Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Alaca, Rümeysa" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Çocukluk çağında başlayan kekemelikte düzelmenin öngördürücüleri
    (AVES Yayıncılık, 2020) Yüksel, Tuğba; Alaca, Rümeysa; Sizer, Esra
    Amaç: Çalışmamızda, kekemelik yakınmasıyla kliniğimize getirilen ve izlenen bireylerden düzelme olan ve olmayanbireylerin sosyodemografik ve klinik özelliklerini incelenmesi ve kekemelikte düzelmenin öngördürücülerinin belir-lenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışmaya 2-17 yaşları arasındaki 287 adet kekemelik hastası alındı. İyileşen veiyileşmeyen kekemelerin sosyodemografik ve klinik özellikleri analiz edildi. Sonuç: Toplam 287 hastanın 225’ierkekti. Olguların 58’inde düzelme saptandı. Olgular düzelme olan ve olmayanlar şeklinde iki gruba ayrıldı. Düzelmeolan grupta erkek oranı daha yğksek, kardeş sayısı daha az, ortalama toplam kekemelik süresi daha kısaydı, çocuk-ların hem annelerinin hem de babalarının toplam eğitim süresi daha fazlaydı, kekemeliğe yüz ve uzuv hareketlerinineşlik etme oranı daha azdı, kaçınma davranışı görülme oranı daha düşüktü. Düzelme gösteren ve kekemeliği sebateden gruplar arasında diğer sosyodemografik ve klinik özellikler bakımından anlamlı fark yoktu. Erkek cinsiyet,kekemeliğin süresi, konuşma terapisi görmesi, stres etkeninin olması, babanın eğitim süresi ve kekemeliğe yüzmimiklerinin eşlik etmesini kekemelikte iyileşme ile bağımsız olarak ilişkili bulduk. Tartışma: Çalışmamızda hastayaşını, erkek cinsiyeti, toplam kekemelik süresini, terapi almayı, stresör bulunmasını, babanın eğitim süresini, vekekemeliğe yüz mimiklerinin eşlik etmesini kekemeliğin düzelmesiyle bağımsız olarak ilişkili bulduk. Bulgularımız,kekemelikte iyileşmeyi belirleyen etkenlerle ilgili bilgiler sağlamaktadır. Bununla beraber daha uzun süreli izlemeçalışmalarına gerek duyulmaktadır. (Anadolu Psikiyatri Derg 2020; 21(1):93-100).
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Sentetik kannabinoid kullanım bozukluğu olan ergenlerde yürütücü fonksiyonların değerlendirilmesi ve opiyat kullanım bozukluğu olan ergenlerle karşılaştırılması
    (Dicle Üniversitesi, Tıp Fakültesi, 2018) Alaca, Rümeysa; Yüksel, Tuğba; Karaçetin, Gül
    Amaç: Türkiye'de ergen yaş grubunda madde bağımlılığı tedavisi için başvuran madde kullanıcıları arasında sentetik kannabinoid (SK) ve yarı-sentetik opiyat (YSO) kullanan olguların sayısının yüksekliği dikkat çekmektedir. Sentetik kannabinoid ve yarı-sentetik opiyatların yürütücü işlevler üzerindeki etkileriyle ilgili bilgilerimiz oldukça sınırlıdır. Bu alanla ilgili nöropsikolojik testler kullanılarak yapılan çalışmaların sayısı yeterli değildir. Ayrıca bu iki maddeyi kullanan ergenleri sosyodemografik özellikleri ve madde kullanım özellikleri açısından kıyaslayan herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. Bu bilgiler göz önüne alınarak, amacımız bu iki grupla ilgili klinik bilgilerimizi genişletmek ve bu iki grubun yürütücü işlevlerini nöropsikolojik test bataryası kullanarak birbiriyle karşılaştırmaktır. Yöntem: İstanbul Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi'nde ayaktan veya yatarak tedavi edilmekte olan, sentetik kannabinoid kullanıcısı 30 ergen hasta ile yarı-sentetik opiyat kullanınıcısı 32 ergen hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Sosyodemografik veri formu doldurulduktan sonra Okul Çağı Çocukları için Duygudurum Bozuklukları ve Şizofreni Görüşme