin 15 yaş grubu öğrencileri için yapılan bir sınavdır. 15 yaş grubu öğrencilerin birçok ülkede zorunlu eğitimi bitirdikleri düşünülerek bu yaş grubundaki öğrencilerin sınava girmeleri sağlanmaktadır. Öğrencilerin okulda aldıkları eğitimi gerçek hayatta kullanabilme bilgi ve becerisini kazanıp kazanamadıklarını test eden bir sınav şekli olan PISA sınavının konuları arasında Matematik, Fen Bilgisi ve Okuduğunu Anlama Becerileri yer almaktadır. Sınavlara girecek öğrenciler okullardan rastgele yöntemle seçilmektedir. Bunda amaç bir ülkenin gerçek başarısını olduğu gibi yansıtmaktır. PISA sınavları sonucunda ülkeler eğitim sistemleriyle ilgili raporlar hazırlamakta ve bu raporlar doğrultusunda eğitim sistemlerinde var olan aksaklıkları gidermeye yönelik olarak önlemler almaktadır. 2003 yılından beri her üç yılda bir PISA sınavına katılan ülkemizde sınava katılacak öğrenciler diğer ülkelerde olduğu gibi farklı bölgelerden, il ve ilçelerden rastgele yöntemle seçilmektedir. Bu çalışma, literatür tarama metodu kullanılarak yapılan betimsel bir çalışmadır. Sınav sonuçları itibariyle ülkemizin özellikle diğer OECD ülkeleri arasında gerilerde olduğu görülmektedir. Bu çalışmada ülkemizin PISA sınavlarındaki performansı değerlendirilmekte ve ülke sıralamasında daha üst yerlerde yer almasına yönelik olarak öğretmen eğitimi konusunda bir takım öneriler sunulmaktadır
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Pısa sınavlarında Türkiye'nin performansı ve öğretmen eğitiminde çözüm önerileri
    (International Balkan University, 2014) İnan, Cemil; Bekler, Ecevit
    Öz:Günümüzde eğitimde kalite standartlarının yükseltilmesi küreselleşen dünyamızda son derece önem kazanan bir konu haline gelmiştir. Eğitimde kalitenin yükseltilmesi; bir ülkenin geleceğini teminat altına alması, bilgi toplumuna giden yolda sağlam temeller atması, toplumun ekonomik ve refah düzeyini, sanayisini ve teknolojisini ilerletme gibi konularda anahtar rol oynamaktadır. Kısa adı PISA olan Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü tarafından 2000 yılından itibaren her üç yılda bir OECD'ye üye ülkelerin ve üye olmayıp da bu sınava girme isteyen ülkelerin 15 yaş grubu öğrencileri için yapılan bir sınavdır. 15 yaş grubu öğrencilerin birçok ülkede zorunlu eğitimi bitirdikleri düşünülerek bu yaş grubundaki öğrencilerin sınava girmeleri sağlanmaktadır. Öğrencilerin okulda aldıkları eğitimi gerçek hayatta kullanabilme bilgi ve becerisini kazanıp kazanamadıklarını test eden bir sınav şekli olan PISA sınavının konuları arasında Matematik, Fen Bilgisi ve Okuduğunu Anlama Becerileri yer almaktadır. Sınavlara girecek öğrenciler okullardan rastgele yöntemle seçilmektedir. Bunda amaç bir ülkenin gerçek başarısını olduğu gibi yansıtmaktır. PISA sınavları sonucunda ülkeler eğitim sistemleriyle ilgili raporlar hazırlamakta ve bu raporlar doğrultusunda eğitim sistemlerinde var olan aksaklıkları gidermeye yönelik olarak önlemler almaktadır. 2003 yılından beri her üç yılda bir PISA sınavına katılan ülkemizde sınava katılacak öğrenciler diğer ülkelerde olduğu gibi farklı bölgelerden, il ve ilçelerden rastgele yöntemle seçilmektedir. Bu çalışma, literatür tarama metodu kullanılarak yapılan betimsel bir çalışmadır. Sınav sonuçları itibariyle ülkemizin özellikle diğer OECD ülkeleri arasında gerilerde olduğu görülmektedir. Bu çalışmada ülkemizin PISA sınavlarındaki performansı değerlendirilmekte ve ülke sıralamasında daha üst yerlerde yer almasına yönelik olarak öğretmen eğitimi konusunda bir takım öneriler sunulmaktadır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Türkiye'de Batı dillerinin eğitimi: Cumhuriyet dönemi
    (2017) Bekler, Ecevit; Yönten, Uğur
    Bu araştırmanın genel amacı; Türkiye’de Cumhuriyet öncesi batı dilleri eğitiminin kullanılmasına neden olan sebepleri ve Cumhuriyet Dönemi boyunca bu dillerin gelişimini, yabancı dil eğitiminde sınırlayıcı etkenleri, yabancı dilin eğitim ve kültür hayatımız üzerindeki etkilerini temel kaynaklar ışığında betimlemektir. Bu genel amaca bağlı olarak Türkiye’de batı dilleri eğitiminin tarihsel perspektifi, buna bağlı olarak günümüz Türkiye’sinde batı dilleri eğitiminde destekleyici, sınırlayıcı dinamikler, batı dilleri eğitiminde eğitim kademeleri itibariyle güncel program dokusu, kullanılan önemli öğretim strateji ve yöntemler ve nihayet batı dilleri eğitiminin eğitsel, kültürel sonuçları ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Bu çalışmada elde edilen bilgiler literatür taraması yoluyla elde edilmiş ve yorumlanmış, tarihsel araştırma yöntemi kullanılmış, araştırma konusuyla ilgili olarak farklı kurumlardan bilgi alınarak değerlendirilmiştir. Araştırma sonucunda konuyla ilgili olarak şu bulgulara ulaşılmıştır: Ülkemizde yapılan yabancı dil eğitimi bütünüyle ihtiyaçlardan kaynaklanmaktadır. Ülkemizde yabancı dil öğretimiyle gelişmiş