Evharistiyada İsa Mesih: Sembol ve/veya gerçek
Citation
Seyfeli, C. (2022). Evharistiyada İsa Mesih: Sembol ve/veya gerçek. Dicle İlahiyat Dergisi, 25(1), 47-69.Abstract
Çalışmanın konusu Evharistiyada İsa Mesih’in varlığı ve bunun niteliğidir.
Tarihsel süreçte konuyla ilgili ileri sürülen görüşleri sembol ve gerçek kavramları altında
toplamak mümkündür. Ancak bu ikisini birlikte kabul edenler de olmuştur. Evharistiya
sakramentinin en tartışmalı noktası ekmek ve şarabın kutsanması ve bunun İsa Mesih’in
bedeni ve kanına dönüşmesi meselesidir. Bu, İsa Mesih’in “bu benim bedenimdir.”
sözüne dayanmaktadır. Bu söz kendi içinde bir paradoksu barındırır. Bir tarafında
Mesih’in sözü vardır, dolayısıyla bu söz Tanrı’nın emridir ve gerçek kabul edilmelidir.
Diğer tarafında ise beden ve kan olarak nitelenen ekmek ve kâse vardır, dolayısıyla akıl
eşyanın tabiatını kabul etmeyi gerektirir. Çünkü eşyanın tabiatına göre ekmek beden
yapılamaz. Dolayısıyla Hıristiyanlık tarihi bu paradoksu çözüme kavuşturmaya
çalışmıştır. Evharistiya ritüeli öncelikle Pavlus’un etkisiyle şekillenirken mesele geç bir
dönemde ve Katolik Kilisesi’nde tartışılmıştır. Katolik Kilisesi sorunu uzun süre
tartıştıktan sonra Trent Konsili’nde transubstantiation kavramıyla dogmalaştırmıştır.
Doğunun kadim kiliseleri ise tartışmaya gerek duymamışlar ve çoğunlukla anlaşılmaz
ama hakikat olduğunu kabul etmişlerdir. Reform kiliselerine gelince, Katolik çizgiden
ayrılmış oldukları için tartışmayı sürdürmüşler ve böylece Katolik Kilisesi’ne karşı kendi
fikirlerini geliştirmişlerdir. Luther, beden ve kanın gerçek olduğunu ve dönüşümün
sadece tözde değil arazda da gerçekleştiğini kabul etmiştir. Sonuç olarak görüşler ya
sembol ya da gerçek anlamını taşıyan kavramlarla açıklanmıştır. The subject of the study is the existence of Jesus Christ in the Eucharist and its
quality. In the historical process, it is possible to gather the opinions put forward on the
subject under the concepts of symbol and reality. However, there were also those who
accepted these two together. The most controversial point of the Eucharist sacrament is
the consecration of the bread and wine and its conversion into the body and blood of
Jesus Christ. It is based on the word of Jesus Christ: “This is my Body.”. This statement contains a paradox in itself. On one side is the word of Christ, so this word is God's
command and must be considered authentic. On the other side, there is the bread and
the bowl, described as Body and Blood, so the mind requires accepting the nature of
things. Because according to the nature of things, bread cannot be made into a body.
Therefore, the history of Christianity has tried to resolve this paradox. While the
Eucharist ritual was shaped primarily by the influence of Paul, the issue was discussed
in a late period and in the Catholic Church. After discussing the problem for a long time,
the Catholic Church dogmatized it in the Council of Trent with the concept of
transubstantiation. The ancient churches of the East, on the other hand, did not need
discussion, but they have admitted that it is the truth although it is mostly
incomprehensible. Because of their separation from the Catholic line, the Reformed
churches continued to argue and thus developed their own ideas against the Catholic
Church. Luther recognized that body and blood are real and that transformation takes
place not only in its substance but also in its accident.