Çizelgesi-Şimdi ve Yaşam Boyu Şekli (ÇDŞG-ŞY) ölçeği kullanılarak hastaların psikiyatrik eş tanıları değerlendirilmiştir. Ardından sırasıyla Stroop Renk Kelime Testi ve Wisconsin Kart Eşleme Testi (WKET) uygulanarak olguların yürütücü fonksiyonları değerlendirilmiştir. Bulgular: Çalışmamızda, sentetik kannabinoid ve yarı-sentetik opiyat kullanıcıları arasında; olguların sosyodemografik özellikleri, tercih madderine başlama yaşları, kullanım süreleri, kullanım sıklıkları ve son kullanımdan sonra geçen süreler açısından istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamıştır. Gruplar arasında; hayat boyu sigara, alkol, uçucu madde, esrar, kokain ve metamfetamin kullanımları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamışken, sentetik kannabinoid grubu olgularda hayat boyu ekstazi kullanım miktarı, yarı-sentetik opiyat grubundan daha yüksek olarak tespit edilmiştir. Eşlik eden psikopatolojiler açısından çalışma grupları arasında istatistiksel anlamlı fark saptanmamıştır. En sık eşlik eden tanı her iki grupta da Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) olarak tespit edilmiştir. İki grubun yürütücü fonksiyonları karşılaştırıldığında; Stroop testinde yarı-sentetik opiyat kullanıcılarının seçici dikkat fonksiyonlarının daha bozuk olduğu saptandı. Diğer Stroop fonksiyonları ve WKET performansları açısından iki grup arasında istatistiksel açıdan anlamlı fark saptanmadı. Total madde kullanım miktarları ile yürütücü fonksiyonlarda bozulma arasındaki ilişki değerlendirildiğinde; SK total kullanım miktarı ile Stroop ve WKET test puanları arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır. YSO total kullanım miktarı ile Stroop testinin 5. bölüm puanları arasında pozitif korelasyon tespit edilmiştir. YSO total kullanım miktarları ile WKET puanları arasında ise herhangi bir korelasyon saptanmamıştır. Son madde kullanımı üzerinden geçen süre ile yürütücü fonksiyonlarda bozulma arasındaki ilişki değerlendirildiğinde; SK son kullanımının üzerinden geçen süre ile Stroop ve WKET performansları arasında herhangi bir korelasyon tespit edilmemiştir. YSO son kullanımdan sonra geçen süre ile Stroop testi 1. Kart bitirme süresi arasında negatif korelasyon tespit edilmiştir. YSO son kullanımdan sonra geçen süre ile WKET puanları arasında herhangi bir ilişki tespit edilmemiştir. Sonuç: Çalışmamız; SK ve YSO kullanıcısı ergenlerin; sosyodemografik özellikler, eşlik eden psikopatolojiler ve tercih maddeleri ile ilgili özellikler açısından birbiriyle benzer olduğunu göstermektedir. Ekstazi dışındaki diğer maddelerin yaşam boyu kullanımı iki grupta benzer olarak saptanmıştır. Ekstazi kullanımının YSO grubundan daha çok SK grubuna eşlik etmekte olduğu görülmüştür. YSO kullanıcılarının seçici dikkat fonksiyonlarının SK grubuna göre daha bozuk olduğu tespit edilmiştir, onun dışındaki yürütücü işlev performansları iki grupta da benzer olarak saptanmıştır. Uyguladığımız nöropsikolojik testlerin sonuçları, eroinin de en az (yürütücü fonksiyonları bozduğu bilinen) kannabinoidler kadar yürütücü fonksiyonları bozduğunu göstermektedir. YSO kullanım miktarı arttıkça dikkat, bilişsel esneklik ve tepki ketleme yeteneklerinin daha fazla bozulduğu bulunmuştur. Ayrıca YSO daha yakın zamanlı kullananların okuma hızlarının daha yavaş, dikkat fonksiyonlarının daha kötü olduğu saptanmıştır.

| Dicle Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Dicle Üniversitesi, Diyarbakır, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim