Ilısu Barajı ve HES Projesi kapsamında Siirt çevresinde Botan, Kezer ve Başur Çayı Vadilerinde yapılan jeomorfoloji çalışmaları
Citation
Karadoğan S., Kozbe G., Sağlamtimur H., Al A. ve Güngör A. (2023). Ilısu Barajı ve HES Projesi kapsamında Siirt çevresinde Botan, Kezer ve Başur Çayı Vadilerinde yapılan jeomorfoloji çalışmaları. Rüstem Aslan-Ertuğ Öner (Ed.), “Manfred Osman KORFMANN” Anısına paleocoğrafya ve jeoarkeoloji araştırmaları-II içinde (409-436. ss.). Ege Üniversitesi Yayınları, Edebiyat Fakültesi Yayın No: 225, İzmir.Abstract
Türkiye’nin önemli projelerinden biri olan GAP’ın bir parçası olarak Ilısu Barajı’nın etkileşim alanlarında
1998 – 2018 yılları arasında gerçekleştirilen kültür varlıklarını belgeleme ve kurtarma çalışmaları
kapsamında Bismil, Batman, Mardin ve Siirt çevresinde arkeolojik kazı ve yüzey araştırmalarının yanı sıra
jeomorfolojik araştırmalar da yürütülmüştür. Bu çalışmalardan biri de Siirt ve çevresinde, Botan, Başur ve
Kezer Çayı vadilerinde yer alan arkeolojik yerleşmelerin çevreleri ile olan ilişkilerini ele alan jeomorfolojik
çalışmalardır.
Aktif tektonizmanın devam ettiği Siirt çevresinde tektonik ve yapısal faktörlerin yanında karstik ve fluviyal
etkenlerin şekillendirdiği oldukça zengin ve çeşitli, engebeli bir jeomorfolojik manzara hakimdir. Botan
Çayı ve onun kolları olan Başur (Bitlis) ve Kezer Çayları tarafından aşındırılan kıvrımlı yapılar üzerinde
kluz, komb, val, gömük menderes gibi tipik yapısal jeomorfolojik öğeler gelişmiştir. Bu akarsuların
oluşturduğu vadiler üzerinde özellikle ulaşım faktörüne bağlı olarak tarihi yollar işlevi gören noktalarda
önemli arkeolojik yerleşmeler kurulmuştur. Bunlardan Başur Höyük ve Çattepe yerleşmelerinin konumsal
özellikleri ve çevre ile olan ilişkileri ele alınmıştır.
Başur Höyük, Anadolu Yüksek Platoları ile Mezopotamya arasında önemli bir ulaşım koridoru olan Başur
(Bitlis) Çayı’nın Siirt çevresindeki dar ve derin boğazlara girmeden önceki geniş taşkın yatağı üzerindeki
taraçalar üzerinde kurulmuştur. Yerleşme, bölgelerarası ticaretin önemli bir kavşak noktasıdır. Botan Çayı
ile Dicle Nehri’nin birleştiği noktada, bu akarsuların tüm aşındırıcı ve taşkın risklerine rağmen oldukça sert
konglomeralardan oluşan bir tepe üzerinde kurulmuş olan Çattepe yerleşmesi de akarsu ulaşımı açısından
oldukça önemli bir lokasyonda bulunmaktadır. Tarihi dönemlerde Yukarı Dicle Havzası’nda keleklerle
taşınan çeşitli ürünler, Çattepe’de toplanarak sefinelerle (gemi) Güney Mezopotamya’ya gönderilmiştir. The documentation and rescue works were carried out between 1998 and 2018 within the impact area of
Ilısu Dam and Hydropower Plant Project which was a part of the long-term regional development plan of
South-Eastern Anatolia (abbrev. as GAP in Turkish). In this project, in addition to salvage excavations and
archaeological surveys held in Bismil, Batman, Mardin and Siirt, geomorphological researches were also
carried out in the same target area. One of these researches that focused on the relationship of the
archaeological sites located in the valleys of Botan, Başur and Kezer streams found in Siirt province with
their environments.
In the vicinity of Siirt where active tectonism continues, a rich and varied geomorphological landscape
shaped by karstic and fluvial factors as well as tectonic and structural factors is available. Typical structural
geomorphological elements such as cluz, comb, syncline valley, embedded meander are formed on the
folded structures eroded by Botan river and its tributaries Başur (Bitlis) and Kezer streams. In the valleys
formed by these rivers, important archaeological settlements were founded on the historical roads. Among
those settlements, as well as the spatial characteristics of Başur Höyük and Çattepe; their relations with the
environment are also discussed here.
Başur Höyük was built on terraces on the large floodplain of Başur (Bitlis) stream, a significant
transportation aisle between Anatolian Highlands and Mesopotamia, just before the stream enters the
narrow and deep gorges around Siirt. Başur Höyük is located at an important crossroads for interregional
trade. On the other hand, the site of Çattepe located on a hill consisting of very hard conglomerate at the
confluence of the Tigris and Botan, despite the erosion and flood risks of the both rivers. So, Çattepe
settlement is also having an important location in terms of river transportation. However, various products
transportted by keleks in the Upper Tigris Basin were gathered at Çattepe and then sent to Southern
Mesopotamia by boats during the historical periods.
URI
https://basimveyayinevi.ege.edu.tr/files/basimveyayinevi/icerik/manfredkorffmanaarmaganekitap.pdfhttps://hdl.handle.net/11468/13321