Hint alt kıtası Hanefî fıkıh birikimine bir örnek: Fakih olarak İmam Leknevî

Abstract

Hint kıtası geleneksel Hanefî doktrininin oldukça güçlü olduğu bir coğrafyadır. 700’lü yıllarda kıtanın İslamlaşmaya başlamasıyla birlikte Hanefî mezhebi bölgede hâkim mezhep konumunda olmuş ve bölgedeki âlimler Hanefî literatürüne önemli derecede katkıda bulunmuşlardır. Bu katkı iki türlü olmuştur. Birincisi temel fıkıh kitaplarına şerh ve hâşiyelerin yazılmasıdır. İkincisi ise pratik ihtiyaçlardan dolayı fetva koleksiyonlarının ortaya çıkmasıdır. Biz bu makalemizde ülkemizde daha ziyade hadisçi yönüyle tanınan İmam Abdülhay el-Leknevî’yi Hanefî mezhebinin güçlü olduğu bir bölgenin fakihi olarak tanıtmaya çalıştık. Böylece bir taraftan fıkıhla ilgili elliye yakın telifatı bulunan Leknevî’nin fıkıhçı yönüne ışık tutmaya çalışırken diğer taraftan da bölgedeki fıkhî mirasın zenginliği ortaya koymaya çalıştık.

Indian sub-continent is a region which is the traditional Hanafi doctrine quite strong. 700s of years, with the continent’s start of Islamization, Hanafi school became dominant position in the region and scholars in the region have contributed significantly to the Hanafi literature. This contribution is of two kinds. The first is the writing commentary on the the basic fiqh books, and the second is the emergence of fatwa collections due to practical needs. We have tried to present in our article Imam Abd al-Hayy al-Laknawi as a jurist who is strongest region of the Hanafi school. So we try to shed light to the alLaknawi’s jurists on the other hand to reveal the richness of the juridical heritage of the region.