Gök, ErtuğrulKızıler, Elif EbrarMerter, Şeyhmus2025-02-222025-02-2220231308-93152148-8797https://search.trdizin.gov.tr/tr/yayin/detay/1277349https://hdl.handle.net/11468/30235Türk Ceza Kanunu’nda yüzde sabit iz ve yüzde sürekli değişiklik kavramları özel olarak ele alınmıştır. Bu çalışmada maruz kalınan travmanın yol açtığı yaralanma nedeniyle kişide yapılan cerrahi tedaviye bağlı olarak yüzde sabit iz oluşması ilginç bulunarak, literatür eşliğinde tartışılması ve adli rapor düzenlenirken farkındalık kazandırılması amaçlanmıştır. Bu olgunun, başından sopa darbesi ile yaralanmasının ardından götürüldüğü hastanede çekilen Beyin BT incelemesinde; sağ temporoparyetal lineer kemik kırığı ve epidural hematom görülmesi üzerine, ameliyata alınarak frontotemporoparyetal kraniotomi yapılmıştır. Yara iyileşme süresi tamamlandıktan sonra yüzde sabit iz açısından değerlendirildiğinde, sağ frontal bölgede saçsız alanda kraniotomiye bağlı 3x3x2cm’lik deriden çökük deformik alanın yüzde sabit ize neden olduğu saptanmıştır. Travmaya bağlı yüz alanında oluşan kapalı kırıklarda, tedavi sürecinde yapılan cerrahi girişim sonrası yüz sınırları içerisinde ameliyata ait nedbe dokusu veya deformik görünüm oluşması durumunda bu görünümün yaralanma ile neden-sonuç ilişkisi bulunduğundan \"yüzde sabit iz\" açısından değerlendirilmeye tabi tutulmaktadır. Olgumuzda darp nedeni ile meydana gelen yaralanma sonucu deride yüzde sabit iz niteliğinde değerlendirilebilecek herhangi bir nedbe dokusu vb. iz oluşmamasına rağmen ameliyat sonucunda yüz sınırları içerisinde sağ frontoparyetotemporalde geniş kraniotominin neden olduğu deformik görünümün olayla illiyeti kurulduğundan, yüzde sabit iz olarak değerlendirilmiştir. Adli raporu düzenleyen hekimlere de bu konuyu göz önünde bulundurarak değerlendirme yapmaları tavsiye edilmektedir.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessTravmaTürk Ceza Kanunukraniotomiadli raporyüzde sabit izAdli Tıpta Kraniotomiye Bağlı Yüzde Sabit İz: Bir Olgu SunumuArticle3731731751277349