Yazar "Barut, Mert Ulaş" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Analysis of sensitivity, specificity, and positive and negative predictive values of smear and colposcopy in diagnosis of premalignant and malignant cervical lesions(Int Scientific Literature, Inc, 2015) Barut, Mert Ulaş; Kale, Ahmet; Kuyumcuoğlu, Umur; Bozkurt, Murat; Ağaçayak, Elif; Özekinci, Server; Gül, TalipBackground: This study aimed to examine the positive and negative predictive value in the diagnosis of premalignant and malignant lesions of cervical colposcopy, the sensitivity and specificity of smear, and to evaluate the correlation with histopathology of abnormal cytology and colposcopy. Material/Methods: The criteria for inclusion of patients with unhealthy cervix in the study were: Erosion, Chronic cervicitis, and Healed lacerations, Hypertrophied cervix, bleeding on touch, suspicious growth/ulcer/polyp on the cervix, and abnormal discharges from the cervix. Women with frank carcinoma cervix, pregnant females, patients with bleeding per vaginum at the time of examination, and those who had used vaginal medications, vaginal contraceptives or douches in the last 48 h of examination were excluded from the study. Demographic analysis was performed for 450 patients who were admitted to the clinic. Sensitivity, specificity, positive predictive value and negative predictive values of patients to identify cervical pathologies of smear and colposcopy were histopathologically calculated. The statistical software package SPSS 15.0 (SPSS Inc., Chicago, IL, USA) and Spearman's and Chi-Square tests were used for statistical analysis. Results: Sensitivity, specificity, PPD and NDP of smear were 0.57%, 0.76%, 0.26%, 0.92% respectively. Sensitivity, specificity, PPD and NDP of colposcopy were 0.92%, 0.67%, 0.52%, 0.96% respectively. A statistically significant correlation was found between abnormal cytology and histopathology, and abnormal colposcopy finding and histopathology. Conclusions: Women with clinical diagnosis of unhealthy cervix should be evaluated by cytology to detect any premalignant or malignant lesions. It was concluded that Pap smear, colposcopy and histopathology should be collectively evaluated to evaluate cervical findings in low socio-economic regions.Öğe Evaluation of sexual function in women with hypogonadotropic hypogonadism using the female sexual function index (FSFI) and the beck depression inventory (BDI)(International Scientific Information, Inc., 2018) Barut, Mert Ulaş; Çoksüer, Hakan; Sak, Sibel; Bozkurt, Murat; Ağaçayak, Elif; Hamurcu, UğurBACKGROUND: Hypogonadotropic hypogonadism (HH), or secondary hypogonadism, results from reduced secretion of gonadotropins, including follicle-stimulating hormone (FSH) and luteinizing hormone (LH), by the pituitary gland, resulting in lack of production of sex steroids. The aim of this study was to evaluate self-reported sexual function in sexually active women with and without HH using two evaluation methods, the Female Sexual Function Index (FSFI) and the Beck Depression Inventory (BDI). MATERIAL AND METHODS: The study recruited 88 women who attended an outpatient in vitro fertilization (IVF) clinic in Turkey for primary infertility, between August 2013 and August 2016. All patients were sexually active with an age that ranged from 20–41 years. Following an initial examination, including measurement of FSH and LH levels, all study participants were asked to complete