Yazar "Bayhan, Nurettin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Aspire edilen yabancı cisimlerin bronkoskopik çıkarılmasında alternatif bir yaklaşım: Trakeotomi (Olgu sunumu)(2000) Özyılmaz, M. Ali; Ölmez, Gönül; Bayhan, Nurettin; Özçelik, Cemal; Turhanoğlu, Selim; Tok, DemetÇocuklarda yabancı cisimlerin aspirasyonu ciddi problemlere yol açabilir. Teşhis hızla konulamaz ve hemen tedavi edilmezse ölüme yol açabilir. Yedi yaşındaki bir olguda trakeobronşiyal yabancı cisim aspirasyonu nedeni ile böyle olgulardaki anestezik ve cerrahi yaklaşımların gözden geçirilmesi planlandı.Öğe Mivakuryumun etki başlama süresine efedrinin etkisi(2001) Bayhan, Nurettin; Demirbilek, Semra; Ganidağlı, SüleymanÇalışmamızda indüksiyon öncesi verilen efedrinin mivakuryumun etki başlama süresi üzerine etkisini araştırdık. Yaşları 18-63 arasında değişen ASA I-II risk grubunda, elektif cerrahi planlanan 50 olgu çalışma kapsamına alındı. Olgulara premedikasyon olarak 0.1 mg kg-1 im midazolani verildi. Olguların kalp atım hızları (KAH), sistolik arter basınçları (SAB), diyastolik arter basınçları (DAB), periferik oksijen satürasyonları (SpO2); preoperatif olarak, efedrin veya serum fizyolojiğin iv verilmesinden sonra ve entübasyon sonrası 1, 3 ve 5. dakikalarda kaydedildi. Olgulara indüksiyondan önce rastgele ya 70 µg kg-1 efedrin (Grup I, n=25) veya 5 mL serum fizyolojik (Grup II, n=25) iv verildi. İndüksiyon her iki grupta 2 µg kg-1 fentanili takiben, 2 mg kg-1 propofol ve 0.2 mg kg-1 mivakuryum ile sağlandı. Nöromuskuler blok monitörize edildi ve TOF uyarısıyla değerlendirildi. Nöromuskuler blok % 0-5'e ulaştıktan sonra endotrakeal entübasyon yapıldı. Entübasyon süreleri ve entübasyon skorları kaydedildi. Entübasyon skoru açısından, gruplar arasında farklılık gözlenmezken, entübasyon süresi Grup I'de anlamlı olarak daha kısa idi (p<0.05). Hemodinamik veriler ve yan etkiler açısından anlamlı bir değişiklik gözlenmedi. Sonuç olarak; mivakuryum ile birlikte kullanılan efedrinin kısa süreli operasyonlarda hızlı entübasyon koşulları sağlayabileceği kanısına varıldı.Öğe Monitorize Anestezi Bakımı için droperidol ve remifentanil kullanımı(2002) Bayhan, Nurettin; Kaya, Sedat; Kararmaz, Alper; Turhanoğlu, Selim; Özyılmaz, M. AliEkstrakorporeal şok dalgaları ile litotripsi (ESWL) sırasında oluşan ağrının tedavisinde, droperidol ön tedavisi yapılmış olgularda, hasta kontrollü analjezi (HKA) cihazı ile kullanılan remifentanilin, monitorize anestezi bakımı (MAB) için uygun dozunu bulabilmek amacıyla bu prospektif, randomize çalışma düzenlendi. Olgulara 20 $mu$g/kg droperidol İV olarak uygulandı ve hastalar üç gruba ayrıldılar. Grup I' de (n=20), yükleme ve bolus dozu 1 $mu$g/kg, infüzyon dozu 0.01 $mu$g/kg/dk; Grup ll'de (n=20) yükleme ve bolus dozu 0.5 $mu$g/kg, infüzyon dozu 0.05 $mu$g/kg/dk; Grup III'de (n=20) ise yükleme ve bolus dozu 0.1 $mu$g/kg, infüzyon dozu 0.1 $mu$g/kg/dk olacak şekilde ayarlandı. HKA ile yükleme dozunun verilmesinden iki dakika sonra ESWL işlemine başlandı. İşlem