Yazar "Özbağ, Davut" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Comparative effects of ovariectomy and flutamid on body-uterus weight and uterine histology in the ovariectomized rat model(2006) Gümüşalan, Yakup; Özdemir, Nurullah; Özbağ, Davut; Saruhan, Güney BernaAmaç: Ovarektomize ratlarda Flutamid kullanımının vücut ağırlığı ve uterus dokusu üzerine etkilerinin araştırılması. Materyal ve Metod: 36 adet Wistar Albino türü dişi sıçanlar Dicle Üniversitesi DÜSAM merkezinden seçildi. Sıçanlar 3 guruba ayrıldı. Grup 1 - kontrol grubu, grup 2 - sham-operasyon, grup 3-bilateral ovarektomi ve flutamid verilen grup. Bulgular: Çalışmada ovarektomize ratların vücut ağırlığı kontrol ratlardan daha fazla bulunurken, uterus ağırlığının azaldığı gözlemlenmiştir. Bununla birlikte flutamid kullanımı sonrasında vücut ağırlığı çok önemli olmamakla beraber azalırken uterus ağırlığı artmıştır. Flutamid uygulamasından sonra uterus epitelinin yüksekliği, uterinal bezlerin sayısı artarken bezlerin lumenlerinde genişleme gözlemlenmiştir. Sonuç: Bilateral ovarektomi ratların uterus epitelinde atrofi şekillendirirken flutamid uygulamasının düzeltici etkilerinin olduğu gözlemlenmiştir. Bu çalışmada bir androjen reseptörü olan flutamid ile dişi ratların üreme fonksiyonları arasındaki ilişkinin daha ilerki çalışmalara kaynak oluşturabileceği görüşündeyiz.Öğe Diyarbakır Kent Merkezinde Barsak Parazit Prevalansı 2001(T.C. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü, 2002) Ceylan, Ali; Acemoğlu, Hamit; Özerdem, Nezahat; Özbağ, Davut; Gül, KadriBarsak parazitozları dünyanın hemen her bölgesinde, kalabalık ve alt yapısı bozuk olan yerlerde yüksekoranda görülür ve sıklığı; içme suyu kanalizasyon, altyapı, çevre koşulları vb sanitasyon düzeyi ile değişiklikgösterir. Ülkemizde Barsak parazitozları sorununun çözülememesinin nedenini, bu alanda yapılan çalışmalarınmultidisipliner bir anlayışla ve entegre bir biçimde yürütülememesinde aramak gerekir. Bu çalışma Diyarbakıril merkezinde yaşayanlarda barsak parazit sıklığını ortaya çıkarmak amacıyla planlanmıştır. Diyarbakır yerleşimyerine ve şehir altyapı durumuna göre üç bölgeye ayrılmış ve toplam olarak 429 kişiden alınan dışkı örnekleriincelenmiştir. Araştırmaya katılanların %39.4’ünde parazit bulunmuştur. İncelenen 429 dışkı örneğinin; %16.9’unda Giardia intestinalis, %8.0’inde Entamobea coli ve %5.2’sinde ise Entamoeba histolyticasaptanmıştır.168 kişide toplam olarak 199 parazit kist ya da yumurtası saptanmış olup bunların 167’si %83.9 protozoon,32 tanesi %16.1 helminttirÖğe Farklı türlerde sol ventriküldeki gerçek chordae tendineae ile yalancı chordae tendineae' nın morfolojik ilişkisinin karşılaştırmalı olarak incelenmesi(2003) Saruhan, Berna; Serhan, Taşdemir; Kervancıoğlu, Piraye; Özbağ, Davut; Yılmaz, FahriBu çalışmadaki amacımız gerçek chordae tendineae (CT) ile yalancı chordae tendineae (YCT) arasındaki ilişkinin morfolojik olarak incelenmesi ve karşılaştırılmasıdır. Çalışmamızda toplam 147 adet kalp kullanıldı (8'i insan, 23'ü köpek, 25'i keçi, 91'i koyun). CT sayısı açısından insan ile koyun ve keçi arasında, köpek ile koyun ve keçi arasında istatistiksel fark önemliyken (p < 0,05), insan ile köpek arasındaki fark koyun ve keçiye göre daha az önemliydi. Koyun ve keçi arasında ise fark önemli değildi (p > 0,05). YCT sayısı açısından sadece insan ile köpek arasında istatistiksel fark anlamlıyken (p = 0,013), diğer türler arasındaki fark önemli değildi (p > 0,05). CT ile YCT arasındaki sayısal ilişkiye bakıldığında diğer türlerde istatistiksel bir ilişki saptanamazken sadece köpekte pozitif bir ilişki saptandı (p = 0,006, r = 0,671). YCT'nın çoğunluğu m. papillaris'ler ile septum arasında uzanmakla birlikte, anterior duvardan septuma, posterior duvardan septuma, septumdan septuma ve m. papillaris'ler arasında uzananların da bulunduğu gözlendi. Histolojik olarak CT'nın fibröz bağdokudan oluştuğu saptanırken, YCT'nın ise fibröz veya fibrömusküler doku, bazen de pürkinje hücreleri ve kan damarlarından oluştuğu saptandı. YCT'nın sadece fibröz bağdoku değil aynı zamanda musküler ve uyarı ileti sitemine ait yapı elemanlarına sahip olması nedeniyle YCT aritmilere sebep olabilir.