the FSFI and BDI self-reporting questionnaires. Patients were divided into Group 1 (with HH) (N=42) and Group 2 (the control group) (N=46). RESULTS: Analysis of the patient responses to questions regarding their sexual function in the FSFI and BDI showed that of the 42 patients in Group 1 (the HH group), 27 patients (64.28%) reported sexual dysfunction; of the 46 patients in Group 2 (the control group) 14 patients (30.34%) reported sexual dysfunction. Analysis of the FSFI lubrication scores and orgasm scores showed a statistically significant difference between the two groups (both, p<0.01). CONCLUSIONS: Women with HH require both physical and psychological support to improve their sexual function, self-esteem, mental health, and quality of life.Öğe İnfertil Çiftler İçin Tek veya Çift İntrauterin İnseminasyon (IUI): Çift IUI Klinik Gebelik Oranlarını Artırır mı?(2018) Sak, Muhammet Erdal; Ağaçayak, Elif; Çelik, Hakim; Budak, Özcan; Barut, Mert Ulaş; Sak, SibelAmaç: Bu pilot çalışmada, çoklu foliküler gelişimi olan kontrollü ovarian hiperstimülasyon (KOH) sikluslarında çift intrauterin inseminasyon (IUI)'nin etkinliğini göstermeyi amaçladık.Gereçler ve Yöntem: Tersiyer bir merkezde Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinde Mart 2017 ile Mart 2018 tarihleri arasında yardımcı üreme teknikleri (YÜT) merkezinde IUI programına alınan 20 ile 35 yaş aralığında 38 hastaya hCG yapılmasından sonra 18. ve 36. saatte 2 kez IUI yapılmış ve kontrol grubu olarak 22 ile 35 yaş aralığında 32 hastaya human chorionic gonadotropin (hCG) yapıldıktan sonra 36. saatte 1 kez IUI yapılmıştır. Toplam 70 hastanın mevcut kayıtlardan hasta ile ilgili demografik özellikler; Yaş, kilo, boy, daha önceki gebelik öyküsü (gravide, parite), öyküsünde sigara alışkanlığı, hastaların adetin üçüncü gün hormon düzeyleri [ follicle stimulating hormone (FSH), Luteinizing Hormone (LH), Estradiol (E2)], Prolaktin, Anti-Müllerian hormone (AMH), antral folikül sayısı (AFC), infertilite tipi ve süresi kayıt edildi.Bulgular: Çalışmada, nisan 2017-mayıs 2018 tarihleri arasında toplam 70 infertil hasta dahil edildi. Bunların 32 (%45.7)’sinin 1 kez IUI yapılmış grubunda iken, 38’i (%54.2) 2 kez IUI yapılmış grubunda olduğu izlendi.İki gruptaki kadınların HCG günü dominant Follikül sayısı >15mm değerleri bakımından median değerleri incelendiğinde, çalışma grubundaki 2.0(1-3), kontrol grubundakilerin ise 2.0(1.0-3.0) olarak bulundu (P=0.139).İki gruptaki kadınların Klinik gebelik oranı(%) değerleri bakımından değerleri incelendiğinde, çalışma grubundaki %21.05, kontrol grubundakilerin ise %18.75 olarak bulundu (P=0.812).Sonuç: Bu çalışmada KOH ile ovülasyon indüksiyonu sonrası intrauterin inseminasyon yapılan olgularda tek ve çift IUI yapılmasının klinik gebelik oranları arasında anlamlı bir fark olmadığı gözlenmiştir. Dolayısıyla intrauterin inseminasyon yapılan olgularda maliyet göz önünde tutularak sonuçları hastayla paylaşmak gerekir.