süresince solunum ve dolaşım verileri, yan etkiler (bulantı, kusma, baş dönmesi), sedasyon ve ağrı düzeyleri kaydedildi. ESWL sonlandığında remifentanil tüketimi kaydedildi. Derlenmesi tamamlanan hastalar, memmuniyetleri kaydedildikten sonra hastaneden çıkarıldılar. Grup I ve Il'de ağrı düzeyleri Grup Ill'e göre daha düşüktü (p<0.05). Solunum depresyonu ve bradikardi Grup I'de, bulantı, kusma ve baş dönmesi insidansı da Grup Ill'de anlamlı olarak yüksekti. Hasta memmuniyeti Grup Il'de diğer iki gruba göre istatistiksel açıdan anlamlı düzeyde daha yüksekti. Remifentanil tüketimi Grup Il'de diğer iki gruba göre anlamlı düzeyde düşüktü. Hastaneden çıkarılma zamanlarında gruplar arası farklılık yoktu. Droperidol ön tedavisi yapılmış olgularda, Grup Il'de kullanılan dozlarla uygulanan MAB yönteminin, ESWL sırasında oluşan ağrının tedavisinde etkin ve yan etki insidansının düşük olduğu sonucuna vardık.Öğe Operasyon sonunda tramadol veya meperidin uygulamasının postoperatif erken dönem derlenme ve analjezi üzerine etkileri(2001) Özyılmaz, M. Ali; Bayhan, Nurettin; Kaya, Sedat; Turhanoğlu, Selim; Kararmaz, AlperÇalışmamızda; tramadol ve meperidinin, postoperatif erken dönem uyanma ve analjezi üzerine etkileri 60 olguda araştırıldı. Tüm olgularda fentanil 1.5 µg kg -1 ve propofol 2 mg kg -1 ile anestezi indüksiyonu sağlandıktan sonra, süksinilkolin 1.5 mg kg -1 verilerek entübasyon gerçekleştirildi. Anestezi idamesi %50 azot protoksit/oksijen içinde sevofluran %1.5-3 ile sağlandı, kas gevşemesi için gerektikçe cisatraküryum 0.05 mg kg -1 dozda iv uygulandı. Olgular rasgele üç eşit gruba ayrılarak, anestezinin şartlandırılmasına yaklaşık on dakika kala, Grup I'e (n=20) tramadol 1.5 mg kg -1 ve Grup II'ye (n=20) meperidin 1.5 mg kg -1, serum fizyolojik ile 10 mL'ye tamamlanarak iv en az 1 dakika içinde uygulandı, Grup III'e (n=20) ise sadece 10 mL serum fizyolojik verildi ve kontrol grubu olarak alındı. Spontan solunumun başlaması, hastanın gözünü aç komutuna yanıt vermesi, ekstübasyon süreleri ile yanıtı operasyon öncesinde öğrenilen bir soruya (doğum tarihi gibi) yanıt verme süresi saptanarak kaydedildi. Postoperatif 90 dakika izlenen olgulara gerektiğinde analjezik olarak 0.1 mg kg -1 morfin im yoldan yapılarak, uygulanan zaman kaydedildi. Uyanma ve derlenme süresi Grup II'de diğer gruplara göre anlamlı olarak uzun bulundu (p<0.05). Kontrol grubunda postoperatif analjezik gereksinimi tramadol ve meperidin gruplarına göre anlamlı olarak yüksekti (p<0.05). Tramadol ve meperidin grupları arasında postoperatif analjezik gereksinimlerinde anlamlı farklılık yoktu. Anestezi sonlandırılmadan 10 dakika önce yapılan tramadol 1.5 mg kg -1 iv bolus dozunun ekstübasyonda bir gecikmeye ve solunum depresyonuna yol açmadan postoperatif erken dönemde yeterli analjeziyi sağladığı sonucuna vardık.Öğe Süksinilkolinin göz içi basıncında oluşturduğu değişiklik üzerine mivakuryum ve cisatrakuryumun etkileri(2001) Bayhan, Nurettin; Ganidağlı, Süleyman; Demirbilek, Semra; Satıcı, Ahmet; Kararmaz, AlperMivakuryum veya cisatrakuryum verilmesinden sonra süksinilkolinin göz içi basıncına etkisi ve trakeal entübasyon sonrası gelişen göz içi basınç değişikliği, göz hastalığı bulunmayan ve göz ile ilgili olmayan elektif cerrahi geçiren 60 olguda araştırıldı. Premedikasyon 0.1 mg kg-1 midazolam im ile yapıldıktan 45 dk sonra, olgular rastgele 3 gruba ayrıldılar. Anestezi indüksiyonundan önce; Grup I'e (n=20) 0.02 mg kg-1 mivakuryum, Grup II'ye (n=20) 0.02 mg.kg-1 cisatrakuryum ve Grup III'e (n=20) serum fizyolojik iv enjekte edildi. Gruplardan I ve II'de ilaçlar 10 mL serum fizyolojiğe tamamlanarak, Grup III'de ise sadece 10 mL serum fizyolojik uygulandı. Anestezi indüksiyonu tüm olgularda 2 µg kg-1 fentanil, 2 mg kg-1 propofol ve 1.5 mg kg-1 süksinilkolin ile i.v. yapıldı. Göz içi basıncı indüksiyon öncesi, indüksiyon sonrası süksinilkolin verildikten 1 dk ve entübasyondan sonra ölçüldü. Mivakuryum ve cisatrakuryuın verildikten sonra I. ve II. gruplarda göz içi basıncında gruplar arasında anlamlı bir fark olmaksızın azalma gözlendi. Süksinilkolin göz içi basıncında Grup I ve II'de bir değişiklik yapmazken, Grup III'de anlamlı bir artışa neden oldu. Grup I ve II'de entübasyon sonrasında da göz içi basıncında anlamlı bir değişiklik olmadı. Bu sonuçlar ile, indüksiyon öncesinde verilen mivakuryum ve cisatrakuryumun, süksinilkolin ve entübasyon sonrası görülen göz içi basıncındaki artışları engellediği kanısına varıldı.Öğe Tramadolün laringoskopi ve entübasyon sırasındaki hemodinamik yanıt üzerine etkisi(2001) Kaya, Sedat; Özyılmaz, M. Ali; Ganidağlı, Süleyman; Turhanoğlu, Selim; Kararmaz, Alper; Bayhan, NurettinYapılan çalışmalar tramadolün entübasyon sonrası oluşan hemodinamik yanıtı baskılamada yetersiz olduğu yönünde sonuç vermektedir. Tramadol'ün etki başlangıç süresini göz önüne alarak, çalışmamızda, indüksiyon öncesi farklı zamanlarda uygulandığında, laringoskopi ve entübasyonda hemodinamik yanıt etkinliğini araştırmayı planladık. Elektif cerrahi planlanan ASA I-II sınıfında 60 olgu çalışmaya alındı. Operasyon odasına alınan olguların kalp atım hızı (KAH), noninvazif sistolik ve diyastolik kan basınçları (SKB, DKB) monitörize edildi ve başlangıç değerleri ölçülerek kaydedildi. Grup I (n=20), Grup II (n=20) ve Grup II'e (n=20) sırasıyla anestezi indüksiyonundan 5, 10 ve 15 dakika önce tramadol 1.5 mg kg-1, serum fizyolojik ile 10 ml'ye tamamlanarak iv olarak 1 dakika içinde verildi. İndüksiyon öncesi ve sonrası ile entübasyondan sonra ilk on dakika, dakikada bir; KAH, SKB ve DKB değerleri ölçülerek kaydedildi. Entübasyondan sonra, Grup I'de KAH birinci dakikada, SKB ve DKB birinci ve ikinci dakikalarda başlangıç değerine göre anlamlı olarak yüksekti (P<0.05). Grup II ve III'teki olgularda entübasyondan sonra anlamlı bir yükselme saptanmadı (p>0.05). Anestezi indüksiyonundan en az 10 dakika önce iv 1.5 mg kg-1 dozda verilen tramadolün laringoskopi ve entübasyon sonrası oluşan hemodinamik yanıtı baskılamada etkili olabileceği sonucuna vardık.