Cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesi
Citation
Yalçınkaya, E. (2024). Cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesi. Yayımlanmamış doktora tezi, Dicle Üniversitesi, Diyarbakır.Abstract
Ceza hukukunda, kanunilik ilkesinin bir sonucu olarak, suç teşkil eden eylemlerin karşılığında suç işleyen kişileri nasıl bir yaptırımın karşılayacağı mutlaka suçun işlenmesinden önce düzenlenmelidir. Ancak soyut olarak tespit edilen cezalar her zaman her bireye aynı şekilde uygulanabilecek şekilde düzenlenmemiştir; sözgelimi cezaların alt ve üst sınırları vardır ve hakim her somut olay karşısında o olayın özelliklerine göre bir ceza tayin eder. Çünkü her birey farklı olduğu gibi suç oluşturan her somut olay da farklıdır ve karşılaştığı yaptırım da farklılaştırılmalıdır. Cezanın nihai amacını bu şekilde gerçekleştirmek olasıdır. Cezanın bireyselleştirilmesi denilen bu farklılaştırma gerçekleştirilirken birçok araç kullanılabilir; kısa süreli hapis cezalarının kanunda sayılı bazı farklı yaptırımlara çevrilmesi, suç işleyen kişinin infaz kurumuna girmeden cezasını çekmesini hedefleyen yollardan biri olan hapis cezasının ertelenmesi bu araçlara örnektir. Ancak cezanın kişiye uydurulmasında, kanun koyucunun başvurulabilecek bir yol olarak öngördüğü, hakime tanınan takdir yetkisi ile tespit edilmiş somut ceza üzerinden tamamen kişiyle ve somut olayla bağlantılı bir indirim yapılabilmesi yolu olan takdiri indirim, en önemli ve eleştiriye konu olan araçtır. Uygulanması şart olmayan ancak gerektiği zaman uygulandığında da adaleti sağlamanın önemli bir yolu olan bu takdiri indirim sebepleri, kimi ülkelerde uygulanmazken, hukuk sistemimizde de uygulama odaklı yanlışlıklar dolayısıyla sıkça eleştirilmektedir. Kurumun hukuk düzeninden kaldırılması ya da sıklıkla duyduğumuz gibi bazı suçlar bakımından uygulanmasının yasaklanması gerektiğine ilişkin eleştirilere rağmen bu kurum önemini kaybetmeyip, eleştirilerden yararlanarak kurumun daha iyi uygulanması imkanı doğmaktadır. In criminal law, as a consequence of the principle of legality, the sanctions to be imposed on offenders for criminal acts must be determined prior to the commission of the crime. However, abstractly determined penalties are not always regulated in such a way that they can be applied to every individual in the same way; for example, penalties have lower and upper limits and the judge determines a penalty according to the characteristics of each concrete case. This is because each individual is different, as well as each concrete event that constitutes a crime is different, and the sanction they face must be differentiated. It is possible to realize the ultimate goal of punishment in this way. Many tools can be used while realizing this differentiation, which is called individualization of punishment; Conversion of short-term imprisonment sentences to some different sanctions listed in the law, postponement of imprisonment, which is one of the ways that aim to allow the offender to serve his/her sentence without entering the execution institution, are examples of these tools. However, the most important and criticized tool is the discretionary reduction, which is a way of making a reduction entirely related to the person and the concrete event, based on the concrete penalty determined by the discretion granted to the judge, which is envisaged by the legislator as a way to adapt the punishment to the person. While these discretionary reduction reasons, which are not required to be applied but are an important way to ensure justice when applied when necessary, are not applied in some countries, they are frequently criticized in our legal system due to application-oriented errors. Despite the criticism that the institution should be removed from the legal order or, as we often hear, that its implementation should be prohibited in terms of some crimes, this institution does not lose its importance, and the possibility of better implementation of the institution arises by taking advantage of the criticisms.