Öğe Serviksin premaling ve malign lezyonlarının tanısında smear, kolposkopi ve histo patoloji korelasyonu(2017) Barut, Mert Ulaş; Kale, AhmetG R AMAÇ Serviks kanseri s kl , tüm kad n kanserleri içerisinde geli memi ülkelerde birinci, tüm dünyada ikinci s ray almaktad r. Preinvaziv dönemde insitu serviks kanserinin yakalanmas tedavi ba ar s n %100 k lmakta, invaziv dönemde 5 y ll k sa kal m % 50 ye dü mektedir. Servikal kanserin preinvaziv dönemde yakalanmas nda geleneksel tarama yöntemi PAP smeardir. Geli mekte olan ülkelerde sitoloji temelli servikal taramalar n uygulanmas ndaki zorluklar nedeniyle; servikal neoplazinin erken tan s için smear ve kolposkopi, smear ve sitoloji,smear ve histopatoloji,kolposkopi ve sitoloji ,kolposkopi ve histopatoloji aras ndaki korelayon amaçlad k. METOT:Bu çal ma Dicle Üniversitesi T p Fakülesi Kad n Hastal klar ve Do um Anabilim Dal Nisan 2007-Temmuz 2008 tarihleri aras nda kolposkopi ünitesine refere edilen 450 evli hastan n tümüne ya , meslek, gebelik say s , korunma yöntemi (kondom-OKS-R A kullan m , koitus interruptus,depo provera) , e itim durumu, sigara kullan m öyküsü hakk nda sorular içeren form (Ek-1:Form) dolduruldu. Tüm olgularda önce spekulum muayenesi yap ld . Spekulum muayenesinde tüm vajen, forniksler ve serviks detayl olarak incelendi. Daha sonra sitoloji için cytobrush ile servikal smear al narak lam üzerine ince bir ekilde yay ld ve hemen alkol ile fikse edildi. Serviks, 10 cc serum fizyolojik ile slat l p subepitelyal vaskuler yap lar incelendi. Takiben, % 5 lik asetik asit solusyonu uyguland ktan sonra Leisegang marka BG/LED model, teaching monitor ba lan labilen binoküler kolposkop ile serviks incelendi. Önce küçük, sonra büyük büyütmelerle (x7.5, x15, x30) tüm serviks normal ve anormal kolposkopik bulgular aç s ndan de erlendirildi. Hasta kay tlar klinik kolposkopi kay t defterine, sonra da Microsoft Office 2008 Excell program taban nda olu turulan kay t sistemine aktar ld . Hem pap smear, hem serviks biopsi sonucu olan 450 hastan n sonuçlar analiz edilerek prediktif bulgular n n de erlendirilmesinde SPSS program ve istatistik yöntem olarak Spearman s, Chi-Square yöntemleri kullan lm t r. BULGULAR: Çal maya al nan tüm olgunun ya ortalamas 40.48 saptand . Çal maya al nan olgular n gebelik say lar na göre da l mlar incelendi. 28 (%0.062) olgu nullipar , 70(%0.155) olgu 1 2 , 119(%0.264) olgu 3 4 ve 233(%0.517) olgu 5 gebelik say s na sahip idi. Kolposkopi bak lan hastalar n ya ortalamas 40,48 saptand . Normal kolposkopik bulgusu olanlar n ya ortalamas 41,29 , anormal kolposkopik bulgusu olanlar n ya ortalamas 42,40 , Ektropion olanlar n ya ortalamas 33,94 , kronik servisit olanlar n ya ortalams 42,80 ve leri evre servikal Tümör olanlar n ya ortalams 44,43 saptand . Anormal sitoloji ile histopatoloji aras ndaki korelasyon istatistiksel olarak anlaml olarak tespitedildi (r =0.273,P<0.05). Anormal sitoloji ile anormal kolposkopi bulgusu aras ndaki korelasyon istatistiksel olarak anlaml olarak tespitedildi (r =0.211,P<0.05). Anormal kolposkopi bulgusu ile histopatoloji aras ndaki korelasyon istatistiksel olarak ileri derecede anlaml tespit edildi ( r=0.613, p<0.002). Bizim çal mam zda smear Sensitivite oran %26,7, spesifite %92,2, PPD=%57,6, NPD=%92 olarak hesapland . Kolposkopinin sensitivite oran %92,9, spesifite oran %67,1, PPD=%52,NPD=%96 olarak hesapland .Öğe There is a positive correlation between socioeconomic status and ovarian reserve in women of reproductive age(International Scientific Literature Inc., 2016) Barut, Mert Ulaş; Ağaçayak, Elif; Bozkurt, Murat; Aksu, Tarık; Gül, TalipBackground: The purpose of this study was to investigate the potential association between socioeconomic status and ovarian reserve, anti-Mullerian hormone level, antral follicle count, and follicle stimulating hormone level in women of reproductive age. Material/Methods: A total of 101 married women between 20-35 years of age who presented to the Department of Obstetrics and