Tekin, Ufuk2024-04-242024-04-2420202458-8202https://search.trdizin.gov.tr/yayin/detay/384403https://hdl.handle.net/11468/28277Kişinin, “kendisine ait bilgileri” olarak ifade edilen kişisel verileri üzerindeki denetimini kaybetmesi, onun bireyselözerkliğini kaybetmesiyle doğrudan ilgilidir. Bu açıdan bakıldığında kişisel verilerin korunması hakkı, insan onuru,özel hayatın gizliliği, kişinin maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkı gibi kavramlarla yakından ilişkiliolması sebebiyle temel bir insan hakkı olarak kabul edilmektedir. Özellikle 1970’li yıllardan sonra teknolojideyaşanan gelişmelerin de etkisiyle kişisel verilerin kolaylıkla ele geçirilebilecek ve istismar edilebilecek olması,onların daha sıkı korunması ihtiyacını da beraberinde getirmiştir. Bu ihtiyaç çerçevesinde ulusal ve uluslararasıdüzeyde birçok metin oluşturulmuştur. Ülkemizde ise 2010 yılından sonra temel hak ve özgürlüklerden biri olarakkabul edilen kişisel verilerin korunması hakkı, 2016 yılında yürürlüğe giren 6698 sayılı Kişisel Verilerin KorunmasıKanunu’yla (KVKK) özel olarak korunmaya çalışılmıştır. Ancak bu Kanun’da kişisel veri terimi, “kimliği belirli veyabelirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgi” şeklinde, tüzel kişileri dışlayacak biçimde kaleme alınmıştır. Dernekve vakıflara kıyasla ticaret şirketleri bakımından amacın insani olmaktan çok iktisadi olduğu düşünüldüğünde,çalışmamızda özellikle ticaret şirketlerinin kişisel verilerinin söz konusu olup olamayacağı, şayet olacaksa buverilerin hangi hükümlere göre korunması gerektiği açıklanmaya çalışılacaktır.trinfo:eu-repo/semantics/openAccess“Kişisel Veri” Kavramının Ticaret Şirketleri Bakımından Düşündürdükleri“Kişisel Veri” Kavramının Ticaret Şirketleri Bakımından DüşündürdükleriArticle5131273140384403