Öğe İnsan, köpek, koyun ve keçide sol ventrikül chordae tendineae morfolojisinin karşılaştırmalı olarak incelenmesi(2001) Özbağ, DavutBu çalışmanın amacı, sol ventrikül fonksiyonu üzerinde önemli bir rol oynayan chordae tendineae morfolojisinin, insan, köpek, koyun, ve keçide incelenmesi ve karşılaştırılmasıdır. Bu çalışmada 81 adet kalp kullanıldı (İnsan 8, köpek 23, koyun 25 ve keçi 25). M.papillaris anterior ve posterior'dan başlayıp cuspis anterior ve posterior'a, commissura anterolateralis ve posteromedialis'e tutunan chordaea tendineae sayıları incelendi. Bütün türlerde, m. papillaris anterior'dan orijin alan chordae tendineae sayısı 3 ile 14 arasında değişmekteydi. M.papillaris posterior'dan orijin alan chordae tendineae sayısı ise 3 ile 17 arasında değişmekteydi. M.papillaris anterior ve posterior'dan orijin alıp cuspis anterior ve posterior'a tutunan chordae tendineae sayısı sırasıyla 2 ile 4 ve 4 ile 16 arasında değişmekteydi. M.papillaris anterior'dan orijin alan chordae tendineae, commissura posteromedialis'e, m. papillaris posterior'dan orijin alanlar ise commissura anterolateralis'e tutunmuyordu. Sonuç olarak; chordae tendineae sayısı insan kalbinde daha fazlaydı (p<0.0001) ve insan kalbine en yakın modelin koyun ve keçi kalbine göre köpek kalbi olabileceği görüldü.Öğe Kalp kas köprülerinin makroskopik ve mikroskopik olarak incelenmesi(Dicle Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2000) Özbağ, Davut; Hatipoğlu, E. SavaşÇalışmamızda insan ve köpek, koyun, keçi gibi hayvan kalplerindeki kalp kas köprülerinin makroskopik ve mikroskopik özellikleri incelendi ve sınıflandırıldı. Koroner arter ve dalları üzerindeki kalp kas köprüleri için toplam 67 kalpte çalışıldı. Bu 67 kalp 'ten 47'sinde (% 70.2) kalp kas köprüsü bulundu. Kalplerin 7'si insana, 20' si köpeğe, 20'si koyuna ve 20'si de keçiye aitti. Köprüler 20 köpek kalbinden 15'inde (% 75), 20 koyun kalbinden 12' sinde (% 60), 20 keçi kalbinden 14'ünde (% 70) ve 7 insan kalbinden 6'sında (% 85.7) bulundu. Köprüyü oluşturan kas tabakasının kalınlığı ve genişliğine, köprünün lokalizasyonuna, köprü ve koroner arter arasındaki mesafeye ve üzerinde köprü olan arterin kendisine eşlik eden ven ile olan ilişkisine özel bir önem verildi. Detaylı incelemede kalp kası içeren 47 kalp arasında, kalp kas köprülerinin genişliğinde (1.3 ile 41 mm), kalınlığında (0.07 ile 1.7 mm), kalp kas köprüsü ve koroner arter arasındaki mesafede (0 ile 714 um) büyük farklılıklar vardı. Kalp kas köprülerinin lokalize oldukları bölgelere göre beş topografik tipe ayrıldıkları görüldü; ramus interventricularis paraconalis veya subsinosus üzerindeki kalp kas köprüleri, ramus interventricularislerin 1. derecedeki dalları üzerinde bulunan kalp kas köprüleri, ramus interventricularislerin 2.derecedeki dalları üzerinde bulunan kalp kas köprüleri, multiple kalp kas köprüleri, sulcus coronarius'taki aretria coronaria dextra ve sinistra ve bunların ventricul'lere verdiği dalları üzerindeki kalp kas köprüleri. Çalışmamızın amacı insan ve köpek, koyun, keçi, gibi hayvanların kalp kas köprülerinin ve altındaki damarların detaylı morfolojik özelliklerini incelemekti.