ülkelerdeki bilimsel ve teknolojik gelişmeleri takip etmek, ekonomi, sanayi, turizm gibi alanlarda daha iyiye gitmek amaçlanmaktadır. Yabancı dil eğitimi Cumhuriyet Döneminden itibaren genel olarak Fransızca, İngilizce ve Almanca dillerinin eğitimi şeklinde devam etmiştir ve bu batılı dillerin günümüzdeki etkileri halen devam etmektedir. Ülkemizde batılı dillerin eğitimi yapılırken bu dillerden Türkçe’ye birçok kelime girişi olduğu ve Türkçe’yi etkilediği görülmektedir. Cumhuriyet Döneminin başında Türkçe’de yer alan yabancı kelime sayısı az iken günümüzde bu sayı artış göstermiştir. Türkçe’ye yabancı dillerden kelime girişine karşı yeterince önlem alınmadığı, ilköğretim ve ortaöğretimde okuyan öğrencilere yönelik olarak çıkarılan yabancı dil kitaplarının yeterli ilgiyi çekmediği, yabancı dil öğretmenleri tarafından uygulanan metotların yeterince etkili olmadığı sonuçlarına varılmıştır. Anahtar Sözcükler: Batı dilleri, Yabancı dille eğitim, Yabancı dil öğretimi
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Under the shade of colonialism: Mary Kingsley and her travels in West Africa
    (RumeliYA Yayıncılık, 2023) Bekler, Ecevit
    Texts are not independent entities that are detached from their social, ideological, economic and cultural background. They are shaped by their authors who are affected by the discourse of their times. Thus, they make valuable sources in getting more information about social, political, and economic conditions of their periods. Mary Kingsley’s Travels in West Africa, as a part of colonial discourse, reflects the colonial world at the end of the Victorian period, which was rich in literature. This was a period during which British Imperialism reaches at its peak and leads to the saying, “the empire on which the sun never sets”. Travels in West Africa, as a travel narrative, serves the interests of the colonizing powers by describing the lives of the natives in West Africa and their lands sometimes using wry humour, unlike some other contemporary fictional works that depict a savage and brutal Africa as the dark continent. Michel Foucault’s theories regarding discourse and power have been used to understand the ideological formations and power relations in the mentioned travel account in the second half of the nineteenth century. Kingsley’s female narrative, with its representation of Africa, echoes the superiority of the white over the black through an embedded ideology in text.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Writers and their worlds: Heart of Darkness by Joseph Conrad and Things Fall Apart by Chinua Achebe
    (Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2023) Bekler, Ecevit
    Cultural values, customs, traditions, and points of view or approaches to certain issues change over time. Literary works, as the products of their own periods, carry valuable information that reflect social, political, and economic conditions of their times. The aim of this study is to show that both Conrad and Achebe, due to their background and the discourse they lived in, had different approaches regarding Africa and its residents when they wrote their novels Heart of Darkness and Things Fall Apart, respectively. Furthermore, this study also aims at refuting Achebe‟s accusation that Conrad was a bloody-racist when he penned Heart of Darkness since discourses of different periods do not have to create subjects thinking or evaluating situations in the same manner. The approach used for the analysis of the two novels is historical-biographical approach since it is expected that this method will reveal the conditions and the ideology of each period exclusively.
  • [ X ]
    Öğe
    YAZARLAR VE DÜNYALARI: JOSEPH CONRAD'IN KARANLIĞIN YÜREĞİ VE CHINUA ACHEBE'NİN PARÇALANMA ADLI ROMANLARI
    (Dicle Üniversitesi, 2023) Bekler, Ecevit
    Kültürel değerler, gelenek ve görenekler, belirli konulara bakış açıları veya yaklaşımlar zamanla değişir. Kendi dönemlerinin ürünleri olarak edebi eserler, içinde doğdukları dönemin sosyal, politik ve ekonomik koşullarını yansıtan değerli bilgiler taşırlar. Bu çalışmanın amacı hem Conrad'ın hem de Achebe'nin, geçmişleri, hayat tecrübeleri ve yaşadıkları dönemden dolayı, Karanlığın Yüreği ve Parçalanma adlı romanlarını yazarlarken Afrika'ya ve Afrika’da yaşayan insanlara karşı farklı yaklaşımlara sahip olduklarını göstermektir. Ayrıca bu çalışma, Achebe'nin Conrad’ı Karanlığın Yüreği adlı çalışmasını kaleme alırken kanlı bir ırkçı olduğu suçlamasını da çürütmeyi amaçlamaktadır. Bahsi geçen her iki romanın incelenmesinde kullanılan yaklaşım, her dönemin kendine özgü koşullarını ve ideolojisini yansıttığı bilinen tarihsel-biyografi yaklaşımıdır.

| Dicle Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Dicle Üniversitesi, Diyarbakır, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim