Hürmüz Rassam'ın Ninova ve Babil'deki arkeolojik keşifleri
Citation
Doğançay, S. (2021). Hürmüz Rassam'ın Ninova ve Babil'deki arkeolojik keşifleri. Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 13(28), 256-275.Abstract
19. yüzyılın ilk yıllarından itibaren Ninova ve Babil’de başlayan arkeolojik araştırmalar aynı
yüzyılın i kinci yarısından itibaren yoğunluk kazandı. 1808-1821 yılları arasında bölgede
İngiltere konsolosu olarak bulunan Cladious James Rich zamanında başlatılan ön çalışmalar kısa
süre sonra yerini arkeolojik kazılara bıraktı. Rich’in anılarından yola çıkarak daha nitelikli
çalışmalar yapan kişi ise Fransız konsolos Paul Emile Botta oldu. Lakin bu çalışmalar da bölgedeki
tarihi zenginliği gün yüzüne çıkarmak için yeterli olmadı. Austen Henry Layard ile asıl manada
başlayan arkeolojik kazılar onun yardımcısı ve Musul’un yerli ahalisinden olan Hürmüz Rassam’ın
başkanlığında bir hayli ilerledi. Bölgenin yerlilerinden olması, konuşulan dili ve İngilizce’yi bilmesi
Rassam’a çalışmalarında büyük kolaylık sağladı. Tarihi buluntulara gereken önemin verilmemesi,
ahalinin büyük çoğunluğunun buluntuları put olarak görmesi ve Osmanlı Devleti’nde eski eserlerin
harice çıkarılmasını engelleyen kapsamlı bir nizamnamenin olmaması Rassam’ın bulduklarını
Londra’ya nakletmesini kolaylaştırdı. Rassam’ın Ninova ve Babil’deki arkeolojik çalışmaları ve bu
kazılar sonunda ortaya çıkardığı tarihi eserleri Londra’ya nakli hem tabiiyetine geçtiği İngiltere’de
hem de arkeoloji alanında kendisine büyük bir ün kazandırdı. Archaeological research, which started in Nineveh and Babylon in the first years of the 19th century has made
progress in the second half of the same century. The feasibility studies initiated during the time of British
representative Cladious James Rich turned into arhaeological excavations after a while (1808-1821). Taking
Rich’s writings as his guide, the French consul Paul Emile Botta was the first person to conduct qualified
archaeological excavations. Hovewer, these archaeological Works were not enough to reveal the historical
wealty in te region. These works, which started with Austen Henry Layard in accordance with the science of
archeology, progressed a lot under the command of his assistant Hormuzd Rassam who was a native of Mosul.
Being a native of the region, knowing Arabic and English provided a great convenience to Hormuzd Rassam in
his works. Not paying enough attention to historical findings, the vast majority of people seeing the finds as idols
and the absence of a comprehensive regulation preventing the smuggling of historical artifacts abroad in the
Ottoman State made it easier for Rassam to transfer his findings to London. Rassam’s archaeological works in
Nineveh, Babylon and the transfer of the historical artifacts he unearthed through these excavations to London
form the basis of this paper.