Gynecology, Health Research System In Vitro Fertilization (HRS IVF) Center between October 2014 and November 2015 and met the inclusion criteria were included in this study. The participants were divided into three socioeconomic groups using Kuppuswamy’s socioeconomic status scale. Thirty-one participants were assigned to the low socioeconomic status group, 37 to the middle socioeconomic status group, and 33 to the high socioeconomic status group. On days 3-6 of the menstrual cycle, 10 mL of blood was collected from the participants for follicle stimulating hormone and anti-Mullerian hormone measurements. Transvaginal ultrasonography was performed for both ovaries for the purpose of counting antral follicles measuring 2-10 mm in diameter. Results: Both ovarian reserve parameters, namely anti-Mullerian hormone level and antral follicle count, exhibited a significant association with socioeconomic status (p=0.000 and p=0.000, respectively). The association between follicle stimulating hormone level and socioeconomic status was also significant (p=0.000). Conclusions: A low socioeconomic status aggravated by sources of stress such as undernutrition and financial hardships affects ovarian reserve, which should be remembered in approaching infertile patients.Öğe Yüksek Riskli HPV Pozitif Sitolojik Sonuçların, Kolposkopik Biyopsi Sonuçları İle Karşılaştırılması(Harran Üniversitesi, 2019) Karaçor, Talip; Sak, Sibel; Barut, Mert Ulaş; Peker, Nurullah; Sak, Muhammet ErdalAmaç: Yüksek risk HPV pozitif, normal veya anormal sitolojik bulgusu olan hastalarda kolposkopik biyopsi sonuçların değerlendirilmesi ve bu biyopsi sonuçları ile birliktelik gösteren yüksek risk HPV tiplerinin dağılımının belirlenmesi amaçlandı.Materyal ve Metod: Ocak 2017 ve Eylül 2017 tarihleri arasında rutin jinekolojik kontrol veya herhangi bir jinekolojik şikayetle Harran Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğine başvuran hastalar ile gerçekleştirildi. Hastalar 20-30, 31- 40 ve 40 yaş üstü olmak üzere 3 gruba ayrıldı. Hastalardan papsmear ve eş zamanlı olarak serviks transformasyon zonundan ve servikal eksternal os’tan HPV taraması için sürüntü alındı ve yüksek risk HPV DNA varlığı araştırıldı. Yüksek risk HPV pozitif normal veya anormal sitolojik bulgusu olan 84 hasta çalışmaya dahil edildi. Bulgular: Yüksek risk HPV pozitifliği olan 84 hastanın smear sonuçları; %61,9 inflamasyon, %6 ASCUS, %17,9 LGSIL, %10,7 yüksek dereceli servikal intraepitelyal lezyon, %1,2 atipik skuamoz hücreler-yüksek dereceli lezyonun ekarte edilemediği (ASC-H) ve % 2.4 atrofi olarak raporlandı. Smear sonucu inflamasyon olan hastalarda en sık kolposkopik biyopsi tanısı CIN I (%21,2), önemi bilinmeyen atipik skuamoz hücre olanlarda CIN II (%40), düşük dereceli servikal intraepitelyal lezyon olanlarda, epitelyal hiperplazi (%33,3) idi. Smear sonucu HSIL olan hastalarda %44,4 CIN II ve CIN III, %11,1 CIN I patolojik tanıları raporlandı. Skuamoz kanser tanısı alan iki hastada HPV 16, bir hastada ise HPV 18 pozitifliği saptanırken serviks adenokanser tanısı alan iki hastanın birinde HPV 16, diğerinde ise HPV 18 tespit edildi. Sonuç: Yüksek risk HPV pozitif olan hastalarda smear sonucundan bağımsız yapılan kolposkopik biyopsi ile displazik lezyonları saptama olasılığı artmaktadır. İleride daha kapsamlı çalışmalarla yüksek risk HPV taramasının tek başına smear testinin yerini alabileceğini düşünmekteyiz. Anahtar kelimeler: HPV, Smear, Kolposkopi, Sevikal patoloji