Dökü, F. ErayBaytak, İsmail2023-06-052023-06-052017Dökü, F. E. ve Baytak, İ. (2017). Kabalis Bölgesi demirçağ yerleşim tipleri ve gözetleme/haberleşme kaleleri. Akdeniz İnsani Bilimler Dergisi, 7(2), 223-242.2146-48122148-144Xhttps://search.trdizin.gov.tr/tr/yayin/detay/276624https://hdl.handle.net/11468/11961https://search.trdizin.gov.tr/yayin/detay/276624Hellenistik ve Roma dönemlerinde Kibyra'nın güçlenmesiyle Kibyratis olarak anılan bölge, antik yazarların aktarımların işaret ettiği gibi Demir Çağı'nda, Lydialıları oluşturan halklardan biri olan Kaballerin egemenlikleri nedeniyle Kabalis olarak adlandırılmıştır. Bölgede, Kalkolitik Dönem'de başlayan yerleşimler geç antikçağa kadar kesintisizce sürerken, özellikle Demir Çağı'nda komşusu Milyas gibi önemli bir merkez olmuş ve kendi geleneklerinde belirgin bir kültür üretmiştir. Demir Çağı'nda yoğun olarak, yüksek dağlarla çevrelenmiş nispeten büyük ovalarda, göl kenarlarında ve dağ eteklerinde birbirine yakın dağınık ve küçük yerleşim alanları halinde izlenmektedir. Bu yerleşimlerle bağlantılı nekropolislerde ise, basit sandık mezar, kaya mezarları ve Lydia Tipi olarak adlandırdığımız tümülüs tipi yanında Milyas ve Kabalis bölgelerinin neredeyse ortak gömü geleneği olarak karşılaşılan, sayıları yüzlerle ifade edilen taş yığma tümülüslerle izlenir. Zor ve yüksek bir coğrafyada görülen bu Demir Çağ yerleşimlerini ve yol ağları, yüksek tepelerde birbirlerini gören, basit moloz taş örgü savunma duvarları içerisinde, yoğun Demir Çağ seramik buluntularıyla dönemlerini söyleyen, gözetleme ve haberleşme kaleleri ile savunulduğu ortaya çıkmıştır. Bu yerleşim ve savunma tipi, Roma Dönemi'nde ve hatta geç antikçağda da, aynı coğrafyaya, aynı şekilde yerleşen ve aynı yolları kullanan ve hatta aynı güvenlik sorunlarına benzer çözümler sunan bir biçimde, zamanı aşan bir şekilde kullanılmışlardır.Kibyra, as indicated by the surviving quotations of ancient writers, was called Kabalis due to the Kabals’ sovereignty in the Iron Age, as one of the peoples forming “the Lydians”. Settlements that began to form in the Chalcolithic Period continued into Late Antiquity and together this region became an important centre, especially in the Iron Age, like neighbouring Milyas, and produced a distinct culture with its traditions. It is observed that in the Iron Age there was density of settlement on relatively large plains surrounded by high mountains, with scattered and small residential areas close to each other at lake edges and by mountain slopes. Linked to these settlements, in their necropolises we found a hundred cobbled massive tumuli, examples of a shared burial tradition in the Milyas and Kabalis regions, in addition to the simple chest grave, rock-cut tombs and also the tumulus type termed Lydian. These Iron Age settlements and road networks, which are situated in a testing geographical area, at high altitude, have been found to have been defended by a system of observation and communication points, associated with Iron Age ceramic finds and simple rubble-stone defensive walls, facing each other in line of sight on high peaks. This type of settlement and defence was also used in the Roman period and even in Late Antiquity, in a way that transcends time, employed in the same way within the same geography, using the same road routes and offering similar solutions to the same security problems.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessDemir çağıKabalisLydiaYerleşim tipleriGözetleme ve haberleşme kaleleriIron ageSettlement typesObservation and communication fortsKabalis Bölgesi demirçağ yerleşim tipleri ve gözetleme/haberleşme kaleleriThe Kabalis Region: Observation and communication forts and settlement types in the iron ageArticle7222324227662410.13114/MJH.2017.359